Çelişkiler…

  • Bu konu 7 izleyen ve 26 yanıt içeriyor.
15 yazı görüntüleniyor - 1 ile 15 arası (toplam 27)
  • Yazar
    Yazılar
  • #27707
    klaus
    Anahtar yönetici

    Merhaba benim size soracaklarım İncilde anlatılan peygamberler ve bunlar hakkındaki sizin görüşleriniz hakkında;

    1-)İncil Hz.Nuhun insanları gemisiyle selden kurtardığını anlatıyor ama İncil bu hikayeyi anlatırken Hz.Nuh’un alkolik olduğunu söylüyor!
    söyler misiniz, bir insanın devasa bir gemiyi alkolik olarak yapabilmesi mümkün müdür? bana göre alkolik bir insan bırakın devasa bir gemiyi, oyuncak bir gemi bile yapamaz…
    alkolik bir insan nasıl olur da insanların gözünde saygın biri olabilir?
    o zamanda yaşayan biri olduğunuzu düşünsenize;alkolik biri geliyor ve kendisinin Tanrı’nın elçisi olduğunu söyleyip,ona inanmanızı bekliyor…
    bu çok mantıksız…Böyle bir insan kimsenin gözünde dürüst olamaz,geçerliliğini yitirir.

    2-)Hz.Lut’un kıssasına gelince İncilde bu peygamber şöyle anlatılıyor;Lut’un kızları bir gün onu serhoş ediyor,onu baştan çıkarıyor ve onunla ilişkiye giriyor!
    söyler misiniz bir kutsal kitap peygamberlerini nasıl olur da böyle tasvir edebilir?
    Bu kişi ailesini sodon ve gomoro’dan kurtaran kişi,nasıl olur da böyle kahraman bir kişi böyle alçakça bir davranış gösterebilir?

    3-)İncilde geçen bu hikayede 3 kişi var; Davud,Batsheba ve Uriah Davud zamanının en güzel kadını olan Batsheba ismindeki bu kadını görüyor ve bu kadın onun ordusunun komutanlarından Uriah ile evli ama Davud bu kadınla beraber olma günahından kendini tutamıyor böylece onunla beraber oluyor, onunla zina ediyor ve günahını örtmek için ordusunun komutanlarına mektup yolluyor.Savaşın en şiddetli anında geri çekilip Uriah’ı yanlız bırakmalarını yazıyor ki Uriah öldürülsün ve Batsheba kolayca onun olsun böylece Davud,Calutu öldüren kahraman kişiden zinacı entrikacı katil birine dönüşüyor!

    Bence peygamberler örnek alınacak ve yolundan gidilecek insanlardır ama İncil bunun tam tersini söylüyor.
    Söyler misiniz Peygamberler böyle insanlar olabilirler mi?
    Peygamberler eğer böyle insanlarsa nasıl oldu da insanları etkileyebildiler?,nasıl oldu da sarhoş biri etrafında bir yığın insan toplayabildi.
    peki malum peygamber eğer sarhoş ise Tanrının kendisiyle konuştuğunu nereden biliyordu?bu sokakta birinin gelip dün gece Tanrıyla konuştuğunu söylemesi gibi bir şey…

    #36887
    Anonim
    Pasif

    Merhaba Holy.

    İlginç bir nikiniz var doğrusu..acaba gerçekten Holy misiniz ?

    Çelişki diye nitelendirilen konulara gelelim.

    1) Nuh’un alkolik olduğu hiçbir yerde yazmıyor. Sadece bir kez içkiyi fazla kaçırdığı yazıyor. Sürekli içip-içip sarhoş olmazdı. Bir kere içkiyi fazla kaçırması onun elinden bir şey gelmediği anlamına gelmiyor.

    2) Lut konusuna daha önce başka bir yazıda cevap vermiştim. Ama okumadıysanız tekrar yazayım. Kutsal Kitap’a göre Lut peygamber değildi. Evet Lut sarhoş oldu ve kızları onunla ilişkiye girdiler. Lut kızlarına tecavüz etmedi. Lut’un kızları gizlice, babaları uyurken yanına girip onunla yattılar.

    3) Davut’a gelince. Davut zina etti. O’da bir insandı ve günah işlemesi mümkündür. Günah sonucu Tanrı Davut’u cezalandırdı, torpil yapmadı. Bu da Tanrı’nın adaletini ve kutsallığını gösteriyor.

    Tanrı kendi sözünde bize peygamberlerin hem iyi yönlerini hem de hatalarını gösteriyor. “Peygamberler günah işlemez” diye yanlış bir kavram var bazılarında. Bu doğru değildir. Günahsız TEK bir kişi vardır O’da MESİH’tir. İncil’de ayet diyor ki: Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı’nın yüceliğinde yoksun kaldı. (Romalılar 3:23).

    #36888
    klaus
    Anahtar yönetici

    Doğrusu ayetleri inkar etmemeniz beni şaşırttı,ama beni daha çok şaşırtan ise;sizin bu ayetleri bu kadar normal karşılayabilmeniz…
    Bilakis ben eğer böyle peygamberlerle sokakta karşılaşsaydım herhalde yolumu değiştirip,polisi felan arardım:)

    Bu ayetlerle ilgili bir diğer sorunum ise “o dönemde İncili çarpıtanların kendi günahlarını örtmek için bu yola başvurmuşlardır” iddiasının bana çok mantıklı gelmesidir.şayet O dönemde yaşayan insanlar kendilerini kısıtlayan şeylerden(içki içmeme,zina etmeme,adam öldürmeme) kurtulmak için ve “işte bakın kitaba peygamberler de yapmış” gibi bir mazeret uydurmak için İncili kullanmış olmaları hiç de yok sayılabilecek bir iddia değildir…

    Eğer bu çağ gibi kötü bir zamanda bile dünyada zina etmemiş,adam öldürmemiş,içki içmemiş milyonlarca insan varsa ve bu kadar insan bu erdemi gösterebiliyorsa Peygamberler bu erdemi hayli hayli gösterir aksi takdirde Tanrı nezdinde biz Peygamberlerden daha üst seviyede olmuş oluruz çünkü mesela ben, ağzıma içki sürmedim,zina etmedim ve adam öldürmedim o zaman ben peygamberlerden daha üst seviyede olmuş oluyorum…

    İncilde yazılanlara bakarsak o zaman ben hayatımda zina edersem,adam öldürürsem ve hatta ileri gidip kızlarımla ilişkiye bile girersem yine de cennete gidebileceğim! sizce bu mümkün mü?

    Evet peygamberler hata yapabilirler ama bu derece büyük bir hataya da asla düşmezler çünkü onlar bize örnek olmaları için gönderildiler yoksa onların bizden ne farkı olabilirdi? onlar da bizim gibi BÜYÜK günahlara düşselerdi o zaman neden gönderildiler?

    Bir diğer anlayamadığım madde ise öldüğünde cennet ve cehennemin olduğunu,Tanrının olduğunu bildikleri halde ve hatta Tanrıyla görüştükleri halde nasıl böyle bir hataya düşebiliyorlar şayet bugün bile çoğu insan(Hristiyan veya Müslüman)Tanrıyla görüşmemelerine rağmen,O’nun varlığını kanıtlayacak bir mucizeyle karşılaşmamalarına rağmen sadece ölüm sonrasındaki azap’dan korktukları için adeta her hareketlerinde diken üstündeler şahsen benim çevremde böyle bir çok insan var.Oysa bizzat Tanrıyla görüşen peygamberlerin böyle bir pisliğe bulaşmalarına imkan yok…

    Benim anlayamadığım bir diğer madde ise (özellikle bunu cevaplamanızı istiyorum!);Böyle Peygamberlerin insanları nasıl etkileyebildikleri yani nasıl oluyor da böyle ahlaksız insanlar çevrelerindeki insanların gözünde taht kuruyorlar.
    şayet böyle insanların bana göre insanları etkileyebilmesi imkansız çünkü insanların bir şarhoşu veya bir zinacıyı dikkate almalarına imkan yok bazı insanları etkilerlerse bile bunlar azınlık nüfusunu aşmaz çünkü bu kişiler yaptıkları pisliklerle insanların gözlerinde geçerliliklerini yitirirler….

    #36889
    Anonim
    Pasif

    İnkarcılık tarzımız değil. Bazıları gibi işimize geleni “evet doğrudur” deyip, işimize gelmeyeni “yalan” diyenlerden değiliz. Öyle yapanlar insanlara çamur atarak kendilerini temize çıkarmaya çalışan tiplerdir.

    İncil’in çarpıtıldığına kanıtınız var mı? Belge, ya da orijinal İncil dediğiniz bir kitap var mı? Yok ise şayet neye dayanarak böyle komik bir iddiada bulunuyorsunuz?
    Daha önce de söylediğim gibi, Tanrı BÜTÜN gerçekleri göz önüne serer, bazılarını hasıraltı etmez. Gelelim tekrar o iddia ettiğiniz konulara.

    1) Gerçek Lut’un yapacağına kızmanız beni şaşırttı. Çünkü Kuran’daki Lut çok korkak davranarak kızlarını bilmediği tiplere takdim etmiştir. (Hatırlatayım ki, Tanrı sözüne göre, Lut bir peygamber değildir.) İşte o ayet: Lût’un kavmi koşarak onun yanına geldi. Bunlar daha önce de kötülükler yapmışlardı. Lût dedi ki: “Ey toplumum! İşte şunlar kızlarım. Onlar sizin için daha temiz. Allah’tan korkun da misafirlerim önünde beni rezil etmeyin. İçinizde olgun bir adam yok mu?” (Hud 78 – Hamdi Yazır çevirisi).

    İnanabiliyor musunuz? Belki de bunu hiç okumamışsınızdır! Lut’un bu şeyi yaptığı hakikattır, çünkü Tanrı sözü de (Kutsal Kitap) bu olayın gerçek olduğunu doğruluyor. Ama demek istediğim şey Lut’un ne yaptığı değil, sizin Kutsal Kitap’a karşı olan tavrınızın doğru olmamasıdır. Kutsal Kitap’ta da açıkça diyor ki “kızları onunla yattılar.” Lut kızlarına tecavüz etmedi.

    2) Davut’un meselesini ise tam okumadığınız için anlamamış olabilirsiniz. Davut zina etti, ama Tanrı onu cennete aldı diye bir şey YOK. Tanrı Davut’u cezalandırdı. O ceza korkunçtu! Rab Davut’u çok sert bir biçimde cezalandırdı. İşte o ceza: Öyleyse neden RAB’bin gözünde kötü olanı yaparak, onun sözünü küçümsedin? Hititli Uriya’yı kılıçla öldürdün, Ammonlular’ın kılıcıyla canına kıydın. Karısını da kendine eş olarak aldın. Bundan böyle, kılıç senin soyundan sonsuza dek eksik olmayacak. Çünkü beni küçümsedin ve Hititli Uriya’nın karısını kendine eş olarak aldın.’ “RAB şöyle diyor: ‘Sana kendi soyundan kötülük getireceğim. Senin gözünün önünde karılarını alıp bir yakınına vereceğim; güpegündüz karılarının koynuna girecek. Evet, sen o işi gizlice yaptın, ama ben bunu bütün İsrail halkının gözü önünde güpegündüz yapacağım!'” (2.Samuel 12: 9-12). Davut daha sonra tövbe ediyor. Tövbe etti ve RAB onu öldürmedi. Çünkü günahın ücreti ölümdür!
    Ama işin asıl ilginç olan yanı, bu olayın sizin inandığınız olan Kuran’da da geçmesi. Ama siz nedense Kutsal Kitap’ta sorun ariyorsunuz. Bence Kutsal Kitap’ta problem aramak yerine, O’ndaki mesajı, Müjde’yi anlamaya çalışmanız daha doğru olur.

    Esenlikle!

    #36890
    Anonim
    Pasif

    Sayın Holy.
    Başka ne var..Merak ettim..?
    Genelde sorduğunuz sorular..nedense hep cinselliği içeriyor.
    Kutsal Kıtap içeriğini de bilmeden,yargılama yoluna gidiyorsunuz.

    Bakın sayın holy,Kutsal kıtap ta Lut için alkolikti diye bir tanım yoktur.Yaratılış 19 Bölüm 22 ci ayette derki:”Gel babamıza şarap içirelim” yani şarap içiren Lut’un kızları.
    Lut dönemini bilmiyorsunuz.Cinsel sapkınlığın yaşandığı,günah’ın rahatlıkla her türlüsünün yaşandığı, bir dönemdir.
    Kutsal Kıtapımız gerçekleri olduğu gibi,yazmıştır.(Takiye yapmadan) Tanrı,yapılan her günah’ın bedelini ödetmiştir.

    Lut’un kızlarının babalarından olan soyları hakkında,sanıyorum bilginiz yok..siz kafa bulandırmaya taktığınız için, bunu es geçiyorsunuz.önce bu konuda aydınlanmanız gerekiyor.Tanrı’sal Bedel burda açıkca yazılıdır.
    Kızlardaki amaç soylarının devam amacını taşıyordu.Soyları devam etti.Büyük kızı Moav adlı oğlunu doğurdu. ve küçük kızının ise Ben-Ammi isminde oğlu dünyaya geldi.
    Sonuç ne mi oldu.?
    Sadom’un ahlak dışı uygulamalarından etkilenerek,nesillerini devam ettirmek için kızlarının ahlakız davranmaları,,Ki bu Tanrı’nın tiksinti duyduğu bir günah biçimidir. ( Çünkü o dönem Cinsel sapkınlıklar, Homoseksüel davranış biçimleri çok yaygındı)Moavlılar ve Ammonlular soyunu ortaya, çıkardı.İşlenilen günah meyvesini vererek,İsrailde sonraki dönemlerde ayartıcı olarak Moav kadınlar hep ,ahlaksızlıkları ile şeytana hizmet ettiler.(bu konuda Çölde sayım 25 Bölüm 1’inci ayette bahsedilir.)
    Diğer taraftan Ammonlular sa İsrailde Molek adlı puta tapmayı ve Küçük çocukları bu putlara kurban etmeyi öğrettiler.
    (Bu konuda 1 Krallar 11’inci bölüm 33 ayette geçer)

    Kutsal KItapımızda:
    “Günahkarların ,Tanrı’nın egemenliğini mirasalmayacağını bilmiyormusunuz..Aldanmayın.Ne fuhuş yapanlar Tanrı’nın eğemenliğini miras alacaktır,ne puta tapanlar,ne zina edenler,ne oğlanlar,ne oğlancılar,ne açgözlüler,ne ayyaşlar,ne sövücüler,ne soyguncular.”
    1. Korintliler 6:9:10

    Der.
    Kutsal KItap net,açıkça her durumu takiyesiz yazmış ve sonucun ne olduğuda açıkça belirtmiştir.
    Ve gene 1 Timeteos 1 Bölümde Yasa ve sağlam öğretinin ne olduğu açıklanır. Kimler için işlev gördüğü anlatılır.
    Günah kavramı ve getirdikleri,ve Tanrısal yasa ve Tanrı istekleri.. konu bu dur.özet olarak.Siz, Kutsal Kıtap’ımızın,özünü bilmiyorsunuz.ve direk olarak konuyu enses ilişkiye getirip,karalama yöntemini tercih ediyorsunuz.
    Bence Önce Kutsal Kıtap’ Öğretisi nedir,içeriği neyi anlatıyor bunu öğrenmeliniz.

    Davut Konusuna gelince bu konuya cevabı Toğrul Kardeş’im vermiş.Tanrı hiç bir zaman İşlenen günahı bedelsiz bırakmamıştır.Bedeli de Kutsal Kıtap’ın da açıkca yazmıştır.Unuttuğunuz bir konuda peyganberler de günah işlemişlerdir.
    Günahsız Tek kişi İsa Mesih’tir.

    İsa Mesih Tanrı’nın yeryüzüne gönderdiği ve dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı kuzusudur. Adem’den bu yana tek günahsız yaşamış olan kişi İsa Mesih’tir, İsa Mesih, Tanrı’yla tam bir uyumluluk içinde yaşayamış tek insandır.Tanrı’dan kopuk,günahkar vaziyette olan insanlığı tekrar Tanrı’ya barıştırmıştır.

    İsa Mesih bizleri günahtan,ölümün boyundurluğundan,İblisin tuzaklarından kurtardı.
    Kutsal Kıtap,Günah ve getireceği bedellerden bahsederken,Tanrı’nın kızgın öfkesinin bir gün döküleceği gerçeğiyle yüzleşmemiz gerçeğini bizlere anlatır.

    #36891
    klaus
    Anahtar yönetici

    Açıkçası beni eleştirmeniz yerine,sorduğum sorulara cevap vermenizi daha çok isterdim…
    Benim size sorduğum sorular peygamberlerin neden böyle büyük günahlara bulaştıkları hakkındaydı.(evet bilmeden veya bilerek küçük günahlar işleyebilirler fakat büyük günahları asla işleyemezler!) ama siz konuyu nedense başka yerlere çekmeye çalışıyorsunuz.
    Ben sadece İncildeki malum ayetlerin hikmetini öğrenmek istiyordum ama siz nedense sanki dininize hakaret etmişim gibi davranıyorsunuz…
    Açıkçası sizin sözlerinizde sorularımla alakalı hiç bir cevap bulamadım mesela size özellikle cevaplayın diye yazdığım soruya hiç değinmemişsiniz bile…

    Bu sorular mantıklı sorulardır ama siz bu soruları nedense akıl bulandırıcı olarak değerlendiriyorsunuz.
    Emin olun eğer sizin dininiz hak din olsaydı ve sizin kitabınız Tanrı kelamı olsaydı bu kilit sorulara mantıklı bir cevabınızda olurdu,ama yok! Mantıklı cevaplar bulamadığınız anda hemen haylaz çocuklar gibi soruyu soran şahsa saldırıyorsunuz hemen o şahısta bir art niyet arıyorsunuz.
    Siz Hz.İsa hariç herkesin günahkar olduğunu söylüyorsunuz.o zaman diyelimki afrikadaki iyi ahlaklı bir insan hayatında hiç hristiyanlığı duymamış Hz.İsa’dan hiç haberi yok ve o şekilde ölmüş o kişi günahkar mı yani? o zaman bu adaletsizlik olmaz mıydı? o kişi Hristiyanlığı duymadı diye suçlu o mu olurdu?o kişi hristiyanlığı duymadı diye yargılanabilir mi? ya da mesela yeni doğan bir bebek o’da mı suçlu? yeni doğan bir bebek ne yaptıki birden günahkar oldu?

    Siz Peygamberler dahil herkesin günahkar olduğunu söylüyorsunuz.Bu doğru bile olsa Peygamberler bizden daha az günahkar olması gerekir.Herkes eşit seviyede günahkar olamaz herhalde.Çünkü onlar bize örnek olmaları için gönderildiler BENDEN DAHA FAZLA GÜNAH İŞLEMİŞ BİRİ BANA NASIL ÖRNEK OLABİLİR?

    not:Beni eleştirirseniz eleştirin ama eleştirinizin yanında mutlaka sorularıma cevap veriniz eğer bir cevabınız yoksa bilmiyorum deyin.

    #36892
    Anonim
    Pasif

    Sizi eleştirmiyorum, yanlış anlamayın. Benim söylemek istediğim şey herkesin günah işlediğidir. Tanrı’nın sözüne göre, günahın büyüğü küçüğü YOKTUR. İncil’de ayet şöyle der: Çünkü Yasa’nın her dediğini yerine getirse de tek konuda ondan sapan kişi bütün Yasa’ya karşı suçlu olur. Nitekim “Zina etmeyeceksin” diyen, aynı zamanda “Adam öldürmeyeceksin” demiştir. Zina etmez, ama adam öldürürsen, Yasa’yı yine de çiğnemiş olursun. (Yakup 2:10-11). Tanrı kutsal olduğu için günahı cezalandırır. Peygamberleri örnek alma konusuna gelince, bizim TEK örneğimiz İsa Mesih’tir. Peygamberlerin yaşayışları da bize örnektir. Tanrı onların hatalarından ders çıkarmamızı ve onların doğru yaptığı işlerden de ders çıkarmamızı buyuruyor.
    Afrika’daki ahlaklı kişi örneğine gelince, İncil şöyle diyor: İsa ona şu karşılığı verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ni göremez.” (Yuhanna 3:3). Herkes (siz dahil) yeniden doğmalısınız. Biz iyi ahlakla ya da yaptığımız işlerden dolayı kurtulmayız. Şayet iyi işlerden dolayı kurtulsaydık, cennet HAKKIMIZ olurdu. Ama hiç kimse orayı hak etmedi çünkü HERKES günah işledi. Biz Tanrı’nın merhametiyle ve lütfuyla kurtuluruz sadece.
    Bebek konusuna gelelim. Kutsal Kitap’ta şöyle bir ayet var: Güzel kokudan hoşnut olan RAB içinden şöyle dedi: “İnsanlar yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyeceğim. Çünkü insan yüreğindeki eğilimler çocukluğundan beri kötüdür. Şimdi yaptığım gibibütün canlıları bir daha yok etmeyeceğim. (Yaratılış 8:21). Bu bir gerçektir, çünkü Adem’in işlediği günah bütün insanları etkiledi. Bu yüzden İsa yeniden doğmamızı buyuruyor.

    Daha önce de söylediğim gibi, TEK iyi örneğimiz İsa’dır. Peygamberi örnek almamızın sebebi, onların hatalarından ders almak ve yaptıkları iyi işleri de yapmaktır.

    Esenlikle.

    #36893
    Anonim
    Pasif

    SAyın Holy..
    Site’yi okumadığınız,incelemediğiniz ve paylaşımlar hakkında bilginiz olmadı için ,daha önce yazdığım , sorunuzla ilğili bu yazımı okuyun.



    Hiç düşündünüzmü.?
    İsa Mesih’i ve O’nun Söz’ünü duymayanların,durumları ne olucak.
    Bana,hep,sorarlar.!
    Şöyle derler;

    “Brezilya’da Amozon orman’ında Yaşayan bir Kabiledeki ,duymamış insan’ın durumu ne olcak..?
    Yada Uzak Doğu’da farzedelim bir dağ köy’ünde, teknolojiden uzak insanlar,muakkak vardır.Duymamışsalar,onların yargıllanmaları nasıl olcak.?”

    Gerçektende,dünya’da İSA MESİH hakkında hiç bir şey duymayan bu insanları, adil olduğuna inandığımız, TANRI tarafından,nasıl yargılar.?

    Onları, cehenneme gönderebilirmi.?

    Kutsal Kıtap’taki bir Ayet’te Petrus,

    “Peyganberliklerin hepsi O’nun adıyla tanıklıkta bulunuyorlar.Şöyle ki ,O’na inanan herkezin günahları bağışlanır.”
    Elçilerin İş 10:43

    Diyor.

    Tropikal bir ülkede cahil ama iyi kalplı bir Afrika’lıyı,TANRI nasıl sonsuz bir lanetle, cehenneme gönderebilir ki.?
    Duymayan,hiç haberi olmayan ,insan nasıl,iman edebilir.? Bu da aklımıza gelen,diğer bir soru.!

    Ve tüm soruların kökeninde,akılara ilk gelen,TANRI’nın adaleti’dir.

    İyi ve adil olan bir TANRI nasıl olurda,herkeze İSA’ya hayatlarını vermeye zorlayabilir.?

    Duymayanlardaki yargısı..
    Belkide,bazı kişiler yaşadıkları süre içinde ,İSA’nın hiç adını duymadılar.

    Duymadıkları,bilmedikleri bir şeyi seçemiyeceklerine göre..?

    Kutsal Kıtab’ı, okuduğunuz zaman,bir ayet dikkatinizi hiç çektimi.!Bu soruların cevabı bu Ayet’tedir.
    Derki,

    “TANRI’nın,insanlar arasında ayrım yapmadığını,ama kendisinden korkan ve doğru olanı yapan kişiyi,ulusuna bakmadan kabul ettiğini gerçekten anlıyorum.”
    Elçilerin İş 10:34.35

    Bir Üniverside farzedelim,Profesör dersi, öğrencilerin anlayabileceği en iyi şekliyle anlatır.Hatta anlamayanlara ders’ten sonra ek bir zamanda da da anlatmaya çabalar.
    Ve anlayan talebelerine,anlamayanlara anlatması ve yardımcı olmaları için de rica da bulunur.Ancak,hiç bir öğrencisini,bu yardımı alma konusunda zorlamaz.Bir tarafta, öğrenmek isteyen öğrenciler,diğer tarafta.bunu umursamayan,öğrenmek istemiyen öğrenciler.vardır.

    Tıpkı Prefösör, gibi anlamayanlara, bilmiyenlere TANRI’da, anlamaları ve bilmeleri için “Gönüllü” yardımcılar gönderir.
    Kendisini arayanların ,kendisini bulmaları için zemin hazırlar.Çünkü kendisini arayanların,taşıdıkları yürekleri çok iyi bilir.

    “RAB’be yakaran herkez kurtulacak.İyi haber müjdeleyenlerin ayakları ne güzeldir.Demekki iyi haberi duymak da, Mesihle ilğili sözün yayılması ile olur.”
    Rom 10:15.17

    Baştaki sorduğumuz soruya dönelim.Demiştik ki SÖZ’u duymayanlar nasıl duyacak.Ayette belirtim, TANRI’dan korkan,doğru olanı yapan dürüst.TABRI SÖZ’unu duymamış olsa da,Yüreği TANRI’nın isteklerine uygun yaşayan kişi TANRI tarafından,kabul edilcek olanlardır.Çünkü yargılarken TANRI adil yargılar.

    “O kaya’dır.işleri kusursuzdur,
    Bütün yolları doğrudur.,
    O haksızlık etmeyen güvenilir bir TANRI’dır.
    Doğru ve Adildir.”
    Yasanın Tekrarı 32:4

    “O’nun yaptıkları yüce ve gölkemlidir,
    Doğruluğu sonsuza dek kalıcıdır.”
    Mez 111:3

    Bu ve buna benzer Kutsal Kıtap Ayet’lerinden de anlıyoruz ki, TANRI duymayan insanlara da adil ve doğru davranacaktır.Işığını arayan,insanların içinde gerçekte ve yürekte,kimin gerçekten kabul edeceğini bildiği için,onların, bu ışığı bulmalarını, kendi yöntemleri ile temin edecektir.

    Müjde’yi yani SÖZ’ünü duyan, insanlar içinde, TANRI’nın iyi ve onların yararına olucak planı ezelden beri hazırdır.Seslenir,,önce çağırır,ve yüreği yoklar,ışık almak isterlerse,onların özgür İRADE’lerinden gelen bu isteği gerçekleştirir.İlgilenen her insan’ı İSA MESİH’le tanıştırır.

    “Ne mutlu RAB’den korkan insana,
    O’nun buyruklarından büyük zevk alana.
    Karanlıkta ışık doğar dürüstler için,
    Lütfeden,sevecen,doğru insanlar için.”
    Mezmur 112:1.4

    #36894
    Anonim
    Pasif

    SAyın Holy..
    Site’yi okumadığınız,incelemediğiniz yazdığınız sorulardan belli.
    Diğer soru’nuz Bebekler.
    Bebekler doğduklarında masumdur.Büyüdüklerinde Benlik ve günahlı gen ortaya çıktığı an,bu masumiyetleri biter.Ademden gelen günah,dünyaya gelen her canda ve her gende vardır.

    Peyganberlerin günahkarlıkları konusuna gelince.
    Kur’ân’da bile peygamberler hakkında “hiç günah işlemezler” diye bir nitelik yoktur.
    Tam tersine Adem’in yasak meyveden yediği, bu yüzden cennetten çıkarıldığı, Musa’nın adam öldürdüğü, Hz. Davud’un betşava olayı ve betşavanın kocasını öldürtmesi.
    Muhammetin,evlatlığı Zeyt’in karısına gizli hisler beslemesi,Haram aylarda savaşması, evli olmadığı halde cariyesi Marya ile ilişkiye girmesi (.Tahrim suresi tefsiri, Elmalılı) Esir alınan bir kabilenin suçlu-suçsuz tüyü bitmiş tüm erkeklerini öldürmesi Örnek; Beni Kaynuka kabilesinin tüm erkeklerini öldürtmüş, kadınlarını ve çocuklarını köle yaptırması.
    Yunus Peyganberin;Tanrı sözünü , dinlemeyip asilik yapması.

    Buna benzer bir çok örnek verilebilinir.
    “Senden daha fazla günah işlemiş” olabilirler.Onları seçen Tanrıdır yada Allah.
    Peki sen Tanrı,,Yada Allah’ın yargısına yada hükmüne karışabilirmisin.
    “Allah’ın Hükmüne sual olunmaz”,büyüklerimiz hep bunu derler.eminim bu cümleyi sizde duymuşsunuzdur.
    Ha dersen ki ..ki diyorsun da bu bana uymaz..O zaman gideceğin yolu kendin belirlersin.
    Sayın Holy..bunları bilen bir çok müslüman ve harıstiyan ,Hadi ya.. bu peyganberlerin hepsi günahkar deyip…dışladılar mı.Tabiki Hayır.

    Kitaplarda,hata ve günah’ın işlenildiği, benzer olayların anlatımı vardır . Peygamberler de insandır. Onlar da yanılabilir, hata ve hatta günah işleyebilirler.Tanrı onları Kapsul içinde dünyaya indirmedi.
    İşte Fark bu dur.İsa Mesih tek günahsız ,olan kişidir.Çünkü geldiği yer Tanrı’nın yanıdır.Çünkü isa Mesih Tanrı’nın Konuşan bedene girmiş SÖZ’üdur.
    Peyganberlerin masumluğu, insani olaylarla ilgili değil, vahiyle ilgilidir.Tanrı sevgisi ve Tanrı inancı ile ilğildir. Peygamberler, kendilerine gelen vahiy mesajını olduğu gibi tebliğ konusunda masumdurlar. Kendilerine gelen vahiylerde en ufak bir değişiklik yapmadan, çıkarlarına yontmadan olduğu gibi insanlara aktarırsalar masumdurlar.İşte masumluk bununla ilgilidir.işlenen her günahı Tanrı yargılar. bu peyganber dahi olsa

    “O kaya’dır.işleri kusursuzdur,
    Bütün yolları doğrudur.,
    O haksızlık etmeyen güvenilir bir TANRI’dır.
    Doğru ve Adildir.”
    Yasanın Tekrarı 32:4

    Paylaşımlarımızda hiç bir konuyu “Geveleyip” durmuyoruz.Sanıyorum bu tabir size daha çok yakışıyor.Kişi kendinde olan eksikliği karşısındakine yaftalar.
    Tanrısal esin, yüreğinizdeki tortuları temizlesin.

    #36895
    klaus
    Anahtar yönetici

    İsteyerek veya istemeyerek de olsa konu şu an başka bir yere kaymaya başladı ve ben hala en baştaki sorularıma cevap alamadım!

    Bunun için sorularımı tekrara yazacağım:

    1-)
    Eğer bu çağ gibi kötü bir zamanda bile dünyada zina etmemiş,adam öldürmemiş,içki içmemiş milyonlarca insan varsa ve bu kadar insan bu erdemi gösterebiliyorsa Peygamberler gibi bize örnek olmaları için gönderilen insanlar nasıl böyle hatalara düşebiliyorlar.

    2-)
    İncilde yazılanlara bakarsak o zaman ben hayatımda zina edersem,adam öldürürsem ve hatta ileri gidip kızlarımla ilişkiye bile girersem yine de cennete gidebileceğim! sizce bu mümkün mü?

    3-)
    Evet peygamberler hata yapabilirler ama bu derece büyük bir hataya da asla düşmezler çünkü onlar bize örnek olmaları için gönderildiler yoksa onların bizden ne farkı olabilirdi?

    4-)
    Öldüğünde cennet ve cehennemin olduğunu,Tanrının olduğunu bildikleri halde ve hatta Tanrıyla görüştükleri halde nasıl böyle bir hataya düşebiliyorlar? şayet bugün bile çoğu insan(Hristiyan veya Müslüman)Tanrıyla görüşmemelerine rağmen,O’nun varlığını kanıtlayacak bir mucizeyle karşılaşmamalarına rağmen sadece ölüm sonrasındaki azap’dan korktukları için adeta her hareketlerinde diken üstündeler şahsen benim çevremde böyle bir çok insan var.Oysa bizzat Tanrıyla görüşen peygamberler nasıl böyle bir pisliğe bulaşıyorlar?

    5-)
    Benim anlayamadığım bir diğer madde ise (ÖZELLİKLE BUNU CEVAPLANDIRMANIZI İSTİYORUM!);Böyle Peygamberlerin insanları nasıl etkileyebildikleri yani nasıl oluyor da böyle ahlaksız insanlar çevrelerindeki insanların gözünde taht kuruyorlar.
    şayet böyle insanların bana göre insanları etkileyebilmesi imkansız çünkü insanların bir şarhoşu veya bir zinacıyı dikkate almalarına imkan yok bazı insanları etkilerlerse bile bunlar azınlık nüfusunu aşmaz çünkü bu kişiler yaptıkları pisliklerle insanların gözlerinde geçerliliklerini yitirirler….

    Yukarıdaki beş soruyu biraz değiştirerek tekrar yazdım çünkü bu sorularımın hiçbirine mantıklı bir delil niteliğinde cevap alamadım!
    söylediğiniz ayetler çok dolaylı yolla benim söylediklerimle ilişkili gerçeği söylediğiniz neredeyse hiçbir ayet kesin bir cevap niteliği taşımıyor…
    Hepsi dolaylı olarak ve yorumlanarak benim söylediklerimle ilişkili oysa ben kesin cevap istiyorum!!!

    Açıkçası sizin sonraki cevaplarınızı okuduğumda kendi aranızda bile çelişkili olduğunuzu görüyorum.sizin verdiğiniz ayetler bile birbirleri ile çelişkili!!!

    Toğrul bey şöyle diyor:
    “Afrika’daki ahlaklı kişi örneğine gelince, İncil şöyle diyor: İsa ona şu karşılığı verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ni göremez.” (Yuhanna 3:3). Herkes (siz dahil) yeniden doğmalısınız. Biz iyi ahlakla ya da yaptığımız işlerden dolayı kurtulmayız. Şayet iyi işlerden dolayı kurtulsaydık, cennet HAKKIMIZ olurdu. Ama hiç kimse orayı hak etmedi çünkü HERKES günah işledi. Biz Tanrı’nın merhametiyle ve lütfuyla kurtuluruz sadece. “

    ama

    Saba hanım şunları diyor:
    1-)”TANRI’nın,insanlar arasında ayrım yapmadığını,ama kendisinden korkan ve doğru olanı yapan kişiyi,ulusuna bakmadan kabul ettiğini gerçekten anlıyorum.”
    Elçilerin İş 10:34.35″

    2-)”Baştaki sorduğumuz soruya dönelim.Demiştik ki SÖZ’u duymayanlar nasıl duyacak.Ayette belirtim, TANRI’dan korkan,doğru olanı yapan dürüst.TANRI SÖZ’unu duymamış olsa da,Yüreği TANRI’nın isteklerine uygun yaşayan kişi TANRI tarafından,kabul edilcek olanlardır.Çünkü yargılarken TANRI adil yargılar.”

    3-)Bu ve buna benzer Kutsal Kıtap Ayet’lerinden de anlıyoruz ki, TANRI duymayan insanlara da adil ve doğru davranacaktır.Işığını arayan,insanların içinde gerçekte ve yürekte,kimin gerçekten kabul edeceğini bildiği için,onların, bu ışığı bulmalarını, kendi yöntemleri ile temin edecektir.

    BUNLARDAN HANGİSİ DOĞRU?!!!

    Gelelim bebek konusuna:

    Saba hanım şunu diyor:
    “Diğer soru’nuz Bebekler.
    Bebekler doğduklarında masumdur.Büyüdüklerinde Benlik ve günahlı gen ortaya çıktığı an,bu masumiyetleri biter.Ademden gelen günah,dünyaya gelen her canda ve her gende vardır.”

    ama

    Toğrul bey adeta itiraz ediyor:
    “Bebek konusuna gelelim. Kutsal Kitap’ta şöyle bir ayet var: Güzel kokudan hoşnut olan RAB içinden şöyle dedi: “İnsanlar yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyeceğim. Çünkü insan yüreğindeki eğilimler çocukluğundan beri kötüdür. Şimdi yaptığım gibibütün canlıları bir daha yok etmeyeceğim. (Yaratılış 8:21). Bu bir gerçektir, çünkü Adem’in işlediği günah bütün insanları etkiledi. Bu yüzden İsa yeniden doğmamızı buyuruyor.”

    Hadi siz yanıldınız peki ayetler…ayetler yanılır mı? verdiğiniz ayetler birbirleri ile çelişkili bunu nasıl açıklamayı düşünüyorsunuz?

    #36900
    Anonim
    Pasif

    Merhaba Holy.

    Sorularınızı cevaplandırmak istiyorum.

    1) O zina etmemiş, adam öldürmemiş milyonlarca insan nerede acaba? İsa diyor ki: Birinden nefret edersen, onu öldürmüş gibi olursun. Dünyada nefretten fazla ne var? Başka bir yerde İsa diyor ki: Bir kadına kötü gözle (şehvetle) bakan zina etmiş sayılır. Dünyada bir kadına kötü bakmamış kim var? “Hiç yapmadım” diyen yalancıdır ya da kendi kendini kandırıyordur.

    2) İncil’in HİÇBİR yerinde “ne yaparsan yap cennete gidersin” diye bir ayet YOK. Varsa lütfen referans verin.

    3) İslam düşüncesine göre, peygamberler böyle günahlar işleyemezler. Ama bu düşünce yanlış, çünkü herkes günah işledi. Daha önce söylediğim gibi, günahın büyüğü küçüğü yoktur. 10 emrin birini bozsan yasayı çiğnemiş olursun. Yasayı çiğneyen günahlıdır. Bu yüzden küçük günah ya da büyük günah diye bir şey yok.

    4) Örneğin Musa peygamber bir adam öldürdü. Ancak bunu, Tanrı onu çağırmadan önce yapmıştı. Davut ise Tanrı ile yüz yüze görüşmedi, böyle bir kayıt yoktur. Unutmayın, Tanrı birileri iyi olduğu için onları seçmez. Tanrı kendi isteğine göre insanları çağırır. Musa’yı çağırmasının bir sebebi var mıydı? Şayet Musa bir adam öldürdü. Eminim Mısır’da kölelik eden Yahudiler arasında adam öldürmemiş birçok kişi vardı. Neden onları çağırmadı? Cevabı çok basit, Tanrı iyi olduğumuz için çağırmaz. Kendi yüce ve ulu bilgeliği uyarınca çağırır. Başka bir şeyi belirtmeme izin verin, biz Hristiyanlar SADECE Tanrı korkusu nedeniyle günahtan kaçmıyoruz. Günahtan kaçmamızın sebebi, günahtan nefret etmemizdir. Çünkü Tanrı’yı seviyoruz.

    5) Ahlaksız kişi diye söz ettiğin peygamberlere gelelim. İnsanları etkileyen Tanrı’nın sözleriydi, insanlar değil. Daha önce verdiğim örnek gibi, Musa Tanrı’yı görmeden önce günahlı bir kişi olarak yaşıyordu. Ama Tanrı’yı tanıdıktan sonra değişti. Daha önce belirttiğim gibi, Tanrı sözüne göre Lut bir peygamber değildir ve kızlarına tecavüz etmemiştir. Özellikle Lut konusunu anlamak istemiyorsunuz sanırım. Lut kızlarına tecavüz etmedi, kızları Lut’a tuzak kurup onu sarhoş ettiler ve onunla ilişkiye girdiler.

    Saba ablanın söylediği ve benim söylediğimde bir çelişki yok. Çünkü o dedi ki: Tanrı kendisini bilmek isteyene kendisini bildirecektir. Ben dedim ki: Bir insan yeniden doğmasa cehenneme gidecektir. Bunda nasıl bir problem gördünüz anlayamadım.

    AyetLER dediniz, ama sadece ben ayet verdim. Hangi ayetler çelişiyor acaba? Ben çelişki göremedim. Açılarsanız sevinirim…

    Holy, “şu din böyle diyor”, “bizim dinimiz en son”, “bizim ineğimiz en iyi inek”, “Tanrı bir sözünü bile koruyamadı” gibi düşüncelerden vazgeçmeniz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu düşüncelerle gerçeğe varamazsınız. İncil okudunuz mu acaba? Okumadıysanız neden okumadınız? Size tavsiye ederim ki, bir İncil alın okuyun. http://www.kutsalkitap.org sitesinde ÜCRETSİZ İNCİL sipariş edebilirsiniz. Sorduğunuz sorular aptalca değildir, sadece taraflı sorulardır. İslami mantıkla düşündüğünüz için Tanrı sözünü anlayamıyorsunuz ama eminim eğer anlamak isterseniz Rab size Kendi sözünü açacaktır.

    #36903
    Anonim
    Pasif

    Ayrıca İslam kaynaklarında da günah işlemeyen ve şeytanın dokunmadığı tek kişinin İsa olduğu yazar.Kur’anda da İsa günahsızdı der.

    #36908
    klaus
    Anahtar yönetici

    Sanırım öncelikle benim sizden nasıl bir cevabı istediğimi belirtmeliyim çünkü bu kadar mesaja rağmen hala istediğim kesin cevabı alabilmiş değilim…

    Siz eğer benim yolumu değiştirmemi istiyorsanız Bilimsel bir arka planla, akılcı bir şekilde ispat ederek bunu yapmalısınız…yoksa herkes bir din uydurarak bunun tanrıdan geldiğini söyleyebilir.
    sizden sorularıma verdiğiniz cevaplarda kanıt göstermenizi istediğimde hep saçma yanıtlar alıyorum.Eğer inancımdan vazgeçmemi istiyorsanız “Bu din doğru çünkü kitap öyle diyor”dan daha iyi bir şey söylemelisiniz.Eğer kitabınızda yaratıcı kadar mükemmel ise benim için kanıt budur…öyleyse buna uyarım…
    Ben bir koyun değilim,ben açık fikirli,düşünen ve mantıklı kanıtlar arıyan biriyim…
    Konu yaratıcının var oluşuna geldiğinde hep saçma cevaplar alıyorum.
    Bu kadar kudret ve sonsuzluk sahibi bir varlık bir put,bir inek veya bir insan(Hz.İsa) olamaz! çünkü nasıl bir yaratıcı,yarattığı şeyin eliyle öldürülebilir ki?(Hz.İsa’nın ölümü)O Nasıl ölebilir?!

    Size nasıl bir cevap istediğimi açıklamaya çalıştım.dediğim gibi Eğer inancımdan vazgeçmemi istiyorsanız”Bu din doğru çünkü kitap öyle diyor”dan daha iyi bir şey söylemelisiniz…

    Gelelim konumuza ve verdiğiniz cevaplara…

    1-)Bu pis işleri fiili olarak yapanlar ile manevi olarak yapanları aynı kefeye koymak adaletsizliktir.yani demek istediğim bu pis işi düşünen ile yapan arasında hiç bir fark yok mudur?Bu adaletsizlik…

    2-)Ne yani siz şimdi bana peygamberlerin cennete gidip gitmediklerinin meçhul mu olduğunu söylüyorsunuz? o zaman onlara peygamber demek hata olur çünkü onun benden pek bir farkı yok demektir bu.oysa benim bildiğim peygamberler bize cennete gitmenin yolunu hem yaşayarak hemde tanrının sözlerini insanoğluna ileterek öğretirler…

    3-)”Günahın büyüğü küçüğü yoktur” demek;Hitler ile hayatında sadece küçük bir günah işlemiş bir insanı aynı kefeye koymak demektir…Doğrusu sizin Tanrınız çok adaletliymiş…

    4-)Peygamberler tanrının emirlerini sadece anlatmakla kalmazlar bunu kendi hayatlarına da uygularlar eğer öyle olmasaydı kimse ona itibar göstermezdi.Bir Peygamberin iyi ve doğru yaşaması için illa tanrıyla görüşmesi gerekmez Onu kendi aklıyla doğayı gözlemleyerek ve bu doğa düzeninin arkasındaki gizemi araştırarak da bulabilir.(zaten peygamberlerin özelliği budur)

    5-)Bunu cevap olarak görmediğim için burayı boş geçeceğim.(önceden söylediklerinizi tekrarlamışsınız)Ben sizden insanların neden böyle Peygamberlere itibar ettiklerini sorum ama sizin verdiğiniz cevap şu:İnsanlar onlara değil onlardaki söze itibar gösterirler!!!(Eğer öyle olsaydı herkes kendi dinini ve sözünü kurardı ve herkes kendi dinine inanılmasını isterdi!!!)

    Gelelim bir türlü anlamak istemediğiniz aranızdaki ve kitabınızdaki ÇELİŞKİLERE…

    1-)
    Saba hanım:
    “Baştaki sorduğumuz soruya dönelim.Demiştik ki SÖZ’u duymayanlar nasıl duyacak.Ayette belirtim, TANRI’dan korkan,doğru olanı yapan dürüst.TANRI SÖZ’unu duymamış olsa da,Yüreği TANRI’nın isteklerine uygun yaşayan kişi TANRI tarafından,kabul edilcek olanlardır.Çünkü yargılarken TANRI adil yargılar.”

    Saba hanım özetle verdiği cevap:Tanrının adil olduğu ve Hristiyanlığı duymayanları cennete alabileceği…

    Toğrul bey:
    “Afrika’daki ahlaklı kişi örneğine gelince, İncil şöyle diyor: İsa ona şu karşılığı verdi: “Sana doğrusunu söyleyeyim, bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ni göremez.” (Yuhanna 3:3). Herkes (siz dahil) yeniden doğmalısınız. Biz iyi ahlakla ya da yaptığımız işlerden dolayı kurtulmayız. Şayet iyi işlerden dolayı kurtulsaydık, cennet HAKKIMIZ olurdu. Ama hiç kimse orayı hak etmedi çünkü HERKES günah işledi. Biz Tanrı’nın merhametiyle ve lütfuyla kurtuluruz sadece. “

    Toğrul bey özetle:Cennete gitmek isteyen herkesin yeniden doğması(Hristiyan olması) gerekiyor.kimse iyi amelleriyle cennete giremez…diyor yani Hristiyanlığı duymayanların ne kadar iyi amel işleselerde cehenneme gideceğini söylüyor

    çelişki:Saba hanım Tanrının adil olduğunu ve Hristiyanlığı duymasa bile ameli iyi olanların cennete gidebileceğini söylüyorken(kanıt:” Ayette belirtim, TANRI’dan korkan,doğru olanı yapan dürüst.TANRI SÖZ’unu duymamış olsa da,Yüreği TANRI’nın isteklerine uygun yaşayan kişi TANRI tarafından,kabul edilcek olanlardır.Çünkü yargılarken TANRI adil yargılar.” ) Toğrul bey Hristiyanlığı duymayanların ne kadar iyi amel işleselerde cennete gidemeyeceklerini söylüyor(kanıt:bir kimse yeniden doğmadıkça Tanrı’nın Egemenliği’ni göremez.” (Yuhanna 3:3). Herkes (siz dahil) yeniden doğmalısınız. Biz iyi ahlakla ya da yaptığımız işlerden dolayı kurtulmayız.)

    2-)

    Saba hanım:
    Bebekler doğduklarında masumdur.Büyüdüklerinde Benlik ve günahlı gen ortaya çıktığı an,bu masumiyetleri biter.

    Saba hanım özetle:Bebekler doğduklarında sorumlulukları yoktur.

    Toğrul bey:
    “Bebek konusuna gelelim. Kutsal Kitap’ta şöyle bir ayet var: Güzel kokudan hoşnut olan RAB içinden şöyle dedi: “İnsanlar yüzünden yeryüzünü bir daha lanetlemeyeceğim. Çünkü insan yüreğindeki eğilimler çocukluğundan beri kötüdür.

    Toğrul bey özetle:Toğrul beyin verdiği ayettenden de anlaşılacağı üzere insanın sorumluluğu doğumdan itibaren başlar.

    çelişki:
    Toğrul bey insanın sorumluluğunun bebeklikten itibaren başladığını savunurken saba hanım bebeklerin doğduklarında masum olduklarını söylüyor.

    artık bu çelişkileri de görmemek için ya yürek gözünüzün kapalı ya da kör olmanız gerekir…

    not1:İncil vermek istemenize sevindim ama elimde orjinal bir kitap duruken neden sahtesiyle uğraşayımki?(doğrusu bu bedava deresinin suyunun nereden geldiğini merak ettim.)

    not2:Bu mesajı yazana kadar adeta canım çıktı lütfen emeğe saygı olarak mesajımı yayınlayın…

    #36909
    Anonim
    Pasif

    Selam Holy.

    Doğrusu ilk yazdığınız şey benim dikkatimi çekti. “Ben ikna etmek için” ya da “İnancımdan çıkmamı sağlamak için” demişsiniz. Tanrı’yı tanımak futbol takımı tutmaya benzemez. Galatasaraylıyken Fenerbahçeli olmak gibi değildir Tanrı’yı tanımak. Hristiyanlık, Yaratanı tanımanızın TEK yoludur. Diğerleri ise kötü taklitlerdir. Bunu ister kabul edersiniz, ister etmezsiniz ama bu böyledir. Unutmayın ki Tanrı size uygunlaşmamalıdır, siz Tanrı’ya uygunlaşmalısınız.

    “Peygamberler günah işlemezler” fikri Tanrı’dan olan bir fikir değildir. Unutmayalım ki peygamberler ilah değillerdir.
    İslam anlayışıyla şaraba baktığınız için anlamayabilirsiniz. İslam’da şarap içmek yasak ama cennette şarap ırmakları var..bence çelişkili bir şey ama neyse. Evet, Tanrı sarhoş olmayı kesinlikle yasaklıyor. İncil’de ayet şöyle der: Şarapla sarhoş olmayın, bu sizi sefahate götürür. Bunun yerine Ruh’la dolun. (Efesliler 5:18). Bunun gibi birkaç ayet daha var. Nuh günah işledi, bu gerçektir.
    Lut’un kızları kendisine tuzak kurup onunla ilişkiye girdiler. Bunu kabul edemiyorsanız siz sorayım. Tecavüze uğramış bir kız suçlu sayılır mı? Kız evli olabilir, ama tecavüze uğradı (yani başkasıyla cinsel ilişki yaşadı). Tabi ki hayır diyeceksiniz. Doğru, kız suçlu sayılmaz, çünkü kendisine tuzak kurulmuştur. Lut’un olayı da bunun gibidir. Lut’u kullandılar.
    Davut ise zina etti. Daha önce de söylediğim gibi, aynı olay inandığınız Kuran’da da geçiyor. Bunu inkar edemezsiniz. Her iki olayda da Davut’un günah işlediği açıktır. Bunun üstünü kapatmak adaletsizlik olur.

    Gelelim sorularınıza.

    1) İsa Mesih ahlak standartlarını en üst seviyeye çıkardı. Tanrı kutsal olmamızı istiyor. Rab İncil’de diyor ki: Nitekim şöyle yazılmıştır: “Kutsal olun, çünkü ben kutsalım.” (1.Petrus 1:16). Tanrı böyle olmamızı buyuruyor. Tanrı’nın standartları bunlardır.

    2) “Benim bildiğim peygamberler” dediniz. Sizin bildikleriniz gerçek değildir. Siz peygamberleri ilahlara eşit sayıyorsunuz. Tanrı sözü böyle demiyor. Onlar da insandır. Tanrı sözlerini iletirler, ama günah işledikleri anda (Davut örneğinde olduğu gibi) Rab onları cezalandırır. Tanrı kendisine ait olanları cennete alır. Peygamberler de tövbe ederler ve böylece Rabbin yanına giderler. Tövbe dediğim şey sadece ağızla değil, yürekle olan tövbedir.

    3) Küçük günah diye bir şey yok dememe rağmen “küçük günah” dediniz. Daha önce söylediğim gibi, Yasa’nın 1 emrini bozarsan, Yasa’yı bozmuş olursun. Şöyle bir örnek vereyim, lisede 1 dersten kaldığınız da sınıfta kalmaz mısınız? Bu örnek dünyasal bir örnektir, ama Yasa’da böyledir. Birini çiğnersen Yasa’yı çiğnemiş olursun ve ölümü hak edersin. Adalet işte budur!

    4) Bilmiyorum eğer İsraillilerin Mısır’dan çıkma olayını okudunuz mu ama kısaca özetleyeyim ki, Musa’ya yapmadıklarını bırakmadılar. O’nu dinlemek istemiyorlardı, kendilerine ilah yaptılar, Musa dağa 10 Emri almaya çıktığında çılgın eğlenceye daldılar. Onlar Musa’yı dinlemediler. Musa onlarla aynı şeylere bulaşmadı. Fuhuş yapmadı, çılgın eğlencelere bulaşmadı. Tanrı’nın söylediğine bağlı kalmaya çalıştı. Ama onlar yine de onu dinlemediler. Ya İsa Mesih? O, beden almış Tanrı dünyaya geldi ama O’na da küfredenler oldu. Ölüp dirildikten sonra sadece çok az kişi O’nun yanındaydı. Çünkü O’nu dinleyenler O’nu seviyorlardı. Dinlemeyenler ise sevmiyorlardı. Peygamberleri öldürenleri hiç bilmiyor musunuz? Tanrı’dan ve O’nun sözünden nefret eden insanlar peygamberi öldürdüler, zulm ettiler. Dinleyip dinlememenin kutsallıkla ilgisi yoktur.

    5) Bu sorunun cevabı da 4. sorudadır.

    Çelişki konusunda söylediğim gibi. Ben ayetleri İncil’den verdim. Verdiğim ayetlerden gerçekler açıktır.

    Orijinal kitap dediğiniz nedir? Hangi kitaptır? Sahte dediğiniz şey Tanrı sözüdür. Bence bu sözden ötürü tövbe etmeniz gerekiyor. Bedava deresi dediğiniz olayın, insanların kurtulması için yapılan bir uğraş olduğunu bilmenizi isterim.

    Esenlikle!

    #36915
    Anonim
    Pasif

    Sayın Holy.
    “bu kadar mesaja rağmen hala istediğim kesin cevabı alabilmiş değilim…”
    Diyorsunuz.

    İstediğiniz cevap ne?çelişki dediniz,konuları size açıklamaya çalıştık.Sizdeki anlama yetisi az sanırım.anlamadığınız şu, biz sizi inancınızdan vazgeçirmeye uğraşmıyoruz,nasıl bu kanıya vardınız bunu da anlamadım.

    Yazınızda diyorsunuz ki:
    “Ben açık fikirli,düşünen ve mantıklı kanıtlar arıyan biriyim..”
    ve devam ederek şunu söylüyorsunuz.!
    ” Elimde orjinal bir kitap duruken neden sahtesiyle uğraşayım ki ?”

    Elinizde orjinal dediğiniz ve inandığınız kitabınızda, mantıklı kanıtlar arıyan bir olarak.size soruyorum.?
    ” O’nun hiçbir ortağı yoktur; böyle emrolundum ve ben müslümanların ilkiyim.”Enam 163

    Burda, Muhammet kendisinin ilk Müslüman olduğundan bahsederken,

    “Sen sübhansın”, “tevbe ettim, sana döndüm ve ben müminlerin ilkiyim,” dedi.”Araf 143
    Suresinde İlk müslüman Musa’dır der.
    Bu nasıl bir çelişkidir.?

    İbrahim peygamber bildiğiniz gibi hem Musa dan önce hemde Muhammet den önce yaşamış biridir.İbrahim veya Avraham
    (İbranice: אברהם‎),yahudi bir peyganberdir.Terah soyundandır.

    Fakat Kuran bunu söylemiyor,diyor ki:
    “İbrahim, ne Yahudi, ne de Hristiyandı. Fakat o, Allah’ı bir tanıyan dosdoğru bir müslümandı, müşriklerden de değildi.”Al İrman 67

    Şimdi ayetlere baktığımızda sırasıyla hepsi birbirini geçersiz kılmıyor mu.?Yahudi peyganberler müslüman yapılıyor.gerçekten de çok mantıklı.
    Sizdeki mantık işleyişi demek ki bu.

    Ben bebekler masumdur derken,bilinç ve aklın işleve girmediği durumu kastettim, büyüdüklerinde benlik ve günahlı gen ortaya çıktığı an,bu masumiyetleri biter.Ademden gelen günah,dünyaya gelen her canda ve her gende vardır.Tanrısal sorumluluk her insana verilmiştir ki buda Tuğrul’un dediği gibi,bu sorumluluk doğuştan önce başlar.Bebeklikten çıktığı an günahlı gen güdüleri yavaş yavaş ortaya çıkar.
    Siz yorum farkı ile ayet açılımını karıştırıyorsunuz.Ayet açılımında ikimizde aynı şeyden bahsediyoruz.Nasıl mı.
    Mesela.ben yoğurt tarifini ederken,dış güzelliğinden bahsediyorum.diyorumki beyazdır.tat olarak çok güzeldir,bazı yiyeceklerle beraber garnütür olarak yenilebilinir.tek olarak ta yenilebilinir, şeker,bal yada pekmez karışımında tat daha şekerim sidir,çok faydalıdır.Süt’ten yapılır.

    Tugrul diyor ki:
    Yoğurt, Ağızda doğal bir nefes kokusu oluşturur, diş taşının oluşmasını engeller Diş eti iltihaplarını önler.zayıflatıcı özelliği vardır.yağ yakışını sağladığı gibi,kas yapımınıda gerçekleştirir, içerdiğinde yüksek dozda kalsiyum vardır.
    ikimizde aynı şeyden bahsediyoruz.aradaki fark yorum farkıdır.Sizde kalkıp yorum farkını ayetlerde çelişki durumuna sokmuşsunuz.Bakın Tuğrul ve ben aynı,Kutsal kıtap’a inanıyoruz.ayetler de çelişki yoktur.bir ayet ,diğer bir ayet’le çelişmez.arada sadece yorum varkı,farklı ifade etme olabilir.

    Diyorsunuz ki:
    “Ben bir koyun değilim,ben açık fikirli,düşünen ve mantıklı kanıtlar arıyan biriyim…”
    Gerçekten de çok mantıklı birisiniz….açık fikirli ve düşünen mi dediniz….?
    Bunu inandığınız kıtap’ınızdan anlıyabiliyoruz.

    Rab bizim çobanımızdır.Bizde O’nun koyunlarıyız.

    “Rab çobanımdır eksiğim olmaz. Beni yemyeşil çayırlarda yatırır, sakin suların kıyısına götürür. İçimi tazeler, adı uğruna bana doğru yollarda öncülük eder.
    Karanlık ölüm vadisinden geçsem bile, kötülükten korkmam, çünkü sen benimlesin. Çomağın, değneğin güven verir bana’.” Mezmur 23:1.4

    Kutsal Kıtap’ımızda RAB ‘bimiz İSA MESİH derki:

    ‘Ben iyi çobanım. Benimkileri tanırım. Baba beni tanıdığı, ben de Baba’yı tanıdığım gibi, benimkiler de beni tanır. Ben koyunlarım uğruna canımı veririm”
    Yuhanna 10:14:15


    “Kapı Ben’im. Bir kimse benim aracılığımla içeri girerse kurtulur. Girer çıkar ve otlak bulur “
    Yuhanna 10:9

    Çobanımız olan İsa Mesih bizleri, uğrumuza canını verecek kadar seviyor.Tüm insanlık,Adem ve Havva’nın itaatsizlikleri nedeniyle günaha düşmüş ve Tanrı’dan ayrılmıştır.Tanrı’nın Sözü’ne değil, ama Şeytan’ın sözüne kulak vererek ona kulluk, kölelik etmektedirler,çevrenize bakın şeytana köle olmuş çok insanın varlığına tanık olabilirsiniz.
    Gazete okuyormusunuz..?
    10 yaşında annesini kesmiş çocuklarını var olduğundan bi habersiniz.bunun gibi çocuklara yönelik o kadar çok haber varki.

    Diyorsunuz ki:
    “Nasıl bir yaratıcı,yarattığı şeyin eliyle öldürülebilir ki?(Hz.İsa’nın ölümü)O Nasıl ölebilir?

    Sizi de Allah’ınız yarattı..
    Peki can’ınızı alacak olan yine allah’ınız değil mi.?
    Niye o Zaman yaratığı canınızı alıyor

    Yine diyorsunuz ki:
    “Günahın büyüğü küçüğü yoktur” demek;Hitler ile hayatında sadece küçük bir günah işlemiş bir insanı aynı kefeye koymak demektir…Doğrusu sizin Tanrınız çok adaletliymiş…

    Evet bizim inandığımız Tanrı’mız adil yargılar.
    Günah’ın büyüğü ve küçüğü yoktur.Bunu tekrar ediyorum.
    Hitler ve küçük günah işlemiş birinin yargısına gelince,TANRI yargılarken,İnsana göstereceği musammayı, yargısını uygularken kendisi belirleyecektir.

    “Tanrı’nın zenginliği, bilgeliği ve bilgisi ne derindir! O’nun yargıları ne denli akıl ermez, yolları ne denli anlaşılmazdır!
    Rab’bin düşüncesini kim bildi? Ya da kim O’nun öğütçüsü oldu?
    Kim O’na bir şey verdi ki, kendisine geri ödensin?”
    Romalılar 11:33-36


    Tanrı yaptıklarını ne bize, ne de insanların oluşturmuş oldukları adalet sistemine göre cevaplamak zorunda değildir. Tanrı kimseye hesap vermez.
    (Romalılar 9:19-29).

    “Tanrı’nın “gazap araçlarını” ve “merhamet araçlarını” “yüceltmek üzere önceden hazırlayıp merhamet ettiği insanlara yüceliğinin zenginliklerini bildirmek için” hazırladığını söylüyor
    Romalılar 9:23-24

    Bakın Sayın Holy.İsa Mesih diyor ki:


    “Siz beni seçmediniz, ben sizi seçtim.”
    Yuhanna 15:16

    Hamdolsun.

15 yazı görüntüleniyor - 1 ile 15 arası (toplam 27)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.