Insanoğlu’nun ve öncüsünün gelişleri

  • Bu konu 1 izleyen ve 2 yanıt içeriyor.
3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25942
    Anonim
    Pasif

    İNSANOĞLU’NUN VE ÖNCÜSÜNÜN GELİŞLERİ

    Luka kitapçığı, bir tarihçi gözüyle Teofilos’a yapılan yazılımlardır.
    Teofilos dönemin saygın bir kiliği olarak gösterilmektedir.
    Anlamı ise Tanrı’nın bir dostu demektir.

    Öncünün (yahya) doğumunun duyuruluşu

    (Luka 1:5-25)
    Yahya’nın anne ve babası, kötülüğü ile ün salmış olan Hirodes’in Yahudiye kralı olduğu bir zamanda yaşadılar.
    Babası Zekerya ( Rab anımsar), annesi Elizabet (Tanrı’nın yemini) idi.
    Zekerya, Yahudi kahinliğinin Davut tarafından bölünen 24 bölüğünden biri olan Aviya bölüğündendi.
    1.Ta.24: 10 Yedincisi Hakkos’a, Sekizincisi Aviya’ya,
    aile, eski anlaşmanın hem ahlaksal, hemde törensel yasalarını büyük bir titizlikle yerine getirmeye çalışan, dinlerine bağlı yahudilerdi.
    Kudüs’teki tapınakta sept gününü her yıl iki kez kutlamak için çağrılırlardı.
    O kadar çok kahin vardıki, sıralarının gelip gelmeyeceği kesinlik kazanmıyordu.
    Hizmet sırası Zekerya’nın bölüğündeydi ve kahinlik sırası ondaydı.
    Zekerya ve Elizabet’in çocukları olmuyordu.
    Bu durum Yahudi toplumunda utanç vericiydi.
    Çaresiz bir durumdaydılar, yaşları ilerlemişti.

    Tapınakta buhur yakma sırası kura sonucu Zekerya’da idi.
    O gün Zekerya için en büyük gündü.
    Halk dışarda tapınırken, Rab’bin bir meleğide Zekerya’ya görünmüştü.
    Halk, Kahin ve Rab’bin meleği bir aradaydılar. Bir bütünlük oluşturuyorlar ve Tanrıyı övüyorlardı.
    Zekerya ilk kez bir melek görmekteydi.
    Kendi kuşağından görende olmamıştı evvelce.
    Şaşkındı. Korkmuştu.
    Melek müjdeyi Zekerya’ya duyurdu. ‘’ Bir oğlun olacak ve adı Yahya (Yahve’nin iyiliği) (Yahve’nin lütfu) olacak’’ dedi.
    Yahya sadece ailesine sevinç ve coşku getirmekle kalmayacak, aynı zamanda birçoklarına bereket olacaktı.
    Bu çocuk Rab’bin gözünde büyük olacaktı.
    Büyüklüğü, seçilmişliğinden, ayrılmışlığından, adanmışlığından gelmekteydi.
    Ne şarap, nede içki içecekti. Saf ve yalın kalacaktı.
    Say.6: 2b-3 kendini RAB’be adamak isterse, şaraptan ya da herhangi bir içkiden kaçınacak, şaraptan ya da başka içkilerden yapılmış sirke içmeyecek. Üzüm suyu da içmeyecek. Yaş ya da kuru üzüm yemeyecek.
    Yahya Daha annesinin karnındayken, Kutsal Ruh’la dolacaktı.
    İsa Mesih’in yolunu hazırlayacak ve tanıklıkcta bulunacaktı.
    Anne karnındayken bilecekti öncülüğünü.
    Görev ve sorumluluklarının farkında olacaktı.
    Yahya bir haberci olacaktı.
    Yahudi halkından birçoğunu, Tanrı’dan olan Rab’be döndürecekti.
    Mal.4: 5-6 “RAB’bin büyük ve korkunç günü gelmeden önce size Peygamber İlyas’ı göndereceğim. O babaların yüreklerini çocuklarına, çocukların yüreklerini babalarına döndürecek. Öyle ki, gelip ülkeyi lanetleyerek yok etmeyeyim.”
    Hizmeti tıpkı İlyas Peygamberinki gibi olacaktı.
    İnsanları tövbe yoluyla Tanrı ile doğru bir ilişki kurmaları için çalışacaktı.
    Rab’bin gelişinin yolunu hazırlayacak ve O’nu karşılayacaktı.
    Yahya öncüydü, önden yürüyecekti.

    Melek kendisini ben Cebrail’im (Tanrı’nın güçlüsü) (Tanrı’nın huzurunda duran) diye tanıtmıştı.
    Zekerya birçok şeyi kavrayamıyordu, olumsuz ve süpheciydi.
    Kendiside eşide yaş olarak çocuk sahibi olmaya elverişli değildi.
    Bu nasıl olabilirdiki…
    Müjdeyi Zekerya işitmişti artık.
    Şüpheleri nedeniyle, çocuk doğana,
    İmanı yenilenene kadar da, dudakları mühürlü kalacak ve konuşamayacaktı.
    Halk dışarda Zekerya’yı sabırsızlıkla bekliyordu.
    Uzun bir süredir tapınakta kalmıştı. Gecikmişti.
    Zekerya tapınaktan dışarı çıktığında…
    El kol kareketleriyle kendisini ifade etmeye çalıştı.
    Bir görüm gördüğünü halk anlamıştı.
    Buradaki görevi sona erince evlerine döndüler.
    Elizabet, hamile kaldığını anlamıştı.
    Utancını Rab yok etmişti.
    Utançtan onları özgür bırakan Rab’be olan minnettarlığını, Elizabet evden dışarı beş ay süreyle çıkmayarak ifade etmeye çalışmaktaydı.
    Rab’be olam minnettarlığını göstermekteydi.
    Rab’be tapınmakta ve O’nu yüceltmekteydi sürekli.

    (devam edecek)
    Sevgiyleeeeee

    #32176
    Anonim
    Pasif
    İnsanoğlu’nun doğumunun duyuruluşu

    (Luka 1:26-38)
    Cebrail, Zekerya’ya görünmesinden altı ay sonra ( Elizabet’in hamile kalışından), Nasıra kasabasında yaşayan Meryeme göründü.
    Meryem ki bakireydi.
    Henüz evlenmemis ve nişanlıydı.
    Nişanlısı Davut’un soyundan, yasal bir mirasçıydı.
    Mat.1: 16a Yakup Meryem’in kocası Yusuf’un babasıydı.
    İbrahim’in soy ağacı devem etmekteydi.
    Evet Yusuf ile nişanlıydı Meryem. Marangozdu.
    Dönemin nişanlılık anlaşması bugünküyle kıyaslanamaz bir anlaşmaydı.
    Ciddi bir anlaşma çatısı altındalardı Yusuf ile Meryem.
    Bu birlikteliğin bozulması söz konusu bile olamazdı.
    Evlilikteki olumsuzluklar gerçekleşirse ancak bu ilişki son bulabilirdi.
    Mat.1: 18 İsa Mesih’in doğumu şöyle oldu: Annesi Meryem, Yusuf’la nişanlıydı. Ama birlikte olmalarından önce Meryem’in Kutsal Ruh’tan gebe olduğu anlaşıldı.

    Melek, Meryem’i lütfa erişen insan olarak selamlamıştı.
    Meryem’e ne tapınmış nede onu yüceltmişti.
    Nede onun lütufla dolu olduğunu, lütfa sahip olduğunu bildirmişti.
    Lutfa o an ermişti.
    Tanrı’nın kendisi için planlarını henüz yeni öğrenecekti.
    Şaşkındı Meryem, Zekerya gibi.
    Korkmuş ve ürpermişti.
    Lütfun ne anlam taşıdığını, görevinin ne olduğunu düşünmekteydi.
    Melek, Meryem’i teselli etti ve korkmaması gerektiğini,
    Tanrı’nın, kendisini uzun zamandır beklenen Mesih’in annesi olmak için seçtiğini anlattı.
    Mat.1: 21 Meryem bir oğul doğuracak. Adını İsa koyacaksın. Çünkü halkını günahlarından O kurtaracak.”
    Cebrail, Meryeme bazı önemli gerçeklerden sözetmekteydi aslında.
    Gebe kalıp bir oğul doğuracaktı.
    Adını İsa koyacaktı.
    O büyük olacaktı.
    En Yüce Olan’ın Oğlu denilecekti.
    Rab Tanrı O’na, atası Davut’un tahtını verecekti.
    Sonsuza dek Yakup’un evi üzerinde egemenlik sürecek ve egemenliğinin sonu gelmeyecekti.
    2.Sa.7: 12-16 Sen ölüp atalarına kavuşunca, senden sonra soyundan birini ortaya çıkarıp krallığını pekiştireceğim. Adıma bir tapınak kuracak olan odur. Ben de onun krallığının tahtını sonsuza dek sürdüreceğim. Ben ona baba olacağım, o da bana oğul olacak. Kötülük yapınca, onu insanların değneğiyle, insanların vuruşlarıyla yola getireceğim. Ama senin önünden kaldırdığım Saul’dan esirgediğim sevgiyi hiçbir zaman esirgemeyeceğim. Soyun ve krallığın sonsuza dek önümde duracak; tahtın sonsuza dek sürecektir.”
    Meryem bu nasıl olur demişti.
    Sorusunda bir şüphe unsuru yoktu. Meraklanmıştı. Olabileceğinden emindi. Ama nasıl?
    Bir erkekle birlikteliği olmamıştı. Bir oğul doğurması nasıl mümkün kılınacaktı.
    Melek gereken açıklamayı yapmıştı.
    Kutsal Ruh senin üzerine gelecek ve yüce Olan’ın gücü senin üstüne gölge salacak.
    Kutsal Ruh bir mucize işlevi içerisindeydi.
    Meryem bakire olduğu halde gebe kalacaktı.
    Tanrı’nın planları dünyamızda açıkça görülmekteydi.
    Kurtarıcının gelişi müjdelenmişti.
    Doğacak olana Kutsal, Tanrı Oğlu denilecekti.
    Meryem’den doğacak olan oğul, Tanrı’nın beden almış görüntüsü olacaktı.

    Melek Meryem’e, akrabası Elizabet’inde altı aylık hamile olduğunu açıkladı.
    Elizabet yaşı ilerlemiş ve kısır bir kadındı.
    Meryem bu mucizeyi farketti.
    Tanrı’nın yapamayacağı hiçbirşey yoktur.
    Yşa.9: 7 Davut’un tahtı ve ülkesi üzerinde egemenlik sürecek. Egemenliğinin ve esenliğinin büyümesi son bulmayacak. Egemenliğini adaletle, doğrulukla kuracak Ve sonsuza dek sürdürecek. Her Şeye Egemen RAB’bin gayreti bunu sağlayacak.
    Meryem, Tanrı’nın harkulade amaçlarının gerçekleşmesi için kendisini büyük bir bağlılıkla Rab’bin ellerine teslim etti.
    Meleğin tüm sözlerini benimsedi ve kabul etti.
    Dediğin gibi olsun dedi.

    Sevgiyleeeee
    (devam edecek)

    #32204
    Anonim
    Pasif

    Meryem Elizabet’i ziyaret ediyor.

    (Luka 1:39-45)
    Meryem ile Elizabet akrabalardı.
    Cebrail Meryem’e, Elizabet’in de altı aylık hamile olduğunu söylemişti.
    Kendiside Kutsal Ruh’tan hamileydi.
    Meryem’i bu durumda en iyi Zekerya’nın karısı Elizabet anlayacaktı.
    Yaşadıklarını ve Tanrı’nın planlarını Elizabet’le paylaşacaktı.
    Her ikisi de Tanrı tarafından bir görev üstlenmişlerdi.
    Seçilmiş kişilerdi. Özel idiler.
    Her ikiside, Kutsal Ruh’un denetiminde ve gözetimindeydiler.
    Tanrı’nın mucizelerine ortaktılar.
    Meryem Elizabet le ilk karşılaşmasında ve selamlaşmasında,
    Elizabet’in rahmindeki bebek yerinden hoplamıştı.
    Öncü ana karnında bile kurtarıcısını selamlıyordu.
    Olağan üstü bir olaydı bu. Çok gizemliydi.
    Kutsal Ruh’un denetiminde oluyordu tüm bunlar.
    Rab’bi selamlayan ve O’nun gelişini ilk müjdeleyen di ana rahmindeki bebek Yahya.
    Öncüydü.
    Gürevlerini ve sorumluluklarını ilk günlerde bile yerine getiriyordu.

    Elizabet’te Kutsal Ruh’la doluydu.
    Mezmurlar, ilahiler söylüyor, ruhsal ezgiler mırıldanıyor, şarkılar söylüyordu.
    Meryem’i Rab’bimin annesi diye selamlamıştı.
    Yüreği sevinç içerisindeydi.
    Meryem için peygamberliklerde bulunuyordu.
    Doğuracak olduğu çocuğu, onun Rab’bi olacaktı.
    Kadınlar arasında kutsanmıştı. Mübarekti.
    Kendisine Mesih’i doğurma ayrıcalığı verilmişti.
    Meryem’in rahmindeki ürünün de kutsanmışlığını onaylıyordu.
    Doğacak olan çocuk Rab ve Kurtarıcı olacaktı.
    Müjdeliyordu Elizabet.

    Burada şuna dikkatinizi çekmek istiyorum.
    Kutsal kitap Meryem’den hiçbir yerde ‘’Tanrı’nın Annesi’’ şeklinde bir ifade kullanmaz. Bu şekilde bir ünvan sözkonusu değildir.
    Meryem, İsa’nın bedensel bir annesidir. Bir araçtır sadece.
    İsa ise Tanrı’nın dünyamızdaki görümü, insan bedeni almış durumudur.
    İsa Tanrı’dır.
    Tanrı’nın bir anneye ihtiyacı olamaz.
    Tanrı’nın bir annesi olduğu şeklinde düşünmek gerçekçi olmayacaktır.
    İsa daha yeryüzüne gelmeden önce var olandı.
    Meryem’se doğum tarihi belirgin, Ölümlü bir insandı.
    Meryem, İsa’ya sadece yeryüzüne gelişinde beden alışında anne olmuştu.
    Verilen görevi yerine geyirmişti.

    Elizabet, meryem’in selamını duyduğunda karnındaki bebeğin nasıl yerinden hopladığını, sevinçten coştuğunu bir kez daha tekrarlamıştı.
    Meryem’e, imanının karşılıksız kalmayacağının güvencesini verdi.
    Meryem’in tüm beklentileri ve dilekleri gerçekleşecekti.
    Meryem’in imanı boş bir iman değildi.
    Kutsal Ruh’un demetimindeydi Meryem.
    Tanrı’nın kusursuz olan planı gerçekleşiyordu.
    Kurtarıcı’mızın gelişi yaklaşıyordu.

    Sevgiyleeeee
    (devam edecek)

3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.