Re: Eski Antlaşma Peygamberliklerini Yorumlama

#30457
Anonim
Pasif

Eskatolojik olarak peygamberliklere bakış:
Eskatoloji “son” anlamına gelen “eskaton” kelimesinden gelmektedir. Eskatoloji son günler, gelecekte olacak olaylar demektir. Eğer peygamberliği anlayabilirsek ancak o zaman sonra olacak olayları anlayabiliriz.
Yas.Tek.4:30 Burada Musa İsrail’in sürgüne gittiklerinde tövbe etmeleri gerektiğini söylüyor. “Sürgüne giderseniz son günlerde tövbe edeceksiniz ve geri döneceksiniz.” İsrail’in sürgünden dönmesi Musa’nın bakış açısına göre tarihin sonu. İsrail geri dödüğü zaman her şey yeni yapılacak. Sürgünden dönüş son günler, yani Tanrı’nın krallığının, yeni yaratılışın geldiği zaman demek.
Hoş.3:3-5Burada sürgünden ve sürgünden sonra olacaklardan bahsediyor. Peygamber bunların son günlerde olacağını söylüyor. Sürgün bitecek ve Tanrı halkı tamamen kurtulacak.
Özellikle Yeni Antlaşma son günler hakkında konuştuğunda üç ayrı zaman için konuşuyor. İsa’nın geldiği zaman, kilise zamanı ve İsa’nın yüceliği ile döndüğü zaman. Bütün bu sürece birden son günler deniyor. Çünkü sürgünden geri dönüş İsa’nın birinci gelişinde, şimdiki zamanda ve ikinci gelişinde tamamlanmış oluyor. Sürgünün geri dönüşü birden tamamlanmış olmuyor. Mesih’in birinci gelişi ile ikinci gelişi arasındaki zamana son günler diyoruz. Bu çok önemli.
Örneğin; 1.Tim.kitabında “Son günlerde yalancı öğretmenler, imandan geri dönüşler olacak” diyor. Ama ne yazık ki bazı insanlar bunun sadece İsa’nın ikinci gelişinden bahsettiğini söylüyorlar. Ama Pavlus bunları Timoteos’a yazmıştı. Zaten o dönemde kilisede bu tür olaylar oluyordu.
Yer.29:10 Yeremya sürgünün 70 yıl süreceğini söylüyor. O zaman sürgün 70 yıl içinde bitmiş olmalıydı. Ama Kutsal Kitab’a baktığımızda bunun böyle olmadığını görebiliriz. İÖ.538 de küçük bir dönüş oldu. Ama bu dönüş başarısız oldu. Tam bu dönemde Daniel peygamberi görüyoruz.
Dan.9:1-2 Daniel burada Kutsal Kitab’ından Yeremya’yı okuyor. Yeremya’da sürgünün 70 yıl süreceği yazılıydı. Ama Daniel bir problem olduğunun farkında, çünkü 70 yıl dolduğu halde henüz sürgünden dönüşle ilgili bir gelişme yok. Bunun üzerine sürgünün bitmesi için Tanrı’ya yalvarıyor, uzun uzun dua ediyor.
Daniel “Biliyorum halk hala tövbe etmedi. Ama lütfen bizi bağışla” diyor. Daniel merhamet için dua ediyor.
Dan.9:20-21 Duasına cevap olarak hemen Cebrail aracılığı ile Tanrı’dan bir mesaj geliyor. Cavebın hemen gelmesi bu konuda Tanrı’nın ne kadar kararlı ve kesin olduğunu gösteriyor. Aslında Tanrı’nın fikri zaten belliydi.
Dan.9:24 Yeremya 70 yıl demişti. Tanrı Daniel’e “70×7=490 yıl olacak” dedi. Daha önceden Levililer kitabında Tanrı bu kuralı vermişti. “Lanet geldiğinde eğer tövbe etmezseniz 7 kat daha artacak.” Aslında dünyadaki antlaşmalardan farklı değil. Eğer antlaşmaya göre davranırsanız çözümü de gelecek.
Bazı kişiler ise peygamberlerin gelecek hakkında söylediklerini yorumlarken herşeyin tam olarak peygamberlerin söylediği gibi olmalı diye düşünüyorlar. Kocaman bir yap boz gibi görüyorlar. Küçük bir parçayı alıp uygun bir yere yerleştirmeye çalışıyorlar. Bir o tarafa bir öbür tarafa döndürüyorlar. Yine de uymazsa bu kez peygamberlikleri o yere uydurmaya çalışıyorlar. Daha sonra da bu uydurulmuş parçaları birbirine ekleyerek ya da daha önce uydurulmuş parçalara uydurarak öyküyü tamamen yeniden oluşturuyorlar. Bu bölümden birazcık ayet, başka bölümden bir ayet, üç ayet başka taraftan alıyorlar ve bunların hepsini birleştirip bir çerçevenin içine bir bütünmüş gibi bu ayetleri yerleştiriyorlar. Ondan sonra da Kutsal Kitap’ta bulunmayan bir şekilde “Gelecek böyle olacak” diyorlar.
Tanrı Yeremya aracılığı ile pozitif bir peygamberlik veriyor. “70 yılda sürgün bitecek.” Günah devam ediyor, tövbe etmiyorlar. Peygamberliğin yönü değişiyor. Pozitifken negatif oluyor. Bu hipotetik (varsayımsal, farazi) olarak olacak olanlar. Tanrı bir teklif veriyor. Ama halk bu teklifi değerlendiremiyor. Bunun üzerine Tanrı Daniel aracılığı ile negatif bir peygamberlik veriyor. “Sürgün 7 kat uzatıldı.” Sürgün kendi kendini çoğaltıyor. Daniel “Sürgün bitmeden önce İsrail’in üzerine 4 krallık hükmedecek” diyor. Babil, Pers, Grek ve ondan sonra da bilinmeyen bir krallıktan bahsediyor.
İsa gelmeden önce de tövbe etmediler. Bu yüzden Vaftizci Yahya halkı tövbeye çağırıyordu. Çünkü Tanrı’nın krallığının gelmesini sağlayacak olan tek yol tövbeydi. Tanrı bakiyenin tövbe etmesini kabul ediyor ve sürgünün sonu başlıyor. Mesih İsa döndüğünde Tanrı halkı sürgünü tamamen bitmiş olacak.
Bazı insanlar sadece İsa’nın ikinci gelişine odaklanıyorlar ve kendi yaşamları, aileleri, hizmetleri ya da kiliseleri ile ilgili bütün kararları buna göre veriyorlar. Dünyanın gidişi hakkında gerçek dışı bir sonuca varıyorlar. Müjdeleme anlayışı değişiyor. İnsanları tövbe etmeye zorluyorlar. Tek nokta tövbe etmek oluyor sanki, eğitim almak ya da planlar yapmak önemli olmuyor.
En önemli hatamızda bizim eskatolojimizin siyasi kararlarımızı etkilemesi olur. Bu konuda dikkatli olunmazsa 3.Dünya Savaşı çıkabilir. Bu gibi şeyler pratik uygulamaya geçerse büyük problemler çıkarabilir.
Tanrı halkının günahları bu vaadi ittirmeseyedi Eski Antlaşma’daki peygamberlikler bir anda gerçekleşecekti. Ama günahlar 490 yıl geri itti. Bu sadece etkilerden biri. Yeni Antlaşma zamanı başladığında tekrar halkın günahları geri itti. İsa’yı ret ettiler. Mat.23:37
Bir tek noktayı alıp ona yakından dikkatle bakarsanız. Bu nokta büyüyecek, büyüyecek. Nokta genişleyecek. İşte Yeni Aantlaşma’da son günler hakkında bu şekilde konuşuyor. İsa kendisi hardal tanesi benzetmesini yapıyor. İsrail halkı bir nokta gibi düşünüyordu. Bir anda herşey olacak. Bu yüzden de Müjdeyi anlamadılar ve ret ettiler. Ama İsa “Evet, bir nokta gibi ama ona yakından hatta çok yakından dikkatli bir şekilde bakın” dedi. Aslında Yeremya ve Daniel’den sonra İsa’da aynı şeyi söyledi. İsrail’in dönekliği, İsa’yı ret edişi krallığın gelişini yeniden tekrar etkiledi.
Vaftizci Yahya vaftize başladı. Ondan sonra İsa’yı vaftiz etti. Birkaç hafta sonra Yahya hapise atılıyor. Mesih geldi, o zaman problem ne, ben neden hapiteyim yoksa sen Mesih değil misin? Çünkü Vaftizci Yahya peygamberlikleri biliyordu. Mesih gelir gelmez peygamberlik yerine getirecekti ve İsrail kurtulacaktı. İsa Mesih’ti ama söylenilen peygamberlikleri yapmıyordu. Öğrencilerini İsa’ya gönderiyor ve soruyor. “Beklediğimiz Sen misin yoksa başkasını mı bekleyelim?” İsa Yahya’ya şifreli bir cevap gönderdi. “Kötürümler yürüyor, körler görüyor, cüzzamlılar iyileşiyor.” Yeniden yapılanmayı tarif ediyor. Bu şifre ile kendisinin Mesih olduğunu kanıtlıyor. Yahya’ya “Mesih’in yapması gerekenleri yaptım, biliyorsun ki geri kalanları da yapacağım. Bana güven, ben Mesihim” diyor. Bu Hıristiyan inancının doğası. Mesih’in yaptıklarının yeterli olduğunu görerek daha sonra da yapacaklarını iman etmektir. Yapması gerekenleri yapacağına inanmaktır. Sadece kurtuluş getirdiği için İsa’ya inanamazsınız. Çünkü daha kurtuluşun bütün doluluğunu getirmedi. Sadece içimizi kurtardı. Bedenlerimiz, yeryüzü henüz kurtulmadı. Bize yeni bir beden verecek. Yeni bir dünya gelecek. Bütün dünya Tanrı’nın tapınağı olacak. Kötülüğün sona erecek. Ölüm ,acılar, gözyaşı bitecek. Şeytan ve sülalesi atılacak. Bunlar için bekliyoruz. Tanrı halkının tövbesizliği bu süreyi geciktiriyor.
Bu noktada şunu anlıyoruz. Sadece Kutsal Kitab peygamberliklerini okuyarak ne olacağını bilemeyiz. Çünkü müdahale eden tarihi ihtimaller vardır. Olacak olanla olması gerekenler arasındaki müdahale eden tarihi ihtimaller. Tabi ki Tanrı ant ettiği şeyleri yapacak. Ama ne zaman yapacağı, kimler dahil olacağı, ne kadar mükemmel olacağı değişebilir.
Mesih’in gelişi baba tarafından biliniyor ve tamamen sonsuzluktaki bir karar bu yüzden de değişmeyecek. Ama aynı zamanda Kutsal Kitap bizim sorumlu olduğumuzu da söylüyor. Yunus 40 günde Ninova yok edilecek dediğinde halk dua etmeye, oruç tutmaya başlıyor. Ağlıyorlar ve ondan sonra da “Tanrı belki merhamet eder” diyerek bekliyorlar.
Diğer bir örnek 2.Sam.kitabında Natan peygamber Davut’a “Oğlun ölecek” dediğinde Davut “Tamam nasıl olsa peygamber ölecek dedi hiçbirşey yapamam” demedi. Dua edip oruç tuttu. Çocuk öldüğünde oruç tutup dua etmeyi bıraktı. İnsanlar Davut’a “Neden çocuk ölünce dua edip oruç tutmayı bıraktın” diye sordular? Davut onlara “Tanrı belki merhemet edecekti, ama şimdi öldü” dedi. Biz olsak peygamber böyle söylediyse hemen cenazeyi hazırlardık. Ama Kutsal Kitap adamları böyle yapmadılar.
Yoel 3:14Bu peygamberliği duyduk. Oruç tutup dua edelim. Kim bilir Tanrı merhamet eder? Tanrı kızgınlıkta yavaş merhamette hızlıdır.
Bu üç negatif peygamberlikte de insanlar negatif peygamberliklerin sonuçlarını durdurmak için gayret ettiler. Eğer negatif bir peygamberlik varsa tövbe etmelisiniz. Tehdit bizi bir şey yapmak için motive etmektedir. Biz Yahya’nın durumundayız. Umulan süreden biraz daha uzun bir süre. Belki daha uzun. Daha ne kadar uzun olacağını kimse bilemez. Vahiy 6.bölümde gökteki şehitler “Yeryüzüne adaletin gelmesi daha ne kadar sürecek.” Gökte buna dua ediyorlar. Aynı zamanda bizim dünyada neye dua etmemiz gerektiğini de söylüyorlar. Biz sürgünün uzaması konusundaki bu negatif peygamberliğe sahipken bu bizi motive etmeli.
2.Pet.3:10 Her şey yeniden olacak. Bu Tanrı’nın sözü. Buna bizim reaksiyonumuz ne olmalı?
2.Pet.3:11-12 Kutsal, Tanrısal bir yaşam sürerek Tanrı gününü çabuklaştırabiliriz. Acaba İsa neden 2000 yıldır gelmedi? Kutsal Kitap “Kilisenin Tanrı’nın gelini” olduğunu söylüyor. Gelin böyle mi görünmeli? Agustin diyor ki: “Onun gelini bir fahişe oldu, ama Onun fahişesi, Onu bırakmadı.” Tanrı’nın merhametinde güzelleşmeyi umuyoruz. Bir gün bütün nezaketiyle İsa dünyaya gelecek ve gelinini bütünüyle temizleyecek. Ondan sonra da düğün olacak. Bu bizim umudumuz. Bu Daniel’in umudu. Daniel Tanrı’ya “Buna layık olmadığımız halde bize merhamet et” diye yalvardı. Biz de bugün hala Tanrı’nın merhameti için dua ediyoruz. Mesih’in gelini güzel olduğu kadar güzel olmaya çalışalım.