[Anonim]

Kutsal Kitap’a göre Cennet’ten kovulma tam olarak nasıl gerçekleşiyor? Lilith kim oluyor? Ve Cennet’te ki savaş ne oluyor? Şimdiden teşekkürederim.

[Anonim]

Sevgili Sacratus, Kitab-ı Mukkades’te Cennet’ten kovuluşun bir itaatsizlik sonucu olduğu yazılı. Bu itaatsizlik insanoğlunun kendisinde doğal bir yönelim olarak var olan her şeydeki ve her zamandaki Yaradan’ına teslimiyetinde bir kopukluk yaratıyor. Ve o kopukluk tüm insan nesline nüfuz ediyor. Zira, Adem ile Havva insanoğlunun erkek dişi halindeki kutupluluklarının imgesel kişilikleridir. Onlardaki itaatsizlik insan neslinin itaatsizliği anlamına gelir.

İşte Hz. İsa Mesih bu itaatsizliği silmeye gelir yeryüzüne. Tamamen masumken, aşağılanmaya, tükürülmeye, kamçılanmaya ve çarmıha gerilmeyi kabullenecek kadar itaatkar olması eski Adem’in itaatsızlığını silmeye gelmiş olduğundandır. Ondandır ki Hristiyan geleneğinde kendisine ‘Yeni Adem’ de denir. (Yeni Adem Havva’yı da içerir, nitekim Eski Ahit anlatısında Havva Adem’in bir ‘yanından’ yaratılmıştır ve bu kutuplaşma erkek ile dişiye, ilişkiye bağlı, cemaat şeklinde varolabilmesi üzere ayırmıştır insan neslini). Ve böylece Mesih’i hayatlarına kurtarıcı olarak kabul edenler O’nun, yani Yeni Adem’in, nesline entegre olmuş olurlar. Hristiyanlık eski Adem’in itatsızlığından içersine şiddet ve huzursuzluk girmiş, hastalanmış dünyanın iyileştirilmesi ve, bir bakıma, yeniden yaradılmasıdır.

Adem ile Havva’nın Cennet’ten kovulmaları esnasında herhangi bir savaşın olmuş olduğu falan yoktur. O söz ettiğiniz savaş melek safları arasında olmuş olduğuna, özellikle İbrani gizemciler (Kabala’cılar mesela) tarafından inanılan bir savaştır herhalde. ‘Işığı’ yaradılmış dünyaya yaymakla vazifeli baş meleğin (Lucifer) itaatsızlıktan dolayı düşüşünün yer aldığı efsanevi gökler savaşı. Lilith de özellikle bu gizemci çevrelerde ve İbrani halk kültüründe sözü edilen bir efsanevi yaratıktır. Eski Ahit’te sözü, gider ayak, sadece bir kez geçer (İşaya’da). İnsanları yeryüzüne bağlanmaya büyüleyip Semalar’la alakalarını kesmeye eğilimli fesat bir ruh olduğuna inanılır, genelde. Bu yeryüzünün, yaradılmış dünyanın güzelliklerinden yararlanıp baştan çıkarıyor olması kendisinin dişi bir cin şeklinde tarif edilmesine yol açmıştır.

[Anonim]

@Viran dede 18043 wrote:

Sevgili Sacratus, Kitab-ı Mukkades’te Cennet’ten kovuluşun bir itaatsizlik sonucu olduğu yazılı. Bu itaatsizlik insanoğlunun kendisinde doğal bir yönelim olarak var olan her şeydeki ve her zamandaki Yaradan’ına teslimiyetinde bir kopukluk yaratıyor. Ve o kopukluk tüm insan nesline nüfuz ediyor. Zira, Adem ile Havva insanoğlunun erkek dişi halindeki kutupluluklarının imgesel kişilikleridir. Onlardaki itaatsizlik insan neslinin itaatsizliği anlamına gelir.

İşte Hz. İsa Mesih bu itaatsizliği silmeye gelir yeryüzüne. Tamamen masumken, aşağılanmaya, tükürülmeye, kamçılanmaya ve çarmıha gerilmeyi kabullenecek kadar itaatkar olması eski Adem’in itaatsızlığını silmeye gelmiş olduğundandır. Ondandır ki Hristiyan geleneğinde kendisine ‘Yeni Adem’ de denir. (Yeni Adem Havva’yı da içerir, nitekim Eski Ahit anlatısında Havva Adem’in bir ‘yanından’ yaratılmıştır ve bu kutuplaşma erkek ile dişiye, ilişkiye bağlı, cemaat şeklinde varolabilmesi üzere ayırmıştır insan neslini). Ve böylece Mesih’i hayatlarına kurtarıcı olarak kabul edenler O’nun, yani Yeni Adem’in, nesline entegre olmuş olurlar. Hristiyanlık eski Adem’in itatsızlığından içersine şiddet ve huzursuzluk girmiş, hastalanmış dünyanın iyileştirilmesi ve, bir bakıma, yeniden yaradılmasıdır.

Adem ile Havva’nın Cennet’ten kovulmaları esnasında herhangi bir savaşın olmuş olduğu falan yoktur. O söz ettiğiniz savaş melek safları arasında olmuş olduğuna, özellikle İbrani gizemciler (Kabala’cılar mesela) tarafından inanılan bir savaştır herhalde. ‘Işığı’ yaradılmış dünyaya yaymakla vazifeli baş meleğin (Lucifer) itaatsızlıktan dolayı düşüşünün yer aldığı efsanevi gökler savaşı. Lilith de özellikle bu gizemci çevrelerde ve İbrani halk kültüründe sözü edilen bir efsanevi yaratıktır. Eski Ahit’te sözü, gider ayak, sadece bir kez geçer (İşaya’da). İnsanları yeryüzüne bağlanmaya büyüleyip Semalar’la alakalarını kesmeye eğilimli fesat bir ruh olduğuna inanılır, genelde. Bu yeryüzünün, yaradılmış dünyanın güzelliklerinden yararlanıp baştan çıkarıyor olması kendisinin dişi bir cin şeklinde tarif edilmesine yol açmıştır.

Cevaplarınız için teşekkürederim. Evet bahsettiğim savaş Cennet’te melekler arasında olduğu söylenen savaş Mikail tarafı ve Şeytan tarafı arasında oluyor. Ve savaşın sonunda şeytan Cennet’ten atılarak Cehenneme kapatılıyor. Benim duyduğum bu fakat bunun İncil’de yeri var mı?

[Anonim]

Sevgili Sacratus, hayır, İncil’de bu tür anlatılar yoktur. Ama İncil’deki olayların yer aldığı toplumsal ortamda, özellikle halk geleneği olarak bu tür inançların yaygın olmuş olması gerekir. Daha henüz insanoğlu varlıksal düşkünlüğe kaymamışken Meleküt aleminde bir bölünmenin yer almış olduğuna dair inanç İbrani geleneğinde çok eskilerden var olan bir inançtı muhtemelen. Ve hatta insanın düşkünlüğe uğramasının da bu bölünmenin akımına kapılmış olmasından olduğu inancı da yaygındı her halde. Eski Ahit’te bu tür bir görüşü destekleyen unsurlar vardır ama bu tür bir çatışmanın olduğu ile ilgili geniş herhangi bir anlatı yoktur. Yeni Ahit’te ise yaklaşık hiç yoktur.

Dikkat edilecek olursa zaten Yeni Ahit’te vesveseye sebep teşkil edecek derecede bir Meleküt ve Gayb alemi olaylarına değiniş kesinlikle yoktur. Yeni Ahit Tanrı’nın kendisine şahsi çağrıda bulunduğu insanın düşkünlük tarihi içersindeki macerasına odaklıdır, özellikle. Gayb alemine değinişi de hep bu maceraya referanslıdır. Şifalar falan hiç bir zaman büyüye benzer bir ayin sonucu gerçekleşmez, ‘alelade’ hayatın ezici bir ihtiyacının derin bir gönül sancısı haykırışı şeklinde tezahür etmesi sayesinde,Tanrı ile insanın doğrudan birbirlerine değişiyle gerçekleşir. İnsanın Tanrı ile yolunun kesişmesi yaklaşık her zaman çok acil bir ihtiyaç durumunda olur. İnsan yerlere diz üstü düşüp de ‘Davut oğlu, merhamet eyle’ diye haykıramadıkça Rab’bın şifasına mazhar olabileceği yoktur pek.

İnciller’deki olayların gelişimi müthiş hırslı bir sevişmenin çığırdan çıkmışlığını hatırlatır. Yalnız bu öyle bir hırs ve tutkudur ki basit beşeri sevişme yanında sönmüş bir hiç olmuştur. Bu kozmik aşk herşeyi yakmış bitirmiştir. Dünyayı aleve sarmış, Tanrı’ya uygun olan ile olmayanı akıl almaz korkunçlukta bir kılıç darbesi ile aralarında yarmıştır. İşte bu açıdan Meleküt aleminde de bir fırtına yaratmış olduğuna şüphe yoktur elbet. Ama sözü edilmez… bellidir çünkü :-)

Esenlikler…

[Anonim]

Sevgili Sacratus,

Sorduğunuz soru herhalde aşağıdaki ayetlerle ilgilidir:

“Gökte savaş oldu. Mikail’le melekleri, ejderhayla savaştılar. Ejderha kendi melekleriyle birlikte karşı koydu, ama gücü yetmedi. Bu yüzden gökteki yerlerini yitirdiler. Büyük ejderha – İblis ya da Şeytan denen, bütün dünyayı saptıran o eski yılan – melekleriyle birlikte yeryüzüne atıldı.” (Vahiy 12:7-9)

Esenlikler Dilerim.

[Anonim]

Peki Şeytan’ın Cennet’ten atılması Kuran’da ki ile aynı mı?

[Anonim]

Evet… ‘Vahiy’deki bu kısmı unutmuşum. Özür dilerim, benim dikkatsizliğim.

[Anonim]

Kutsal Kitap’a göre Cennet’ten kovulma tam olarak nasıl gerçekleşiyor? Lilith kim oluyor? Ve Cennet’te ki savaş ne oluyor? Şimdiden teşekkürederim.

---

Sayın Sacratus..

Siz bu Lilith adındaki kelimeyi nerden duydunuz yada nerede geçiyor..öncelikle bunu merak ettim..!
Bende bir kitap var..
Yazar.Hayrullah Örs
Adı:Musa ve Yahudilik.
Bu kitaptan.. size bir bölüm yazıyorum..Sayfa: 38
*************
“Tanrı bundan sonra “Adamın yanlız olması iyi değildir”der ve onu uyutuktan sonra ,kaburga kemiklerinden birini alır ve bundan bir kadın yaratır.Tanrı,Ademle birlikte birde Tevrattaki deyimi ile,dişi insan yaratmıştır..Bu kadın yada dişinin adı…Lilith…dir.Fakat lilith kendini Ademle eşit gördüğü için onun sözünü dinlemez.ve dişi Cin olur.Tanrı da bundan sonra erkeğin sadece bir kaburga kemiğinden bir kadın daha yaratmış,böylece İlk ailenin mutluluğunu kurtarmıştır.Lilith adının nereden geldiğini öğrenirsek bu inancın köklerinin ne kadar eski,ta İsrail oğullarının çok tanrıcı zamanlarından kaldığı ortaya çıkar.Lilith.:Asur’luların fırtına Şeytanıydı..Lilith bunun değiştirilmiş bir şeklidir.”
*****-********
Merak ettim..Yahudilerin şu an okudukları.. Tevrata baktım.Kitabın kapagında.. (Tevrat Tora,Neviim,Ketuvim) yazıları var. 2oo1 Basımı.

Sayın Sacratus
Eski antlaşma dediğimiz kısım bizdeki kutsal kıtapla birebirdir..ve bu yukardaki,yazarın yazmış olduğu,yazıya benzer,bir hikaye..bakın artık hikaye diyorum..Kutsal Kıtabımızda yok.

Yani.. Ne tevratta nede bizim İnandığımız Kutsal kıtapta böyle bir Ayete raslayamasınız.

Yazarın kendi us’undan uydurmuş olduğu bir saçmalık diye düşündüm..ve bence bu “Kabala”yani kuşaktan kuşağa,ağızdan ağıza geçen,dini bir anlatım da olabilir,diye düşündüm.
11, Yüzyıldan beri Yahudilerin Din bilğinlerinin, İslam’daki, Din bilginlerinin, etkisinde.. kalındığı, kitaplarda yazar.

Lilith.. adını, bende duymuştum ama bu şekilde.. değil sadece.. dişi Cin olarak biliyordum.Siz bunu İslamı görüşteki bir yazıdan okudunuz sanıyorum ..Çünkü sorunuz Adem,havva,ve cennetten kovulmaydı.

Bizim İnandığımız Kutsal Kıtapta:Yaratılış 1:26 bölümlerde Tanrı önce dünyayı yaratır.Yaratılış 2:7 Bölümde Tanrı Ademi yaratıyor ve yaşam soluğunu üfleyip onu canlı kılıyor,daha sonraki bölümlerde Adem derin uykuda iken onun kaburgasından aldığı kemiye şekil,verip ilk kadını yaratıyor(havva).

Ayetlere baktığımızda onu hayvanlardan ayrı kılan bir çok özelliklere sahip olduğunu fark ederiz.İlk olarak iletişim ve sosyalleşme konusu.

İlk insan hem eşi ile hemde Tanrı ile iletişim içindeydi Tanrı ile yakın bir ilişkiye sahipti.Ve Tanrı ademe hür bir irade vermiş onu dünya üzerine eğemen kılmıştı.Kutsal ve paktılar.Ahlak olarak Masumdular.Tanrı ile ilk insan arasında özellikler Yetki..Güç..İlişki..Kutsallık gibi ortak özellik- lerdi.

Daha sonra Yaratılış 3:1.7 Ayetlerde yasak meyve’yi, yediklerinden bahseder, burada,Mesele.. meyveyi yiyip.. yememek, degildir bu bir itaat ve sadakat ile ilğili, durumdur..

Yılan kılığındaki Şeytan ayartması sonuçunda Adem ve Havva,Tanrı’ya İtaat etmeyi değil kendi hür seçimleri ile Gurura kapılıp bencilliklerine yenik düştüler,bunu yaparak Tanrı’ya karşı gelip isyankar oldular.

Hatta adem “yanıma koyduğun kadın”diyerek Tanrı’yı suçladı.Havva ise suçunu görmezden gelip bunu Yılana yükledi.İkiside günahları içinde.. suçluydular.. alçak gönüllülük yapmadılar.

Yaratılış3.14:19 Bölümlerinde cezalandırılışları yazar.ve Bedensel ölümden önce Aden bahçesindeki Ruhsal ölümün gerçekleştiğini okuyoruz.Adem ve Havva’dan,doğacak nesil Ruhsal yönden Tanrı’dan kopuyor.. günah’ın başlangıcı burda var oluyor..

Tanrı ..Ademle, Havvayı.. aden bahçesinden, kovuyor..

İlk isyan sonunda Adem ve havva ölümlü kılınıyor ve tüm dünyayı ve onlardan doğacak insanoğlunu günaha sürüklüyorlar.

Esenlikle..

[Anonim]

Sayın Saba,

Lilith’i sağdan soldan özellikle internet ortamında Eski Ahit’te geçtiğini iddia ederlerken duydum bu yüzden sağlıklı bir şekilde bilgilenmek adına buraya yazdım ve sayenizde de aydınlanmış oldum. Teşekkür ederim.

[Yazar]

Yazılar