Her Durumda Tanrı’ya Güvenmek

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25924
    Anonim
    Pasif

    Her Durumda Tanrı’ya Güvenmek (Dr. Billy Graham)

    İsa, Tanrı’nın Egemenliği’ne girmeden önce çocuklar gibi olmamız gerektiğini söylemişti. Çocuklar bağımlıdırlar, anne ve babalarının bakımına muhtaçtırlar. İlişki ve konumları nedeniyle yoksul değildirler. Ancak anne – babalarıyla kurulu bir ilişkileri olmasaydı, çaresiz ve gerçekten yoksul olabilirlerdi. Mesih’e geldiğimizde harika bir şey hemen gerçekleşir. Tanrı’nın çocukları oluruz. Oğulları ve kızları olarak ailenin bir parçası haline geliriz.

    ‘Kendisini kabul edenlerin tümüne – O’nun adına iman edenlere – Tanrı’nın çocukları olma yetkisi verdi. Onlar doğal kan ilişkisinden, bedenin ya da Tanrı’nın isteğinden doğmadılar; Tanrı’dan doğdular’ (Yuhanna 1: 12 –13).

    Kutsal Kitap, bu büyük gerçeği resmetmek için ‘evlat edinme’ fikrini kullanır. Bir zamanlar Tanrı’ya yabancıydık, haklarımız ya da ayrıcalıklarımız yoktu. Ama Mesih’te, ailesine kabul edildik (Efesliler 1:5 – 6).

    Ayrıca Galatyalılar 3:26’da şöyle okuyoruz: ‘İsa Mesih’e iman aracılığıyla hepiniz Tanrı’nın çocuklarısınız’.

    Tanrı’nın çocukları olarak O’na bağımlıyız. Kutsal Kitap: ‘Bir baba çocuklarına nasıl acırsa, Rab’de kendisinden korkanlara öyle acır’ (Mezmur 103:13).

    Bağımlı çocuklar yiyecek, giyecek ve barınakları için kaygılanarak zaman geçirmezler. Her şeyin anne-babaları tarafından sağlanmasını beklerler ve beklemeye de hakları vardır.

    İsa, Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz ya da ne giyeceğiz diye düşünmeyin. Önce Tanrı’nın Egemenliği’ni arayın … ve tüm bunlar size sağlanacaktır’demişti (Matta 6:31-33).

    Rahatımızdan Tanrı sorumlu olduğu için, tüm kaygılarımızı O’na yüklememiz söylenir, çünkü O bizi kayırır (1.Petrus 5:7).

    İsa Tanrı’ya bağımlı olduğumuz için, ‘Yüreğiniz sıkılmasın!’ der (Yuhanna 14:1).

    Tanrı bizlere, ‘Yükü ben alıyorum, hiç düşünmeyin, bana bırakın’ der.Bağımlı çocuklar gereksinimlerini söylerlerken çekinmezler. Eğer bunları cesaretle bildirmezlerse anormal davranmış olurlar. Tanrı, bağımlı çocuklarına şöyle der:

    ‘Lütuf tahtına tam güvenle yaklaşın. Öyle ki, yardıma ihtiytaç duyduğunuzda merhamet ve lütuf bulasınız’ (İbraniler 4:16).

    Tanrı, yaşamında gerekenler için O’na bağımlı olduğumuzun çok iyi farkındadır. İsa bu nedenle, ‘İsteyin, size verilecektir. Arayın, bulacaksınız. Kapıyı çalın, size açılacakatır’ demiştir (Matta 7:7).

    Bugün size sıkıntı veren nedir? Yüreğinizi ağırlaştıran, başa çıkamadığınız bazı sorunlarla mı karşı karşıyasınız? Bu sorunlar, ne olacağını bilmediğiniz için sizi kaygılarla mı dolduruyor? Dinleyin: Mesih’e iman aracılığıyla Tanrı’nın bir çocuğu olarak, sizi sevdiğini ve size yardım edecek gücü olduğunu bilerek bu kaygılarınızı Mesih’e yükleyebilirsiniz. Bazen sorununuzu çözebilir, bazen de soruna katlanabilmeniz için güç verir. Ama her zaman O’nda dinlenebilirsiniz.

    ‘Hiçbir’ konuda kaygılanmayın. Her konuda dua ve dilekle, şükran dolu bir yürekle isteklerinizi Tanrı’ya bildirin. Tanrı’nın insan kavrayışını aşan eseniği, Mesih İsa’da yüreklerinizi ve akıllarınızı kale gibi koruyacaktır’ (Filipililer 4:6-7).

    Konuşmak için Tanrı’yla her gün bir araya gelen kişi mutludur. Her sabah, güne başlamadan önce Tanrı’yla geçirilen yalnızca on beş dakika bile görüşlerimizi değiştirip pillerimizi doldurabilir. Ama, cennet depolarından akan bu mutluluk ve sınırsız yararlar Tanrı’yla olan ilişkimize dayanır. Tanrı çocuğu olmanın yükümlülükleri kesin bağımlılık, ve kesin teslimiyettir. Yalnızca Tanrı çocukları kendilerini mutluluğa doğru götüren bu şeyleri almaya yetkilidirler ve O’nun çocuğu olmak için, iradenin O’na teslimiyeti gerekir. Zenginleştirilmeden önce yoksulluğumuzu kabullenmeliyiz. Evlat edinilerek çocukları olmadan önce muhtaç olduğumuzu itiraf etmeliyiz.

    İnsan iyiliğimizin, Tanrı gözünde kirli paçavralardan farksız olduğunu gördüğümüzde ve inatçı iradelerimizin yokedici gücünün farkına vardığımızda, başka hiçbir şey olmadan yalnızca iman aracılığıyla Tanrı’nın hak etmediğimiz iyiliğine olan kesin bağımlılığımızı kavradığımızda, mutluluk yoluna girmişizdir.

    İşler aracılığıyla Tanrı’yı arayamayız – O’nu ancak lütuf ve iman yoluyla tanımak mümkündür. Mutluluk ve cennete iyi işler yaparak ulaşamayız; ahlakımızı düzelterek, kendimizi yenileyip daha iyi bir hale koyarak başarılı olamayız. Kurtuluş, Mesih aracılığıyla Tanrı’dan hak etmediğimiz bir armağan olarak gelir.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.