‘Eyvahlar olsun abiii. Kızım hıristiyan olmuş

  • Bu konu 4 izleyen ve 3 yanıt içeriyor.
4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25514
    Anonim
    Pasif

    Kız kardeşim elinde bavulu, Aydın- İstanbul otobüsünden yeni inmiş, telaş ve panikle anamgilin kapısından içeri girdi.

    İki gözü iki çeşme.

    ‘Eyvahlar olsun abiii. Kızım hıristiyan olmuş!’

    Hopalaaa…

    Ulan, hafta sonu çoluk çocuk ‘anamgil’in evinde bir araya gelmiş, güzel bir kahvaltı yapacağız kafasındayız.

    Haydi bakalım, daha patates kızartmasından bi çatal bile alamadan ‘Güüümmm!’

    Sofranın ortasına bir ‘bomba’ düşüyor.

    Arkadaş, vukuatsız bir haftasonumuz geçsin be!

    Kardeşim Fatih’le kızkardeşimin koluna giriyoruz, oturtuyoruz.

    Yok arkadaş, kızkardeşim gözündeki bütün muslukları, vanaları açmış, ağlayıp duruyor.

    ‘Eyvahlar olsun kızım hıristiyan olmuş!’

    * * *
    Masadaki herkes şok!

    İyi de; Güzel kardeşim, ‘kızım’ dediğin yeğenimiz, yanımızda sofrada bizimle beraber oturuyor.

    Nereden çıktı şimdi bu mevzu?

    Güldüm güleceğim neredeyse.

    Fakat karşımda gözlerinden ‘on on’ döken kızkardeşim var, ayıp olacak.

    Hemen ortalığı toparlamak için işi espriye vuruyorum.

    ‘Yahu ne var canım bunda, Hazreti İsa bizim de peygamberimiz’

    Küçük kardeşim Fatih de ‘gırgır’a vuruyor.

    ‘Ablacım ateist olsa, budist olsa daha mı iyiydi, hiç olmazsa hıristiyan olmuş’

    Gene ben lafa giriyorum;

    ‘Kardeşim, bi dur, bi sakin ol. Burası İstanbul.

    Bi sürü ipten kazıktan kurtulma adam dolanıyor.

    Kızın ‘hapçı’ olmamış, ‘esrarkeş’ olmamış, ‘alkolik’ olmamış.

    Yatıp kalkıp dua edeceğine, sen kalkmış ‘Hıristiyan olmuş’ diyorsun. Hele bir anlat bakayım şu mevzuyu baştan.’

    * * *

    Efendim hadise şu;

    Yeğenim, yani kızkardeşimin kızı, ailesiylen birlikte Aydın’da otururken üniversiteyi kazanıyor.

    Okul İstanbul’da.

    Çantasını, bavulunu topluyor, okumak için İstanbul’a geliyor.

    Burada akrabaları varken ‘yurt’larda falan kalacak değil ya.

    Anneannesinin yanına yerleşiyor.

    Hem anama yaren oluyor, hem de okuyor.

    Yıl ortası tatilinde de, özlediği için Aydın’a, ‘annesigil’in yanına gidiyor.

    Annelerin huyudur.

    Çocuklarının çantasını falan karıştırırlar çaktırmadan. Çünki onlara göre karşılarındaki insan hala ‘bebek’tir.

    Neyse, kızkardeşim yeğenimin çantasını karıştırırken bir ‘İncil’ buluyor.

    Kendi kendine kıllanıyor.

    Kızcağızı sorguya çekiyor.

    O da gayet normal bir şekilde açıklıyor.

    ‘Annecim, ben ‘Sanat Tarihi’ bölümünde okuyorum. ‘İkonografi’ dersinde ‘Eski Ahit’ istediler, bulamadığım için bunu aldım’

    Neyse, mevzu kapanıyor. Yeğenim tatil bitiminde tekrar İstanbul’a dönüyor.

    * * *

    Gelgelelim ‘konu kapandı’ derken aslında kapanmıyor.

    Kızkardeşim ‘Bu kızın çantasında İncil’in ne işi var?’ diye kafasında kurdukça kuruyor.

    Konu komşuya bahsediyor.

    Onlar da ‘Amman kardeeş, İstanbul’da bi sürü misyoner varmış, ‘kilise ev’ varmış. Senin kızını Hristiyan yapmış olmasınlar?’ diye veriyorlar gazı, ateşi.

    Bunun üzerine kadıncağız alıyor bavulunu, atlıyor otobüse, ‘yallah’ İstanbul’a.

    Kahvaltı soframıza ‘bomba’ gibi düşüyor.

    ‘Eyvahlar olsun kızım hıristiyan olmuş!’

    Antiparantez; Bir hususu açıklamam lazım.

    Bizim aile enteresan bir ailedir. Her görüşten insan vardır. Mesela ‘Kızım hıristiyan olmuuş!’ diye ağlayan kızkardeşim, mutaasıp biri değildir. Koyu bir CHP’lidir, kadın yürüyüşlerine falan katılır.

    Yani başı açık, modern bir ‘Cumhuriyet kadını’dır.

    Buna rağmen böyle bir mevzuya kafayı takıp, yollara düşmüştür.

    * * *

    Neyse;

    Biz dönelim kahvaltı sofrasına.

    Dilimizin döndüğünce anlatmaya çalışıyoruz.

    Kız kardeşimizi sakinleştirelim diye elimizden geleni yapıyoruz.

    Yok… İnanmıyor.

    Yeğenimi yanına çağırıyor.

    ‘Ölümü öp doğruyu söyle, hıristiyan oldun mu?’

    Yeğenim de nihayetinde genç bir insan sinirleri bozuluyor.

    Çaktırmıyor amma.

    Biz; gülelim mi, ağlayalım mı vaziyetlerindeyiz.

    Kızı yanına çağırıyor, ‘Kelime-i şehadet’ getirtiyor, yeğenim getiriyor.

    Gene inanmıyor.

    ‘İçinden getirmedin!’

    Çaresiz bir vaziyette bir kızkardeşime, bir yeğenime bakıp duruyoruz.

    Bir ‘İkonografi’ dersi işi taaa nerelere getiriyor.

    Yeğenim bi ara mutfağa gidiyor, gözleri yaşlı kızkardeşim yanıma geliyor.

    ‘Abii kızım sana emanet. Allahını seversen bi araştır, bu kız ‘kilise ev’lerin falan eline düşmüş olmasın?’

    Kendi kendime düşünüyorum.

    ‘Ulan’ diyorum ‘Türkiye’de binlerce ‘kilise ev’ olsa ne yazar?’

    Sonra ayıkıyorum.

    Karşımda ‘nal’ gibi televizyon duruyor. Bunun gibi milyonlarcası da başkalarının evinde var.

    Televizyonlarda yüzbinlerce yabancı film oynuyor.

    Ben kendi adıma, bütün Hristiyan adetlerini ezbere biliyorum.

    Çünkü çocukluğumdan beri binlerce film, dizi seyretmişim.

    ‘Vampir’ filmlerinden ‘Kurtadam’ filmlerine kadar.

    ‘Dallas’ından ‘Küçük Ev’ine kadar.

    Hepsinden birşey şuuraltıma yerleşmiş.

    Bir kiliseye gitsem hiç yabancılık çekmem.

    Bütün ritüellerini filmlerde görmüşüm.

    Pazar ayinlerini, sofra dualarını, Noel kutlamalarını, günah çıkartmalarını, evlenme törenlerini, cenaze törenlerini…

    Hepsini ezberlemişim.

    Ezberlemişiz.

    Vampir görünce ‘haç’çıkarılacağını bilmeyenimiz var mı?

    * * *

    ‘Kızım hıristiyan olmuş’ muş.

    Hadi canım…

    ‘Kilise ev’ miş…

    Hadi canım…

    Durup dururken bir kahvaltı sofrasında şişiyorum.

    (Vallahi de billahi de uydurduğum bir hikaye değil. Bu kriz (!) bizzat ailemizde yaşanmıştır. Eksiği vardır, fazlası yoktur.)

    http://www.stargazete.com/gazete/yazar/eyvah-kizim-hiristiyan-oldu-91327.htm

    #30360
    Armagan
    Anahtar yönetici
    Quote:
    (Vallahi de billahi de uydurduğum bir hikaye değil. Bu kriz (!) bizzat ailemizde yaşanmıştır. Eksiği vardır, fazlası yoktur.) :cicekli:

    Sevgili Orhan kardeşim, bu komedi-trajik hikayeyi bizlerin önüne getirdiğin için teşekkür ediyorum. Yazarın da yorumladığı gibi, bu tür olayların ‘fazlası vardır, eksiği yoktur.’ Eminim İslam’dan ya da ismen Hristiyanlık’tan çıkıp gelen biz Türk Hristiyanların herbirinin ailesinde bu tür ‘paniklemeler’ yaşanmıştır. Ama öyle anlaşılıyor ki, bu olaydaki öğrenci kız Hristiyan falan olmamış; sadece, çantasında okuldaki dersiyle ilgili olarak okumak zorunda olduğu İncil kitabı bulunmuş. Sırf bir İncil kitabı için ortalığı bu kadar velveleye vermek bence hiçbir Müslümana yakışmıyor bu devirde. Adamın da hikayede dediği gibi, bütün Türkiye olarak tüm Batı dünyasının inancını ve inanç uygulamalarını filmlerden ve TV dizilerinden ezbere biliyoruz.
    Drakula görünce ‘haç göstereceksin!’ :aklikarisik: gibi, ayrıntılar dahi gözümüzden kaçmamış…

    Peki şimdi biz ne yapalım? Annemizi babamızı, akrabalarımızı üzmeyelim diye ruhsal karanlıkta yaşamaya devam mı edelim? Hayır. İsa’yı izlemenin bedelini ödemeye kararlı ve istekli olarak İsa’ya ‘EVET!’ dedik; çünkü bu sevgi, bu lütuf, bu kurtuluş, bu huzur başka hiç kimsede bulunmuyor.

    Petrus bunu farkederek, Yuhanna 6:68’de «Rab, biz kime gidelim? Sonsuz yaşamın sözleri sendedir. İman ediyor ve biliyoruz ki, sen Tanrı’nın Kutsalısın.» demiştir.

    Rabbimiz İsa Mesih kendisini izlemek isteyen kişilere Matta 8:18-22’de şu uyarılarda bulunuyor:

    Quote:
    8:18 İsa, çevresindeki kalabalığı görünce gölün karşı yakasına geçilmesini buyurdu.
    8:19 O sırada din bilginlerinden biri gelip O’na şöyle dedi: «Öğretmenim, nereye gidersen, senin ardından geleceğim.»
    8:20 İsa ona, «Tilkilerin ini, gökte uçan kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu’nun başını yaslayacak bir yeri yok» dedi.
    8:21 Bir diğer öğrencisi İsa’ya, «Rab, izin ver de önce gidip babamı gömeyim» dedi.
    8:22 İsa ona, «Sen ardımdan gel» dedi. «Ölüleri bırak, kendi ölülerini kendileri gömsünler.»

    Yine Rab İsa benzer bir konuda Kendi ardınca gelmek isteyenleri Luka 14:28-35’te şu sözlerle uyarıyor:

    Quote:
    25-26Kalabalık halk toplulukları İsa’yla birlikte yol alıyordu. İsa dönüp onlara şöyle dedi: «Biri bana gelip de babasını, annesini, karısını, çocuklarını, kardeşlerini, hatta kendi canını bile gözden çıkarmazsa[o], benim öğrencim olamaz. 27Çarmıhını yüklenip ardımdan gelmeyen, benim öğrencim olamaz.
    28«Aranızdan biri bir kule yapmak isterse, bunu tamamlayacak kadar parası var mı yok mu diye önce oturup yapacağı masrafı hesap etmez mi? 29-30Çünkü temel atıp da işi bitiremezse, durumu gören herkes, `Bu adam inşaata başladı, ama bitiremedi’ diyerek onunla eğlenmeye başlar.
    31«Ya da başka bir kralla savaşmaya gidecek olan hangi kral, üzerine yirmi bin askerle yürüyen düşmana on bin askerle karşı koyabilir miyim diye önce oturup bir değerlendirme yapmaz? 32Eğer karşı koyamayacaksa, öbürü henüz uzaktayken elçiler gönderip barış koşullarını ister.33Aynı şekilde sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, benim öğrencim olamaz.
    34«Tuz yararlıdır. Ama tuz tadını yitirirse, tuzluluğunu tekrar nasıl kazanabilir? 35Ne toprağa, ne de gübreye yarar; onu çöpe atarlar. İşitecek kulağı olan işitsin.»
    #31407
    Anonim
    Pasif

    nedemek bu şimdi Müslümanın Hrıstiyan olması veya Yahudinin Hristiyan olması?
    Ha ben Fenerliydim ama şimdi Galatasaraylıyım, hani bizim Kenan varya oda Trabzondan Beşiktaşa geçmiş. Yahu sanki her Dinin Tanrısı başkaymış gibi!!
    Tanrı bir, inanç ta bir,,, ama;” dinler binbir ” nabeerr!!!
    Neymişl ? Demekki sorun Dinlerde imiş! O zaman; Boş ver ayrıntıları TANRI’ bak
    kalbini sen sadece ona aç. Zaten dememişmi eski insanlar; Şeytan ayrıntıda diye
    O yüzden dememişmi en güzel sevgi en güzel iman en saf olanı diye inananlar.

    #31414
    Anonim
    Pasif

    :) “Şeytan ayrıntıda” sözü insanları kandırmak ve gerçekleri görememeleri için söylenmiş bir sözdür. İnsanların sorgulamalarını bazı şeyleri akıl süzgecinden geçirmlerini engellemek için söylenmiştir. Keşke her zaman ayrıntıları konuşabilsek. Çünkü,bir konuda yarı bilgili insanlar bilgisizlerden daha tehlikelidir. Zamanında insanları bazı konularda uyutan biri sorulan sorulara cevap veremeyince bu sözü söylemiş olsa gerek! :)

4 yazı görüntüleniyor - 1 ile 4 arası (toplam 4)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.