Armagan
Oluşturulan forum yanıtları
-
YazarYazılar
-
ArmaganAnahtar yönetici
Sevgili Sonsuzdiren kardesim… Hristiyan Türk Forumuna yaptigin genel cagirin icin tesekkür ederim. Hem Mesih inanlisi olan kardeslerimizin, hem de türkce konusan her türlü inanc sahibi insanin merakla ve ilgiyle girmek isteyecekleri bir platform yaratmak bizim en bastaki istegimizdi.. Bu istegimizin gün gectikce gerceklesmeye dogru hizla ilerledigini görüyor ve bu adimi atmamiza firsat veren Rabbimize sonsuz sükranlarimizi sunuyoruz..
hamdolsun20. Mayıs 2008: 13:11 yanıtla: Kaptan Custo ve Astronot Neil Armstrong Gerçekten Müslüman Olmuş mudur! #29133ArmaganAnahtar yönetici
bukadar
Tamamen “Sacma” bir senaryo diyorum..
Almanca biliyorum ve verdigin yaziyi sonuna kadar ezanla ilgili söylediklerini Nasa canli olarak bütün dünyaya duyurmus…
Yaw.. bu kadar da sacmalamasinlar.. Kimler uyduruyorsa bu masallari.. Size göre bu kadar önemli bir olayin eger varsa bant kayitlarini dinletsenize… Nasa’nin elinde olan bant ve görüntü kayitlariyla tipatip ayni mi, yoksa sisirme bir masal mi?? Yoksa böyle bir Bant elinizde hic yok mu?
Apollo ilk aya gittiginde ben ilkokul son siniftaydim.. Cok iyi hatirliyorum.. Ayni yil uzay yürüyüsünün bant ve görüntü kayitlari Türkiyenin bütün okullarinda sirayla gösterildi. 45 yas ve üstünde olanlar bunu cok iyi bilirler. Ayda Ezan sesi iddialari sonraki yillarda ortaya atildi.. Tipki Denizbilimci Kaptan Cousteau’nun müslüman oldugu seklindeki sisirmece masalin ortaya atilisi gibi… Maalesef, sadece siz degil, ama dünyanin hemen hemen her yerinde saf müslümanlar bu haberlere alkis tutup gercekmis gibi bagirlarina bastilar..
Adamlarin yalanlayan yazilari varken, ve Kaptan Cousteau öldükten sonra Hristiyan mezarligina gömüldügü halde, hala siz ve sizin gibiler bu gercekdisi uydurulmus senaryolara kucak aciyorsunuz.. Size baska ne diyebilirim ki??!!18. Mayıs 2008: 19:31 yanıtla: Kaptan Custo ve Astronot Neil Armstrong Gerçekten Müslüman Olmuş mudur! #29085ArmaganAnahtar yönetici
Neil Armstrong’un müslüman olduguna dair agzından, kaleminden çıkan tek bir belge dahi gösteremiyor bu yalanı atanlar.. Sen Güvercin dostum, bu kadar saf olma.. biraz gercekleri gör.. aklını kullan..Neil Armstrong’un müslüman olması şöyle dursun, o İsa’yı Rab ve Kurtarıcısı olarak kabul edip Ona iman etmiş bir Hristiyandır ve incili duyurmaya yönelik bilimsel faaliyetlerde yer alan biridir.
Dünyanın en güvenilir internet ansiklopedisi Wikepediada Neil Armstrongun müslüman olusuyla ilgili tek bir söz dahi söylenmemiştir. http://en.wikipedia.org/wiki/Neil_Armstrong
ingilizce bilenlere bu linkte gereken cevap belgelerle verilmiştir.. http://www.answering-islam.org/Hoaxes/neil.html
Konuyu tartışıp uzatmaya hiç gerek yok.. Belgesi olan getirsin, göstersin.. Müslüman arkadaşlar da artık başkalarının yalanlarıyla hareket etmekten vazgecerek gercekleri alçakgönüllülükle görmeye ve kabul etmeye başlasınlar..
ArmaganAnahtar yöneticiSevgili ScientisT kardeşim, İstavroz kelimesi HAÇ, ÇARMIH kelimelerinin Yunanca karşılığıdır. Bugünkü anlamıyla haç çıkarmak İncil’de geçmez. İncil’de kim arkamdan gelip haçini taşımazsa’ diye bir kavram vardır, bunun anlamı, yani haç taşımak, Mesih uğrunda elem çekmek, zorluklarla karşılaşmak, İsaya olan iman nedeniyle dayak yemek, hapise atılmak, öldürülmek gibi zorluklardır. Yoksa İncil’de İsa bize, hepiniz birer haç yaptırın ve benim yaptığım gibi sırtınızda taşıyın dememiştir.
İstavroz çıkarma geleneğinin mutlaka bir başlangıcı olmalıdır. Bu haç çıkarma olayında genellikle sağ el yukarıya kaldırılarak ‘Baba’, sonra göğüsten sol omuza değdirilerek ‘Oğul’, ve yine göğüsten sağ omuza değdirilerek ‘Kutsal Ruh tek Allah’tır’ denilir ve bir anlamda Üclübirlik’in kişilerinin adları birer birer anılmış olunur.
Protestan gurupların az bir kısmı tarafından uygulanan haç çıkarma, daha çok katolik ve Ortodoks kiliselerinde görülür.
ArmaganAnahtar yöneticiPeki, Eshab-ı Kehf denen şeyin Hristiyan Çıkışlı Olduğundan haberiniz var mı?
Efesteki Yedi Uyuyanlar Magarasi
Hristiyanlığın ikinci yüzyılında Anadolu’da, dönemin putperest hükümdarları tarafından hristiyanların diri diri ateşe atıldıgı günlerde, Efes civarında bir mağarada uyuyakalan ve uyandıklarında aradan 200 yıl geçmiş olduğunu farkeden yedi hristiyanın hikayesi anlatılır. Buna ‘Yedi Uyuyanlar’ denir. Olay İncil kayıtlarında gecmez. Ama Kur’an’da ‘Eshab-ı Kehf’ suresinde Allahın bir vahyiymiş gibi anlatılır. Oysa olay Hristiyanlık tarihinin çok tanınmış bir olayıdır.
Şimdi, hristiyanlık tarihinde çok iyi bilenen bir olay Kuran’da gecerken ve bu olayın adının Tarsus’taki bir şehitliğe verilmesinde bir sakınca bulunmazken, mezarlıktaki girişin haça benzemesi gibi önemsiz şeyler birilerini neden rahatsız ediyor??? :aklikarisik:
EvangelistArmaganAnahtar yöneticiMaalesef Türkiye’mizin yurt icinde yasayan Hristiyan vatandaslarıyla olan iliskisindeki karnesi hic de içaçıcı degil. Hristiyanlar taa Osmanlinin son günlerindeki zorunlu göçe tabi tutulmadan ve Anadoludan sürülmelerinden, yine 1924 Karaman Ortodoks türklerinin Yunanistan’a sürülmelerinden tutun da, Inönü zamanindaki Varlik Vergisine kadar, daha sonra 5-6 Eylül Olaylarina, daha sonra da Rahip Cinayetlerine, ve Hrant Dink ve Malatyadaki katliama kadar sürekli saldırılara ve aşağılanmaya maruz kaldılar. Basına yansımış veya yansımamış daha yüzlerce tehdit, dayak, küfür ve aşağılanmaya maruz kalmış bizim öz vatandaşlarımız, sadece İsa Mesih’in yolunda yürüdükleri ve müslümanım demedikleri için, kendilerini bu vatanın din jandarması tayin eden bir avuç katil tarafından sürekli tehdit edilmekteler. Ankaradaki bu olay maalesef son olmayacak. Birileri yine şeytanın fısıltılarına kulak verip suçu sadece Hristiyan olmak olan birilerine saldırmak için yola koyulacaklar..
Oysa Hrıstiyanlığın ilk doğduğu ve yayıldığı topraklardan birisidir Türkiye.. Batının dolarına, avrosuna, turistine, kızlarına, fabrikatörlerine, profesörlerine, yıldız futbolcularına, teknolojisine – evet, Batının her şeyine ‘Evet, buyursunlar’ diyeceksiniz, ama İnciline ve inancını tebliğ eden hristiyanlarına ‘Hayır, buraya giremessiniz’ diyeceksiniz.. Bu çifte standart degil de nedir?
Hristiyanlar neden hep Türkiyede ve diğer İslam ülkelerinde dışlanıp baskı ve zulüm görüyorlar? Müslümanların böylesine dışlandığı, zulüm gördüğü, inancından ötürü kovulduğu bir Hristiyan ülke gösterebilir misiniz yeryüzünde? Neden Avrupada veya Amerikada yaşayan müslümanlar Hristiyan toplum içerisinde dininden dolayı saldırı ve asagılanma görmüyor? Tabii, ırkçi grupların saldırılarını bu kapsamda ele almıyorum.. Sadece inanç bazında ele alıyorum.. Avrupada 7 milyonun üzerinde müslüman yaşıyor ve hemen hemen her sehir ve kasabada bir ve birden çok cami var.. Her caminin cemaati ve imamı var.. Hangi Avrupalı şimdiye kadar burada cami istemiyoruz, gidin yoksa sizi keseriz diye hangi camiye saldırıda bulundu? Hangi imamı öldürdü? Biraz hoşgörü, biraz insanlık yok mu vicdanlarınızda? Lafa gelince ‘En hoşgörülü din bizim dinimiz, en mükemmel ve en son din bizim dinimiz’ diyen müslümanlar bize yapılan bu saldırıları duyunca ne düşünüyorlar acaba? ‘Oh! Çok iyi olmuş! İnsallah geberirler… Ülkeden &%^_> olur giderler’ mi diyorlar? Yoksa, bizi sadece insan olduğumuz için sevip kabul ediyor ve kendilerinden birileri gibi mi görebiliyorlar?
Biz de bu vatanın evlatlarıyız. Vatanımızı en az sizin kadar çok seviyoruz, ama tek farkımız var; Muhammed’i değil, İsa Mesih’i izliyoruz. Kimileri Muhammed’i, kimileri Ali’yi, kimileri Lenin’i, kimileri Buda’yı izliyor bu vatanda.. ama hepimiz türküz ve herkesin inancına, siyasi düşüncesine, tuttuğu fotbol takımına saygı göstermek zorundayız..
‘Yaradılanı severim Yaradan’dan ötürü’ sözünü, gelin, artık gerçek hayatta söz, tutum, düşünce ve davranışlarımızla hepbirlikte birbirimize gösterelim.
Evangelist – HristiyanTürk12. Mayıs 2008: 16:34 yanıtla: Islam Peygamberi Muhammed’in adi Tevrat ve Incil’de Geciyor mu? #29020ArmaganAnahtar yöneticiMaalesef Kulaktandolma Hikayeler Müslümanlar Arasında çok yaygın..
İnsan her duyduğu şeyi sorgusuz sualsiz gerçek olarak kabul etmeli midir?
İnsan her okuduğu şeyi sorgusuz sualsiz gerçek olarak kabul etmeli midir?
İnsan Tv haberlerinde görüp duyduğu her haberi gercek olarak kabul etmeli midir?
İnsan internette bulup okuduğu her konuyu gerçek olarak kabul etmeli midir?
Aklı olan ve bu aklını kullanmak isteyen birisi bu soruların hepsine de ‘Hayır’ cevabını vermelidir.
Ya yalansa..??
Ya yanlış ve gerçekdışı bilgiler varsa??
Ya kasten uydurulduysa??
Yalan, yanlış ve sahte bilgilerle yola çıkmak insanı yıkıma götürebilir.
Bu nedenle, kaynağı ne olursa olsun, her duyduğunuza, okuduğunuza tek taraflı inanmayın. Gerçeğe ancak tarafsız bir şekilde araştırarak ulaşabilirsiniz. Her zaman her iddianın karşi cevabının da var olduğunu gözönünde bulundurarak, cesaretle arastırmaya ve öğrenmeye devam edin.
Yoksa haliniz gülünç olur ve konuyu bilenler karşısında küçük düşersiniz.12. Mayıs 2008: 15:23 yanıtla: Kaptan Custo ve Astronot Neil Armstrong Gerçekten Müslüman Olmuş mudur! #29019ArmaganAnahtar yönetici
Maalesef Kulaktandolma Hikayeler Müslümanlar Arasında çok yaygın..İnsan her duyduğu şeyi sorgusuz sualsiz gerçek olarak kabul etmeli midir?
İnsan her okuduğu şeyi sorgusuz sualsiz gerçek olarak kabul etmeli midir?
İnsan Tv haberlerinde görüp duyduğu her haberi gercek olarak kabul etmeli midir?
İnsan internette bulup okuduğu her konuyu gerçek olarak kabul etmeli midir?
Aklı olan ve bu aklını kullanmak isteyen birisi bu soruların hepsine de ‘Hayır’ cevabını vermelidir.
Ya yalansa..??
Ya yanlış ve gerçekdışı bilgiler varsa??
Ya kasten uydurulduysa??
Yalan, yanlış ve sahte bilgilerle yola çıkmak insanı yıkıma götürebilir.
Bu nedenle, kaynağı ne olursa olsun, her duyduğunuza, okuduğunuza tek taraflı inanmayın. Gerçeğe ancak tarafsız bir şekilde araştırarak ulaşabilirsiniz. Her zaman her iddianın karşi cevabının da var olduğunu gözönünde bulundurarak, cesaretle arastırmaya ve öğrenmeye devam edin.
Yoksa haliniz gülünç olur ve konuyu bilenler karşısında küçük düşersiniz.ArmaganAnahtar yöneticiSevgili Sonsuzdiren kardeşimiz, yazı Brüksel İncil Kilisesi pastörü Sarkis Paşaoglu’na aittir. Böyle önemli bir konuda derin araştırmalar yaparak ve fransızcadan tercümeler yaparak türkçeye kazandırdığı bu değerli eserlerinden dolayı Sarkis Paşaoğlu kardeşimize teşekkürler ediyoruz.
ArmaganAnahtar yöneticiTürkei – Susanne Geske und Semse Aydin mit ihren Kindern
Nach der brutalen Ermordung von drei Christen in Malatya in der Türkei brauchen die Witwen Susanne Geske und Semse Aydin sowie die Verlobte von Ugur Yuksel den Beistand der Christen weltweit.
Am 18. April 2007 wurden der Deutsche Tilmann Geske (46) und Pastor Necati Aydin (36) und Ugur Yuksel (32) in den Räumen des christlichen „Zirve“-Verlages von jungen Türken gefoltert und umgebracht. Die fünf gleich nach der Tat verhafteten 19- und 20-jährigen Männer lebten in einem islamischen Studentenheim. Auf Zetteln, die sie in ihren Taschen trugen, hatten sie erklärt: „Das soll den Feinden unserer Religion eine Lehre sein. Wir haben es für unser Land getan.“ Immer wieder kommt es in der Türkei zu religiös-nationalistischen Anfeindungen gegen unsere Glaubensgeschwister. Christen sind mit weniger als einem Prozent der Einwohner der Türkei eine Minderheit. Nicht nur Teile der Bevölkerung schüren gegen sie eine feindliche Stimmung, sondern auch der Staat, die Parteien und die Medien. Kirchenvertreter berichten, Christen würden als Kriminelle und Verräter hingestellt.“Ihr seid nicht allein”
Gerade in diesem Spannungsfeld bitten wir den Leib Christi, sich mit den Christen in der Türkei zu solidarisieren und die Hinterbliebenen wissen zu lassen: „Ihr seid nicht allein.“ Die Familien von Malatya bitten um Gebet und hoffen, in den nächsten Monaten nicht vergessen zu werden. Täglich werden sie daran erinnert, ihren Mann und Vater verloren zu haben.
Susanne Geske will mit ihrem Sohn Lukas (10) und den beiden Töchtern Michel (13) und Miriam (8) in Malatya bleiben. Noch immer trifft sich die kleine türkische Gemeinde wöchentlich in ihrem Haus.
Semse Aydin und ihre Kinder Elisa (6) und Ester (5) leben derzeit im westtürkischen Izmit bei Verwandten. Sie gehören dort einer türkischen Gemeinde an. Mitte Juni forderte ihr Vermieter sie auf, aus der Wohnung auszuziehen. Er sagte, die Nachbarschaft sei aufgrund ihrer Anwesenheit „nervös“.
Die Verlobte von Ugur Yuksel, ebenfalls eine Christin, lebt noch bei ihrer muslimischen Familie in der Osttürkei. Seit dem Mordfall ist der Kontakt zu der jungen Frau eingeschränkt worden.Beten & Schreiben
Bitte beten Sie für die Witwen und deren Kinder und denken Sie auch an die Verlobte von Ugur Yuksel, die ohne die Gemeinschaft von Christen bei ihrer muslimischen Familie lebt.
Bitte schreiben Sie in getrennten Briefen Susanne Geske und Semse Aydin sowie ihren Kindern ermutigende Zeilen, tröstende Bibelverse oder lassen Sie Ihre Kinder ein Bild malen oder etwas basteln. Die Briefe an Familie Geske können in Deutsch, Türkisch oder Englisch verfasst werden. Semse Aydin spricht nur Türkisch; sie dürfen ihr aber auch in Englisch und Deutsch schreiben, da die Briefe übersetzt werden können. Bitte vergessen Sie nicht, auch den Kindern zu schreiben.
Erwähnen Sie Open Doors nicht und kritisieren Sie nicht die Regierung, den Islam oder extremistische Muslime. Geben Sie nur Ihren Namen und Ihr Land an, nicht Ihre Anschrift.Weitere Hinweise finden Sie in der “Anleitung für Schreibaktionen” auf unserer Homepage http://www.opendoors-de.org.Schreiben Sie an:
Susanne Geske oder Semse Aydin sowie ihren Kindern
c/o Open Doors
Postfach 11 42
65761 Kelkheim
Wir leiten die Briefe weiter.Sie können den Text für diese Schreibaktion hier komplett als pdf-Dokument herunterladen.
Necati Aydin, Tilmann Geske, Ugur Yuksel (v.l.)Semse Aydin mit Elisa und Ester (v.l.) am Grab ihres MannesSusanne Geske mit Lukas (l.) und Miriam (2.v.r.) undArmaganAnahtar yöneticiSevgili ZrT kardeşim.. ‘Beni arayın, bulacaksınız’ diyor Rab.. Gerçeği bulmaya koyulmuşsunuz. Eğer samimi ve gerçekçiyseniz, Rab Tanrı kendi gerçeğini size mutlaka gösterecektir. Sizin sorunuza benzer bir soruyu Uniteryan isimli üyemiz sormuştu daha birkaç gün önce.. Ona verdiğimiz yanıtları da okumanı tavsiye ederiz.
Öyle bir devirde yaşıyoruz ki, artık dünyadaki her bilgi elimizin altında… internet yoluyla her bilgiye anında ulaşabiliyoruz. İletişim parmaklarımızın altında.. İstediğimiz herkesle iletişim kurabiliyoruz.
Aynı bunun gibi Yaşayan Tanrı’yla da hemen ruhsal ilişki içerisine girebilir, O’nunla tanışabilir ve O’nun çok yakın bir dostu olabiliriz. Ama bunun için izlenmesi gereken yol haritasına sahip olmalısınız. Yol haritanız Tanrı’nın sonsuz ve değişmez sözleri olan İNCİLdir. Rehberiniz Tanrı’nın Kutsal Ruhudur. En Yakın Dostunuz Rab İsa Mesih’tir. Gerçek bir Hristiyan olmak için günahlı yollardan dönerek yürekten tövbe etmeniz, İsa’yı dua yoluyla hayatınıza Rab ve Kurtarıcınız olarak kabul etmeniz gerekiyor. Bu adımları atmaya hazırsanız ya da konuyla ilgili daha başka sorularınız varsa buraya veya doğrudan bize yazın.
Zaten Forum sayfamızda araştırmalarınıza ışık tutacak birçok bilgi ve açıklama bulunuyor. Bunlardan yararlanmaya devam etmenizi, ayrıca http://www.radio.christianturk.com üzerindeki Hristiyan Türk Web radyomuzu dinlemenizi tavsiye ediyorum.
Rabbin esenliğinde kalın..
rabbe hamdolsun
ArmaganAnahtar yöneticiBir Başka Fiyasko Daha…
‘ABD’de hafta sonu vizyona girecek “Bloodline” (Soy) adlı film, Hıristiyan dünyasını karıştıracak. Film, Hz. İsa’nın Maria Magdalena ile evlendiğini ve çocuğu olduğunu savunuyor.’ muş..
Bence hiç de karıştırmayacak, tam tersine bu filmi yapanlar karışacaklardır.
Da Vinci Sifresinde anlatılanlar nasıl fiyaskoyla sonuçlandıysa, bu film de diğerleri gibi sönüp yok olmaya mahkum olacaktır. Hristiyanlık tarihi boyunca hem hristiyanların kendilerinden, hem tanrıtanımazlardan, hem de diğer din mensuplarından tonlarca insan İsa’nın kişiliğini, verdiği kurtuluş mesajını küçültmek ve karalamak amacıyla benzer girişimlerde bulundular. Hangi senaryoyu uydururlarsa uydursunlar, hiçkimse Rabbimiz İsa Mesih’in yüceliğine leke süremez! O her zaman olduğu gibi kendi kategorisinde rakipsiz, günahsız, lekesiz, kutsal, mükemmel, her şeye güçlü, egemen Rab olmaya devam edecektir!baba-ogul-kutsalruh
ArmaganAnahtar yöneticiAh.. Keşke Ergün Poyraz Tanrı’nın Kutsal Kitap’ta açıklanan eşsiz sevgisini, kayrasını, iyiliğini ve günahli insanları kurtarışını görseydi de öyle bir şeyler yazsaydı Kutsal Kitap hakkında! Ama öyle anlaşılıyor ki Kutsal Kitap’tan tek bir kelime dahi anlayamamış.. Tanrı Sözüne bu kadar katı bir önyargıyla yaklaşırsanız elbette hiçbir şey anlamayacaksınız..
Siz Tanrı’nın Sözlerine bu kadar ağır hakaretlerle saldırırken, üstelik müslüman olduğunuzu da iddia ediyorsunuz.. Belli ki sizin Kuran’dan da bi haberiniz yok. Eğer bir müslüman olarak ilkin Kuran’ı okuyup Kuran’ın İncil ve önceki Kitaplar hakkında söylediği gayet olumlu ve övücü sözleri de bilseydiniz, Tanrı’nın Sözleri”ne bu denli acımasız, haksız ve şeytani iftiralarda bulunmazdınız..
Evet, Kutsal Kitap bugün yeryüzünde en çok satan ve okunan kitap olma özelliğini hala sürdürmektedir. Ve yine en ağır ve en haksız saldırılar ve eleştiriler hep Kutsal Kıtab’a yapılmaktadır. Ben şunu diyebilirim ki, bütün bu saldırgan grupların içinde en saldırganı ‘Satanistler’ diye bilinen şeytancılardır. Sizin Kutsal Kıtap hakkındaki yazılarınızı okurken orada şeytancıların düşüncelerini okur gibiydim. Sizi bu karanlık bataklığından kurtarabilecek tek Kişi Rab İSA Mesih iken bundan habersiz olup tüm gücünüzle O’na karşı cephe almanız, ne kadar zavallı ve kayıp olduğunuzu gözler önüne seriyor..
Ben size kızamıyorum, ama sizin için dua ediyorum. Evrenin Sahibi olan Yüce Egemen Rab İsa Mesih sizin de ruh gözlerinizi açsın ve kendi göksel yüceliğin size de göstersin!
Bakın.. Eleştirdiğiniz İsa Mesih ne denli alçakgönüllü ve sevgidolu sözler söylüyor:
Matta 5. Bölümden
Kutsal Yasa
“Kutsal Yasa’yı ya da peygamberlerin sözlerini geçersizkılmak için geldiğimi sanmayın. Ben geçersiz kılmaya değil, tamamlamaya geldim. Size doğrusunu söyleyeyim, gök ve yer ortadan kalkmadan, her şey gerçekleşmeden, Kutsal Yasa’dan ufacık bir harf ya da bir nokta bile eksilmeyecek. Bu nedenle, bu buyrukların en küçüklerinden birini kim çiğner ve başkalarına öyle yapmayı öğretirse, Göklerin Egemenliğinde en küçük sayılacak. Ama bu buyrukları kim yerine getirir ve başkalarına öğretirse, Göklerin Egemenliğinde büyük sayılacak. Size şunu söyleyeyim: doğruluğunuz din bilginleriyle Ferisilerinkini kat kat aşmadıkça, Göklerin Egemenliğine asla giremezsiniz!
Öfke ve cinayet
“Atalarımıza, `Adam öldürme. Öldüren, yargılanmayı hak edecek’ denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, kardeşine karşı öfkelenen her kişi yargılanmayı hak edecek. Kim kardeşine aşağılayıcı bir söz söylerse, Yüksek Kurul’un yargısını hak edecek. Kim kardeşine ahmak derse, cehennem ateşini hak edecek. Bu yüzden, adağını sunağa getirdiğinde, orada kardeşinin sana karşı bir şikâyeti olduğunu hatırlarsan, adağını orada, sunağın önünde bırak, git, önce kardeşinle barış; sonra gel, adağını sun. Senden davacı olanla, daha yoldayken çabucak anlaş. Yoksa o seni yargıca, yargıç da gardiyana teslim edebilir; sonunda da hapse atılabilirsin. Sana doğrusunu söyleyeyim, son kuruşu ödemedikçe oradan asla çıkamazsın.
Zina ve boşanma
“Zina etme’ denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam, zaten yüreğinde o kadınla zina etmiştir. Eğer sağ gözün seni günaha sokarsa, onu çıkar, at. Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme atılmasından iyidir. Eğer sağ elin seni günaha sokarsa, onu kes, at. Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme gitmesinden iyidir.`Kim karısını boşarsa ona boş kâğıdını versin’ denilmiştir. Ama ben size diyorum ki, karısını cinsel ahlaksızlıktan başka bir nedenle boşayan her adam, onu zinaya itmiş olur. Boşanmış bir kadınla evlenen de zina etmiş olur.
Göze göz, dişe diş
(Luk.6:29-30)
`Göze göz, dişe diş’ denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, kötüye karşı direnmeyin. Sağ yanağınıza bir tokat atana öbür yanağınızı da çevirin. Size karşı davacı olup mintanınızı almak isteyene abanızı da verin. Sizi bin adım yol yürümeye zorlayanla iki bin adım yürüyün. Sizden bir şey dileyene verin, sizden ödünç isteyeni geri çevirmeyin.
Düşmanlarınızı sevin
(Luk.6:27-28,32-36)
`Komşunu sev, düşmanından nefret et’ denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, düşmanlarınızı sevin, size zulmedenler için dua edin. Öyle ki, göklerde olan Babanızın oğulları olasınız. Çünkü O, güneşini hem kötülerin hem de iyilerin üzerine doğdurur. Yağmurunu da hem doğruların hem de eğrilerin üzerine yağdırır. Eğer yalnız sizi sevenleri severseniz, ne ödülünüz olur? Vergi görevlileri de öyle yapmıyor mu? Yalnız kardeşlerinize selam verirseniz, fazladan ne yapmış olursunuz? Putperestler de öyle yapmıyor mu? Bu nedenle, göksel Babanız yetkin olduğu gibi, siz de yetkin olun”-
Böylesine mükemmel ve kusursuz bir Kişinin yaptıklarına, söylediklerine ve öğrettiklerine karşı bu kadar sert ve acımasız saldırılarda bulunmanızı hiç doğru bulmuyorum.
Kaldı ki bizler İsa Mesih’e hakaret ediyorsunuz, Kutsal Kitabımızı karalıyorsunuz diye sizin yaptığınız gibi sağı solu yakıp yıkmıyoruz ve sizin hakkınızda ölüm fermanları çıkarmıyoruz. Ya siz kazayla müslüman olmayıp da İslama ve Kurana aynı hakaretleri yapsaydınız ne olacaktı? Ne olacağını siz daha iyi biliyorsunuz. Turan Dursun’a ne olduysa size de aynısı olurdu.. O yüzden İsa’nın şu sözlerine iyice kulak verin:
“Başkalarının size ne yapmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle yapın!’
Bence Yargıtay mahkeme kararını değiştirmekle çok iyi yapmış.. Helal Olsun!! Umarım hapiste gecireceğiniz günlerde elinize bir İncil kitabı alır ve yeni bastan, önyargısız okumaya ve anlamaya başlarsınız.ArmaganAnahtar yöneticiSevgili uniteryan kardeşim..
Mesih’e olan ilgin ve yaklaşımın için Rabbe şükrediyorum. Mesih İsa’ya iman etmek için tek rehber Tanrı’nın sonsuz Sözü olan İncildir. İncil, İsaya iman eden kişinin sonsuz yaşama sahip olduğunu, Tanrıyla barıştığını, günahlarının bağışlandığını söyler. Bizler de senin gibi Tanrıyı araya araya İncilin sayfalarında bulduk. Tanrı bir kişinin İsa izleyicisi olması için bir sürü kural öngörmez. Kurtuluş için vaftiz şart değildir. Şart olan şey, İsa’nın Rab ve Kurtarıcı olduğuna bütün yürekten iman etmen ve İsa’nın Rab olduğuna ve Tanrı’nın Onu ölülerden dirilttiğine yürekten iman etmendir.
İsa Mesih’le kişisel bir ruhsal ilişki içerisine girmeden, O’nu kişisel Rab ve Kurtarıcın olarak kabul etmeden sadece İslam dinini bırakıp Hristiyanlık dinine geçmeni hiç tavsiye etmem. Böyle bir şey, bir gömlek çıkartıp başka bir gömlek giymeye benzer. Yürekte yenilik ve değişme olmadan sadece dışta bir değişiklik ve rötüş seni sonsuz Tanrı’yla barıştırmayacak, günahlarını bağışlatmayacak, sana sonsuz yaşam güvencesini vermeyecektir. Yaşamına İsa’yı Rab ve Kurtarıcın olarak almadan vaftiz olup hristiyan dinine geçmen hiçbir şeyi değiştirmez. Günahkar ve kayıp bir müslümanken günahkar ve kayıp bir hristiyan olursun sadece. Ama bakın İncil ne der:
“Eğer bir kimse Mesih’teyse yeni bir yaratıktır. Eski şeyler geçmiş ve her şey yepyeni olmuştur’ (İncil – 2. Korint 5:17).
Tanrıyla barışmana ve gerçek hristiyan olmana yardım edecek yol haritası için bu linki tıkla ve 4 Ruhsal Kural Programını aç.. Orada anlatılanları yürekten iman ederek izle.. Konuyla ilgili soru ve anlamadığın noktalar olursa bana yaz..
http://www.lifeagape.org/turkish/fslaws.htm
Rabbin esenliğinde kal..
ArmaganAnahtar yöneticiŞimdiye kadarTanrı’yı belki sadece Efendi, kendini de kul olarak gördün. Kulluk vazifeni yerine getirmeye çalıştınsa da, günahlarından kurtulup kurtulmadığını, öldükten sonra cennete mi, yoksa cehenneme mi gideceğini, kurtulup kurtulmadığını hiçbir zaman anlayamadın. Bu gayet doğaldır.
Eğer Tanrı’yı iyi işlerle, dindarlıkla, sevaplarla hoşnut etmek istiyorsan O asla bundan hoşnut olmayacaktır. O seni bambaşka bir yolla kurtarmak istiyor. O seni Kendisi kurtarmak istiyor: çünkü senin kendi kendini kurtaramayacağını çok iyi biliyor. Bu Nedenle şöyle sesleniyor: ‘Ey bütün yeryüzü, bana dönün ve kurtulun!’
Yukarıda dinlediğin bu sözler doğrudan Tanrı’nın sana olan sevgisini dile getiriyor. Ne kadar Tanrı’dan uzak olursan ol, ne kadar günah batağına batmış olursan ol, ne kadar suçlu ve perişan olursan ol, fark etmiyor!’ O seni olduğuın gibi seviyor ve sana kurtuluş elini uzatıyor. O’nun sana uzattığı kurtuluş elini tutarsan kurtulacak, günahlarının bağışına kavuşacak, Tanrı’yla barışacaksın. O’nun Kurtuluş Eli, seni seven ve senin uğrunda canını ölüme feda eden Rab İsa Mesihtir! Gel, bugün O’nu varlığına çağır. O’nu yaşamına kişisel Rab ve Kurtarıcın olarak kabul et. Ve asla pişman olmayacaksın!
isamesihyasiyor -
YazarYazılar