Günahı Nasıl Yenebilirim?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #25475
    Armagan
    Anahtar yönetici

    Soru: İman hayatımda günahı nasıl yenebilirim?

    Yanıt: Kutsal Kitap, bizdeki günahlı tabiatı yenmek için, şu yardımcı Kutsal kaynaklardan sözediyor.

    (1) Kutsal Ruh. Meyve dolu iman hayat sürmemiz için Tanrı’nın bize verdiği armağanlardan biri Kutsal Ruh’tur. Galatyalılar 5:16-25’de Tanrı, günahın işlerini Kutsal Ruh’un meyvesine karşı koymuştur. Bu pasaj hepimizi: “Ruh’un yönetiminde yaşamaya” çağrıyor. Kutsal Ruh, bütün imanlılarda yaşamaktadır, fakat burada Ruh’un yönetiminde, hayatımızı O’nun kontrolü altında geçirmemizden sözediliyor. Bu, bedenin istediğine göre değil, O’nun istediğine göre hareket etmemiz demektir.

    Kutsal Ruh’u almadan Mesih’i ömür boyunca izleyeceğinden söz edip hemen sonra üç kez inkar eden Petrus’un hayatı, Kutsal Ruh’u değiştime gücününün bir örneğidir. Kursal Ruh’la dolduktan sora, Pentikost gününde Petrus, Yahudilere Kurtarıcı İsa Mesih hakkında açıkça ve cesaretle konuşmaktadır.

    Kutsal Ruh’la nasıl dolabiliriz? Heş şeyden önce Eski Ahit’de yazıldığı gibi Kutsal Ruh’la dolacak olan kişi Tanrı tarafından seçilmektedir. Tanrı, belirli durumlarda O’nun isteğini yerine getirecek ve Kutsal Ruh’la dolacak kişileri seçmektedir (Tekvin 41:38; Çıkış 31:3; Sayılar 24:2; I Krallar 10:10). Efesliler 5:18-21 ve Koloseliler 3:16’da yazılanlar, Kutsal Söz’le dolan kişilerin seçilmesi ve bunun sonucu her şeyin yerine gelmesi kanıt olmasından iman etmekteyim. Böylece diğer kaynağa yetişmiş oluyoruz.

    (2) Kutsal Kitap. II Timoteyus 3:16-17’de Kutsal Yazılar bizi iyi işlere hazırlamak için verilmesini söylemektedir. Yazılar, bizlere nasıl yaşayalım, neye iman edelim, ne zaman doğru yoldan sapmış ve ne şekilde geri dönmemizi öğretmektedir. İbraniler 4:12’nin söylediği gibi Tanrı’nın Sözü diri ve etkili, yüreğe girer, insanın çözemeyeceği en derin problemlerini çözer. Mezmur 119:9, 11, 105’ de yazar, O’nun yenileştirme gücü hakkında sözetmektedir. Yeşu’ya, düşmanları yeneceği söylendi (sürdüğümüz ruhsal savaşın benzerliğidir). Bunun için bu kaynağı unutmamız gerekiyor, gece gündüz onun üzerinde durmalıyız, yazılı olanları tutmalıyız. Yeşu, Tanrı’nın buyurukları askeri açisından mantıksız olsa bile yine de yerine getirmektedir. Bu da Vaat edilen toprağının kazanmasının anahtarı oluyor.

    Biz ise bu kaynağa pek fazla dikkat çevirmiyoruz. Kutsal Kitapları’mızı Dua evine taşımış olunca, her gün birer pasaj okuyunca, ondan faydalanmış oluruz. Fakat onu bellemeye, üzerinde durmaya, hayatımızda uygulamaya fırsat aramıyoruz, günahlarımızı meydana çıkarınca tövbe etmiyoruz, Söz’ün bize açikladığı armağanlardan dolayı Tanrı’yı yüceltmiyoruz. Kutsal Kitab’a gösterdiğimiz ilgi sık sık anoreksi hastalarına (yemekten nefret eden kişiler) veya bulimi hastalarına (organimasında yemek tutamayan kişiler) benzemekteyiz. Sözü, yalnız manevi açısından, hayatta kalmamız kadar dinlemekteyiz (fakat hiç bir zaman gerçekten sağlıklı ve gelişen Mesihçiler kalmamız için yeterli miktarı yutmuyoruz), veya Söz ile sık sık besleniyor, fakat manevi doymamız için üzerinde durmuyoruz, yeterli zamanı ayırmıyoruz.

    Her gün Kutsal Kitab’ı okumaya ve pasajlar ezberlemeye alışkanlığınız yoksa, bu alışkanlığı edenmek son derece önemlidir. Günlük defteriniz (bilgisayar da olabilir) olmasına size tavsiye ederim. Kutsal Kitap’tan öğrendiğini yazmaya alışkanlığı edin. Ben Tanrı’ya ettiğim dualarının, değişmesi gereken konuları yazmaktayım. Kutsal Kitap, Ruh’un hayatımızı ve başkalarının hayatını değiştiren, kullandığı Söz’dür (Efesliler 6:17), O manevi savaş sürmemiz için Tanrı’nın sağladığı bütün silahlara sahiptir (Efesliler 6:12-18).

    (3) Dua – Tanrı’nın verdiği başka bir kaynaktır. Yine Mesihçilerin tarafıdan sadece havai kullanılan bir kaynaktır. Dua toplantılarına katılıyoruz, dua etmek için belirli saatler ayırıyoruz fakat erken Kilise’nin dua ettiği şekilde dua etmiyoruz (Elçilerin İşleri 3:1; 4:31; 6:4; 13:1-3 v.s.). Pavlus, hizmet ettiği kişiler hakkında, nasıl dua ettiğini anlatmaktadır. Biz ise bu kaynağı kendi başımıza dua etmekte bile iyi kullanmıyoruz. Dua hakkında, Tanrı bizlere harika vaatlerde bulunmaktadır (Matta 7:7-11; Luka 18:1-8; Yuhanna 6:23-27; I Yuhanna 5:14-15 v.s.)

    Dua ne kadar önemli? Petrus’a dönersek, Getsemani bahçesinde inkar etmeden önce, İsa’nın ona ne söylediğini okuyabiliriz. Orada, İsa’nın dua ettiği sırada, Petrus uyumaktadır. İsa onu uyandırıp: “Uyanık durup, dua edin ki, ayartılmayasınız. Ruh isteklidir, ama beden güsüzdür”, diye konuşuyor (Matta 26:41). Biz de Petrus gibi doğru olanı yapmak isteriz, fakat buna gücümüz yetmiyor. Bunun için Tanrı’yı aramak, kapıyı çalmak buyruğunu yerine getirmeliyiz … O da bize gereken gücü verecektir (Matta 7:7,8).

    Yukarıdaki sözlerimle dua mistik güce sahip olduğunu söylemek istemiyorum, çünkü bu doğru değildir. Büyük olan Tanrı’dır. Duanın aracılığıyla, bizler ne kadar sınırlı olmamızı tanımaktayız. Bunun için de Tanrı’ya dönerek O’nun üstün gücüne, O’nun bizden istediğini yapmaya yalvarıyoruz (bizim istediğimizi değil) (I Yuhanna 5:14-15).

    (4) Kilise. Bizim fazla dikkat çevirmediğimiz kaynaklardan son olanıdır. İsa, öğrencilerini ikişer ikişer gönderdi (Matta 10:1). Elçilerin İşleri’nde misyonerlerin yalnız yolculuk yapmadıklarına, ikişer veya daha büyük grup halinde gittiklerini okuyoruz. İsa, iki ya da üç kişi O’nun adında toplanmiş olursa, onların arasında olduğunu söyler (Matta 18:20). Tanrı, bazılarının alıştığı gibi, bir araya gelmekten vazgeçmeyelim büyüruğu vermiştir (İbraniler 10:24-25). Günahlarımızı birbirimize itiraf etmeyi söylemiştir. Hikmet kaynağı olan Eski Ahit’de: demirin demiri birdiği gibi adam dostunun yüzünü yüzer, diye yazılmıştır (Süleyman’ın Meselleri 27:17). Üç kat iplik çabuk kopmadığını söyler (Vaiz 4:11-12). İnsal yalnız olmadıkça daha güçlüdür.

    Mesih’te kardeş ya da kadınsalar kızkardeş bulan kişileri tanıyorum. Onlar telefon görüşmelerinde ve ya toplandıkça Mesihçi hayatının nasıl gittiğini, neyle savaştıklarını v.s. paylaşıyorlar. Bir birine dua ediyorlar, ilişkilerinde Tanrı Söz’ünü uygulamakta sorumluluğunu gösteriyorlar.

    Bazen değişme çabuk geliyor. Fakat başka durumlarda değişmeler gecikiyor. Tanrı, verdiği kaynakları kullandığımız sürece, hayatımızı DEĞİŞTİTECEĞİNE söz vermiştir. Tanrı’nın sadık olduğunu ve her zaman sözünde durduğunu bilerek, devam et.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.