Dinsizlik ve Mesih Arasında Gidip Gelmeler…

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #27825
    Anonim
    Pasif

    Merhaba,
    Çok uzatmadan hikayemi anlatacağım.

    Şu an yaşım 20 ve bundan yıllar önce, ben orta okudayken Tanrıyı aramaya başladım. 8. sınıfa geldiğimde Kur’an okumaya başladım Ama hiç aklıma yatmıyordu ve inanmıyordum kur’an’da yazanlara. Sonrasında Tanrıyı reddettim, dini reddettim.
    Aradan 1 yıl geçmişti. Ben sürekli okuyordum. Felsefi ideolojiler vs. Yeri geldi nihilist oldum, yeri geldi determinist oldum yeri geldi ateist yeri geldi deist oldum. Ama hiç müslüman olmadım. Evrime inanırdım. Ki hala inanıyorum. Evrimin insanın değerini azalttığını düşünmüyorum. Evrim çok farklı bir konu bence. Her neyse yıllarca hep böyle geçti.
    Bir gün gene 8. veya lise 1 deyken bir rüya gördüm. Sanırım hayatımın sonuna kadar unutamayacağım. Belki bilinçaltı olabilir bilmiyorum.
    Bir kumsaldayım. sol tarafım deniz öteki tarafım çok dik bir dağ. bende ortadayım. Etrafımda hep tanıdığım insanlar, odun taşıyorlar, bir şeylerle ilgileniyorlar. – o zamanlar hristiyanlığı biliyorum ama hem yaşımın küçüklüğünden gelen bilgisizliğim hem de hiç araştırmamış olmamdan dolayı mesihi bilmiyorum – Ve onların ortasında beyaz giyimli, üstü başı yırtık gözleri, elleri ayakları bağlı dizlerinin üstüne çökmüş biri var. Şu anki Mesih figürlerine benziyor. Orada öylece duruyor ve herkes görmezden geliyor onu. Üzülüyorum ve tam yanına gidecekken yerde Kur’an görüyorum. Elimi uzattığımda Tanrım günahlarımı affet gibisinden bir yazı, kağıt ilişiyor elime. Ve o kağıdı Kur’anın arasına koyuyorum ve uyanıyorum. Belki orada gördüğüm Kur’an değildi, Kutsal Kitaptı bilemiyorum ama bilgisizliğimden dolayı Kur’an olarak yorumlamıştım rüyamı. Şimdi o adamı Mesih olarak yorumluyorum. Sanki orada bir şeyin cezasını çekiyor gibiydi o adam. Sanki Mesih’in yaşadıklarını anlatmaya çalışıyordu o rüya. Belkide kur’an ona gitmem için bir engeldi bilemiyorum. Her neyse;
    Bir kaç yıl sonra, lise 3’e başladığımda Altıntepe’deki protestan kilisesine gitmiştim yeniden doğuş kutlamaları için meraktan. O gün incil hediye edilmişti katılanlara. Eve gittiğimde İncil’i okumaya başladım ama daha önce hiç aklıma gelmemişti Hristiyanlığı, Mesih inancını. Dediğim gibi okumaya başladım. Ve çok hoşuma gitmişti. Yıllar önce okuduğum kur’anın tam tersiydi resmen. Korkmak yerine, huzurla mutluluk ile dolmuştum. Doğruyu bulduğumu hissediyordum. Ve iman etmiştim. İman ettikten kısa bir süre sonra imandan döndüm. Çünkü yeterli bilgiye sahip değildim ve imandan dönmek için çok müsaittim. Bir şey okusam hemen acaba mı sorusu oluşuyordu kafamda.
    1 yıl sonrasında tekrar iman ettim. Ve eskiden gittiğim kiliseye gittim ve bir abi beni hatırladı orada. Eskiden de gelmiştin dedi vs biraz sohbet ettik. Sonrasında ibadetlere katıldım bir kaç hafta, dua toplantılarına gittim. Vaftiz olmak için kutsal kitap derslerine katıldım ama daha sonra gene imandan döndüm.
    Şimdi ise aradan gene 1-2 yıl geçti ve ben elime bir kaç aydır incil alıp okuyorum. Bütün sıkıntımı, derdimi alıyor içimden. Şimdi tekrar iman etme yolundayım. Kendime tam anlamıyla imanlı diyemiyorum çünkü tekrar dönersem diye korkuyorum. Ve dönmemek için kendimi bu konuda geliştiriyorum daha çok okuyorum. En saçma soruları soruyorum. Ve bilgim arttıkça inancım daha da artıyor. Umarım kendimi bilgi ve iman konusunda hazır hissettiğimde vaftiz olmak için daha fazla beklemem.

    Benimde hikayem bu şekilde.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.