Kurban Edilen..İnsanlar.(Medeniyetlerde)

  • Bu konu 2 izleyen ve 1 yanıt içeriyor.
2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Yazar
    Yazılar
  • #27672
    Anonim
    Pasif

    Yaşanmış uygarlıklar incelendiğinde, Her inancın ve kültürün kendine göre kurban töreleri olduğu görülür. Bir çok inanç ve kültürde değişik hayvanları, hatta insanları kurban etmişler.

    Mesela:
    Eski Sami Kavimleride, insan kurban etmek çok yaygındı ve insan kurban etmek, bir gelenek halini almıştı. (Tevrat’ta adı geçer) Adı Baal olan tanrıları, daha çok körpe etleri severdi.
    Onun tunç heykelinin, bir fırın olan karnında, küçük çocuklar yakılır ve böylece,inandıkları iğrenç tanrılarını, doyururlardı.

    Çocuk kurban etmek de birçok toplumda görülen ”tüyler ürpertici” adetlerden biriydi.

    Kartacalılar, site devletlerinin koruyucusu ,Tanrı Moloch’a kendi öz çocuklarını yakarak kurban ediyorlarmış.

    Fenikeliler, salgın hastalıklar, kuraklık, savaş kaybetme gibi büyük felaketlerin yaşandığı günlerde ”en sevdikleri çocuklarından birini” tanrıları Baal’e kurban veriyorlarmış.

    New South Wales’da bazı kabilelerde, her kadının ilk doğan çocuğu, bir dinsel törenin parçası olarak kabile tarafından yeniliyormuş.

    Eski Isparta‘da da ,çocuklar doğduklarında topluluğun yaşlılarına götürülür, yaşayıp yaşamayacaklarına onlar karar verilirmiş ve sağlıklı olanlar ana babalarına verilirken, sakat ve hastalıklı olanlar öldürülürmüş.
    İstenmeyen çocukların öldürülüp derelere atıldığı Ortaçağ’da her adımda bir çocuk ölüsüyle karşılaşmak olağan sayılıyormuş.

    Hatta daha uzaklara gitmeye bile gerek yok ,15 Yüzyıl’a kadar andı.İrlanda’da kaynanaları, kızlarının düğününde,kesip yemek geleneği varmış.İşin tuhafı kaynanalar da bundan şeref duyuyorlarmış.

    Ur’daki Kral mezarlarında,haşmetli ölüye yol arkadaşlığı etmesi için öldürülen saray kadınları ve askerler,eski Turanilerde hükümdarın mezarı etrafında öldürülüp atlarıyla birlikte kazıklanarak kurganın çevresine çakılan askerler ve Cengiz Han’ın ölüsünün Karakurum’a götürülürken yolda kime rastlanılırsa öldürülmesi, kurban edilmiş insanlara verilmiş örneklerdir.

    Araplara baktığımızda ise;
    Cahiliye döneminde Araplar ın insan kurban ettiklerini görürüz. Cahiliye devri Arapları ,Sabah Yıldızı daha doğmadan büyük bir acele ile insan yada beyaz deve kurban ederlermiş. Yine önemli putlarından Uzza’ya oğlanlarla kızlarını veya esirlerini kurban etme gelenekleri ve inançları içindeymiş.

    İskit (Saka) krallarının ,ölümü üzerine yapılan cenaze törenlerinde; ölen krala öbür dünyada yardım etmesi için karısı, hizmetçisi, aşçısı ve atının da ölüyle birlikte mezara konulduğunu yazılır.

    Amerika kıtası keşfedildiği zaman, Kızılderililer, Aztekler, Mayalar, İnkalar yaşıyorlardı. Peru’da yaşayan İnka Uygarlığının başlangıcı İsa’dan önce 1200 yıllarına kadar çıkıyordu..

    İnka kralları soyunun asaletini korumak için kendi kız kardeşiyle evlenirlermiş. Bu gelenek Bizansın ilk dönemlerinde de varmış.Örneğin Kleopatra da kendi erkek kardeşiyle evlendirilmiş. İnka’lıların çok değişik tanrıları varmış; bu tanrılara hayvan ve insan kurban ederlermış..

    Bugünkü Meksika topraklarında, M.S. 400 – 1500 yılları arasında büyük bir uygarlık yaratan Aztekler, yaptıkları kanlı törenler ile de tanınıyorlarmış.

    Huitzilopochtli adlı Güneş Tanrısının şefkatini kazanmak için insan kalplerini yiyen ve kanlarının içilmesine inanan halk, dini törenlerde de tüyler ve kâğıttan yapılan yılanlar ile süslenen çoğu mahkûm olan kişileri kurban seçiyor. yetkili ruhsal güce sahip temsilcileri ile, flüt eşliğinde yapılan törende taş, bıçak ile kurbanların kalbini çıkarıyor ve vücudu, piramidin basamaklarına atıyor, kalbin üzerine biber koyarak yiyorlarmış.
    Yağmur Tanrısı Tlaloc’a, 4 –7 yaşları arasındaki çocukları kurban ediyorlarmış ve en büyük kitlesel kurban, 1487’de Mayor Tapınağı’nın açılışında yirmi bin kişinin sunaklarda kurban edilmesiyle olmuş ve bu iş 4 gün 4 gece sürmüş.

    Meksika’da yaşayan Aztek dininin temel inançlarından biri, Güneşin gökyüzünde kalıp ışık saçabilmesi için insanların kalpleriyle beslenmesi gerekir. Bunun için de durmadan savaş yapmak bir din görevidir ilkesiymiş.. Bu görevi yerine getirmek için Meksikalılar durmadan savaşlar, akınlar yapmış yakaladıkları esirleri kurban taşı üzerine gererek yatıştırmışlar. Tarih kayıtlarına göre Tenoktitlandaki büyük pramidin Güneşe adanması sırasında 1486 da 20.000 kişi kurban edilmiş ve bunların kalpleri, taş bıçaklarla göğüslerinden çıkarılmıştır. Ateş tanrısına adanan kurbanlarda, göğüsleri açılmadan ateşe atılıyormuş. Beslenme tanrısına adanan kurbanların derileri yüzülüyor ve törenler bitinceye kadar öbürleri bu derileri üstlerine giyiyorlarmış. Kurban yerinde ölenlerin, savaş yerinde ölenler gibi, doğrudan doğruya güneş cennetine gittiğine inanılıyordu.
    Bazen tanrılara sunulan kurbanların etlerini yemek, bir dinsel ayin olarak kabul ediliyormuş.

    Aztek dini çok tanrılı olmakla birlikte iki tanrı, Huitzilopochtli ve Quetzalcoatl daha bir ön planda olup her işi düzenleyen takvimle sıkı bir bütün halinde damgalarını tüm kültlere basmışlardır.
    Aztek dininin inanılmayacak denli fazla sayıda insan kurbanıyla kendini gösteren tüyler ürpertici bu özelliği varmış.
    Aztekler insanları kitleler halinde tanrılarına kurban ediyorlar; hatta büyük doğal afetlerde yaklaşık 20,000 insanın kurban edildiği yazıldır.. Azteklerdeki inanc, amansız tanrıların öfkelenerek herkesi kötürüm ve hastalıklı bırakmamaları, dünyayı yakıp yıkmak için onlara körpe insan yürekleri ve insan kanı sağlamak ve. Bunlar piramitlerin basamaklarından çıkartılır, dört yetkin kişi tarafından tutularak tapınaklara yürütülür, kurban taşı üzerine kolları ve ayakları gergin durumda sırt üstü yatırılır, beşinci yetkin kişi,tarafından kullanılan ve volkanik taştan yapılmış bıçakla göğüsleri baştanbaşa yarılarak açılır, sonra kurbanın hala çarpmakta olan yüreği yerinden burularak koparılır ve tanrıya sunulurmuş.
    Ceset ise piramit merdivenlerinden yuvarlanarak atılırdı. Savaş tutsaklarının yanında köleler, bazı genç erkek ve bakire kızlar kurban edilenler arasındaymış.

    Yararlandığım Kaynaklar:
    Tarihte Kurban ve Kurban Adetleri –
    Cevat Kulaksız.
    Eski çağ uygarlıklarında kurban edilenler, üzerine bir inceleme.
    Altan Almutak.
    Yazar: Hayrullah Örs

    #36786
    Anonim
    Pasif

    İnsan kurbanları günümüzde de devam ediyor bazı yerlerde. Örneğin Hindistan’da bu senenin başında (1 Ocak’ta), bereketli bir yıl olması için küçük bir çocuk kurban ettiler. Rab onları aydınlatsın!

2 yazı görüntüleniyor - 1 ile 2 arası (toplam 2)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.