Genelkurmay Başkanı'ndan Türk'ün Tarifi

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #24188
    klaus
    Anahtar yönetici

    02 Kasım 2006

    Yunanistan’a çok güzel karşılandığını belirten Büyükanıt’tan Komşu’ya gol.

    Büyükanıt’tan Komşu’ya gol

    Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Yunanistan Genelkurmay Başkanı Oramiral Panayotis Hinofotis’in davetlisi olarak geldiği başkent Atina’daki temaslarının çok olumlu geçtiğini söyledi.

    Atina’da çok sıcak karşılandığını belirten Büyükanıt, şöyle konuştu: ”Atina’yı ilk ziyaret eden kuvvet komutanı geçen yılki ziyaretimle ben oldum. İlk Genelkurmay Başkanı da benim. Oramiral Hinofotis de Türkiye’yi ziyaret eden ilk Yunan Genelkurmay Başkanı oldu ama ben 2-1 öndeyim. Bunlar önemli ve olumlu temaslar. Değişik anlamlar yüklenmemeli. Askerler birbiriyle konuşmalı, bunlar normal şeyler. Ortada problemler varsa ki Türkiye ile Yunanistan arasında olmadığını söyleyemeyiz, bunlar konuşulmalıdır. Bu zaafiyet değil, kendine güven işaretidir. Görüşerek ve tartışarak, problemlerin yüzde birini bile çözsek, kazançtır. Her iki ülkenin kamuoyu da bizi yakından dikkatle izliyor. Kamuoyları kavga edin derse edelim, o kadar basit. Hiç kimse kamuoyunun yaklaşımından bağımsız değil. Önemli olan kavga etmeden çözebilirmiyiz, ona bakmak.”

    Atina’da yakın ilgi gördüğünü belirten Büyükanıt, bugün öğleden sonra spor giysilerle yaptığı kısa kent turunda, çok sayıda Yunanlı’nın kendisini tanıyarak, büyük yakınlık gösterdiklerini kaydetti. Büyükanıt, şunları söyledi: ”Yüksek rütbeliler veya devlet adamları çok çabuk dost olabilirler, ama önemli olan bu değil halkların dost olmasıdır. Bakın, Ankara’dan 1.5 saatte geldim. İzmir’den gelseydim bu süre 30 dakika olacaktı. O kadar yakınız. Aramızdaki meseleleri konuşmamız lazım. Konu, ulusal çıkarlardan taviz vermek değil, zaten buna hiç kimse cesaret edemez. Bakın önemli bir nokta var. Ziyaretimle ilgili Türk basınında tek satır olumsuz haber yok. Basın kamuoyunun aynasıdır. Bu çok önemli bir veridir. Kamuoyunu bir yana bırakarak hiçbir şey yapamazsınız.

    Yunanistan’da ise durum daha farklı. Geçen ziyaretimde, eleştiriler, olumsuz yorumlar vardı. Halbuki kamuoylarının askerlerine güvenmesi, cesaret vermesi ve teşvik etmesi gerekiyor. Halklar arasında kin ve düşmanlık değil, dostluğun ön plana çıkarılması lazım. Esas dostluk halklar arasındaki sevgi ve muhabbet bağlarıdır.”

    Bu arada sorular üzerine, içinde bulunulan yüzyılda ırkdaşlığa dayalı yaklaşımların varlığını ”utanç” olarak niteleyen Büyükanıt, bu yaklaşımları Atatürk Türkiye’sine hakaret olarak değerlendirdiğini vurguladı. Türkiye’nin, ırka dayalı bir yapısı bulunmadığını, bu hususun Anayasa’da da vurgulandığına işaret eden Büyükanıt, konuşmasını şöyle sürdürdü: ”Atatürk, ‘Ne mutlu Türküm diyene’ ifadesini kullanıyor, ‘Ne mutlu Türk olana’ demiyor. ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran insanlara Türk denir’ diyor. Bu ülkeyi hep birlikte kurduk. Bana bir ülke gösterin saf, aryan ırktan gelsin. Tüm dünyada yaşadığı ülkeyle gurur duyan toplumlar yaşıyor. Fransa’da, ki bu konuda hassas, kaç etnik grup var, ama hepsi ‘Fransızım’ diyor.

    Bunları aşmamız lazım. 21. yüzyılda etnik yapılardan söz edeceksek, bakın 51 yıldır bu üniformayı giyiyorum, utanırım. Türkiye bunları değil, Atatürk’ün dinamik ideallerini tartışmalı. Bunlar bizleri çok zedeliyor. Atatürk bu günleri görseydi büyük üzüntü duyardı. Türkiye, diliyle, bayrağıyla, herşeyiyle birdir. Yezidileri bile azınlık diye tarif etmeye çalışıyorlar. Azınlık yaratmaya çalışıyorlar, hassas olmalıyız.”

    http://www.internethaber.com/images/news/14971.jpg

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.