Paskalya nasıl zehir oldu?
Erdoğan Aktaş yazdı… HaberTurk.Com

19.04.2009 18:28
Güneşli, güzel bahar sabahında telefonum çaldığında çok mutlu olmuştum. Uzun süredir görüşmediğim arkadaşım beni arıyordu. Sevinçle telefonu açtım, fakat karşı taraftan gelen ağlamaklı ses tonu karşısında ne yapacağım şaşırdım.
“Hayırdır? Ne oldu?” diye sorabildim, kötü bir haber almaktan korkarak. O da hemen anlatmaya başladı. Arkadaşım, ailesiyle birlikte uzun süre sonra Paskalya Bayramı’nı kutlamak üzere bir araya gelmiş. Tıpkı Müslüman dünyanın bayramı gibi, onlarda en güzel kıyafetlerini giyip, kucaklaşmışlar. Sonra tüm Hıristiyan alemi için son derece önemli olan Patrikhane’ye doğru yola çıkmışlar. İşte onu gözyaşlarına boğan olaylar da bundan sonra gelişmiş. Sadece arkadaşımı değil, başta Yunanistan olmak üzere, birçok ülkeden otobüslerle ibadet için Patrikhane’ye gitmek isteyenleri de.
Türkiye’nin Hristiyan vatandaşları Eyüp’e yaklaştığında, bir de ne görsünler, Patrikhane’ye giden yolların hepsi kapalı. Polis trafiği kesmiş ve Patrikhaneye gitmek isteyenlere bambaşka yollar tarif ediyor. Herkes şaşkın ne yapacağını bilemiyor. Bütün yollar deneniyor ama ibadetlerini yerine getirmek için, o kutsal günde Patrikhane’ye ulaşamıyorlar.
Arkadaşım nedenini araştırınca ortaya çıkıyor ki; Kadir Has Üniversitesi’nin düzenlediği koşu yarışması için bütün trafik akışı değiştirilmiş. Bana da gözyaşlarına boğularak anlattı:
“Ben de bu ülkenin vatandaşıyım. Ben de Türkiye için yaşadım, var oldum, tıpkı ailem gibi. Ama nedense bizim için en önemli günde ibadethanemize giden yollar kapatılıyor. Bunu hiç kimse düşünmüyor mu? Nasıl böyle büyük bir hata yapılıyor? Ben bu işte bir art niyet düşünmek istemiyorum, ama aklıma da başka bir şey gelmiyor. Çünkü Paskalya’nın hangi gün olduğunu bütün dünya bilir.”
Söyleyecek hiçbir şey bulamadım. Öyle ya, bütün dünya Hristiyanlarının kutladığı ve ibadethanelerine koştuğu gün, yine bütün Ortodoks Hristiyan alemi için en önemli nokta, Fener Patrikhanesi’ne giden yollar kapatılıyor.
Üstelik bu rezalete neden olan Kadir Has Üniversitesi’nin kampusu de neredeyse Patrikhane’nin kapı komşusu. Yani Paskalya’yı bilmemesi mümkün değil ama yine de bu rezalete ortak oluyor, imza atıyor.
Hadi Kadir Has Üniversitesi, basit bir tanıtım faaliyeti için böyle bir hata yapıyor, peki ya İstanbul Valiliği’ne ne demeli? Nasıl oluyor da, Hristiyan vatandaşlarımıza yardımcı olacağına, Patrikhane’ye giden yolları kapatıyor?
Sadece Türk vatandaşı olan Hristiyanlar değil, yurtdışında otomobilleri ve otobüslerle gelenler de yollar da rezil oluyor. Saatlerce çile çektikten sonra bazıları Paskalya Ayini’nin sonuna yetişebiliyor.
Kimisi de gözü yaşlı tekrar evinin yolunu tutuyor.
Oysa Paskalya, tüm dünyayı İstanbul’a çekecek bir gün olarak hazırlanamaz mı?
Medeniyetler İttifakı’na liderlik yapan bir ülke olarak Türkiye’ye, farklı dindeki yurttaşların yolunu kapamak değil, açmak yakışır.