Kutsal ruh’un doluluğu ve yenilenen düşünce

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25653
    Anonim
    Pasif

    KUTSAL RUH’UN DOLULUĞU VE YENİLENEN DÜŞÜNCE
    (Carlos Madrigal)

    ‚İnsan ne kadar yukarı tırmanırsa o kadar yüksekten düşer’ denir. Kutsal Ruh bizlere Tanrı’nın zengin yaşamını tattırmak istiyor. Bu, O’nun bulunduğu ‚yüksek yerlere’ çıkmaya benzer. Ta O’nun huzuruna kadar gidebiliriz ve orada O’nun doluluğuyla dolarız. Hepimiz böyle bir yaşamı arzularız. Ama bol yaşama kavuşmak, dünya anlayışıyla güvence sayılan bazı değerleri ve dayanakları yitirmek demektir. Zamanımız, arkadaşlıklarımız, yaşam amacımız, düşüncelerimiz, aile ilişkilerimiz, iş hayatımız… her şey etkilenecektir.

    Düşüşlerimize rağmen bol yaşamı keşfetmek istediğimiz için, özellikle bu doluluk konusunda hayal kırıklığına uğramamamız çok önemlidir. Hayal kırıklığına uğradıysak, Rab yaralarımızı ümit ve iman merhemiyle iyileştirmek istiyor. Şeytan, yalanlarıyla bol yaşama kuşkuyla bakmamızı isteyecektir. Ve bunu, yüreğimizde oluşan soru işaretlerini güçlendirerek yapmaya çalışmaktadır. Böyle durumlarda her şeyi dikkatle değerlendiriyoruz. Hatta içimizde, çevremizdeki arkadaşlar ‚dünyasal’ yaşamda belki mevki kazanırken , görünüşte idealleri gerçekleşirken, biz de hayatımızı sonu belirsiz bir macera için mi harcıyoruz? şeklinde düşünceler oluşabilir.

    Bu böyle olunca yaşamımızın doluluğa tekrar kavuşabilmesi konusunda boş yere umutlanmak istemeyiz. Ne kadar ‚şişersem’ o kadar kolay ‚patlak veririm’ diye korkuyoruz. Ama Rabbimiz’in güvenilir bir Rab olduğunu hatırlayalım ve bu tür yaralara ihtimal bile vermeyelim. Aksine O’nun gerçekleriyle imanımızı tazeleyelim.


    Taşkın Kase
    Davut, Mezmur 23:5’te Rab’le olan ilişkisini koyunlarını çağıran bir çobanla olan ilişkiye benzetirken, bu ilişkinin ruhsal doyumu ve doluluğunu şu şekilde dile getiriyor:

    ‚Önüme sofra kurarsın;
    Başımı yağla meshedersin;
    Kasem taşkındır’.

    Mezmur 104’15’te Rabbin ‚İnsanın yüreğini sevindiren şarabı, yüzünü parlatan yağı ve insanın yüreğine kuvvet veren ekmeği’ sağladığını söylüyor. Kutsal Kitap’ta yağ ile meshetme ve şarap Kutsal Ruh’un simgeleridir. Ekmek ise, Kelam’ın simgesidir. Bu ayetlerde ekmek, yağ ve şarap aracılığıyla, ya da sofra meshetme ve kase aracılığıyla Kutsal Ruh’un doluluğu ve sevinciyle birlikte Kelam’ın sağladığı doyum simgelenmektedir. Bu doluluk, bu sevinç ve bu doyum, imanlının bütün ruhsal gereksinimlerini karşılar.
    Bu doluluk yaşamı, özellikle Kutsal Ruh’un doluluğundan ve inanlının Tanrı Sözü
    aracılığıyla edindiği yeni zihniyetten ibarettir. Düşücelerimiz ruhsal gerçeklerle tazelendikçe, hayatımız sevinçle doluyor. Sevinç ise güç sağlıyor: ‚Rab sevinci, gücünüz odur’ (Nehemya 8:10).

    Kutsal Ruh’un doluluğu hayatımızın taşkın bir kase gibi sevinç şarabıyla dolu olmasını; kutsama yağıyla Kendisine ait erdemlerin yüzümüzde ve davranışlarımızda parlamasını ve Kelam’ın zengin bir sofra gibi bizleri sürekli beslemesi ve doyurmasını sağlar. Salıverilen bir balon bulutların ötesine yükseldiği gibi, Kutsal Ruh’da bizleri Rab’bin tahtına kadar yükseltmek ve orada coşkulu tutmak istiyor! O’nunla birlikte göksel yüksekliklere ve derinliklere, Tanrı’nın engin yaşamına açılabiliriz. Açılırsak balon gibi patlamamızı engelleyen , sandal gibi batmamıza izin vermeyen, kırılabilir bir toprak kabı gibi bizi ellerinde tutan O’dur! Bizleri kendi gelişine kadar korumak istiyor ve bunu yapabilecek güce sahiptir. Hayatımızı sonu belirsiz bir macera için riske atmadık. Nitekim Tanrı Sözü:


    ‚Esenlik kaynağı olan Tanrı’nın kendisi sizi tümüyle kutsal kılsın. Ruhunuz, canınız ve bedeniniz Rabbimiz İsa Mesih’in gelişinde eksiksiz ve kusursuz olmak üzere korunsun. Sizi çağıran Tanrı güvenilirdir, bunu yapacaktır’ (1.Selanikliler 5:23-24).

    Rable dolmak

    Davut insanın yaşamını bir kaseye benzetti. Kase kendiliğinden doluluk sağlayamaz. Bir şeyle dolması için tasarlanmıştır. Yaratılış amacımız da Rab’le dolmamızdır. Ama Rab ile dolu değilsek yine de bir şeyle dolu olmayı arzulayan bir kase gibiyiz. Bu sefer doluluğu dünyada ararız.

    Adem’in günaha düşüşünden sonra yaşam kasemiz her yağmur altında kalıyor. Kasemiz hep doluyor…. Mesele de burada zaten: Ne yağmur altına gireceğimizi, ne ile dolacağımızı doğru seçmek. Mutlaka dolup taşacağız. Ama Rab’bin bereket yağmuru ile mi, yoksa dünyaya ait olan ‘doğal benliğin tutkuları, gözün tutkuları ve maddi yaşamın verdiği gurur’ un yağmuru ile mi? (1.Yuhanna 2:16).

    Kutsal Kitap Efesliler 5:18’de ‘Şarapla sarhoş olmayın, sizi sefalete götürür. Bunun yerine Ruh’la dolu olun’ derken, ya dünyasal hevesler ve zevkler ile dolacağımızı ya da Kutsal Ruh’la dolacağımız söylüyor. Ama ikisiyle birden dolmak mümkün değildir.

    Bu doğrultuda Kutsal Ruh kıskanç bir Ruh’tur, bizi kimseyle ve hiçbir şeyle paylaşmayacaktır:

    ‘Siz ey vefasızlar, dünya ile dostluğun Tanrı’ya düşmanlık olduğunu bilmiyor musunuz? Dünya ile dost olmak isteyen, kendisini Tanrı’ya düşman eder. Size Kutsal Yazı boş yere mi şöyle diyor: ‘Tanrı içimize koyduğu ruhu kıskançlık derecesinde arzu eder’ (Yakup 4:4-5).

    Tanrı’nın kıskançlığı, bencil bir kıskançlık değildir. Bizi mahvolmaktan kurtaran, kötülükten özgür kılmak için Çarmıh’tan kaçınmayan bir kıskançlıktır bu! Kutsal Kitap’ta ‘kıskançlık’ kelimesi ‘gayretli sevgi’ anlamına gelir. Kutsal Ruh bizi büük bir sevgi ve gayretle arzu ediyor. Hayatımızı kendi doluluğuyla zenginleştirmek istiyor. Kutsal Ruh’un doluluğu dünyaya bedeldir! Çünkü bu doluluk ‘HER YÖNDEN HER ŞEYİ DOLDURANIN DOLULUĞU’yla taşmaktadır (Efesliler 1:23).

    O’ nun bu denli arzulaması, bu doluluğa kavuşmamızın çok kolay olmasını da sağlıyor. Zor olan, O’nun bizi doldurması değil, bizlerin başka heveslerle, dünyasal arzularla, doğal benliğin keyifleriyle dolmamasıdır. Çünkü Kutsal Ruh bizi doldururken, bu işte başka ortaklar kabul etmiyor.

    Kutsal Ruh kasemizi taşırmak için onu boş ve tertemiz bulmak istiyor. Bu nedenle önceki bölümlerde yüreğimizi boşaltmaya ve temizlemeye bu kadar önem verdik!

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.