Dinleyin ey sevgililer, ne olur!!

  • Bu konu 2 izleyen ve 1 yanıt içeriyor.
2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25264
    Anonim
    Pasif
    Allah’ın elinin işi olan sizler!

    Ey sevgililer!
    Gelin birlikte şu dünyanın yaratılışından biraz söz edelim, ne dersiniz? Önce şunu bilelim ki, Allah’ın ağzından çıkan söz canlıdır, bunu bütün insanlar bilmelidirler. Allah güçlü bir Tanrı’dır, ağzından çıkan söz hemen beden alır. Onun için bir şeye ‘olsun!’ der ve hemen olur. Bunun için dünyanın yaratılışında ne vinçlere, ne kelepçelere, ne taş arabasına, ne kum arabasına, ne demirlere, ne iskele kurmağa ne de binlerce işçinin çalışmasına gereksinim duyulmadı. Çünkü Tanrımız akılları durduracak kadar güçlü, yüce, izzetli bir Rab’dir.

    Rab Allah, yüreğinde kendi suretinde insan yaratmayı arzuladı. Fakat önce yaratacağı bu insana güzel bir dünya hazırladı, ve daha sonra insanı yaratarak bu dünyaya koydu. Rabbimiz Allah, bu yarattığı insanı çok sevdi; ona üstün bir değer verdi. İnsana bu kadar çok değer verdiğini yaratmış olduğu dünyanın güzelliğinden anlıyoruz. Rabbimiz Allah insanı kendi suretinde yarattı. Rab Allah şöyle dedi:

    ‘Tanrı, “İnsanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım” dedi, “Denizdeki balıklara, gökteki kuşlara, evcil hayvanlara, sürüngenlere, yeryüzünün tümüne egemen olsun’ (Yaratılış 1:26).

    Rabbin söylediği ‘yaratalım’ dikkatinizi çekmek isterim. Burada ‘yaratalım’ sözü bir çoğul bir sözcük. Yani konuşan Tanrı üçlü bir Tanrı’dır. BABA, OĞUL, KUTSAL RUH.. Şu sözü ilerde, ‘Allah insanı kendi suretinde yarattı’ sözüyle de, üçlü Tanrı’nın TEK TANRI olduğunu anlıyoruz.

    Baba, Oğul, Kutsal Ruh’un, tek Tanrı olduğunu, bunun yüzde yüz doğru olduğunu yaratılan insana bakınca anlıyoruz. Çünkü insan da Tanrı’sı gibi, ‘can, ruh ve beden’ den oluşup tek kişilikte toplanmıştır. Yani birincisi toprak beden, ikincisi can, üçüncüsü ise ruhtur. Toprak beden yatakta uyur, ruhsal beden rüyayı görür, can ise, ruh ile toprak beden arasında çalışır. Ruhsal beden rüya görmeğe gittiği zaman, toprak beden yatakta ölüp kalmaz, çünkü can iki beden arasında çalışır. İşte Tanrı, kendi suretinde ve benzeyişinde ‘Ruh, can ve beden’den oluşan insanın Tanrı’nın üçlü birlikten oluşan TEK ALLAH olduğunu kanıtlar. Eğer Tanrı, üçlü birlikten oluşmasaydı, bizler de can, ruh ve bedenden değil, ama teklikten oluşurduk, rüya göremezdik. İşte Baba Tanrı, kendisinin üçlü birlikten oluşan TEK TANRI olduğunu bu şekilde insanlara açıklamaktadır.

    Rab Allah, İsa Mesih’i, bakire kız Meryem’de beden olarak Oğul suretinde, şeytan ile savaşmak için dünyamıza gönderdi, İsa Mesih’i ‘İmanuel’ olarak ilan etti. Bu İmanuel, İsa Mesih’tir. ‘İmaneul’ ‘Tanrı bizimledir, aramızdadır’ anlamına gelir. İsa Mesih’in doğumu şöyle oldu:

    Ama böyle düşünmesi üzerine Rab`bin bir meleği rüyada ona görünerek şöyle dedi: “Davut oğlu Yusuf, Meryem`i kendine eş olarak almaktan korkma. Çünkü onun rahminde oluşan, Kutsal Ruh`tandır.

    Meryem bir oğul doğuracak. Adını İsa koyacaksın. Çünkü halkını günahlarından O kurtaracak.”

    Bütün bunlar, Rab`bin peygamber aracılığıyla bildirdiği şu söz yerine gelsin diye oldu:

    İşte, kız gebe kalıp bir oğul doğuracak; adını İmmanuel koyacaklar. İmmanuel, Tanrı bizimle demektir.

    Yusuf uyanınca Rab`bin meleğinin buyruğuna uydu ve Meryem`i eş olarak yanına aldı.
    Ama oğlunu doğuruncaya dek Yusuf ona dokunmadı. Doğan çocuğun adını İsa koydu’ (Matta 1:18-25).

    Allah beden alıp aramızda yaşadı, yani dünyamıza geldi. Allah, İsa Mesih’in bedeninde aramızda yaşadı, çünkü ‘Baba, Oğul ve Kutsal Ruh tek Allah’tır’.

    Baba Tanrı meleğin ağzıyla bakire kız Meryem’e: ‘Gebe kalacaksın ve bir oğul doğuracaksın, adını İSA koyacaksın, halkını, yani kavmını günahlarından kurtaracak olan O’dur’.

    Bu sözler Baba Tanrı’nın ağzından çıktı ve Söz beden aldı ve İsa Mesih olarak dünyamıza geldi. Allah’ın ağzından çıkan Söz canlıdır. Allah, ‘OL!’ dedi ve bu muhteşem güzellikteki dünyamız oldu. Hiç bir inşaat olmadan, binlerce amele çalışmadan bu güzel dünya oldu.

    Ey benim sevgili kardeşlerim, yaratan Tanrı bu dünyayı tek başına yarattıysa, sadece ağzından çıkan canlı ‘OL!’ kelimesiyle bu muhteşem güzellikteki dünya yaratıldıysa, yine Allah’ın ağzından çıkan canlı bir sözle neden bakire bir kızdan ‘OĞUL İSA MESİH’İ’ gönderemesin dünyamıza? Neden olmasın? Tanrı’nın bu taşlardan evlat kaldırmağa gücünün yettiğini neden bu güzelim dünyanın yaratılışından anlamıyorsunuz? Tanrı’nın bu gücüne, kudretine insanlar ne zaman inanacaklar söyler misiniz? Bu güçlü Tanrı’nın gücünü ve görkemini dünyanın neresine baksak görürüz, gözlerimizi açarsak tabii ki!

    Şu yanardağlara bakın, onları kim tutuşturdu, kömürü kim tedarik etti? Onlar durmadan yanıyor, ama kömürü neden tükenmiyor? Ya da o yanardağları kimin söndürmeğe gücü yeter? Lütfen tüm bunlardan yaratan Tanrı’nın gücünü, kudretini görelim, anlayalım lütfen.

    Tabiat bir binayı kendi kendine inşa edemez, tabiat öyle bir marifete sahip değil. Her bina mühendisler, mimarlar ve onlarca işçi, amele tarafından büyük özverilerle, zaman harcayarak inşa edilir. Bunu böyle olduğunu herkes bilir. Bir bina nasıl insanlar tarafından inşa edilebiliyorsa, bu görkemli dünya da, eşsiz ve büyük mimar Tanrı tarafından yaratılmıştır. Birgün bu dünyanın yaratıcısı gelecek ve bütün dünyaya hesap soracaktır. Çare yok, Rab bunu yapacaktır.

    Baba Tanrı, düşmanı olan şerrin elinden bütün canları kurtarıp cennete götürmek için bir Yol hazırladı. Bu cennete gidecek olan YOL, gökte ve yerde tek isim olan İSA MESİH’TİR! Kim cennete gitmek istiyorsa, İSA MESİH’e gelsin. Çünkü cennete giden bu yol TEK YOL’dur! Başka bir yol yoktur, evet kesinlikle başka bir yol yoktur bunu bilin!

    Bütün inançları araştırın, hiç bir peygamber, ‘benim adımla sonsuz yaşama kavuşacaksınız’ dememiştir; hiçbir peygamber: ‘İnsanları cennete götürme görevini Tanrı bana verdi’ diyemez! Çünkü onlara böyle bir yetki verilmedi. Yeryüzünden cennete giden bir YOL var, o da İSA MESİH’tir.

    Bir kimse uçakla yolculuk edeceği zaman havaalanına gider ve orada kalkacak olan uçağı bekler. Gidip de tren istasyonunda, ya da otobüs durağında yolculuk yapacağı uçağı beklemez. Bunu çok iyi bilin ki, Baba Tanrı’nın evinin KAPISI İsa Mesih’tir! Yaşam YOL’u İSA MESİH’tir! İsa Mesih hayatınızda değilse, ağzınızla kuş tutsanız, melek gibi dünyanın en dürüst insanı da olsanız, İsa Mesih’siz asla ve asla cennete giremiyeceksiniz. ‘İsa Mesih’siz cennete girebilirim’ düşüncesini ne olur lütfen aklınızdan çıkarın! Kendi kendinizi aldatmaktan vazgeçin. Eğer Allah’ın yüzünü görmek istiyorsanız, Allah’ın evinin kapısını çalın, kapı size açılacaktır.

    Bir arkadaşını ziyaret edeceğin zaman, onun evinin kapısını çalarsın, o da sana kapıyı açar ve seni içeri davet eder ve birlikte güzel bir zaman geçirirsiniz. Bir defa dene istersen, arkadaşını ziyarete gittiğin zaman arkadaşının yan komşusunun kapısını çal bakalım; kapıyı sana arkadaşın mı açacak? Hayır, hiç kimse böyle bir şeyle karşılaşmamıştır. Kimin kapısını çalarsan kapıya o evin sahibi çıkacaktır karşına. Evet bu böyledir.

    Hiç bir peygamberle Allah’ın cennetine giremeyiz, böyle bir kanun yoktur, lütfen bunu aklınızdan çıkarın. Kim Allah’ın yüzünü görmek istiyorsa, Allah’ın evinin kapısını çalsın. Sevgi dolu Allahımız kollarını açarak ‘buyur buyur, hoşgeldin’ diyerek onları içeriye alacaktır. AMİN. Allah’a ancak İSA MESİH aracılığıyla kavuşabilirsiniz. Bu bilin ki, bu yüzde yüz böyledir.

    Eğer bu vaazdan bir şey anladınızsa, hemen harekete geçin. Tanrı’nın evinin kapısı olan İSA MESİH’e gelin. İsa Mesih’e gelmeyen insan, Tanrı’nın yüzünü asla ve asla göremeyecektir. Eğer bir insan Ford firmasında çalışıyorsa parasını Ford firmasından alır. Bir insan Ford firmasında çalışıp da gidip parasını Mercedes firmasına gidip de, ‘Bana neden aylığımı göndermediniz?’ diyemez, bunu söylemeye hakkı yoktur. İsa Mesih’in adıyla Allah’a yaklaşmayan kişinin de Allah’ın cennetine girmeye hakkı yoktur. Allah o kişiyi cennetine almaz.

    Vaiz
    Yaşar Ölmez

    #29674
    Anonim
    Pasif

    Sevgili Yaşar Ölmez kardeşim.
    Yazınızı inanın vaaz dinlermişcesine okudum.
    Ne kadar içten ve teşvik edici sözler seçmişsiniz.
    Çalışmalarınızın devamını beklemekteyiz.
    Bereketleyiniz ki, bereket alabilesiniz.
    Rab’bin esenligi lutfu ve bereketi sizinle olsun
    AMİN

2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.