Zenginlik müjdesi : –

  • Bu konu 3 izleyen ve 2 yanıt içeriyor.
3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26627
    Anonim
    Pasif

    ZENGİNLİK MÜJDESİ : –

    Dalgalar halinde, Batıdan ve bilhassa Amerika’dan gelip, tüm dünyaya yayılmakta ve birçok kiliseyi zehirlemektedir. İngiltere’de en çok satılan Hristiyan kitapları (İncil hariç) ‘İlk On’un neredeyse tümü, bu Zenginlik Müjde’sine adanmış olanlardır. Hristiyan TV kanallarının neredeyse tümü, gün boyunca ‘Prosperity Gospel’ dedikleri, ‘Zenginlik Müjdesi’ni konu yapmaktadır. Yani, İsa’nın Müjdesi, ‘Nasıl Zengin Olunur’luk müjdesine dönüşmüştür.

    Kutsal Kitap’taki ayetler ve kelimeler kıvırtılarak, lâstik gibi sündürülerek, cımbızla alınarak, bunlara başka anlamlar yüklenmekte ve ‘Para Hırsı ve Zenginlik’ konuları ile ilgili, en açık ve net uyarılar bile, tamamen ters çevrilip, kendilerinin ulaşmak istedikleri anlamlara dönüştürülmektedirler. Bununla da kalmayarak, İsa Mesih ve Havarilerinin, çok zengin oldukları ve yoğun malî işlere bakabilmesi için de adam tuttukları ve bu adamın da Yahuda İskariot olduğunu, hiç çekinmeden söylemektedirler.

    Bunları yapan kişiler, şimdiki Hristiyan aleminin ilâhları gibidirler. Hepsi de çok meşhur olup, Hristiyan dünyasında saygın kişilerdir. Tüm Hristiyan TV kanalları ve güç, onların elindedir. Dünyaya yayın yapmaktadırlar. Hoşlanmadıkları ve kendilerine ters düşen bir öğretiye sahip kimsenin, bu kanalların hiçbirinde program yapmasına izin vermemektedirler. Bu kanallar, birbirlerinin arkasını sıvazlarlar ve birbirlerini korumaktadırlar. Neredeyse hepsi, ülkelerinin malî müfettişler tarafından gözetilmekte ve birçoğunun hakkında da hukukî işlem yapılmaktadır. Ceza yiyenler ise, Rab için cefa çektiklerini öne sürmekte ve imanlıların sempatisini kazanmaktadırlar.

    Kendi ağızlarıyla, kendi kanallarında, övünerek, kaç özel uçak sahibi oldukları, kaç yat, kaç çiftlik, borsada ne kadar hisse senetleri olduğunu ve çeşitli büyük şirketlerinden ve ortaklıklardan bahsederler. “Beş sene önce veya on sene önce, hiçbirşeyim yoktu. Bakın şimdi nelerim var. Rab beni bereketledi” diyorlar. Ama her gün programlarının yarıdan fazlasını, para dilenmeye ayırıyorlar. Her zaman birşeyler satıyorlar. Okunmuş su, üfürülmüş yağ, YHWH yazan mendil, şapka, halı ve hatta ayetli yorganlar. Pahalı pahalı satılan kendi Kutsal Kitapları, diğer kitaplar, CD ve DVD’ler. Hepsi para makinesi. İmanlıları, göz göre göre soyup, Rab’bin parasını cebe indiriyorlar. 20 000 kişilik bir kilisenin pastörü, hiç çekinmeden, “Dua ettim ve Rab bana 100’den fazla milyoner verdi topluluğuma” diyor. Çünkü bunların ondalıkları, fakirlerinkinden çok daha fazla oluyor. “Bu koskoca kilisenin verdikleri paralara neler oluyor?” diye sorulduğunda da, “Hepsi bana kalmıyor. Tabii ki içinden Rab’be ondalığımı veriyorum” diye cevap verebiliyor hiç çekinmeden ve hatta gurur duyarak.

    “Sizden, iman tohumlarınızı ekmenizi istiyorum. Hemen şimdi. Yazınız çekinizi. Rab size 30 kat, 60 kat ve hatta 100 kat geri verecektir” diyorlar habire ve bu ‘iman tohumlarının’ bilhassa kendilerine verilmesinde ısrar ediyorlar. Ama kimse de sormuyor, “Be adam! Madem ki bu kadar imanın var! Madem ki bu kadar iyi biliyorsun ki ‘Verene verilecektir’; sen niye vermiyorsun? Niye at çiftliklerinden bir tanesini satıp da yerine, 30 veya 60 veya hatta 100 çiftlik sahibi olmuyorsun?” demiyor. Bunlar, Tanrı’nın çocuklarının parasını çalanlardır. Zamanla, para sevgisinden gözleri dönmüş, vicdanları körelmiştir. Hem paraya ve hem de Rab’be kulluk edebileceklerini zannedip, kendi sonlarını hazırlamışlardır. Rab’bin ‘Kurtuluş Müjdesini’, ‘Para ve Zenginlik Müjdesine’ dönüştürmüşlerdir.

    Zangır, zangır titreyerek Rab’be gidelim. Ayartılmayalım. Ayık ve uyanık olalım. Mezarımızı kazanlar, çoğu zaman, kendi kardeşlerimizden olacaktır. Rab hepimizi korusun.

    Sevgi ve Dualarımla.

    #33960
    Anonim
    Pasif

    Kemal Başaran kardeş,beyninize,yüreginize ve ellerinize sağlık.
    Türkiye’de imanlılar arasında konuşulması dahi öcö ve cısss olan konulara değinmişsiniz.Buralarda bu gibi şeyler ancak içinizden düşünülebilinecek konulardır.sesli düşünürsen vay haline başına gelmedik haller kalmaz.

    Buralarda bu gibi konular yazılmaz,çizilmez vede söylenmez. çünkü iki yüzlü önderlerin krallar gibi şaşalı yaşantılarını görünce;belki önderin sofrasından arta kalan kırıntılardan bende nemalanırım diye düşünen iki yüzlü insanlarla doldu kiliseler.

    İsa “onlara ürün bol ama işçi az” dedi. (Luka:10.2)
    ___”Egemen Rab diyorki ! vay kendi kendini güden israil çobanlarına!
    Cobanların sürüyü gütmesi gerekmezmi ?
    Yağı yiyor ,yünü giyiyor,besili koyunları kesiyorsunuz,ama sürüyü kayırmıyorsunuz.Zayıfları güçlendirmediniz,hastaları iyileştirmediniz,yaralıların yarasını sarmadınız.Yolunu şaşıranları geri getirmediniz.Ancak siddet ve sertlikle onlara egemen oldunuz.
    Çobanlarım koyunlarımı aramadılar.Onları güdeceklerine kendi kendilerini güttüler.

    Egemen rab şöyle diyor:Ben çobanlara karşıyım! Koyunlarımdan onları sorumlu tutacağım,koyunlarımı gütmelerine son verecegim.Öyleki kendi kendilerini güdemeyecekler” (Hez:34.2-10)

    ___”Açgözlülüklerinden ötürü uydurma sözlerle sizleri sömürecekler.
    Onlar için çoktan beri verilmiş olan yargı gecikmez.Onları bekleyen yıkımda uyuklamaz.Rab kendi yolunda yürüyenleri karşılaştıkları denemelerden nasıl kurtaracağını bilir.Doğru olmayanları,özellikle benligin yozlaşmış tutkuları ardından giden ve yetkisini hor görenleri
    cezalandırarak yargı gününe dek nasıl alıkoyacağınıda bilir.”
    (2 Pet.2:3-10)

    ___”Kendinize ve kutsal ruh’un sizi gözetmen olarak görevlendirdigi bütün sürüye göz kulak olun.Rab’bin kendi kanı pahasına sahip olduğu kiliseyi gütmek üzere atandınız.” (Elç işl.20:28)

    Kardeşler yaş kırksekiz ve otuz üç yıl sokaklarda gündelik ekmegimin peşinden koşturdum. Gün oldu on metrelik sofralarda oturdum, gün oldu bir kuru ekmek bulamadım.
    Gün oldu Türkiyeye giysi sattım,gün oldu kaldırımda beş çifti bir liraya çorap sattım.
    Gün oldu galerilerde araba beğenmedim,gün oldu iş aramaya giderken dolmuş parası bulamadım.
    Gün oldu beş vakit namaz kıldım,gün oldu buda yetmedi iştişare ve tevecütleri kıldım.
    Fakat Tanrı ile gerçek bir bağım oluşmadı.Taki İkinci el kitap alıp sattığım dükkana gelen koliden küçük bir incille birlikte İsa’da hayatıma girdi,beni kendine bağlayıp,benimle dostluğunu derinleştirdi.
    Peki iki yüzlü para sevgisiyle Firavun gibi şaşılası yaşayan kendilerine Tanrı adamı yaftası asmış olanların gerçek yüzünü bilmeden Mesih’e giden !Hayatın içinden bu kadar yoğrularak gelmiş olan ve krallar kralı Mesih İsa’yı tanımiş olan Rab’bin ruhu ile Mutaf’ı Rab’de olmayan paydaşlığınıza ve yaşantınıza ortak etmeye gücünüz yetermi…? Uzun bir süre sonra müjdecilik yapmaya başladıktan sonra gerçekleri farkedince Önderin görkemli villasının önünde ey önder bu şatafat Rab’den mi yoksa iblisten mi diye soran seni bunlar kiliselerinde tutarlar mı?

    Kemal Başaran kardeşim ne güzel yazmışsın eğer onlar gibi düşünmüyor isen onların hiç bir Tv veya diğer basın yayın organlarında olamazsın ve içlerinde yer alamazsın diye.
    Ben daha kötüsünü söylüyorum benim ülkemde protestan önderlerin bazılarının çektiği bu halaya kutsal sanıp katılır ve oyun anında halayı bozarsan senin işin biter.
    Daha sonramı !
    Kiliselerden atılırsın bu bir……..
    ikincisi en yakın önderler toplantısında (Bu her sene ………de yapılan tıksırıncaya kadar yeme içme toplantısında ) diğer önderlere de ismin verilir ve kibarca bu şahıs veya şahısları kilisenize almayın diye tembihlenirler.Çünkü hepsi aynı çanaktan besleniyorlar.
    Çünkü bunlar Rab’bin bedeni kiliseyi müjdeye göre değil kafalarında oluşturdukları illegal şirket kavramı ile yönetmektedirler.
    Çünkü bizim buralarda bu işler sizin bahsini ettiğiniz o adamların işleri gibi yürüyor.Sistem her yerde aynı.

    Daha sonramı günlerce paylaştığın,evlerine gidip geldiğin,dualar,tapınmalar,yaptığın el ele ilahiler söylediğin kardeşlerin telefonuna çıkmazlar,sokakta seni görünce yollarını değiştirirler. Çünkü büyük patronları öyle emretmiştir.Sizide atarım ha tehditi ile.
    Vurgun yemiş gibi olursun.

    Yağmurdan kaçıp Mesih’e gelmişsin Aman Tanrı’m dolulara mı tutuldum diye düşünürsün.Çünkü sen artık eski sen degilsin.çünkü sen inancından ötürü eski çevrenden, arkadaşlarından kopmuş ve yeni kardeşlerle yıllardır berabersin. Omuzların çöker için acımaya başlar….Ve İsa Mesih seninle konuşur oğlum Mutaf Matta 5 i iyi oku der.

    “Benim yüzümden insanlar size sövüp zulmettikleri,yalan yere size karşı her türlü kötü sözü söyledikleri zaman ne mutlu size.Sevinin sevinçle coşun çünkü göklerdeki ödülünüz büyüktür.sizden önce yaşayan peygamberlerede böyle zulmettiler” (Matta.5:11-12) ve kendine gelirsin.

    Sen artık onlar için tehlikelisin.yok olup kaybolman gerekli.İsminin unutulması gerekli.Çünkü Babandan gerçege tanıklık etmeyi öğrendin fakat gerçek senin neyine….Sen Amerika’lımısın…. hayır,Almanmısın …hayır.Peki eşin bunlardan birimi …hayır peki nesin sen efendim…. ben insanım, kutsal kitabı iyi bilirim Rab İsa’ya iman ettim;sizde biliyorsunuz Müjdecilik yapıyorum ve iyi bir vaiz olduğumu sizler söylediniz.Bunlar yeterli değil kardeş Mutaf sen halayı bozuyor şirketimizin menfatlerini düşünmüyorsun diye kilisenin önüne koyulursun.

    Sanamı kalmış kilisenin Mesih’e ait olması ve kutsal kitaba göre hareket etmesi ha derler.Sen iman mücadeleni dışarıdamı sürdürüyorsun buda yasaktır.senin yok olman düşmen gerekir. bu defa tuzaklar başlar.Çünkü çok büyük rantlar dönmekte arabalar hanlar hamamlar sabah kahvaltısı paris akşam mısır piramitlerinde güneşin batışı çocuklar yurt dışında sponsorlar……?aracılığı ile en iyi egitim anlayacağınız rüya gibi bir yaşam oh ne ala.
    Tuzaklar neler …!

    Bu tip önderler yanlarında devamlı yalancı şahitler taşırlar bir punduna getirip sizlere bu yalancı tanıklar vasıtası ile bir şekilde suçlayıp mahkemelere verip…ceza aldırıp Yurt dışında rahatsız olan büyük Babalara bak onlar suçlu imajı yaratırlar.Onların paraları boldur ve yalancı tanık bulmakta zorlanmazlar. Ah Mesih İsa’nın gerçek çocukları ne acılar çekiyorlar. Ne sıkıntılardan geçiyorlar.

    Çok rezil önderler tanıdım cemaat kardeşini evime gelip yüksügümü gasp etti diye hapislerde aylarca yatıran ve şimdilerde Türkiye’ye oynayan.

    Rab İsa’m:
    Ne kadar sabırlısın.
    Ne kadar merhametlisin.
    Ne kadar yüzlerini sana dönsünler diye gelişini erteliyorsun
    RAB İSA MESİH’in LÜTFU SİZLERLE OLSUN….AMİN

    #33961
    Anonim
    Pasif
    Kemal Başaran;16257 wrote:
    ZENGİNLİK MÜJDESİ : –

    Dalgalar halinde, Batıdan ve bilhassa Amerika’dan gelip, tüm dünyaya yayılmakta ve birçok kiliseyi zehirlemektedir. İngiltere’de en çok satılan Hristiyan kitapları (İncil hariç) ‘İlk On’un neredeyse tümü, bu Zenginlik Müjde’sine adanmış olanlardır. Hristiyan TV kanallarının neredeyse tümü, gün boyunca ‘Prosperity Gospel’ dedikleri, ‘Zenginlik Müjdesi’ni konu yapmaktadır. Yani, İsa’nın Müjdesi, ‘Nasıl Zengin Olunur’luk müjdesine dönüşmüştür.

    Kutsal Kitap’taki ayetler ve kelimeler kıvırtılarak, lâstik gibi sündürülerek, cımbızla alınarak, bunlara başka anlamlar yüklenmekte ve ‘Para Hırsı ve Zenginlik’ konuları ile ilgili, en açık ve net uyarılar bile, tamamen ters çevrilip, kendilerinin ulaşmak istedikleri anlamlara dönüştürülmektedirler. Bununla da kalmayarak, İsa Mesih ve Havarilerinin, çok zengin oldukları ve yoğun malî işlere bakabilmesi için de adam tuttukları ve bu adamın da Yahuda İskariot olduğunu, hiç çekinmeden söylemektedirler.

    Bunları yapan kişiler, şimdiki Hristiyan aleminin ilâhları gibidirler. Hepsi de çok meşhur olup, Hristiyan dünyasında saygın kişilerdir. Tüm Hristiyan TV kanalları ve güç, onların elindedir. Dünyaya yayın yapmaktadırlar. Hoşlanmadıkları ve kendilerine ters düşen bir öğretiye sahip kimsenin, bu kanalların hiçbirinde program yapmasına izin vermemektedirler. Bu kanallar, birbirlerinin arkasını sıvazlarlar ve birbirlerini korumaktadırlar. Neredeyse hepsi, ülkelerinin malî müfettişler tarafından gözetilmekte ve birçoğunun hakkında da hukukî işlem yapılmaktadır. Ceza yiyenler ise, Rab için cefa çektiklerini öne sürmekte ve imanlıların sempatisini kazanmaktadırlar.

    Kendi ağızlarıyla, kendi kanallarında, övünerek, kaç özel uçak sahibi oldukları, kaç yat, kaç çiftlik, borsada ne kadar hisse senetleri olduğunu ve çeşitli büyük şirketlerinden ve ortaklıklardan bahsederler. “Beş sene önce veya on sene önce, hiçbirşeyim yoktu. Bakın şimdi nelerim var. Rab beni bereketledi” diyorlar. Ama her gün programlarının yarıdan fazlasını, para dilenmeye ayırıyorlar. Her zaman birşeyler satıyorlar. Okunmuş su, üfürülmüş yağ, YHWH yazan mendil, şapka, halı ve hatta ayetli yorganlar. Pahalı pahalı satılan kendi Kutsal Kitapları, diğer kitaplar, CD ve DVD’ler. Hepsi para makinesi. İmanlıları, göz göre göre soyup, Rab’bin parasını cebe indiriyorlar. 20 000 kişilik bir kilisenin pastörü, hiç çekinmeden, “Dua ettim ve Rab bana 100’den fazla milyoner verdi topluluğuma” diyor. Çünkü bunların ondalıkları, fakirlerinkinden çok daha fazla oluyor. “Bu koskoca kilisenin verdikleri paralara neler oluyor?” diye sorulduğunda da, “Hepsi bana kalmıyor. Tabii ki içinden Rab’be ondalığımı veriyorum” diye cevap verebiliyor hiç çekinmeden ve hatta gurur duyarak.

    “Sizden, iman tohumlarınızı ekmenizi istiyorum. Hemen şimdi. Yazınız çekinizi. Rab size 30 kat, 60 kat ve hatta 100 kat geri verecektir” diyorlar habire ve bu ‘iman tohumlarının’ bilhassa kendilerine verilmesinde ısrar ediyorlar. Ama kimse de sormuyor, “Be adam! Madem ki bu kadar imanın var! Madem ki bu kadar iyi biliyorsun ki ‘Verene verilecektir’; sen niye vermiyorsun? Niye at çiftliklerinden bir tanesini satıp da yerine, 30 veya 60 veya hatta 100 çiftlik sahibi olmuyorsun?” demiyor. Bunlar, Tanrı’nın çocuklarının parasını çalanlardır. Zamanla, para sevgisinden gözleri dönmüş, vicdanları körelmiştir. Hem paraya ve hem de Rab’be kulluk edebileceklerini zannedip, kendi sonlarını hazırlamışlardır. Rab’bin ‘Kurtuluş Müjdesini’, ‘Para ve Zenginlik Müjdesine’ dönüştürmüşlerdir.

    Zangır, zangır titreyerek Rab’be gidelim. Ayartılmayalım. Ayık ve uyanık olalım. Mezarımızı kazanlar, çoğu zaman, kendi kardeşlerimizden olacaktır. Rab hepimizi korusun.

    Sevgi ve Dualarımla.

    Ne diyeyim Kemal Abim,Babam, Hocam.Herzamanki gibi yazdiklarinin tümüne imzami atarim.Bu tür sözde önderlere maalesef sıkça rastlamak mümkün.Bu sözde önderlere degil, en cok onlarin gözetiminde olan kuzulara yaniyorum.Kederleniyorum.Rab’bi gercekten sevenler ve Kutsal Kitab’i ciddiye alip onu rehber edinenler bir sekilde bu önderlerin egemenliginden kacabiliyorlar.Ama ya zayif kuzular? Rab böylelerine yardimci olsun.Bu sözde önderleri gördükce Incil’deki bazi ayetler aklima geldi.Bazilarini paylasmak istedim.

    Kardeşler,size yalvarırım,aldığınız öğretiye karşı gelerek ayrılıklara ve sapmalara neden olanlara dikkat edin,onlardan sakının.Böyle kişiler Rab’bimiz Mesih’e değil,kendi midelerine kulluk ediyorlar.

    Romalılar 16,17.18

    Bu nedenle aranızdaki ihtiyarlara,onlar gibi bir ihtiyar,Mesih’in çektiği acıların tanığı,açığa çıkarılacak olan yüceliğin paydaşı olarak rica ediyorum: Tanrı’nın size verdiği sürüyü güdün.Zorunluymuş gibi değil,Tanrı’nın istediği gibi gönüllü gözetmenlik yapın.Para hırsıyla değil,gönül rızasıyla,size emanet edilenlere egemenlik taslamadan,sürüye örnek olarak görevinizi yapın.

    1.Petrus 5,1-3

    Işte güvenilir söz:Bir kimse gözetmen olmayı gönülden istiyorsa,iyi bir görev arzu etmiş olur.Ancak gözetmen ayıplanacak bir yanı olmayan,tek karılı,ölçülü,sağduyulu,saygın,konuksever,öğretmeye yetenekli biri olmalı.Şarap düşkünü,zorba olmamalı;uysal,kavgadan ve para sevgisinden uzak olmalı Evini iyi yönetmeli,çocuklarına söz dinletmeli,her yönden saygılı olmalarını sağlamalı.Kendi evini yönetmesini bilmeyen,Tanrı’nın topluluğunu nasıl kayırabilir.?Gözetmen yeni iman etmiş biri olmamalı.Yoksa gurura kapılıp Iblis’in ugradığı yargıya uğrayabilir.Topluluğun dışındakiler tarafından da iyi bir insan olarak tanınmalıdır.Öyle ki, ayıplanacak duruma ve Iblis’in tuzağına düşmesin.

    1.Timoteos 3,1-7

    Isa Mesih’in kuzulari bu ayet size:

    Mesih Isa’ya ait olup Tanri yoluna yarasir bir hayat sürmek isteyenlerin hepsi zulüm görecek. 2.timoteos 3,12

    Asagidaki iki ayet de Mesih’in ismine layik olmayan ve Mesih’in ismini kullanarak kendi yikimlarini hazirlayanlar icindir.

    Ama kötüler ve sahtekarlar, aldatarak ve aldanarak gittikce beter olacaklar. 2.timoteos 3,13

    Bana,”Ya Rab,ya Rab!” diye seslenen herkes Göklerin Egemenligi’ne girmeyecek.Ancak göklerdeki Babam’ın isteğini yerine getiren girecektir.O gün birçokları bana diyecek ki,”Ya Rab,ya Rab! Biz senin adınla cinler kovmadık mı?Senin adınla birçok mucize yapmadık mı?” O zaman ben de onlara açıkça,”Sizi hiç tanımadım,uzak durun benden, ey kötülük yapanlar!” diyeceğim. Matta,7,21-23

    Rab her birimizi kuzu postuna bürünmüş sahte önderlerden korusun.

    Size esenlik olsun Tanrı’nın ey küçük sürüsü!

3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.