özgür irade ?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #27814
    Anonim
    Pasif

    ‘ÖZGÜR İRADE’ DİYE BİRŞEY VAR MI ?

    Tanrı herşeye ama herşeye EGEMEN ise, nasıl ‘özgür irade’ diye birşeyden bahsedebiliriz? Üstelik, Rab’bin ‘Tamamen Egemen’ olduğunu gösteren, o kadar çok ayet var ki. Meselâ:

    *** İnsan aklıyla çok şey tasarlayabilir, ama dilin vereceği yanıt Rab’dendir(Sül. Özdeyiş.16:1)
    *** Kişi yüreğinde gideceği yolu tasarlar, ama adımlarını Rab yönlendirir(S.Ö.16:9).
    *** İnsan kura atar, ama her kararı Rab verir(S.Ö.16:33).
    *** İnsan yüreğinde çok şey tasarlar, ama gerçekleşen Rab’bin amacıdır(S.Ö.19:21).
    *** İnsanın adımlarını Rab yönlendirir (S.Ö.20:24).
    *** Kralın yüreği Rab’bin elindedir; kanaldaki su gibi onu istediği yöne çevirir(S.Ö.21:1).
    *** At savaş günü için hazır tutulur, ama zafer sağlayan Rab’dir (S.Ö.21:31)
    *** “İnsanın yaşamını kendi elinde olmadığını, adımlarına yön vermenin ona düşmediğini biliyorum, ya Rab” (Yeremya 10:23).

    Bu kadar çok, bu kadar güçlü ayetler var iken, nasıl ‘ÖZGÜR İRADE’den bahsedebiliriz? Ama, diğer taraftan da, Rab bu kadar herşeye EGEMEN ise, ben niye suçlu veya GÜNAHKÂR oluyorum. Benim yaptıklarımdan ben sorumlu değilsem, Tanrı’nın gazabı niye benim üzerimde, beni ebediyen cayır cayır yanmaya mahkum ediyor.

    CEVAP : Bütün yukarıdaki ayetlerde ve Kutsal Kitap’ta bulunan tüm diğer ayetlerde, Rab hiçbir zaman benim MANEVİYAT’ıma müdahale etmiyor. Yani, ‘kötü kişiyi iyiliğe’; ‘iyi kişiyi kötülüğe’ zorlamıyor. Tanrı kimseyi günaha zorlamadığı gibi, kimseyi de iyiliğe zorlamıyor. Çünkü bunun hiçbir değeri olmaz.

    Yakup 1:13-15 şöyle diyor: Ayartılan kişi, “Tanrı beni ayartıyor” demesin. Çünkü Tanrı kötülükle ayartılmadığı gibi, KENDİSİ DE HİÇKİMSEYİ AYARTMAZ. Herkes kendi arzularıyla sürüklenip, aldanarak ayartılır. Sonra arzu gebe kalır ve günah doğurur. Günah olgunlaşınca da ölüm getirir.

    Ben kötüysem, kötü düşünebilirim, kötülük planları yapabilirim, uygulamasına da geçebilirim. Ama neticesi Rab’be bağlıdır. Ben düşmanımın arkasından kurşun sıkar, nacak fırlatabilirim. Ama tutturup, tutturamamam Rab’bin kararıdır. Ama tutturamadım diye de ‘Masum’ sayılmam. Katil sayılırım. Benim özgür iradem vardır. İyilik ve kötülüğün de demek olduğunu bilirim. Kötülük yaparken, yaptığımın kötü olduğunu bilirim. Çünkü Rab bana vicdan diye birşey verdi. Buna rağmen kötülük yapmam, ne kadar EVİL (şeytanî) olduğumu gösterir.

    Rab kralın veya herhangi birinin yüreğine hükmederken, onu ‘kanaldaki su gibi’ yönlendirirken, onu zorla ‘iyi’ veya zorla ‘kötü’ yapmıyor. “Bir duble daha iç, kocakarının evini birazdan soyarsınız” der ama bu arada bir trafik kazasından dolayı, kocakarının sokağı polis kaynar. İşte müdahale. Soyguncunun yüreği zorla değiştirilmedi. Ya da İsrail’e saldıran kalabalık Filistin’liler. Rab onların ‘at koşuşmaları’ seslerini duymasını sağlar ve onlar da ‘Eyvah! Büyük bir saldırıya uğruyoruz’ diye düşünerek, dehşet içerisinde oradan panik içerisinde kaçıyorlar. Yürekleri hiç değişmiyor. Onlar hala EVİL. Rab onları iyi veya kutsal yapmadı. Ama yüreklerine korku saldı.

    Rab kimseyi günaha zorlayamaz, zorlamaz. Zorlasa, Şeytan’dan beter olur ve bizleri yargılamaya hiçbir hakkı kalmaz. ‘İsa dünyamıza gelmiş ve günahsız yaşamış’ bunun ne anlamı kalır eğer Tanrı insanları günaha zorlarsa.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.