Diyarbakir’da Hıristiyan öğrenciye ‘şahadet’ dayağı iddiası
- Bu konu 10 izleyen ve 15 yanıt içeriyor.
-
Yazılar
-
Hıristiyan öğrenciye ‘şahadet’ dayağı iddiası
Ailesi din değiştiren çocuk okulda sorun yaşadı
17 Nisan 2010 Cumartesi, 11:56:44
[IMG]http://im.haberturk.com/2010/04/17/508636_detay.jpg?1271513758[/IMG]Diyarbakır’da ailesi ile birlikte din değiştirip Protestan cemaatine katılan ilköğretim öğrencisi H.B.’nin, din dersinde “Kelime-i Şahadet” getirmediği için öğretmen tarafından dövüldüğü öne sürüldü. Hıristiyan ailenin şikâyeti üzerine Valilik soruşturma başlattı
Ahmet YUKUŞ/GAZETE HABERTURK
DİYARBAKIR’da ailesi ile birlikte 2008 yılında din değiştirip Güneydoğu’nun tek Protestan Kilisesi cemaatine katılan İlköğretim 5. sınıf öğrencisi H.B., 2009-2010 eğitim öğretim yılı başında merkez Bağlar İlçesi’nde bulunan Eczacılar İlköğretim Okulu’na kayıt yaptırdı. Nüfus cüzdanının din hanesine “İslam” yazıldığı için H.B. zorunlu olarak din kültürü ve ahlak bilgisi dersine tabi tutuldu. İddiaya göre dersi dinlemeyen ve yazılılarda başarısız olan H.B., din kültürü öğretmeni A.D’nin dikkatini çekti. Öğretmen A.D., yaklaşık 3 hafta önce, Hıristiyan olduğunu bilmediği öğrenciye sorduğu dini sorulara cevap veremediği için, H.B.’yi azarladı. Öğretmen A.D. bunun ardından, tüm sınıfın hep bir ağızdan 3 kez “Kelime-i Şahadet” getirmesini istedi. Ancak H.B. istenileni yapmadı.
Öğretmenin “Neden arkadaşlarına eşlik etmiyorsun” sorusuna, “Öğretmenim ben kiliseye gidiyorum. Kelime-i şahadet bilmiyorum ve öğrenmek istemiyorum” yanıtını verdi. Öğretmen A.D.’nin bu cevap üzerine öğrenciyi tokatladığı öne sürüldü.
YENİ NÜFUS CÜZDANI
H.B. okulda yaşadıklarını ailesine anlatınca, 2008’de 7 çocuğu ve eşi ile birlikte din değiştirip Protestan cemaatine katılan baba Abdulhekim B., öğretmen ve okul idaresi hakkında Diyarbakır Valiliği ve Milli Eğitim Müdürlüğü’ne suç duyurusunda bulundu. Daha sonra Bağlar İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne başvuran baba, İran doğumlu oğlu H.B.’nin din hanesindeki “İslam” ibaresini kaldırıp “Hıristiyan” yazdırdı. Çocuğun din dersinden muaf tutulması için de okula dilekçe verdi. H.B.’nin 3 haftadan bu yana din derslerine girmediği ifade edildi.
‘SIRA DAYAĞI ATTI’
H.B., öğretmeninin sorduğu soruları bilmediği için kendisi ile birlikte bazı öğrencileri sıra ayağına çektiğini öne sürdü. Öğretmeninin sürekli kendisi ile alay ettiğini iddia eden H.B., “Ben din dersinde çok sıkıldığım için arkadaşlar ile konuştuğumda bana kızıp üst sınıfların sorularını yöneltiyordu. Cevap veremediğim için bana kızıyordu. Ben kiliseye gittiğimi söyleyince bu kez kilise ile ilgili sorular sorup ‘Haç nasıl çıkarılır’ diye alay ediyordu. ‘Diğer dinler ile ilgili bilgileri de üst sınıflarda göreceksiniz’ diyordu. Son olarak Kelime-i Şahadet sorusuna cevap veremediğim için beni ve bazı öğrencileri tokatladı” diye konuştu.
Bağlar İlçe Kaymakamı Mehmet Cengiz Yücedal, konunun hassas bir olay olduğunu belirterek, “H.B.’nin ailesinin iddialarını ciddi bulduğumuz için çok yönlü soruşturma başlattık. Öğretmen ve okul yöneticilerinin ifadeleri alındı. Görevlendirdiğimiz müfettişlerin soruşturması devam ediyor” dedi.
‘Soruları bilmeyen öğrencileri azarladım, ama hiç dövmedim’
HIRİSTİYAN öğrenciyi dövdüğü iddia edilen Eczacılar İlköğretim Okulu Din Kültürü Öğretmeni A.D. dayak olayını yalanlayarak “Öğrencinin başka bir dine mensup olduğunu bilmiyordum. Müfredat gereği kitaptaki konuları öğretiyorum. Konular üzerine zaman zaman sorular soruyorum. Dersi dinlemeyen ve ödevlerini yapmayan öğrencilerin başarısızlığını önlemek için bağırdığım oldu ancak dayak atmadım. Sonradan Hıristiyan olduğunu öğrendiğim öğrenci, nüfus cüzdanı değiştirdikten sonra zaten derslerime girmiyor” dedi.
‘Kızım gavurluğu bırak’
DİYARBAKIR Protestan Kilisesi ruhani lideri Ahmet Güvener, son dönemlerde öğrencilere yönelik saldırıların artığını öne sürerek şunları söyledi: “Çocuklarımız öğrencilerin yanı sıra öğretmenlerden de baskı görüyorlar. İMKB Lisesi’nde okuyan kızım Sevinç’e, benim gözlerimin önünde öğretmeni yüksek sesle ‘Sevinç gâvurluğu bırak. Seni dine davet ediyorum’ şeklinde bağırdı. Çocuklarımız başka bir dinin mensupları olduğu için rencide edilmekteler…
Tüm bu fiyaskodan önce, zaten laik bir devlette zorunlu din dersinin olması saçma.
Sevgili Sacratus,
Benim oğlum da ilköğretimde şuan.Din kültürü dersinden nefret ediyor.Bana göre de din eğitimini aileleri vermeli çocuklara.Ders olması yanlış.Bir de sadece dinin temel gereklerini öğretmiyorlar.Oğlum bir gün baktm,gece yatmadan önce ,kıble nerede,o tarafa dönerek dua edeyim diyor.Anlattım ben de,Allahın bizi heryerden,her şeklde duyabileceğini.Bazen söze bile gerek yoktur,düşünmemiz,niyet etmemiz yeter,O BİZİ ANLAR, dedim.Bi rahatladı çocuk.Ben de özen gösteriyor ve özellikle Türkçe dua ettiriyorum,çocuk sonradan bana benzemesin diye.Çünkü bizde öyle yerleşmiş ki;şuan inanmasam da tam olarak,ağız alışkanlığı,sürekli besmele çekiyor,sonra da kendime kızıyorum…
Sevgili Sacratus,
Benim oğlum da ilköğretimde şuan.Din kültürü dersinden nefret ediyor.Bana göre de din eğitimini aileleri vermeli çocuklara.Ders olması yanlış.Bir de sadece dinin temel gereklerini öğretmiyorlar.Oğlum bir gün baktm,gece yatmadan önce ,kıble nerede,o tarafa dönerek dua edeyim diyor.Anlattım ben de,Allahın bizi heryerden,her şeklde duyabileceğini.Bazen söze bile gerek yoktur,düşünmemiz,niyet etmemiz yeter,O BİZİ ANLAR, dedim.Bi rahatladı çocuk.Ben de özen gösteriyor ve özellikle Türkçe dua ettiriyorum,çocuk sonradan bana benzemesin diye.Çünkü bizde öyle yerleşmiş ki;şuan inanmasam da tam olarak,ağız alışkanlığı,sürekli besmele çekiyor,sonra da kendime kızıyorum…
Sevgili Aria..
İşin doğrusu..ben aile’lerinde Din hakkında.. doğruları bildiklerine inanmıyorum..Çevrendekilerle Din konusunda sohbet et..bunu göreceksin.Aile’lerimiz bir çok şeyi yanlış biliyor.Bizler araştırmasaydık bu gün isevi olmazdık RAB’İSA MESİH’i tanımazdık.Ülkemizde ne yazıkki okuma yok..araştırma yok insanlarda.. körü, körüne.. inanma var.
Gerçeği anlattığımız zamanda.. konum,itibarı kaybetme,dışlanma,
toplum dışı kalma,Birtakım..şahsi menfaat ilişkileri yüzünden,reddetme konusu var.kısacası korku her yanı sarmış..
Benim ilk okula(sınıf 3) giderken oğlum okul dönüşü,bana”Şaba(bana ismimle hitap eder)Öğletmen kulan(Kuran)iştedi.”demişti.
daha sonra..öğretmeninin Din dersinde namaz nasıl kılınır diye sınıfa hasır getirip.(sadece erkek öğrenciler) namaz kılmayı, gösterdiğinden bahsetti.Okula gittim.öğretmeni ile görüştüm..bizim inancımız farklı bakın çocuğum..din dersine.. her ders saati dışlanmasın..bahçede tek başına..kalmasın, diye devam ediyor, dedim..
Bana alevi misiniz dedi..hayır dedim hrıstıyanız..ama bunu diğer öğrencilerinizin bilmesini istemiyorum..çocuğum henüz küçük kendini savunamaz..lütfen dediğimde.. tamam buna dikkat ederim dedi.bu kez en iyi kılana ceyrek altın ödülü koyduğunu duydum.Oğlum geceleri Dua ederken bir akşam şunu diyordu.
“Lab İŞAM bişi(bizi) kolu(koru)..annemi,babamı kolu..aylıca ali can(sınıfın kavgacı çocuğu) bana talşı.. çot selt tavtacı bil çoçut ona da engel olulmuşun..hertesin canını ağlıtıyol.lab İşam öğletmen tüçüt altın velcet ama ..ben o altını alamıyolum..şen bana altın alılmışın..her şey için amin edelim.”
0’nu alıp sımsıkı sarılmıştım..dua’sı çok hoşuma gitmişti..Benim bebeğ’im RAB’ten altın istiyordu,O küçüçük yüreğindeki.. inanç ve gerçeklik beni ağlatmıştı.
Yani demek istediğim Sevgili Aria İnanlı..Hrıstıyan her ailenin.. çocuğu toplumumuzda.. ister istemez açı çekiyor..bizler ne kadar da korumaya çalışsakta. Ama.. RAB her zaman bizimle..Önemli olan da bu..
Din derslerinden de sınıfın en iyi notunu oğlum alıyordu..buda ayrı bir güzellik..öğreniyordu..MESİH’in küçük kuzusu..
Ama TANRI’sı İSA MESİH’ti.Hamdolsun RAB’bımın adına..
Din dersinden çok “Haydi İslamiyeti öğreniyoruz!” gibi bir ders zaten. Her ne kadar kimisi “Yok efendim. Bakın biz Hristiyanlığı, İsa’yı da öğretiyoruz, anlatıyoruz.” dese de İslami bakış açısına göre, Kuran’a göre anlatıp, öğretiyorlar. Yani İncil’de ki İsa değil Kuran’da ki İsa’yı anlatıyorlar bunun da objektif bir anlatım olduğu pek söylenemez zaten.
Merhaba Sayın Saba,
Çocuğunuzla ilgili yazdıklarınızı okurken çok duygulandım ve gözlerim doldu. Bu konu nedeniyle aklıma gelen ayetleri sizinle paylaşmak istiyorum.
Matta 10
13 Bu arada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar.
14 İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı’nın Egemenliği böylelerinindir.
15 Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı’nın Egemenliği’ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.”
16 Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.Canım kardeşim Saba… dediklerine katılıyorum. Durumların öyle olmasında malümatsızlık ve bilgisizliğin rolü çok büyük. O minik canı da, oğlunu yani, tarafımdan öpüver… :-)
Gerçek anlamda Hristiyan olmak Hristiyan gelenekli toplumlarda bile zor, kaldı ki bir de Hristiyanlığa karşı malümatsız ve önyargılı bir toplumda yaşandığında durum büsbütün zorlaşıyor. Tanrı sabır versin…
Türkiye’de koca koca, gayetle ciddi (ve iyi niyetli de) entellektüeller görüyorum… adamcağızlar Hristiyanlık’ta şarabın genel olarak (hangi şarap olursa olsun :-) kutsal sayıldığını sanacak kadar malümatsızlar. Kendilerine söylendiğinde malümata teşekkür ettikleri de oluyor ama… insan herşeye rağmen şaşırıyor. Koca bir Osmanlı imparatorluğu, koca seksen senelik laik Türkiye cumhuriyeti… bunca malümatsızlık niye diye. Asırlarca Hristiyanlar’la yanyana yaşanmış olmasına rağmen hem.
İzahı yok değil tüm bu görünümün elbet ama… yine da şaşırtıcı.
Adres soran turiste
Asık suratla adres tarif eden trafik polisi!Restorant’da yemek yiyen turiste
Kalk defol git der gibi servis yapan garsona!Aileye katılmış avrupalı gelin veya damadı
Sokakta gördüklerinde arkasını dönen aile efradına!Derici dükkanında alışveriş yapan yabancıya
Çekip bir an önce gitsede çayımızı içsek diyen tezgahtara!Rastladınızmı tabiki “HAYIR”
Ama?
Hele bir de Türk isiminiz veya Asyalı isminizin olduğu din hanesinde “Hristiyan” yazan Nüfus cüzdanınız ile herhangi bir işinizin
takip etmeye gidin asık suratları o zaman görürsünüz.
Esen kalın.Din dersinin zorunlu olup olmaması gerektiği tartışılır ama en azından objektif olabilir bu ders. Öğrenci ve ailesi ister müslüman olsun ister hristiyan ya da ateist, dinler hakkında bir şeyler öğrenmek çocuğa zarar getirmez kanısındayım. Çünkü her ne olursa olsun din bir şekilde hayatın her alanına işlemiş.
Şimdi islamiyeti bir müslüman anlatır ama hristiyanlığı bir müslüman kendi inancına göre anlatırsa o eğitim olmuyor ne yazıkki, dayatma oluyor.
Mesela aynı sorun hukuk fakültelerinde de var diye biliyorum. Hukuk değil kanun öğretiliyor diyorlar. Bu da ona benziyor. Din dersi dinleri öğretmelidir, farklı bakışları, inanışları. Pagan toplumlarını da öğretmelidir, putperestleri de.
Ama dua ezberletmek, namaz kıldırmak gibi belli bir dinin yaygın mezhebine göre bir öğretim yanlış bence.
Gökhan foruma hoş gelmişsin… Çok haklısın dediklerinde ama… nerdeeee kardeşim o senin dediğin olgunluk henüz insanoğlunda… hele bir de bizimkiler gibi tutku düşkünü toplumlarda… :-)))
Ama şimdiliğine her ne kadar ütopik de olsa öyle bir anlayış, her aklı başında insanın yönelimini teşkil etmeli en azından…
ama hristiyanlığı bir müslüman kendi inancına göre anlatırsa o eğitim olmuyor ne yazıkki, dayatma oluyor.
Mesela aynı sorun hukuk fakültelerinde de var diye biliyorum. Hukuk değil kanun öğretiliyor diyorlar. Bu da ona benziyor. Din dersi dinleri öğretmelidir, farklı bakışları, inanışları. Pagan toplumlarını da öğretmelidir, putperestleri de.
Ama dua ezberletmek, namaz kıldırmak gibi belli bir dinin yaygın mezhebine göre bir öğretim yanlış bence.
Gokhan,Kardeş,Okuduğunuz dönemlerde.. hatırlamaya çalışın..hangimize tam anlamı ile Dinler.. hakkında,tam bir bilgi verildi.Lise dönemlerinde bile ben İSA MESİHİ,sadece peyganber olarak biliyordum.
Bu gün bile hala.. din kıtapların da Örneğin.. Lisede işlenen konular: İnsan ve kaderi,
İslamda ibadet ve faydaları,
Peyganberin hayatı,
İslamda düşünce ve yorumlar,
İslamda Ahlak değerleri,
Din ve laiklık,
Din ve Kültür ve medeniyetler.gibi konulardır.Peki nerde.. diğer Din’ler…?
Bildiğimiz.. ALAH’ın indirdiği 4,Kitap bunlarda Tevrat,Zebur,İncil,Kuran dı.
Diğer dinlerdeki, farklı bakış açıları..İnanışlarla ilğili bilgiler(hafızamı yokluyorum hiç bir şey hatırlamadım)..içeriği hakkında verilen bilği, kısaydı, en son Kuran olduğu için geçerli Kuran’dı..en fazla Kuran’la ilğili bilgi, verilirdi.. çünkü bizler müslüman’dık..Pagan..yada putpereslik..?
TANRI hakkında.. biz ne biliyorduk yada ne öğrettiler.?
Dinler tarihi hakkında..bize ne verdiler.!
Verilen sadece İslami.. bilgilerdi.
Geçmişte de..bu günde yapılan dayatmadır.
Bu arada, Aile’lerde de bu konuda bilinçli değilse..Bu gün,bu durum da.. ruhsal boşlukta olan,çıkış yolu arayan..gerçek TANRI arayışına başlamış,bir çok insanı var ediyor..
Ne yazıkki.. sadece yemek yemek le.. insanlar doymuyor.
Ruhlar da açlık çekiyor..Ruhlar aç ve susuz kalmış.RAB İSA MESİH diyorki..
“Yaşam ekmeği Benim,Bana gelen asla açıkmaz,bana iman eden hiç bir zaman susamaz.”
Yuhanna 6:35Esenlikle.
Hoşbuldum :)
Diğer toplumları hatta diğer bölgelerdeki insanları bilmiyorum ama ben şöyle eğitildim;
– İslam en doğru dindir
– Türk askeri en güçlü askerdir
– Osmanlı Devleti çok görkemliydi, hiç yanlışı yoktu.
– Atatürk bizi kurtardı ve hiç yanlışı yoktu.
– Türkler Müslümandır
– Türkiye’nin %99’u müslümandır.Bunlar doğrudur ya da yanlıştır. Bunun karar vericisi ben değilim. Ama bunları sorgulayamadım belli bir yaşa kadar. Birçokları 50 yaşına gelmesine rağmen hala sorgulamıyor.
Mesela diyoruz din dersleri şöyle olmalıdır, böyle olmalıdır. Şuan herhangi bir iktidar gelse din dersi kitabında İsa’nın Rab ve Tanrı’nın Oğlu olduğunu yazsa neler olur? Halkın büyük tepkisi ile karşılanır ve iktidara ciddi oranda oy kaybettirir. Bir kesim çıkar Türkler Hristiyanlaştırılıyor, ülke elden gidiyor, Amerika işgal edecek tarzı söylemler yöneltirler.
Ama en azından bakın onlar böyle inanıyorlar, şu sebeplerden dolyı, Eski Antlaşma bunları doğruluyor vs.. tarzı açıklama yapsalar. Din derslerimden hatırladığım kadarı ile “İsa peygambere incil verilmiştir” tarzı bilgiler veriliyordu. Sonra bu kitap papazlar tarafından değiştirildi, doğru olanları ortadan kaldırıldı tarzında toplumda da egemen olan düşünce ile öğretiliyordu.
Ben İncili ve İsa’yı araştırmaya başladığımda ilk fark ettiğim o oldu. Öyle bir kitap hiç inmemiş ki dedim kendime. (Yani anlatılanlar gibi gökten indirilen veya direkt İsa’ya yazdırılan bir kitap gibi). Tanrı’nın oğlu olur mu hiç, Allah ilişkiye mi girdi Meryem ile deniyordu (din kitabında değil de din hocamız diyordu) sonra bu kavramın beşeri bir ilişki olmadığını öğrendim. Ruhsal anlamda bir Oğul.
Hep denir, misyonerler insanları kandırıyorlar, onları zayıf yönlerini kullanarak kendi saflarına alıyorlar, beyinlerini yıkıyorlar. Ne alaka? Asıl siz yanlış bilgilendiriyorsunuz. Beni siz kandırmaya çalışıyorsunuz olmayan şeylerle.
Kutsal kitap ve kuran arasınaki benzerlikleri de “değişmemiş kısımlar birbirine uyuyor” diye açıklıyorlardı. Sakın kuran kopya çekmiş olmasın kutsal kitaptan? Ben bunları ateistken düşündüm. 1-2 kilise toplantısına katıldım. Katılma sebebim de insaları izlemekti. “Abi para veriyorlar”, “Yurtdışına çıkarıyorlar ondan hristiyan oluyorlar” gibi sözlere inanmadığım için gittim. Gerçekten de umduğum gibi buldum. İnsanlar gerçekten inanıyorlardı.
Nasıl annem, babam islamiyete göre yaşıyor ve inanıyorlarsa onlar da inanıyorlardı. 2 Din arasındaki farkları burada benim yazmam biraz abes kaçar, çünkü çok yeniyim :) Ama sanki biraz farklı gibi gözüken ama aslında çok derin ayrımlar bunlar.
İncil’in ilk 4 bölümünü okuduğumda gerçekten İsa’nın mesajına hayran kaldım. İman etmedim ama ruhani bir lider gibi onun dediklerine uymaya çalıştım. Ama bu çok farklıydı. Ödüllendirilmek için değil, onun dediklerine uymak için yaptım bunları. Tomurcuk memeli huri beklentisi ile değil.
Henüz hala oturup “Seni rabbim ve kurtarıcım olarak hayatıma davet ediyorum Rabbim” demedim. Çünkü zamanında iyi bir müslüman değildim. Ama söz konusu İsa ve mesajı olunca ya onun istediği gibi biri olurum, iyi bir hristiyan olurum ya da hiç olmam diyorum. Daha çok okuyorum, içimdeki sesi dinliyorum. Bu sebeple hep erteliyorum.
Zannediyorum her imanlı da hemen incil okuyup peşinden iman etmiş değildir. Belki bu doğal bir süreçtir.
Yazdıklarım tamamen kendi görüşlerim. Yanlış bir şey söylediysem kusuruma bakmayın. Söyledim ya yeniyim :)
esenlikler
Gökhan kardeşim… hiç merak etme… tutmuş olduğun yok seni zaten düzüvermiş Tanrı istikametine. Aceleye de hiç gerek yok. O içindeki sesi dinle yeter. Ve, evet, tam da dediğin gibi, herşeyin doğal bir akışı vardır. O akışa bırakmak en sıhhatli tercih olmuş olur. Kendini hiç sıkma, hep hür ol. Hür düşünen doğru düşünür, eski bilgelerden birinin demiş olduğu gibi.
Bir de çok büyük ve ciddi bir tefekkür konusu teşkil edebilecek bir bahse değinmişsin, çok isabetlice. ‘Türkler Hristiyan olacak ülke elden gidecek’ inancı… Bu gibi saçmalıkları düşününenlere ‘peki, tarihte bunca Hristiyan olmuş halk milli kimliğini mi yittirmiş, ülkeleri mi elden gitmiş’ diye sormak gerekir…
Halkların Hristiyanlığı kabul etmesi değil milli kimliklerini veya ülkelerini kaybettirmek, tam tersi, milli biricikliklerini pekiştirmiş, letafet sunmuş, medenileştirmiştir her zaman. Vicdan serbestisini medeniliğin can yeri olarak gören çağdaş seküler toplum fikrinin ardında İnciller’deki Tanrı ile insan arasındaki ilişkinin asla herhangi bir devlet denetimine tabi tutulamayacağı öğretisi yok mu…
Tabi ki… Türkiye’de Hristiyanlık olacaksa Ruh’ul Kudüs’ün Türk dilinin ve milli kimliğinin özelliklerini kendine vücut edinmesiyle olacaktır. Nitekim, Tanrı Ruhu’nun esişi her yelkeni renginden etmeden doldurur, yola düzer…
Sevgiler…
Gökhan kardeşimizin yazdıklarının 1 kelimesi hariç geri kalan herşey aynı zamanda benide anlatmakta. Aramızda ki tek fark kardeşim sen Ateist iken bunları düşünmüşsün ben Deist iken. :)
Ayrıca eğer İsa bile kalkıp vergi konusunda “Sezar’ın hakkı Sezar’a” diyorsa ben ne İncil’in ne de Hristiyanlığın devlete karşı çıkabileceğine inanmıyorum. Hristiyanlar arasında devlete düşman olanlarda dinlerinden ötürü değil, kendilerini bu devletin muhafızları ilan eden ve yaptıkları her katliamı, pisliği AB, ABD ya da İsrail’e yükleyen kafatascılardan ötürüdür.
Maalesef bu tür karanlık yaklaşımlardan memleket bir türlü kurtulamıyor. Ama duam odur ki bir gün bizim ülkemizde de insanların inançlarını özgürce seçmesi gayet normal ve doğru karşılanacak.
- Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.