Öğretmenlikte Güç Gösterisi!

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26658
    Anonim
    Pasif

    Çağımız Hristiyan âleminde farklı dinlerin ve tarikatların ortaya çıkışında Mesih Ruhu karşıtlarının etkileri olmuştur. Onlara Mersih İsa’yı ve kurtarıcılığını müjdelemeğe gayret ettikçe içte sorunlarımız ortaya çıkıyor! ‘ Kadınlar Pastör ve öğretmen olur – olamaz ‘ tartışmalarını izlerken İNCİL’de var olan bir gerçek, biraz önce dikkatimi ve ilgimi çekti! İsa Mesih’in Rab ve Kurtarıcı oluşunu ortaya koyan güçlü bir özelliği daha var: Öğretmenlik Kudreti! Bunun altını çizelim kardeşler!

    ‘Ne idi İsa Mesih’in öğretilerinin insan öğretilerinden farkı?’ diye sormuyorum. Bu soru, fani olan insanlar için sorulabilir. Çünkü İsa Mesih, öğretişlerinde bir teorisyen değil, halen de, öğretişlerini kendi pratikleri ile devam ettiren en güçlü Pratisyendir! Pratiğini Kutsal Ruh aracılığı ile üzerimizde devam ettiren, ölümü yenmiş olan en güçlü ve ebedî öğretmenimizdir! Onun üzerimizde gizemleri ile devam eden güçlü öğretişlerini görenlerimiz var mı? Çünkü zamanın İlâhiyat Okulunda aldığı Şeriat öğretişleri ile yetiştirilmiş Tarsuslu Saul(Pavlus), Allah’a düşman konumunu farketmeden, aldığı insan öğretişlerinin standardına göre kendini doğru görüyordu. İnsanlardan aldığı öğretişlerle insanlara öğretmeğe koşan bir öğretmen olmuştu. Ama İsa Mesih’e ait topluluklara zararlar veriyordu! Saul’un şahlanan hevesli öğretmenliği, Şam yolunda İsa Mesih’le olan o muhteşem karşılaşmasında durdu! İsa, “kalk ve ayakta dur” dedi ona! Çünkü şahlanan Saul, bu Yüce ve sonsuz güçlü öğretmenin ayakları dibine ölü gibi düşmüş! Yere düşüp kapanan Saul’a Rab İsa Mesih, “kalk ve ayakta dur” deyince düştüğü yerden ayağa kalkmış! Geçmişteki düşüşlerime bu ışıkta baktığım zaman, kendi heveslerimi şimdi daha iyi görüyorum! Hem de,” pastörlük ” ve ” öğretmenlik ” konularının haklı haksız tartışmalarında Rabbimizin huzuruna dönmemizin ve sâkin olmamızın ne kadar gerekli olduğu bu dönemde..! Yüce Rabbimiz İsa Mesih, Tarsuslu Saul’a şu sözü söylemiş: “Hem gördüğün şeylerde, hem sana görüneceğim şeylerde seni hizmetçi ve şahit tayin etmek için sana göründüm”(Res.İşl. 26:16). Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in güçlü öğretmenliğinin ifede ettiği gizemi bu sözde farkettim! Yani Kurtarıcımız Rab İsa Mesih, öyle bir Öğretmen ki, öğretişlerini üzerimizde kendi pratikleri ile yaparak bize öğretiyor! Yani, Saul’a “hem gördüğün şeylerin, hem sana görüneceğim şeylerin hizmetçisi ve tanığı olacaksın” demiştir! Tıpkı bizim gibi, kendine çok güvenen Simun Petrus’a “bu gece horoz ötmeden önce beni tanıdığını üç kere inkâr edeceksin” dediği gibi, o pratiğin içinde Petrus, büyük dersini almış ve kırılmanın nasıl bir şey olduğunu efendisi ve Öğretmeni İsa’dan almağa başlamış!(Matta 26:69-75). İsa,öğrencisi Hananya’ya göründüğü zaman, Saul’a ilişkin şu sözü söylemiş:”Benim ismim uğrunda onun ne kadar şeyler çekmesi gerek idiğini kendisine ben göstereceğim” (Res.İşl. 9:16). Evet sevgili kardeşlerim ve kızkardeşlerim, Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’e bakalım. Yaşadığımız durumlar, belki de, İsa Mesih’in bize bir öğretiş tarzıdır. Bunu şimdi bilmiyoruz. Ve kendi arzularımızla Pastörlük, öğretmenlik v.s görevleri giyinmek için sanki birbirimizle yarışıyoruz! Pavlus’un söylediklerini “zamanın şartları” kalıbı içinde irdeleyerek işin içinden haklı çıkamayız. Çünkü Pavlus, söylediği sözleri, Kutsal Ruh’tan öğrendiğini söylemiş! “Bunları insanî bilgeliğin öğrettiği söz ile değil,
    ancak ruhanî şeyleri ruhanî sözlerle birleştirerek Ruh’un öğrettiği söz ile söylüyoruz” diyen Pavlus, şimdi aramıza değil ama, Öğretmenimiz Kutsal Ruh, bizimle beraberdir. Bu tartışmalar, kilisemiz sayılan bu sitede özgürce yapılıyor ama, her birimiz benliğimizden özgür değiliz.

    Bazılarımız, nerede ise, kendi doğruları ile Pavlus’un bu konuda yazdıklarını, “zamanın icapları” türünden bir düşünce ile benliğin isteklerine uydurmağa çalışıyor! Okuduğumuz İNCİL, bazılarının sandıkları gibi değildir. İNCİL’de yazılı Rabbin emirleri, Kutsal Ruh açıklamaları ile çağımızda da, daima yeniliğini bize kanıtlıyor! Okuduğumuz Kitabı Mukaddes’in ve özellikle İNCİL’in bütün kitaplardan üstünlüğü, Allah’ın şöhretidir! Ve Kutsal Ruh’un tanıklığıdır!

    Tekrar İsa Mesih’in çağımızda da, devam eden Öğretmenliğine(Öğreticiliğine) dönelim:
    Kurtarıcımız Rab İsa Mesih, bütün çağlarda, dünyanın sonuna kadar sürecek Öğretmenliğini şu sözlerle vaat etmiştir: “Ve onların hepsi Allah tarafından öğretilmiş olacaklardır. Babamdan işitip öğrenen herkes bana gelir”(Yuhanna 6:45). İnsan öğretişlerinin çeşitliliğine aldatıcı ruhların ve cinlerin öğretişleri de katılınca bir kaos ortaya çıkıyor! Ve insanlar, Allah’tan gelmeyen öğretişlerle etkileniyorlar. Amerika ve Avrupa ülkelerindeki sarsılmış inançların durumu içler acısı!

    Hiçbirimiz, İsa Mesih’siz ve Kutsal Ruh’suz bir şey yapamayız. Her birimiz Rab İsa Mesih’den öğrenmeğe çağrılıyoruz.

    Kurtarıcımızın İNCİL’de yazılı bir vaadı da şöyledir: “Fakat benim adımla Baba’nın göndereceği Tesellici, Kutsal Ruh, o size her şeyi öğretecek, ve size söylediğim her şeyi hatırınıza getirecektir”(Yuhanna 14:26).

    Şimdi bu vaatte bulunan şeylere bakalım: Zaman zaman Rabbin öğrencilerinin korkuları, endişeleri, sıkıntıları oluyor. Bu hallere düştüğümüz zamanlarda, Kutsal Ruh esinleri alanlar, nasıl teselli aldıklarını biliyorlar! Başka bir şey daha oluyor: Denenmelerde kitabı Mukaddes’de ezberlediklerimizi unutuyoruz! Yol kenarına düşen tohumları serçelerin kapıp kaçmaları gibi bir şey oluyor, o unutmalarımızla! Ama Kutsal Ruh, hatırımıza getirdiği İsa Mesih’in bir sözü ile düşünmeğe başlayınca, düşünme alanımızda ruhsal bir anlama ile diri söz almış oluyoruz! Kutsal Ruh’un hatırımıza getirdiği her söz, içimizde düşünülme eylemine dönüşüyor ve bizi ayıktırıp toparlıyor! O ana kadar bilmediğimiz konu, ruhumuzda böyle açıklanınca, ruhsal düşmanlarımıza karşı Kutsal Ruh’tan diri, etkili ve iki ağızlı her kılıçtan daha keskini olan Kelâm almış oluyoruz! Bu olay, Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in ve Kutsal Ruh’un öğretiş programıdır. Sıkıntılar içinde bolluğu yaşatır bize! Bunu hiçbirimiz birbirimize böyle yapamayız.

    Luka, İNCİL’İN bir bölümü olan mektubuna şu sözle giriş yapmış:
    “Ey Teofilos, İsa seçmiş olduğu resullere Kutsal Ruh vasıtası ile emrettikten sonra, yukarı alındığı güne kadar gerek yapmağa, gerek öğretmeğe başladığı bütün şeyler hakkında ilk kitabı yazdım”(Res.İşl. 1:1,2).
    Bu sözler, Rab İsa Mesih’in kiliselerine yazılmıştır: Çünkü Allah’ı sevme lütfu, kurduğu kiliselerine verilmiştir! Burada kiliseye verilen isim, “Teofilos”, yani, “Allah’ı seven” demektir! Kiliseler dışında bu lütûf yoktur. Allah, Mesih İsa’da sevgisini, ancak Kutsal Ruhu ile kiliselerin üzerine döker. Mesih Ruhu karşıtı ruhların ele geçirdikleri insanların hedefi haline gelen gerçek Mesih imanlıları elem çekiyorlar. Çünkü bu saldırı, Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’e karşıdır. Ve Mesih sevgisi bizi asla bırakmayacaktır (Rom.8:31-39). Sevgisizlik denenmelerimizde Mesih sevgisini giyindikçe, Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in yüceliğinin hizmetçileri ve tanıkları olacağız. Yani Pavlus’a dediği,”hem gördüğün şeylerin, hem sana görüneceğim şeylerin hizmetçisi ve tanığı olacaksın” vaadındaki o sonsuz güçlü Öğretmenliğinin öğrencileriyiz!(Res.İşl. 26:16). Buna hepimiz davetliyiz sevgili kardeşlerim ve kızkardeşlerim!

    Rabbimizin bize öğrettiği şeyler o kadar emin şeylerdir ki, bu öğretişi Rabden aldıktan sonra, yazdığımız yazılarda ve konuştuğumuz dilde,”Bence ” ve benzeri kelimeler, tanıklıklarımızdan kalkarlar!
    Artık, “bence” demekten vazgeçirir bizi Rabbin öğretişi ve verdiği güven! O zaman Pavlus gibi, “iman ettim, onun için söyledim” diyebileceğimiz bir kıvama getirecektir bizi Rabbimiz! Rab İsa Mesih’den öğrenenler, alçak gönüllülüğü de öğreniyorlar! Çünkü öğretmenimiz alçak gönüllüdür!(Matta 11:28-30). Rabbimiz, öyle bir öğretmendir ki, üzerimizde uygulayarak Öğreten sonsuz güçlü Öğretmendir! Petrus, Rabbi sevdiğini savununca uygulamalı öğretinin altına girdi ve yalan söylediğini anladı! Bize de, benzer şeyler olmuyor mu? İnancımıza muhalefet eden ve cihat çağrıları ile bizi hedef alan o insanlar karşısında Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’e sığınmazsak kime sığınalım? Avrupa birliğine mi? Amerika’ya mı? İnsan Hakları Mahkemesine mi? Bu dünyada garipler ve misafirler gibi olduğumuzu unutuyor muyuz; nedir?

    Bugünkü paylaşımımda, Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in güçlü tanıklıklarından önemli bir şey daha yakaladık: İsa Mesih’in halen yapmakta olduğu şeyler, onun öğretişlerinin üzerimizdeki güç uygulamasıdır! “Düşmanlarınızı seveceksiniz” sözü, “bunu öğreneceksiniz” şeklinde düşünürsek, hatalı düşünüş olur mu? İsa Mesih’in yaptığı şeyler o kadar düşündürücüdür ki! Ve Rabbin öğretişi, kendi yüce iradesinin insanlar üzerinde uygulamaları ile devam ediyor!
    İsa Mesih’in bizi nasıl sevdiğini, ancak Kutsal Ruh’un öğretişleri ile öğreneceğiz. Rab İsa’nın dediği gibi,”siz hakikati bilecerksiniz; ve hakikat sizi azat edecektir”(Yuhanna 8:32).

    “Eğer biri onun iradesini yapmağı dilerse…”(Yuhanna 7:17).
    Bu söz, bana şu gerçeği çağrıştırıyor: Allah’ın öğretişinin insan üzerinde bıraktığı tesirle Allah’ın iradesini yapmağı istemek! Çünkü ben, hep istediğim şeyleri yapmağa alışmışım! Bu satırları da, isteyerek yazıyorum. Belki de, bu nedenle, İsa Mesih’in İNCİL’de yazılı bu sözü dikkatimi ve ilgimi çekmiştir! Rab, kendi isteğinin ne olduğunu istemeği belki de bana öğretecek ve beni hazırlayacaktır. Bu güçlü ve muhteşem olay, Rabbimizin iradesine göre olacaktır. İNCİL’de onun iradesinin üç özelliğine hizmetçi ve şahit olan Pavlusun tanımlaması şöyledir: “İyidir. Kendini kabul ettirir. Kusursuzdur”(Rom.12:2). Beden arzularımın farkına vardığım anlarda, tanımadığım o üç zevki düşünüyorum! Bu paylaşımımı okuyanların bu konuda Allah’ın iradesinin nasıl bir şey olduğunu hiç düşünmüşler mi acaba? Çünkü şimdiye kadar almış olduğumuz insan öğretişleri, Allah’ın iradesini bize daha da, ürkülecek şeymiş gibi programlamış bizi. İsa, bu tutsaklığımızı biliyor! Bu tutsaklığımız, ilk atalarımızdan bize geçmiş.

    Sonuç olarak: Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in yaptıkları, insan isteklerimizin zıddı şeylerdir. Günahlarımız uğruna İsa’nın haçta ölmesi, Allah iradesi ile cereyan ettiği için Allah ile barış yolumuz açılmış! Biz, Allah’a düşman konumunda iken, Oğlu’nun ölümü aracılığı ile o iradede kutsanmışız! Allah’ın sevgisini insan düzeyinde anlamamız hemen hemen imkânsız! Ve onun sevgisi üzerimizde! Zaman gelecektir ki, O’nun tarafından bilindiğimiz gibi bileceğiz(I.Korint.13:12).

    Sözlerini üzerimizde uygulayarak bize öğreten güçlü Rabbimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’e ebedî şükürler olsun. Amin.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.