Re: Mesih İsa’nın TANRILIĞI – E-Kitap
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Kurtarıcı[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Eski Antlaşma’nın Tanrısı,tek Kurtarıcı’nın Kendisi olduğunu söyler. “Ben, Ben Rabbim ve Benden başka Kurtarıcı yoktur” (İşaya 43:11). Yine de, Kutsal Yazılar açıkça İsa’nın Kurtarıcı olduğunu ileri sürer.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Tanrı[/FONT]
|
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İsa[/FONT]
|
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İşaya 43:3– “Çünkü senin Tanrın, İsrail’in Kutsalı, senin Kurtarıcın Rab Ben’im.”[/FONT] | [FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Matta 1:21– “…adını İsa koyacaksın. Çünkü halkını günahlardan kurtaracak olan O’dur.”[/FONT] [FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yuhanna 1:29– “İşte dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı kuzusu!”[/FONT] |
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif] 1. Timoteus 4:10– “Çünkü ümidimizi, bütün insanların, özellikle iman edenlerin Kurtarıcısı olan, yaşayan Tanrı’ya bağlamışız.”[/FONT] |
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yuhanna 4:42– “Kendimiz işittik, O’nun gerçekten dünyanın Kurtarıcısı olduğunu biliyoruz.”[/FONT] [FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İbraniler 5:9– “Mesih, sözünü dinleyenlerin hepsi için, sonsuz kurtuluş kaynağı olmuştur.”[/FONT] |
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif] Luka 1:47– “Ruhum, Kurtarıcım Tanrı sayesinde sevinçle coşar.”[/FONT] |
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Luka 2:11– “Bugün size Davut’un kentinde bir kurtarıcı doğdu.”[/FONT] |
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Pavlus, Titus’a bereket ümidim ve “ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in, yücelik içinde gelmesini bekliyoruz” (Titus 2:13) demiştir. Bu ayetin içeriği önemlidir. Aynı bölümde on iki ayet boyunca Pavlus, “Kurtarıcımız Tanrı” ve “Kurtarıcımız İsa” tanımlarını dört kez kullanıyor (Titus 2:10, 13; 3:4, 6).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Kral[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]“Kral” ünvanı, Tanrı’nın yüceliğini ifade etmek için kullanılır. Mezmur yazarı şöyle yazmıştır: “Çünkü Rab yüce bir Tanrıdır, ve tüm tanrılar üzerinde yüce bir kraldır.” Tanrı İşaya 43:15’te şöyle diyor: “İsrail’in Yaratıcısı, Kralınız Rab Ben’im.” Mezmurlar’da, İşaya’da, Yeremya’da, Daniel’de, Zekarya’da ve Malaki’de Tanrı’dan; “Kral,” “İsrail’in Kralı,” ve “Yüce Kral ” olarak bahsedilir.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]“Kral” kelimesi, genelde insanlara verilen bir ünvan olmasına rağmen, Yeni Antlaşma, Mesih’ten, Eski Antlaşma’da bahsedilen kral gibi değil, “Kralların Kralı” olarak bahseder. “Çünkü kuzu Rablerin Rabbi, Kralların Kralıdır” (Esinleme 17:14). Mesih’in ikinci gelişinde elbisesinin üzerinde “KRALLARIN KRALI VE RABLERİN RABBİ” yazılı olacak (Esinleme 19:10). Eski Antlaşma’da da, Yahve (Yehova) “Tanrıların Tanrısı” ve “Rablerin Rabbi” olarak anılır (Tesniye 10:17).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]1. Timoteus 6:14-16’nın özel bir önemi vardır: “Rabbimiz İsa Mesih’in gelişine dek Tanrı buyruğunu lekesiz ve kusursuz olarak koru. Mübarek ve tek Hükümdar, kralların Kralı, rablerin Rabbi, ölümsüzlüğün tek sahibi, yaklaşılmaz ışıkta yaşayan, hiçbir insanın görmediği ve göremeyeceği Tanrı, Mesih’i belirlenen zamanda ortaya çıkaracaktır. Onur ve kudret, sonsuza dek O’nun olsun. Amin.” Burada “kralların Kralı” ve “rablerin Rabbi” olarak açıklanan kişi, hem Tanrı, hem de Mesih olabilir. Eğer bu ayet, Mesih’in yüceliğinden bahsediyorsa (Esinleme 1:12-18), o zaman “tek Hükümdar”, “kralların Kralı,” “rablerin Rabbi,” “ölümsüzlüğün tek sahibi” ve “yaklaşılmaz ışıkta yaşayan” Tanrı, İsa Mesih’in Kendisidir. Öte yandan, eğer bu pasaj Tanrı’dan bahsediyorsa, o zaman Mesih ve Tanrı aynı ünvanları paylaşmaktadırlar diyebiliriz (bkz. Esinleme 17:14). Her iki durumda da, bu pasaj Mesih’in tanrısallığını kanıtlar.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yargıç
[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Eski Antlaşma, Tanrı’nın her bireyi yargılayacağı konusunda hiçbir şüphe bırakmamıştır. “Kavmını yargılasın diye, göklere ve yere yukarıdan çağırıyor…. Ve gökler, O’nun adaletini bildirecektir. Çünkü hükmeden, Tanrı’nın kendisidir.” Yahve (Yehova) ‘nin yargıçlığı konusunda birçok referans vardır. (örn. Tekvin 18:25; Mezmur 96:13; İbraniler 12:23, 24; 1. Petrus 1:17). Fakat Yeni Antlaşma’da, Baba “tüm yargıyı Oğul’a” bırakır (Yuhanna 5:22). Tüm yargının Oğul’a verilmesinin sebebi, 23.ayette açıklanır: “Öyle ki, herkes Baba’yı onurlandırdığı gibi, Oğul’u onurlandırsın, Oğul’u onurlandırmayan, O’nu gönderen Baba’yı da onurlandırmaz.” Baba, Tanrı olarak mı onurlandırılmıştır? Tabii ki. Öyleyse, Oğul da aynı şekilde onurlandırılmalıdır.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yuhanna 5:17-30 ayetleri Mesih’in tanrısallığıyla ilgili Kutsal Kitap’taki en güçlü bölümlerden birinsini oluşturur. “Yaşayanları ve ölüleri yargılayacak” (2. Timoteus 4:1) olan İsa’dır. Tüm inanlılar “Mesih’in yargı tahtı” önüne gelecekler (2. Korintliler 5:10). Romalılar 14:10 benzer bir şekilde inanlıların “Tanrı’nın yargı tahtına” geleceğinden bahseder. Mesih ve Yahve (Yehova) inanlıların yüreklerini araştırır (Esinleme 2:23; Yeremya 17:10). İşte, bu ayetlere göre, İsa ve Yahve’nin tek yargıç olduğunu görüyoruz.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Işık[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
Işık terimi Tanrı’yı, O’nun varlığını veya esinini simgelemek üzere kullanılır. Tanrı “ışıktır”, “Sonsuz Işıktır”, “karanlığı aydınlatandır” (Mezmur 27:1; İşaya 42:6; 60:19, 20; 2. Samuel 22:29). İsa, oldukça güçlü bir iddiada bulunmuştur. Işık olduğunu söylemekle; insanlara ışığı gösteren değil, ışığın Kendisi olduğunu ileri sürmüştür. İsa şöyle demiştir: “Ben (ego eimi) dünyanın ışığıyım. Benim ardımdan gelen asla karanlıkta yürümez, yaşam ışığına sahip olur” (Yuhanna 8:12). İsa Kendisinden bahsederek şöyle der: “Dünyaya ışık geldi ama insanlar ışık yerine karanlığı sevdiler” (Yuhanna 3:19). Başka bir ayette İsa şöyle der: “Dünyada olduğum sürece, dünyanın ışığı benim” (Yuhanna 9:5). Elçi Yuhanna, İsa hakkında şu tanıklıkta bulunur: “İnsanların ışığı,” “gerçek ışık” ve “her insanı aydınlatan ışık” (Yuhanna 1:4, 9). Tanrı sonsuz ışık olduğu gibi, İsa da sonsuz ışıktır (İşaya 60:19, 20; Esinleme 21:23; 22:5).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Kaya[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
“Kaya” bir çok anlama gelebilir, fakat bu tanım, Tanrı’yı simgeleyen bir terim olunca, Tanrı’daki güveni, Tanrı’daki sağlamlığı ve Tanrı’daki gücü simgeler. Musa, ölümünden önce İsraillilere bir şarkı bırakmıştır. Bu şarkıda Tanrı’nın kim olduğunu ve Tanrı’nın onlar için neler yaptığını anlatmıştır. Musa’nın bu şarkıda, Tanrı için kullandığı iki ad “Yahve” ve “Kaya” idi. “Rabbin (Yahve) adını beyan ederim. Kayamız Tanrı’ya yücelik olsun!” (Tesniye 32:3-4; ayrıca bkz. Tesniye 32:15, 18, 30-31. Ayrıca bkz. 246 no’lu ilahi) Mezmur yazarı Tanrı’yı “kurtuluşumun Kayası” olarak adlandırır (Mezmur 89:26; 95:1). Davut Tanrı’ya “Kaya” ve “İsrail’in Kayası” olarak tapınmıştır (2. Samuel 22:2, 3, 47; 23:3). 2. Samuel 22:32’de şu soru sorulur: “Çünkü Rab’den başka Tanrı kimdir? Ve Tanrımızdan başka Kaya kimdir?”[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yeni Antlaşma’da da İsa’ya “Kaya” ünvanı verilir. Pavlus, Musa’yla birlikte çölde olan İsrailoğulları’ndan bahsederken şöyle yazar: “Hepsi aynı ruhsal yiyeceği yedi. Hepsi aynı ruhsal içeceği içti. Artlarından gelen ruhsal kayadan içtiler, ve o kaya Mesih’ti” (1. Korintliler 10:3, 4; bkz Çıkış 17:6; Nehemya 9:15). Pavlus, burada simgesel olarak İsrailoğulları’nın Yahve’nin man ekmeğinden beslendiklerini (a. 3), Mesih’ten içtiklerini (a. 4) hatırlatıyor. Pavlus’un inancına göre, İsa Yahve’nin ta Kendisiydi. [/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Pavlus İsa için “tökezleme kayası,” “seçme taş”, “değerli köşe taşı” ve “evi yapanların reddettiği taş” adlarını uygun görmüştür (1. Petrus 2:4-8).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bedeli Ödeyen
[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]“Bedeli ödeyen” (Kurtarıcı) kelimesi, geri satın alan anlamındadır. İnsanlık ruhsal olarak iflas etmiş haldeyken ve kendisini kurtaramaz durumdayken, Baba Tanrı, isteyerek ve önceden vermiş olduğu bir kararla, (Elçilerin İşleri 2:23) Oğlu’nu tüm insanların kurtuluşu için kurban etmiş, ve insanların Tanrı’yla barış yapması için, bir kapı açmıştır. Kutsal Yazılar, Tanrı’nın “bol kurtarış” Tanrısı olduğunu (Mezmur 130:7, 8) “Bedeli Ödeyen Kurtarıcı” olduğunu (İşaya 48:17; 54:5; 63:9), ve yaşamlarımızı “çukurdan kurtaran” Tanrı olduğunu vurgulamaktadır (Mezmur 103:4). Günahtan tamamen kurtuluş sadece Tanrı’dan gelebilir.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İsa Mesih, bizi günah bataklığından kurtarmıştır. “Mesih’in kanının aracılığıyla, Mesih’te kurtuluşa, suçlarımızın bağışına sahibiz” (Efesliler 1:7). “Sonsuz kurtuluşumuzu” satın alan İsa’nın Kendisidir (İbraniler 9:12). Pavlus Efes’teki önderlere şöyle seslenir: “Rabbin, kanı pahasına sahip olduğu inanlılar topluluğunu gütmek üzere atandınız” (Elçilerin İşleri 20:28). Pavlus burada, Mesih’in çarmıhtaki ölümünden bahsetmektedir. Kurtarıcımız olan İsa Mesih, Oğul Tanrı’dır.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Doğruluğumuz Olan Rab[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İnsanlığın doğruluğa olan gereksiniminden ve Tanrı’nın doğruluk standartlarına ulaşamamasından dolayı (Romalılar 3:23), Eski Antlaşma Yahve’nin Davud’un kökeninden gelecek doğru bir kişiyi göndereceği önbildirisinde bulunur. “Doğruluğumuz olan Rab (Yahve)” (Yeremya 23:6; 33:15, 16), Eski Antlaşma’nın öğretisine göre, Davut’tan gelecek olan bu kökün, Mesih olacağı belirtilmiştir (karşılaştırınız Luka 1:32). Bu nedenle İsa’nın adlarından birisi de “doğruluğumuz olan Yahve” dir. İşaya 45:24’te şöyle yazılmıştır: “Doğruluk ve güç, sadece Rab’dedir (Yahve).”[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Koca[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
Tanrı’ya koca ünvanının verilmesinin güzel özelliklerinden birisi de; sevgi dolu bir kocanın, eşinin gereksinimlerini karşılaması gibi, Tanrı da insanların yüreklerindeki boşluğu ve yalnızlığı doldurmak istemektedir. İşaya İsrail’e bu gerçeği şöyle hatırlatır: “Çünkü sizi Yaratan Kocanızdır” (İşaya 54:5). Hoşea kitabında, Tanrı’nın İsrail için olan sevgisi, sadık bir kocanın, sadık olmayan karısına olan sevgisiyle karşılaştırılır. Tanrı, yargı günü geldiğinde, İsrail’in Kendisini tekrar Koca olarak çağıracağı önbildirisinde bulunur (Hoşea 2:16).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Eski Antlaşma’da, Tanrı nasıl İsrail’in Kocasıysa, Yeni Antlaşma’da da İsa İnanlılar Topluluğu’nun Kocasıdır. Mesih, önbildirilen “damadın” Kendisi olduğunu söyleyerek, öğrencilerinin oruç tutmak zorunda olmadıklarını belirtir (Markos 2:18, 19). Matta 25:1’de bakirelerin (İnanlılar Topluluğu) “damat” olan İsa’yı beklemeleri söylenir. Esinleme 21:2, 9’da İsa, “gelinin kocası” ve göklerdeki “Yeni Kudüs” olarak gösterilir. Tanrı gibi, İsa Mesih de tanrısal kocadır.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Çoban[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
“Çoban” kelimesi, Tanrı için ve Tanrı’nın insanlara olan ilgisi için kullanılan güzel bir terimdir. “Rab benim çobanımdır, eksiğim olmaz…” mezmurunu Davut söyler (Mezmur 23:1). Mezmur 80:1’de şöyle yazılmıştır; “Ey İsrail’in çobanı, kulak ver. Sen ki Yusuf’u sürü gibi güdüyorsun.” Tekvin 49:24 Tanrı’dan “İsrail’in Kayası, Çoban” diye bahseder. Hezekiel kitabının bir bölümü, tamamen kaybolmuş ve O’nun ağılının koyunları olan İsrail’in Çobanından bahseder (Hezekiel 34).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Çoban terimi, Mesih’in tanrılığını kanıtlamasa da, Petrus ve İbraniler’in yazarı İsa’yı “Çobanların Başı,” “koyunların yüce Çobanı, ve canlarımızın “Çobanı ve Koruyucusu” olarak adlandırır (1. Petrus 5:4; İbraniler 13:20; 1. Petrus 2:25). İsa da Kensinin “iyi çoban” olduğunu söyler (Yuhanna 10:11, 16).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yaratıcı[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
Kutsal Kitap’taki ilk ayet şöyle der: “Başlangıçta Tanrı gökleri ve yeri yaratmıştır” (Tekvin 1:1). Tanrı, Kendisini yaratıcı olarak göstermektedir. Buna aykırı birşey söylemek Yahudilerce hakaret sayılırdı. Zaman ilerledikçe çeşitli kişiler, dünyayı Tanrı’nın yarattığını beyan etmiştir (Eyub 33:4; Mezmur 95:5, 6; 102:25, 26; Vaiz 12:1; İşaya 40:28). Yeni Antlaşma, Mesih’in tanrısallığını, O’ndan “yaratıcı” olarak bahsederek onaylar: “Başlangıçta O, Tanrı’yla birlikteydi. Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı….O, dünyadaydı, dünya O’nun aracılığıyla var oldu, ama dünya O’nu tanımadı” (Yuhanna 1:2, 3, 10).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Burada kullanılan kişilik zamirlerinin birbirlerine bağlanışından, İsa’dan bahsettiklerini anlıyoruz.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Pavlus da aynı düşünceyi şöyle ifade eder: [/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]“Nitekim Gökte ve yeryüzünde, görünen ve görünmeyen şeyler, tahtlar, egemenlikler, yönetimler ve hükümranlıklar, her şey O’nda yaratıldı. Her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için yaratılmıştır. Her şeyden önce var olan O’dur ve herşey varlığını O’nda sürdürmektedir. Bedenin, yani İnanlılar Topluluğu’nun başı O’dur. Her şeyde ilk yeri alsın diye, başlangıç olan ve ölüler arasından ilk doğan O’dur.” Koloseliler 1:16-18[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bu metin, Pavlus’un İsa’dan bahsetmekte olduğunu gösterir. Birbirlerine bağlı olan zamirler, sadece bir kişiyi işaret eder. Kendisi aracılığıyla “her şeyin yaratılmış” olduğu, “inanlılar topluluğunun başı ve “ölümden ilk doğmuş olan” tek kişiden bahsedilmektedir. Efesliler 5:23’e, Yuhanna 1:1’e ve 1. Korintliler 15:20’ye göre, İsa bu tanımların hepsine uymaktadır.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İbraniler’in yazarı da aynı noktanın altını çizer. “Tanrı eski zamanlarda, peygamberler aracılığıyla birçok kez ve çeşitli yollardan atalarımıza seslendi. Bu son çağda da herşeyin mirasçısı olarak belirlediği ve aracılığıyla evreni yarattığı kendi Oğluyla bize seslenmiştir” (İbraniler 1:10).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Lewis Sperry Chafer şöyle diyor:[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yaratma işlevi, hiçbir şeyle karşılaştırılamayacak bir olaydır. Tanrı, maddeyi tamamen yokluktan var etmiştir. Yani, hiçlikten bir şey üretmiştir. Hiçlikten, sadece hiçliğin çıkacağı açıktır. Kutsal Kitab’ın bildirisine göre, her şey Tanrı’nın sonsuz kaynaklarından varolmuştur. Var olan her şeyin kaynağı Tanrı’dır. Dünyanın var oluşu, Romalılar 11:36’da da belirtildiği gibi, Tanrı’nın iradesinin sonucudur: “Her şeyin kaynağı O’dur; her şey O’nun aracılığıyla ve O’nun için var oldu” (Romalılar 11:3;6). Bu ayette her şeyin yaratıcısının Tanrı olduğunu görüyoruz. Fakat Koloseliler 1:16-17’de her şeyin Mesih tarafından ve Mesih için yaratılmış olduğu yazılır. Bu ayette, Mesih’in her şeyden önce olduğu ve her şeyin O’nun aracılığıyla yaratılmış olduğu belirtilmektedir. 9[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Yaşam Kaynağı[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]
Yaradılışın en önemli anı, Tanrı’nın insanı şekillendirmesi ve nefes borusuna yaşam nefesini üflemesidir (Tekvin 2:7). Tanrı Tesniye 32:39’da “…Ben’den başka Tanrı yoktur,” dedikten sonra, Kendisinin “yaşam verici” olduğunu söyler. (karşılaştırınız; Mezmur 36:9).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İsa şöyle der: “Baba nasıl ölüleri diriltip onlara yaşam veriyorsa, Oğul da dilediği kişilere öylece yaşam verir” (Yuhanna 5:21). İsa, Lazar’ı ölümden diriltmeden hemen önce “diriliş ve yaşam Ben’im” (Yuhanna 11:25) der. Hatta daha öteye gidip, sonsuz yaşamın vericisinin Kendisi olduğunu söyler: “Onlara sonsuz yaşam veririm…. BEN ve Babam biriz” (Yuhanna 10:28, 30). İsa Kutsal Yazılar’ın (Eski Antlaşma’dan bahsediyor) Kendisine tanıklık ettğini söyledikten sonra, “yaşama kavuşmak için bana gelmek istemiyorsunuz” der (Yuhanna 5:40).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Günahların Bağışlayıcısı[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]“Fesatların, suçların ve günahların” tek bağışlayıcısı Tanrı’dır (Çıkış 34:7; bkz Nehemya 9:17; Mezmur 86:5; 130:4; İşaya 55:7; Yeremya 31:34; Daniel 9:9; Yunus 4:2). Tanrı’nın Oğlu İsa da günahları bağışlayabilir. Koloseliler 2:13 ve 3:13 suçların bağışlayıcısının İsa olduğunu söyler. İsa, Elçilerin İşleri 26:18’de Pavlus’a şöyle der: “Bana iman ederek günahlarının affina kavuşsunlar ve kutsal kılınanların arasında yer alsınlar” (Elçinlerin İşleri 26:18).[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Markos 2:1-12’de, felçli bir arkadaşlarının iyileştirilmesi için bazıları İsa’ya gelirler. İsa, bir evde vaaz etmekteyken, adamı bir baca deliğinden İsa’nın ayak ucuna gelecek şekilde uzatırlar. Onların bu imanına şaşıran İsa felçliye dönüp, “Oğlum, günahların bağışlandı” der. Kalabalıktan bazıları İsa’nın bu davranışından dolayı; “Ne kibir! Ne küstahlık!” diye düşünmüşlerdir. İsa Tanrı olmasaydı, felçli adamın günahlarını nasıl bilebilirdi? Elinde böyle bir güç varmış gibi nasıl davranabilirdi? İsa’nın vermiş olduğu karşılık açıktı. Küstah birisi gibi davranmıyordu. Doğruyu söylüyordu. Bunun kanıtı da şuydu: “İnsanoğlu’nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye…. Sonra felçliye, ‘Kalk, döşeğini topla ve evine git!’ dedi.” Adam döşeğini toplayıp kalktığında herkes şaşakalmıştı.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bu pasajla ilgili (özellikle Markos 2:7) Grekçe dilbilgisi uzmanı A.T. Robertson şöyle der:[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Onlara ( Yahudilere ) göre, İsa’nın Kendisini Tanrı olarak görmesi büyük bir hakaretti. Mantıksal olarak doğru düşünüyorlardı. Bu sözlerin tek mantıksal açıklaması, İsa’nın iddialarını doğrulayan, Tanrı’yla özel bir ilişki içerisinde olma olasılığı bulunmaktadır. İşte, İsa’nın tanrısallığı üzerine iki güç bu noktada çakışmaktadır. İsa, sadece Tanrı’ya ait bir imtiyaz olan günahları bağışlama hakkını, felçli adamı iyileştirerek kanıtlamıştır. 10[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Robert Alan Cole, Markos İncilini yorumlarken bu pasaja çeşitli şekillerle bakılması gerektiğini belirtir. Fakat bu çeşitlerin hepsinin bir anlamda birleştiğini söyler. Cole bu pasajı şöyle (ayet 10, 11) açıklar:[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bu pasajı anlamanın iki yolu vardır. Her iki yoldan da verimlidir, ve eğer sonuna kadar giderseniz, tek anlamda birleşirsiniz. Birinci yorum şu şekilde açıklanabilir; ‘Sadece Tanrı’nın günahları bağışlayabileceğini söylüyorsunuz? Fakat, size aynı güce sahip bir kişiyi göstereceğim…’ Böylece bu konuşma, İsa Mesih’in Tanrı’yla eşdeğer olmasına kadar uzanır.” 11[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bağışlama üzerine verdiği bir derste günümüz yazarlarından Josh McDowell şöyle demiştir;[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Bağışlama kavramı beni bir süre rahatsız etmişti, çünkü tam olarak bağışlamanın ne demek olduğunu anlamamıştım. Bir gün, bir felsefe dersinde Mesih’in tanrısallığıyla ilgili bir soruyu cevaplarken, Markos 2’deki ayetlerden alıntı yaptım. Asistanlardan biri, Mesih’in bağışının O’nun tanrısallığını yansıttığıyla ilgili sonucumu doğru bulmadı. Kendisinin bir kişiyi bağışlayabileceğini, fakat bunun, kendisini Tanrı yapmayacağını belirtti. Bu asistanın sözleri beni biraz düşündürdü. Dini önderlerin Mesih’e neden tepki göstermiş oldukları beni şaşırmıştı. Birisine “seni bağışladım” diyebilirsiniz, fakat bunu sadece size karşı suç işlemiş bir kişiye söyleyebilirsiniz. Başka bir deyişle, bana karşı suç işlerseniz, sizi bağışladığımı söyleyebilirim. Fakat Mesih’in yaptığı bu değildi. Felçli kişi Baba Tanrı’ya karşı suç işlemişti ve bunun üzerine İsa yetkisini kullanıp “günahların bağışlandı” demiştir. Tabii ki bize karşı yapılan haksızlıkları bağışlayabiliriz, fakat Tanrı’dan başka hiçkimse, hiçbir şekilde, Tanrı’ya karşı işlenmiş olan bir suçu bağışlayamaz. İsa, Tanrı’ya karşı işlenmiş olan bir suçu bağışlamıştı.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İsa’nın günahları bağışlama gücü, Tanrı’ya ait olan bir imtiyazı kullanmasının güzel bir örneğidir.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Şifa Veren Rab
[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Çıkış 15:26’da Yahve şöyle der: “Ben, size şifa veren Rabbim.” Tanrı’nın yüzyıllar boyunca şifa armağanını insanlara vermiş olduğu doğru olsa da, hiç kimse bu yetkiyi İsa’nın kullanmış olduğu gibi kullanmamıştır. İlk inanlılar bu yetkiye inanmışlardı ve İsa Mesih adıyla şifa verip, insanlardan cinleri kovmuşlardı (Matta 10:1; Markos 9:38; Luka 10:17). İsa’nın düşmanları korkuya düşmüştür (Yuhanna 9:24). Aklı başında olan hangi insan, kendi adıyla insanlara şifa verdiğini ve cinleri kovduğunu söyleyebilir? Böyle bir iddia sadece Tanrı’ya ait olan görkemi kendi üzerine almak olurdu.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]İsa, şifa gücünün bir parçası olarak, cinlere karşı yetki sahibi olduğunu iddia etmiştir (Matta 12:22-29). Cinler bile O’nun “Tanrı’nın Kutsalı” ve “Tanrı’nın Oğlu” olduğunu itiraf ederler (Markos 1:24; 5:7; Luka 4:34). İlk İnanlılar Topluluğu, tüm meleklerin, hükümranlıkların ve güçlerin O’na itaat ettiğini anlamıştı (1. Petrus 3:22). Elçilerin İşleri 9:34’te Petrus felçli bir adamla karşılaştığında, “Eneyas, İsa Mesih seni iyileştiriyor” dedikten sonra, İsa Eneyas’ı iyileştirmiştir. İsa Mesih göklerde Tanrı olarak şifa veriyordu.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Kutsal Yazılar, Mesih’in tanrısallığıyla ilgili güçlü bir kanıttır. İsa Mesih’e, sadece Tanrı için kullanılan adlar ve ünvanlar verilir: Yahve, Tanrı, Alfa ve Omega, Rab, Kurtarıcı, Kral, Yargıç, Bedeli Ödeyen Kurtarıcı, Doğruluğumuz olan Rab. Tanrı’yla paylaştığı diğer ünvanlar ise Işık, Kaya, Koca, Çoban, Yaratıcı, Yaşam kaynağı, Günahların Bağışlayıcısı ve Şifa Veren Rabdir.[/FONT]
[FONT=Arial, Helvetica, sans-serif]Eğer İsa sadece Tanrı’ya ait olan adlara ve ünvanlara sahipse, yani Tanrı’ysa, O halde Tanrı’nın sahip olduğu özelliklere de sahip olması gerekirdi…. Bu özelliklere sahipmiydi? Kutsal Yazılar İsa’nın Tanrısal özelliklere sahip olduğunu öğretiyor mu? [/FONT]