Kutsal Adını, duymak istemeyenlere bile duyuracağız!

  • Bu konu 2 izleyen ve 1 yanıt içeriyor.
2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Yazar
    Yazılar
  • #23643
    Evangelist
    Anahtar yönetici


    Eğitilmiş ve inanmış bir İbrani olan o, kutsanmış halkın üyeleri olan “kardeşlerinin” İncil’in özgürlüğünü ve sevincini reddettiklerini görmektedir! Böylece onlar yaşamı, onları dünyanın bütün ulusları yararına, Tanrı’nın lütfünün aracı kılacak gerçek yaşamı reddediyorlar! Pavlus, İsa’yı zulmetmeye götüren yoldayken kör edilip, aydınlandığından beri gerçek hayatı tecrübe etmektedir! Pavlus bundan büyük bir lütuf alamazdı!

    Pavlus, İncil’i müjdeleme görevinde büyük zorluklarla karşılaşmasına rağmen, halkını sevmeye devam ediyor. O, kendi halkının Tanrı tarafından sevildiğini, ve Tanrı’nın sadık olduğunu biliyor. Bunun için tüm İbrani “kardeşleri”nin İncil’i kabul etmelerini arzu ediyor. Onların imanı bulmaları için ağır bir bedel ödemeye hazırdı, bunun için lanetlenmeye bile hazırdı.

    Pavlus’un gayreti İlyas’ın gayreti ile karşılaştırılabilir… İlyas, halkına Atalarının Tanrı’sına doğru olan imanı ilan eden tek peygamber olarak kalmıştı. Bu yüzden kral ve kraliçe tarafından zulüm görüyordu. Yakalanmamak için uzağa kaçıp, Tanrı’nın dağına kadar erişti. Orada çok etkileyici bir tecrübe yaşıyor. Bizzat Tanrı ona, intikamı aklına getiren, ateş, rüzgar, deprem gibi, korkunç şeyler aracılığıyla değil de, aksine sakin ve ince bir esinti sesi aracılığıyla kendisini gösteriyor. Tanrı İlyas’ı, alçakgönüllülük sayesinde halkına iman etmeye ve Tanrı’nın vaatlerine güvenmeye yardım etmesi için, tekrar aralarına gönderiyor.

    İsa da dağ yalnızlığını, dua etmeye uygun olduğu için, seviyor. O, kalabalığı salıverip, öğrencilerinin yalnız başlarına yolculuğu devam etmelerini bırakıyor. Öğrencileri ve kalabalık ekmeği çoğaltma mucizesini gördükleri halde, İsa’nın Tanrı’nın Oğlu şahsiyetini gösteren işaretin anlamını kavrayamadılar. İsa kendini yalnız hissedip, dua etmek için yalnız kalıyor.

    İsa’dan uzak olduklarında elçiler hep zorluklarla karşılaşıyorlar. Her şey, rüzgar, deniz, gece, onların düşmanları olmuş gibi. Bu zorluklarda İsa onlara doğru gidiyor, sular üzerinde bile yürüyor! O’nu görünce, korkunun elçilerin yüreğinden yok olması gerekirdi, tersine ise artar! Elçiler gözlerine inanamıyorlar; ama kulaklarına biraz daha fazla inanıyorlar. İsa onlara “Cesur olun! Ben’im” diye seslenince, halen şüpheli olan Petrus, birazcık kibir ile, İsa’dan O’nun gibi sular üzerinde yürüyebilmeyi diliyor. İsa imkansız dilekleri dinlemeyi red etmez, fakat insanda sağlam ve kararlı bir iman yoksa, cevabı kabul etme yeteneği de olmayacaktır. İşte Petrus sular üzerinde yürüyor, fakat imanda sabit olmadığından, rüzgardan korkuyor; Petrus için rüzgar, kendisini çağıran İsa’nın huzurundan ve sözünden daha önemlidir. Batmaya başlarken, Petrus alçakgönüllü olup Rabbin yardımını yalvarıyor. İsa ona, “Ey imanı zayıf olan adam!” diyor. İmanı zayıf! Şimdi herkes O’nun Tanrı’nın Oğlu olduğuna inanıyor! Ekmeğin mucizesi onları ilgisiz bırakmıştı, korkudan sonraki iman ise gözlerini açıyor!

    Eçilerin kayığı, İsa’nın görünür varlığından mahrum olup denizin dalgalarına bırakılmış gibi olması, dünyada daima fırtınalı zamanlar geçiren Kilisenin güzel bir sembolüdür.

    İman etmemeye yatkınlığı olan, korku ve kibir etkisi altında olan, ve insancıl yollar ve yardımlar aracılığıyla, kendi gücüyle kurtulmaya sürekli istekli olan bir Kilisedir. Bunun için İsa’nın onu hiç yalnız bırakmadığını hatırlamaya daima ihtiyacı olan bir Kilisedir. Bütün dünyaya gitmek için alçakgönüllülüğe ve imana, Pavlus’un imanına ihtiyacı olan bir Kilisedir; düşman gibi davranan, fakat zayıf ve yukardan gelen yaşama muhtaç insanlara, tatlılık ve sevgi ile yaklaşmak için İlyas’ın imanına ihtiyacı olan bir Kilisedir.

    Rab İsa, sana iman ediyorum. Beni korkutan herhangi bir şeyin beni ezmeyip, sana itaat etmeme engel olmaması için, imanımda beni destekle! Kilisene eşlik et, kilisenle beraber kal, çobanların ve müminlerin imanını güçlendir. Senin yardımınla kutsal Adını, duymak istemeyenlere bile duyuracağız!




    Rab İsa, sana iman ediyorum. Beni korkutan herhangi bir şeyin beni ezmeyip,
    sana itaat etmeme engel olmaması için, imanımda beni destekle! Kilisene eşlik et,
    kilisenle beraber kal, çobanların ve müminlerin imanını güçlendir.
    Senin yardımınla kutsal Adını, duymak istemeyenlere bile duyuracağız!

    cooltext25337399wn1.jpg

    #28241
    klaus
    Anahtar yönetici

    Pavlus'un kararlılığını cok iyi anlamak gerekir. Pavlus çevresinen gelebilecek her türlü tehlikeye, saldırıya, iftiraya karşı hazırlıklıydı. İsa Mesihin kurtarıcı olduğunu, O'nun vaad edilen Kurtarıcı oldugunu ne pahasına olursa olsun duyurmaya kararlıydı ve bu kararlılığını sonuna dek gösterdi. Bazıları Pavlusun konuşmalarına kulaklarını tıkadı.. Bazıları Pavlus'u hapise attırdı… Bazıları Pavlus'u dövdü… Bazıları onu taşlayıp öldü diye yola bıraktı… Tüm bunlar Pavlusun başına sadece İncili müjdelediği için geldi. Bu kural 2000 yıldır degişmedi. İncilin vaaz edildiği her yerde şeytan birilerini kışkırtıp saldırıda bulundurtuyor. Ama bizler buna alıştık. Artık hiç farketmez. İsanın adını, duymak istemeyenlere bile duyurmaya devam edeceğiz… ta ki içlerinden bazıları yüreklerini acıp İsadaki kurtuluşa ortak olabilsin.. Amin!

2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.