Ne yapabilirim? Yardımm…

  • Bu konu 13 izleyen ve 29 yanıt içeriyor.
15 yazı görüntüleniyor - 16 ile 30 arası (toplam 30)
  • Yazar
    Yazılar
  • #32405
    Anonim
    Pasif
    hackermy;12566 wrote:
    lütfen sorumu cevaplarmısınız islamın ne kusuru varda islamı tercih etmiyorsunuz?hemde hz.isa yı rab olarak mı görüyorsunuz????

    Aslinda soru yanlis.Neden Hristiyanlikta kaliyorsunuz?Sizi hristiyanliga bagliyan sey nedir olmaliydi soru.Bizler Mesih inanlilari Islam da dahil diger dinlerle ilgilenmiyoruz,zamanimizi harcamak istemiyoruz.Hem verecegimiz cevaplar da hosunuza gitmeyecek ve sonra da gereksiz tartismalar cikacaktir.

    Ikinci soru da aslinda cok komik olmus.Cünkü Hristiyanlik hakkinda biraz bilginiz olsa ve Incil’i birazcik okumus olsaniz bu soruyu sormazdiniz.Ama yine de merakinizi gidereyim.

    Evet O kurtaricimiz,Kralimiz ve RABBIMIZ’dir.

    Esenlikler.Mesih’in sevgisi yüreklerinizi aydinlatsin.

    #32408
    Anonim
    Pasif

    @hackermy 12566 wrote:

    lütfen sorumu cevaplarmısınız islamın ne kusuru varda islamı tercih etmiyorsunuz?hemde hz.isa yı rab olarak mı görüyorsunuz????

    Sevgili Kardeşim Hackermy….Senin sorunun cevabı aslında sende de var fakat görmek istemiyorsun.. Görmek isteyen göz görür, Duymak İsteyen kual duyar.. burada yeni bir tartışma konusu polemik yaratmak istemediğim için Kur’anı yada Muhammed’i eleştirmeyceğim. ama şöyle düşünmelisin. Muhammed. İsevilerin olduğu bir ortamda dünyaya gelmiş olsaydı belki o da bugün isevi olacaktı. fakat putperestliğin yaygın olduğu nbir yerde kız çocuklarının diri diri gömüldüğü taşa tapılan herkesin birbirini ezdiği ve köleliğin yaygın olduğu bir coğrafyada dünyaya geldi. ve o zamanlar sağ, sol milliyetçi girişimler yoktu. dini girişimler ve bu dini girişimlerle bağlayıcılık sağlanıyordu. Muhammed’de belki kendi çağında bir devrim yaratmak istedi ve bunu başardıda eğer incelersen Muhammed. kaçanları habeşiştan kralına gönderdi o sağlam bir kraldır iyidir diyerek kimdi habeş kralı hristiyan değilmiy di…Ve İSLAMA’A GELİNCE sadece oku kardeşim onlarca defa yüzlerce defa oku ve kendine şu soruyu sor… neden muhammed’in doğumundan yada neden muhamedde indiği söylenen oku ya muhammed oku ayeti değilde elhamla başlar kuran ve neden ayet sayılarının içinde yer almadığı halde her sure basında besmele var. ve neden kadınlar mıras konusunda dıslanmıs ve neden 4 kadın helal dıyen baska dın yok. ve neden … neden… neden… diye dusundukten sonra incili oku. ve yüzlerce defa değil sadece 1 defa isteyerek yargılamadan, şüpheli yaklaşmadan oku. ve aradığını bulacaksın.. ben buldum. Umarım Rab seninde yolunu düz eder ve kendisini bulmanda sana yardımcı olur. amin.

    #32428
    Anonim
    Pasif

    sevgili nurdem size sadece 4 kadın meselesini anlatacağım.islamda 4 kadınla evlenme işi şehveti değildir.tam tersi o deönemde yapılan savaşlarda ortada kalan kadınlara sahip çıkılması için yapılmış bir evlilikti.bakınız şöyle karşılaştırma yapınız islamda kadın anaç olduğundan toprağa benzer ve çok değerlidir.hristiyanlıkta kadının aldığı önem toplumdaki yeri daha yenidir islama göre.heleki ortaçağda kadınlara yapılan zulüm ve şiddet öenemsemezlik ve sadece cinsellik için kullanılan bir obje olmaktan kurtulmaları çok zor olmuştur.o yüzden işe bu gözle bakarsak sanırım doğruyu buluruz.sadece islamda değil her dinde kadın önemli olmalı çünkü o hayat ın yoldaşıdır erkek için herşeydir.ve islamda kadına gereken saygıyı vemiştir.ha absürd ve bağnaz örnekelri yokmudur bu işi sırf şehveti için kullanan olmamışmıdır doğrudur olmuştur.insan beşer şaşardır.umarım bu cevap sizi tatmin etmiştir.absürd olaylar örnek olmamalıdır diye düşünüyorum

    #32436
    klaus
    Anahtar yönetici

    Sevgili Karahan,

    Hep Kuranın etkileyici hitabından bahsedilir değil mi?Evet gerçekten de

    öyledir.

    NİSA : 3 – Himayeniz altındaki yetim kızlarla evlenince haklarını gözetemeyeceğinizden, adaleti sağlayamayacağınızdan endişe ederseniz, onlarla değil, size helâl olup arzu ettiğiniz diğer kadınlarla iki, üç veya dört hanım olmak üzere evlenin.Eğer bu takdirde de aralarında adaleti gerçekleştirmekten endişe ederseniz, bir kadınla veya elinizin altında olan cariyelerle yetinin . Bu durum, adaletten ayrılmamanız için en uygun olanıdır.

    Şu ayetten bir kadının etkilenmemesi mümkün değildir.Kusura

    bakmayın ama gerçekten etkileyici bir hitap.İnsanın şunu sorası geliyor,

    “ne o,pazardan domates mi alıyoruz?ikişer,üçer”

    Haa bu Allah’ın kendi yarattığı kuluna hitabıdır,biz ise boyun eğeriz

    diyorsak,orası ayrı tabi.

    Burada geçen “yetinmek” sizce ne demektir?Aslında bu bile kadını

    incitici bir ifade,”yetmiyormuyuz yani”dedirten.Kocası üzerine ikinci eşi

    aldığında “demek ona yetmedim ha”dedirten değil mi?

    Kuranda erkeğin ihtiyaçlarına hep cevap verilmiştir,kadına gelince…

    Örneğin,erkek evlendiğinde eşi kısır ise ya da felç geçirip yatalak hale

    gelmişse,erkeğin ihtiyaçlarına uygun hareket edilir ve ona ihtiyaçlarını

    gidereceği vs bir ikinci eş kapısı açılır.

    Peki bunun tam tersi olup adam felç geçirir ya da kısır olduğu

    anlaşılırsa,o zaman Allah ne ile hükmeder?

    Peki bu adaletlilerin en adaletlisi olan Allah’ın adaleti midir?

    Ama ben adaleti incilde gördüm ve hiç böyle değildi.

    kusura bakmayın.

    DUA İLE

    #32439
    Anonim
    Pasif

    @karahan 12868 wrote:

    sevgili nurdem size sadece 4 kadın meselesini anlatacağım.islamda 4 kadınla evlenme işi şehveti değildir.tam tersi o deönemde yapılan savaşlarda ortada kalan kadınlara sahip çıkılması için yapılmış bir evlilikti.bakınız şöyle karşılaştırma yapınız islamda kadın anaç olduğundan toprağa benzer ve çok değerlidir.hristiyanlıkta kadının aldığı önem toplumdaki yeri daha yenidir islama göre.heleki ortaçağda kadınlara yapılan zulüm ve şiddet öenemsemezlik ve sadece cinsellik için kullanılan bir obje olmaktan kurtulmaları çok zor olmuştur.o yüzden işe bu gözle bakarsak sanırım doğruyu buluruz.sadece islamda değil her dinde kadın önemli olmalı çünkü o hayat ın yoldaşıdır erkek için herşeydir.ve islamda kadına gereken saygıyı vemiştir.ha absürd ve bağnaz örnekelri yokmudur bu işi sırf şehveti için kullanan olmamışmıdır doğrudur olmuştur.insan beşer şaşardır.umarım bu cevap sizi tatmin etmiştir.absürd olaylar örnek olmamalıdır diye düşünüyorum

    Sayın Karahan,
    Sizin örnek alınmamalıdır dediğiniz absürd olaylara izin veren yine Kuranın ta kendisidir. Ahzab suresi 50. ayeti okumanızı tavsiye ederim. Ki örnekler çoğaltılarbilir fakat forumun İncil Kuran yarışına dönüşmesinden hoşnut değilim. Kutsal Kitap’ta özellikle Özdeyişler bölümünde Rab için kadının anlamı nedir açıp okuyabilirsiniz. Konuyu daha önce sevgili Suna abla paylaştığı için burada uzun yazmak istemiyorum.
    Esenlikler dilerim…

    #32452
    Anonim
    Pasif

    @karahan 12868 wrote:

    sevgili nurdem size sadece 4 kadın meselesini anlatacağım.islamda 4 kadınla evlenme işi şehveti değildir.tam tersi o deönemde yapılan savaşlarda ortada kalan kadınlara sahip çıkılması için yapılmış bir evlilikti.bakınız şöyle karşılaştırma yapınız islamda kadın anaç olduğundan toprağa benzer ve çok değerlidir.hristiyanlıkta kadının aldığı önem toplumdaki yeri daha yenidir islama göre.heleki ortaçağda kadınlara yapılan zulüm ve şiddet öenemsemezlik ve sadece cinsellik için kullanılan bir obje olmaktan kurtulmaları çok zor olmuştur.o yüzden işe bu gözle bakarsak sanırım doğruyu buluruz.sadece islamda değil her dinde kadın önemli olmalı çünkü o hayat ın yoldaşıdır erkek için herşeydir.ve islamda kadına gereken saygıyı vemiştir.ha absürd ve bağnaz örnekelri yokmudur bu işi sırf şehveti için kullanan olmamışmıdır doğrudur olmuştur.insan beşer şaşardır.umarım bu cevap sizi tatmin etmiştir.absürd olaylar örnek olmamalıdır diye düşünüyorum

    TATMİN OLDUM MU ? sorusuna şu şekilde cavp vermek istiyorum..Sevgili arkadaşım tabiiki savaşlarda kadınlar dul kalabilşyordu.. ama bunları ılla carıye yada hanımın mı yapman gerekıyor. kardeslık duygusu dıye bır sey yok mu? ayrıca savaslarda kadınları dul kalan bir tek muslumanlar mıydı ? ve bir şey daha 9-13-17 yaşlarındaki kızları 50 yaşından sonra almak ne oluyr. bu damı savasla alakalı sence? bana sakın şu cevabı verme .. o zaman yaş kütükleri yoktu arabıstan sıcaktı kızlar yaslarından daha cok gelısıyordu… :)) bu cevap kada sacma bır sey yok.. her ne kadar bedensel acıdan gelısse de bır ınsan beyınsel acıdan ne kadar olgunluk beklenebılır.. bak sevgılı kardesım.. MUhammed 40 yaşına kadar tek evlı kalmıs.. hatıce oldugu zaman sa .. ilk ayse ardından hafsa zeynep carıye marıa dıye gıtmıs …alabıır benı ılgılendıre bu degıl baksımdı sana ne dıyecegım..
    tırmızı ve buharı yanı sızlerın saglam kaynak dedıgınız eskı alımlerın yazılarıdırı bu anlattıklarım.. ayse 6 yasında ıstenmıs 9 yasında ıse evlendırılmıs. hafsa 13 yasındaydı muhammed 56 marıa ıle muhammedı yakaladıgında. hatta ayetlerıde vardır. ve soruyorum sana..ıNCILDE Kİ AYETLERE BAKTIGINDA ISTEK TALEP DUALAR VE NASIHATLAR BULURSUN.. İBATEDINDE KULLANABILIRSIN VCUNKU TANRINLA KONUSMA ARACINDIR. AMA SANA BIR ORNEK MEALDEN.. Ya habibim neden kendini alıkoyuyorsun o sana hella kıldıklarımızdan…. bu ayetı sen ıbateınde okudugunda sen ne kazanırsın veya kım ne kazanır ıste bu ayet hafsanın carıye marıa ıle muhammedın yakalndıgı zamandır. bunu ben uydurmuyorum meallere bakrsan acıklamarada yazar. saten…
    gercegı bulman dılegı ıle…

    #32564
    Anonim
    Pasif

    Tanri ölür mü? Tanri insani yaratmadi mı? O yaratilmamiş olan değil mi? Onun gücü herşeye yetmez mi ki dünyaya insan bedeni içinde gelip aci çeksin? Sen Tanriya mi tapiyorsun, ölümlü bir insana mi? Hz. Isa bir insandi. Tamam peygamberdi ama insandi. Sizin dininizde insana tapinmak yok ki. Neden Ona tapiyorsunuz? Sonra Rab kelimesi o zamanlarda yani 1. Yy.da öğretici anlamina gelirdi. O yüzden havariler Ona Rab diye hitap ediyorlardi. Şimdi siz de ‘Rab’ dedikleri için anlamadan tapiyor musunuz?

    #32578
    Anonim
    Pasif
    winston0;13168 wrote:
    Tanri ölür mü? Tanri insani yaratmadi mı? O yaratilmamiş olan değil mi? Onun gücü herşeye yetmez mi ki dünyaya insan bedeni içinde gelip aci çeksin? Sen Tanriya mi tapiyorsun, ölümlü bir insana mi? Hz. Isa bir insandi. Tamam peygamberdi ama insandi. Sizin dininizde insana tapinmak yok ki. Neden Ona tapiyorsunuz? Sonra Rab kelimesi o zamanlarda yani 1. Yy.da öğretici anlamina gelirdi. O yüzden havariler Ona Rab diye hitap ediyorlardi. Şimdi siz de ‘Rab’ dedikleri için anlamadan tapiyor musunuz?

    Sayin winston

    Öncelikle Hristiyantürkforuma hosgeldiniz.Pes pese sorularinizi sormussunuz ama ögrenmek amaciyla degil sanki bizlere birseyler ögretmeye(!!) calisiyormus gibi ve telasla sormussunuz.Son cümlenizde yazmis oldugunuz gibi biz anlamadan TAPMIYORUZ.Ama siz ve müslüman dünyasi bilmeden,okumadan ve anlamadan hem yaziyorsunuz hem de yargiliyorsunuz.Incil’i bir kez anlayarak ve sakince okursaniz havarilerin ona bircok yerde Rab ve Tanrim diyerek tapindiklarini GÖRÜRSÜNÜZ.Ama nedense bunlari bilmek istemezsiniz.Ve bizlerin bir insana taptigimizi iddia edersiniz.Tipki Kuran’da Allah’in cocuk edinemeyecegini ,dogurmadigini söylemesi gibi.Oysa ki biz hristiyanlar hicbir zaman Tanri’nin cocuk dogurdugunu iddia etmiyoruz.Neyse simdi zaten yazacaklarimi anlamazsiniz.Cünkü Incil’i ya okumamissiniz ya da okuduklarinizi anlamamissiniz.Tekrar denemenizi tavsiye ediyorum.

    Rab yüreginizde olsun.

    Sevgiler.
    TANRISEVGIDIR.png

    #32603
    Anonim
    Pasif

    teşekkür ederim ama sen beni çok boş sanıyorsun.şükürler olsunki benim bütün dinler hakkında araştırma yapan dinler arası diyaloglarda konuşma yapan araştırmacı bir kişinin oğluyum Bartholomeo. seninde islam hakkında kafana takılan bazı şeyler mutlaka vardır. sorabilirsins ile yakın görüşmeler içinde yazdığı kitaplar hakkında görüşlerini sorar. en son yazdığı kitap daha basılmadı Hz. İsa döneminde yaşananlar ve günümüzde gelişen olayların benzerliği ve islamdaki karşılıkları hakkında

    #32604
    Anonim
    Pasif

    burada ayeti tam olarak açıklamamışsın oynama yapmadan açıklarsan iki üç dört değil ikişer üçer dörder olarak geçmektedir.. daha açık olarakAyetteki “ مثنىmesna”, “ ثلاثsülase” ve “ رباعrüba” sözcükleri üleştirme sayı sıfatları olup, anlamları; “ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder” demektir. Dolayısıyla bu ifade ile; “bölüşürken topluluktan, ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder kadını nikâhlayacaksınız” denmek istenmiştir. Yoksa bu ifade kesinlikle “ikinci kadını nikâhlayabilirsiniz, üçüncü kadını nikâhlayabilirsiniz, dördüncü kadını nikâhlayabilirsiniz” demek değildir.
    Buradaki anlamı aşağıdaki şekilde açıklamak mümkündür:
    “Ey insanlar! (Surenin başındaki hitap sadece Müslümanlara değil, tüm insanlaradır. Yani topluma, kamuya, kamu yönetiminedir.)
    Toplumdaki yetimlere karşı adalet korunamamışsa, yetimler mağdur durumda iseler; toplanacaksınız ve yetimlere bakmakla mükellef olan kadınları, onların özelliklerini ve kendi özelliklerinizi dikkate alarak, ikişer ikişer, üçer üçer, dörder dörder nikâhlamak üzere bir kampanya düzenleyeceksiniz. Böylece yetimler üvey çocuklarınız, yetimlere bakmakla mükellef kadınlar da eşleriniz olacak. Bu işlem sonucunda, yetimler ile onlara bakmakla mükellef kadınlar akrabalarınız durumuna gelecek, siz de onlara artık akrabalık hak ve hukukunu uygulayacaksınız.”
    Piyasadaki meal ve tefsirlerde (!) ise, yapılan eklentilere rağmen ifadelerde görülen anlam bozuklukları ve cümle düşüklükleri, bu yazarların ayeti anlayamadıklarını göstermektedir. Ayrıca, bu meal ve tefsir sahiplerinin, ayetin gerçek anlamını kavrayamadıklarını ortaya koyan bir diğer husus da, ayetteki “NİKÂHLAYINIZ” emri hakkında vucup ifade etmeyip nedb ifade ettiğini ileri sürmeleridir. Yani, onlara göre ayet güya, Müslümanlara iki kadınla, üç kadınla, dört kadınla evlenmeyi mecbur kılmazmış da, “ister evlenin ister evlenmeyin, serbestsiniz” anlamında bir keyfîlik ifade etmekteymiş. Ama isteyen, ikinci, üçüncü, dördüncü kadını nikâhlayabilirmiş.
    Halbuki yukarıda gösterdiğimiz gibi, ayetin dörde kadar evlenebilmekle hiç ilgisi yoktur. Ayet, olağanüstü hâllerde (yetimlerin mağduriyetleri korkusu oluştuğu şartlarda) başvurulması gereken bir kampanyadan bahsetmekte ve insanları (evli olsun, bekâr olsun), bu kampanyaya katılmaya mecbur etmektedir.

    #32605
    Anonim
    Pasif

    Luk. 19:39 Kalabalığın içinden bazı Ferisiler O’na, “Öğretmen, öğrencilerini sustur!” dediler.
    yani o tarihte Rab kelimesi dediğim gibi öğretici efendi anlamına geliyor.Ayrıca bu yazmalarda İsa hakkında ‘ Rab ‘ olduğunun belirtilmesi insanların aklını büyük derecede karıştırmaktadır ve İsa’nın ‘ Rab ‘ olduğu sanılmaktadır. Yazabilir, buda gerçeği yansıtmamaktadır.
    İsa’yı okuduğumuz Kitabı Mukaddes’te Rab yapanlar yine çevirmenler olmuşlardır. Rab olarak yapılan bu çevirinin Greekçe kökeni ” Kurios” kelimesidir.
    Kurios’u anlam itibariyle: ” öğretici, mal sahibi, efendi, kişiler üzerinde söz sahibi, devlet kademesinde:egemen, prens, yönetici, ayrıca Roma imparatorlarına verilen ünvan”, olarak tanımlayabiliriz.

    Fakat yeni antlaşmada İsa’yı Rab olarak gösterebilmek için, İsa’dan sonra bu kelimeye yeni anlam yüklenmiş ve ‘ Rab ‘ olarak anlam katılmıştır. Amaç kelimeye anlam yükleyerek İsa’yı Tanrı durumuna getirmektir. İsa ile ilgili olan yerlerde Türkçeye çeviriler ”Kurios” genelde ‘Rab’ olarak yapılmıştır.
    Bu kelime kısaca, mal mülk sahibi, efendi anlamı olan bir kelimedir. Bu ”Kurios” kelimesi bu bahsettiğimiz katogoriye giren herkes için kullanılmış bir kelimedir

    #32612
    Anonim
    Pasif
    winston0;13218 wrote:
    teşekkür ederim ama sen beni çok boş sanıyorsun.şükürler olsunki benim bütün dinler hakkında araştırma yapan dinler arası diyaloglarda konuşma yapan araştırmacı bir kişinin oğluyum Bartholomeo. seninde islam hakkında kafana takılan bazı şeyler mutlaka vardır. sorabilirsins ile yakın görüşmeler içinde yazdığı kitaplar hakkında görüşlerini sorar. en son yazdığı kitap daha basılmadı Hz. İsa döneminde yaşananlar ve günümüzde gelişen olayların benzerliği ve islamdaki karşılıkları hakkında

    Sayin winston

    1.Sizin bos bir insan oldugunuzu kimse iddia etmedi.
    2.Dinler hakkinda arastirma yapan birinin oglu olmaniz Isa Mesih ve Incil hakkinda bilgi sahibi oldugunuz ve bu konular hakkinda yetkin bilgiye sahip oldugunuz anlami cikmaz.Henüz bilmeniz gerektigi gibi bilmiyorsunuz.
    3.Ne islam hakkinda,ne budizm ne mormonlar,ne Yehova Sahitleri ne de Dünya üzerindeki herhangi bir din hakkinda birsey merak ettigim bir sey yoktur.Bunlarin hicbiriyle ilgilenip zaman kaybetmek istemiyorum.Ben sadece Kutsal Kitap’la ve Müjde’yle ilgilenmek istiyorum.
    4.Kuran’da yazilan Hz.Isa ile bizim Kutsal Kitap’ta yazan RAB Isa iki ayri kisiliktir.Birbirleriyle bir benzerlikleri ve alakalari yoktur.Dolayisiyla yazilan kitaplarla,arastirmalarla zerre kadar ilgilenmiyorum.Rab Isa’yla ilgili zengin kilise kaynaklari mevcuttur ve güvenilir kaynaklardir.Islami ve ateist kaynaklari reddediyoruz.

    5.Rab’bin sizin yüreginizi acmasini ve kendi gerceklerine yönlendirmesini yürekten diliyorum.

    Sevgiler

    #32613
    Anonim
    Pasif
    winston0;13220 wrote:
    Luk. 19:39 Kalabalığın içinden bazı Ferisiler O’na, “Öğretmen, öğrencilerini sustur!” dediler.
    yani o tarihte Rab kelimesi dediğim gibi öğretici efendi anlamına geliyor.Ayrıca bu yazmalarda İsa hakkında ‘ Rab ‘ olduğunun belirtilmesi insanların aklını büyük derecede karıştırmaktadır ve İsa’nın ‘ Rab ‘ olduğu sanılmaktadır. Yazabilir, buda gerçeği yansıtmamaktadır.
    İsa’yı okuduğumuz Kitabı Mukaddes’te Rab yapanlar yine çevirmenler olmuşlardır. Rab olarak yapılan bu çevirinin Greekçe kökeni ” Kurios” kelimesidir.
    Kurios’u anlam itibariyle: ” öğretici, mal sahibi, efendi, kişiler üzerinde söz sahibi, devlet kademesinde:egemen, prens, yönetici, ayrıca Roma imparatorlarına verilen ünvan”, olarak tanımlayabiliriz.

    Fakat yeni antlaşmada İsa’yı Rab olarak gösterebilmek için, İsa’dan sonra bu kelimeye yeni anlam yüklenmiş ve ‘ Rab ‘ olarak anlam katılmıştır. Amaç kelimeye anlam yükleyerek İsa’yı Tanrı durumuna getirmektir. İsa ile ilgili olan yerlerde Türkçeye çeviriler ”Kurios” genelde ‘Rab’ olarak yapılmıştır.
    Bu kelime kısaca, mal mülk sahibi, efendi anlamı olan bir kelimedir. Bu ”Kurios” kelimesi bu bahsettiğimiz katogoriye giren herkes için kullanılmış bir kelimedir

    SAyin winston

    Incil’i dikkatlice okursaniz Isa Mesih’in bircok yerde kendisini Tanri’ye esit kildigini ve kendisine tapinilmasina izin verdigini görürsünüz.Bu sadece bir ayette degil bircok ayetlerle ve Eski Ahitte’ki ayetlerle de desteklenmektedir. Bunlari görmeyip Kurios kelimesine takilmanizi anlayamadim.Dünyanin bütün dillerinde bu RAB bildigimiz Tanri anlaminda cevrilmis ve bir kücük cocugun anlayabilecegi gibi yanlisliga meyil vermeyecek bir ceviridir.Ama cok saygideger(!!) Islami yazarlar,arastirmacilar nedense bu konuyu carpitmayi sever ve Kuran’daki zorlama ayetlere uydurmak icin baska anlamlar cikarmaya calisir.Eger isterseniz size detayli ayetleri siralayabilirim.Orada Mesih’ten hicbir süpheye yer verilmeyecek kadar acik bir sekilde Tanri olarak bahsetmektedir.Bu konuda forumda da bilgiler mevcuttur.Bilgilerinize…

    Rab yüreginizi aydinlatsin.

    #32617
    Anonim
    Pasif

    benim bir sorum var acaba incildeki mucizeler nelerdir yani bilimsel vs. …

    saolun simdiden …

    #32609
    Armagan
    Anahtar yönetici

    Sevgili meraktan.. İncilde İsa Mesihin gerçekleştirdiği bircok mucizeler vardır.. Bunlar yaşanmış olan mucizelerdir.. İsan’ın su üstünde yürümesi, fırtınayı durdurması, ölüleri diriltmiş olması, kötü ruhları kovması, körlerin gözlerini acması, felclileri iyilestirmesi, cüzamlılar şifa vermesi, kesilen kulağı yerin takması, kendisi çok uzakta olmasına rağmen hasta birine sifa verebilmesi, sağırları ve dilsizleri iyilestirmesi, insanların düşüncelerinden geçenleri bilmesi, bir anda 300 km.lik uzakta bir yere gidip tekrar gelebilmesi, kapılar kilitliyken iceriye girebilmesi, kendisini öldürmeye gelen kalabalığın yanından yürüyerek uzaklasması, vs.. Bütün bunları ve digerlerini İncilin sayfalarında kendiniz okuyabilirsiniz.

15 yazı görüntüleniyor - 16 ile 30 arası (toplam 30)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.