Elçilerin İşleri

  • Bu konu 3 izleyen ve 2 yanıt içeriyor.
3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26906
    Anonim
    Pasif

    Elçilerin işlerindeki bazı kısımlarda Petur İsa Tanrı’yı birbirinde farklı iki varlıkmış gibi anlatıyor(ben öyle algıladım.) Sanki bir hiyerarşi mevcutta Tanrı İsa’nın daha yukarısında gibi. İşte kafama takılan bazı kısımlardan örnekler.

    Elçilerin işleri 2 23 Tanrı’nın önceden belirlenmiş amacı ve önbilgisi uyarınca elinize teslim edilen bu adamı, yasa tanımaz kişilerin eliyle çarmıha çivileyip öldürdünüz.
    24 Tanrı ise, ölüm acılarına son vererek O’nu diriltti. Çünkü O’nun ölüme tutsak kalması olanaksızdı.

    36 «Böylelikle tüm İsrail halkı şunu kesinlikle bilsin: Tanrı, sizin çarmıha gerdiğiniz bu İsa’yı hem Rab hem Mesih yapmıştır.»

    Elçilerin İşleri 3 13 İbrahim’in, İshak’ın ve Yakup’un Tanrısı,atalarımızın Tanrısı, kulu İsa’yı yüceltmiştir. Siz O’nu ele verdiniz. Pilatus O’nu serbest bırakmaya karar verdiği halde, siz O’nu Pilatus’un önünde reddettiniz.

    Birde Petrus’un Pentikost Günü Konuşmasın Peygamber Yoel araclığıyla bildirilen son günler tüm insanların üzerine Ruhum’u dökeceğim şeklinde konuşmasında sanki o an o son yaşanıyor gibi konuşuyor asıl söylemek istediği nedir?

    Yine 2. Bölümde Davut’un bir sözü geçiyor; “Rab Rabbim’e dedi ki” diye başlayan kısım burada Rab Rabbim’e dedi ki derken neyi anlatmak istedi?

    Son olarakta Elçilerin İşleri Bölüm 1’de Yahuda’nın İsa’yı sattığı parayla tarla olduğu sonra düşüp bağırsaklarının fırladığını söylüyor. İnciller’de Yahuda’nın sadece kendini astığı belirtiyor(Başka bir Hristiyan kaynakta aslında kendini astıktan sonra düşüp bağırsaklarının açıldığı söyleniyor, çünkü aslında İncil’de çelişki olarak önümüze koydukları şeyler sadece bir tarafta yüzeysel olarak tanımlanması öteki tarafta daha detaylı anlatılmasında kaynaklanıyor.)

    Çok soru sordum farkındayım ama gerçektende aklımı karıştırdı ve anlamak istiyorum. Özellikle yeni iman ettiğim bu dönemde Üçlü birliği anlamakta zorluk çekiyorum(Ki galiba genelde bu yeni iman edenlerde yavaş yavaş otururmuş. Yoksa sorun bende mi?) Şimdiden teşekkür ederim yanıtlarınız için. Esen kalın…

    #35063
    Anonim
    Pasif
    Sacratus;18352 wrote:
    Elçilerin işlerindeki bazı kısımlarda Petur İsa Tanrı’yı birbirinde farklı iki varlıkmış gibi anlatıyor(ben öyle algıladım.) Sanki bir hiyerarşi mevcutta Tanrı İsa’nın daha yukarısında gibi. İşte kafama takılan bazı kısımlardan örnekler.

    Elçilerin işleri 2 23 Tanrı’nın önceden belirlenmiş amacı ve önbilgisi uyarınca elinize teslim edilen bu adamı, yasa tanımaz kişilerin eliyle çarmıha çivileyip öldürdünüz.
    24 Tanrı ise, ölüm acılarına son vererek O’nu diriltti. Çünkü O’nun ölüme tutsak kalması olanaksızdı.

    36 «Böylelikle tüm İsrail halkı şunu kesinlikle bilsin: Tanrı, sizin çarmıha gerdiğiniz bu İsa’yı hem Rab hem Mesih yapmıştır.»

    Elçilerin İşleri 3 13 İbrahim’in, İshak’ın ve Yakup’un Tanrısı,atalarımızın Tanrısı, kulu İsa’yı yüceltmiştir. Siz O’nu ele verdiniz. Pilatus O’nu serbest bırakmaya karar verdiği halde, siz O’nu Pilatus’un önünde reddettiniz.

    Birde Petrus’un Pentikost Günü Konuşmasın Peygamber Yoel araclığıyla bildirilen son günler tüm insanların üzerine Ruhum’u dökeceğim şeklinde konuşmasında sanki o an o son yaşanıyor gibi konuşuyor asıl söylemek istediği nedir?

    Yine 2. Bölümde Davut’un bir sözü geçiyor; “Rab Rabbim’e dedi ki” diye başlayan kısım burada Rab Rabbim’e dedi ki derken neyi anlatmak istedi?

    Son olarakta Elçilerin İşleri Bölüm 1’de Yahuda’nın İsa’yı sattığı parayla tarla olduğu sonra düşüp bağırsaklarının fırladığını söylüyor. İnciller’de Yahuda’nın sadece kendini astığı belirtiyor(Başka bir Hristiyan kaynakta aslında kendini astıktan sonra düşüp bağırsaklarının açıldığı söyleniyor, çünkü aslında İncil’de çelişki olarak önümüze koydukları şeyler sadece bir tarafta yüzeysel olarak tanımlanması öteki tarafta daha detaylı anlatılmasında kaynaklanıyor.)

    Çok soru sordum farkındayım ama gerçektende aklımı karıştırdı ve anlamak istiyorum. Özellikle yeni iman ettiğim bu dönemde Üçlü birliği anlamakta zorluk çekiyorum(Ki galiba genelde bu yeni iman edenlerde yavaş yavaş otururmuş. Yoksa sorun bende mi?) Şimdiden teşekkür ederim yanıtlarınız için. Esen kalın…

    Sevgili Sacratus sondan baslayarak cevaplayayim.:))
    Cok soru sorman bir elestiri veya eksiklik konusu degil,senin sayende baskalari da yararlaniyor ve bizler de senin sayende beyin cimnastigi yapip tembellikten kurtuluyoruz.Sorularin herzamanki gibi yine güzel ve önemli:))Evet asagida da alintiladigim yazinda gercekten de üclübirlik konusu zor bir konu ve bunu yeni imana gelmis bir kisinin anlamasi ve aciklamasi zor bir konudur.Hatta bu hristiyanlikta en cok zor anlasilan ve ögretilen konudur.Sana tavsiyem bunu zamana birakman ama ögrenmeyi de aksatmamandir.Önce forumda bu konuyla ilgili yazilari bir oku derim.Biliyorsun ki bir bebek de önce süt icer sonra büyüdükce kati seyleri alabilir.Belki de üclübirlik kavrami da aynen böyledir.Önce Kutsal Kitap bilgilerini iyice derinlestir sonrasinda Rab’bin de yardimiyla üclübirligi zamanla daha iyi kavrayacaksin.Yani sen de bir sorun yok rahat ol:))

    Sacratus;18352 wrote:
    Çok soru sordum farkındayım ama gerçektende aklımı karıştırdı ve anlamak istiyorum. Özellikle yeni iman ettiğim bu dönemde Üçlü birliği anlamakta zorluk çekiyorum(Ki galiba genelde bu yeni iman edenlerde yavaş yavaş otururmuş. Yoksa sorun bende mi?) Şimdiden teşekkür ederim yanıtlarınız için. Esen kalın…..
    Sacratus;18352 wrote:
    Son olarakta Elçilerin İşleri Bölüm 1’de Yahuda’nın İsa’yı sattığı parayla tarla olduğu sonra düşüp bağırsaklarının fırladığını söylüyor. İnciller’de Yahuda’nın sadece kendini astığı belirtiyor(Başka bir Hristiyan kaynakta aslında kendini astıktan sonra düşüp bağırsaklarının açıldığı söyleniyor, çünkü aslında İncil’de çelişki olarak önümüze koydukları şeyler sadece bir tarafta yüzeysel olarak tanımlanması öteki tarafta daha detaylı anlatılmasında kaynaklanıyor.)…

    Sevgili Sacratus burda zaten gerekli aciklamayi sen yapmissin:)) Evet insanlar gercegi aramak yerine hep elestiriyorlar.Oysaki derinlemesine ve iyi bir sekilde inceleseler senin de yazmis oldugun gibi Yahuda’nin kendini astiktan sonra ölüsünün yere düstügü ve bu sekilde bagirsaklarinin disariya döküldügünü anlarlardi.Yani Incillerde herhangi bir celiski yok:))

    Sacratus;18352 wrote:
    Yine 2. Bölümde Davut’un bir sözü geçiyor; “Rab Rabbim’e dedi ki” diye başlayan kısım burada Rab Rabbim’e dedi ki derken neyi anlatmak istedi?…

    Petrus bu bölümde etrafinda toplanmis olan Yahudilere Isa Mesih’in RAB oldugunu Davud’un bir Mezmurundan alinti yaparak acikliyor.
    Mezmurda söyle yaziyor: “Rab Rabbim’e dedi ki,
    Ben düsmanlarini
    Ayaklarinin altina serinceye dek
    Sagimda otur.”
    Petrus bu mezmurda Davud’un kendinden bahsetmedigi,cünkü Davud’un bedeniyle göge yükselmedigi icin bu yazilanlarin kendisiyle ilgili olamayacagini ama Mesih’in göge yükselmesini gözleriyle gördügüne taniklik yaparak bu peygamberlik sözlerinin Mesih’te gerceklestigine isaret etmistir.

    Diger yazdiklarina da firsat buldukca gerek ben gerekse forumda gönüllü hizmet veren kardeslerden yanit gelecektir.

    Esenlikler dilerim
    SEvgiler

    #35064
    Anonim
    Pasif

    Filipililer2:6 da gecen ayetler durumu aydinlatiyor sanirim. Mesih Tanri özüne sahip oldugu halde, Tanriya esitligi slmslki sarilacak bir hak saymadi. Ama kul özünü alip insan benzeyisinde dogarak ululugunu bir yana birakti

3 yazı görüntüleniyor - 1 ile 3 arası (toplam 3)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.