Lütuf mu? iyi işler mi?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25189
    Anonim
    Pasif

    İman Tanrı’nın lütfu ile verildiği için iyi işlerin bir sonucu olamaz. Tanrı’ya iman edip kurtulmamızda yaptığımız iyiliklerin, sevapların hiçbir etkisi yoktur; yalnızca Tanrı’nın lütfu sayesinde iman ederiz. Ne kadar iyi insan olursak olalım Tanrı’nın Lütfu olmadan iman etmemiz olanaklı değildir.

    Çalışana verilen ücret lütuf değil, hak sayılır.
    Ancak çalışmayan, ama tanrısızı aklayana iman eden kişi imanı sayesinde aklanmış sayılır. ( Rom.4: 4-5 )

    Çocuklar henüz doğmamış, iyi ya da kötü bir şey yapmamışken, Tanrı
    Rebeka’ya, “Büyüğü küçüğüne kulluk edecek” dedi.
    Öyle ki, Tanrı’nın seçim yapmaktaki amacı yapılan işlere değil, kendi çağrısına dayanarak sürsün. ( Rom.9: 11-12 )

    Aynı şekilde, şimdiki dönemde de Tanrı’nın lütfuyla seçilmiş küçük bir
    topluluk vardır.
    Eğer bu, lütufla olmuşsa, iyi işlerle olmamış demektir. Yoksa lütuf artık
    lütuf olmaktan çıkar! ( Rom.11: 5-6 )

    İman iyi işlerin ödülü değildir. Tanrı önünde iman etmeden önce kendiliğimizden yaptığımız iyi işlerimizin hiçbir değeri yokdur.Çünkü iman etmeden önceki halimizle yaptığımız iyi işler Tanrı’nın istediği işler değildir. Bizler Tanrı’nın yapmamız için önceden hazırladığı iyi işleri yerine getirmemiz için Mesih İsa’da yaratıldık.

    İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz.
    Bu sizin başarınız değil, Tanrı’nın armağanıdır.
    Kimsenin övünmemesi için iyi işlerin ödülü değildir.
    Çünkü biz Tanrı’nın yapıtıyız, O’nun önceden hazırladığı iyi işleri yapmak
    üzere Mesih İsa’da yaratıldık. ( Ef.2: 8-10 )

    Tanrı’nın bir kişiye lütuf vermesinin belirtisi, Mesih’e olan derin sevgiyi ve günaha olan derin nefreti doğuran iman ile bunun meyveleridir.

    İman yolunda olup olmadığınızı anlamak için kendinizi sınayıp yoklayın.
    İsa Mesih’in içinizde olduğunu bilmiyor musunuz? Yoksa sınavdan başarısız çıkarsınız. ( 2. Korintliler 13:5 )

    Ancak imanın işlerle kazanılmaması demek bizlerin imana sahip olup olmadığımızdan emin olamayacağımız anlamına gelmez. Çünkü bir insanın imana sahip olması Tanrı’nın Lütfundan kaynaklanır.Eğer bir kişi Tanrı tarafından seçilmiş ise de mutlaka ve mutlaka imanından emin olmalıdır.

    Bir kişi imanlı olduğunu nasıl anlar:

    • Eski günahlarından nefret edip tövbe ederek Tanrı’nın doğruluğundan zevk alıyorsa
    • Yalnızca iman ettiği günkü tövbesiyle yetinmiyor; tövbeyle dolu bir yaşam sürdürüyorsa
    • Tanrı’nın beğenisini kazanmasının nedeninin yerine getirdiği dini görevlerden değil sadece ve yalnızca iman edince İsa Mesih’in ona sayılan doğruluğundan kaynaklandığına inanıyorsa
    • Her ne kadar günah işlese de Tanrı’nın onunla olan Lütuf Antlaşmasını asla bozmayacağına iman ediyor ve bu yüzden Tanrı’ya dönmek için içinde bir arzu bulunuyorsa
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.