Cehennem Gerçekten Var mıdır?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #24762
    Anonim
    Pasif

    Cehennem Gerçekten Var mıdır? (Werner Gitt)


    Vietnam savaşı sırasında cephedeki din görevlilerinden biri olan biri ölmekte olan bir askerin yanına gider. Asker az sonra öleceğini ve sonsuzlukla yüzleşeceğini bilmektedir, ancak ruhunu kavuran bir sorun vardır: ‘Cehennem var mı?’ Din görevlisinin yanıtı çok açık olur:
    Hayır!’ Askerin yanıtı da aynı açıklıktadır: ‘Eğer cehennem yoksa, o zaman burada size hiç ihtiyacımız yok. Ülkenize geri dönün! Ama gerçekten bir cehennem varsa, o takdirde konuştuğunuz herkesi kandırdınız. Burada bizlere yalan söylüyorsunuz!’



    İsa Mesih cehennemin varlığından açıkça sözeder. O’nun amacı bizleri korkutmak değil, bizi uyarmak ve aynı gerçeklikte olan diğer yere, yani cennete davet etmektir. İsa Mesih Dağdaki Vaazında bizleri şöyle uyarır:

    Eğer sağ gözün seni günaha sokarsa, onu çıkar, at! Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme atılmasından iyidir. Eğer sağ elin seni günaha sokarsa, onu kes, at! Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması, tüm vücudunun cehenneme gitmesinden iyidir!’ (Matta 5:2).
    Yeni Antlaşma, Matta kısmından bir alıntı daha yapalım:
    Bedeni öldüren, ama canı öldürmeye gücü yetmeyenlerden korkmayın. Hem canı hem de bedeni cehennemde mahvedecek güçte olan Tanrı’dan korkun’ (Matta 10:28).


    İnsanları cehenneme gönderen kimdir?
    İlk bakışta öyle görünse bile bunu yapan asla iblis değildir. İblis’in kendisi de hüküm giymiştir ve cezalandırılacaktır (Esinleme 12:10; 20:10). Son yargılama yapılacaktır ve Tanrımız gibi: ‘(İsa Mesih) sonra solundakilere şöyle diyecek: ‘Ey lanetliler, çekilin önümden! İblis ile onun melekleri için hazırlanmış sönmez ateşe yollanın!’



    Cehenneme dair uyarılar kimlere yöneltilmiştir? Kimlere seslenilmektedir?
    Ben bunun her zaman iman etmemiş olanlara, hırsızlara ve suçlulara yöneltildiğini sanırdım. Oysa İsa Mesih hemen her konuşmasında cehenneme dair uyarılarını imanlılara yöneltir. Ferisilere yalnız bir kez seslenir ve çok sert konuşur. Çünkü ferisiler kendi doğruluklarını her şeyden üstün saymaktadır. İsa Mesih onlara uyarıda bulunmaz bile çünkü sonlarının cehennem olacağı kesindir.
    Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, iki yüzlüler! Göklerin Egemenliği’nin kapısını insanların yüzüne kapıyorsunuz; ne kendiniz içeri giriyorsunuz, ne de girmek isteyenleri bırakıyorsunuz!’ (Matta 23:13-14).
    Britanyalı yazar David Pawson Kutsal Kitap’a göre cehenneme götüren eylemlerin bir listesini yapmıştır. Bu listede yer alan 120 maddenin içinde aşağıdaki insan grupları da yer alır:

    Zina edenler
    Eşcinseller
    Sefahat düşkünleri
    Yalancılar
    Cimriler
    Gururlular
    Astrolojiye (yıldız falına) inananlar
    Korkaklar
    Tembeller


    Yeni Antlaşma’da talantlarla ilgili benzetmede şöyle yazar: ‘Sonra bir talant almış olan gelmiş, ‘Efendimiz’ demiş, ‘Senin sert bir adam olduğunu biliyordum. Ekmeğini yerden biçer, harman savurmadığın yerden devşirirsin. Bu nedenle korktum, senin verdiğin talantı toprağa gömdüm. İşte, al paranı!’ (Matta 25:24-25).
    Efendisi ona şu karşılığı vermiş: ‘Kötü ve tembel köle! Ekmediğim yerden biçtiğimi, harman savurmadan yerden devşirdiğimi biliyordun ha!’ (Matta 25:26).

    Metnin sonunda ise reddedilmiş cezası gelir: ‘Şu yararsız köleyi dışarıya karanlığa atın. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır’ (Matta 25:30).

    Kutsal Kitap bu karanlık yeri cehennem olarak tanımlar. Bu köle ne bir ateisttir ne de olağanüstü kötü birisidir. O, İsa Mesih’i tanır ve bilir. Bu nedenle O’na ‘efendim’ diye hitap eder, buna rağmen karanlığa atılır. Acaba neden tembellik etmiştir? İsa Mesih, Dağdaki Vaazında sürekli olarak İsmini ağzına almayı alışkanlık edinmiş olanların Tanrı’nın yüceliğini göremeyecekleri konusunda ciddi bir uyarıda bulunur:
    Beni Rab! Rab!’ diye çağıran herkes Gökler’in Egemenliği’ne girecek değildir. Ancak göklerde olan Babam’ın isteğini yerine getiren girecektir’ (Matta 7:21).
    On kız benzetmesi de sadakatle ilgilidir. Fakat bu kızların içlerinden beşi kapının kapanmış olduğunu görür (Matta 25:10). Neden? Çünkü yaşam tarzları Tanrı’nın buyruklarından daha çok o günün geleneklerini yansıtmaktadır ve İsa Mesih yaşamlarının merkezinde değildir. Bu nedenle İsa Mesih’in hiç beklemedikleri şu sözleriyle karşılaşırlar:
    Size doğrusunu söylüyeyim, sizi tanımıyorum’ (Matta 25:12).


    1988 Haziran ayının üçüncü günü Almanya tarihinin en korkunç tren kazası meydana geldi. Hızlı trenin kırılan bir tekerleği vagonların raydan çıkmasına ve trenin Hanover yakınlarındaki Eschede kasabasında beton bir köprüye çarpmasına neden oldu. Bu kazada yüz kişi yaşamını yitirdi. 21 Haziran ölenlerin anısına bir tören düzenlendi. Törende, yakınların ailelerinin yanı sıra Almanya devlet başkanı ve başbakanı da katıldı. Böyle bir durumda ölenlerin yakınlarına teselli edilen konuşmalar yapılması elbette uygun düşerdi. Ancak yine de, bu konuşmanın gerçekçi olması gerekirdi. Törende vaaz eden katolik ve protestan din adamlarının hepsi de ölenlerin cennete gideceklerinden söz etti. Bu gerçek değildir.
    Ölenlerin kaçının Rab İsa Mesih’i gerçekten tanıdıklarını bilmiyoruz. Bu oran büyük bir olasılıkla mahallemizdeki ya da işyerimizdekilerin yüzdesi kadardır. Rab İsa Mesih’i gerçekten yaşamlarının merkezine almış olanların sayısı ne yazık ki çok azdır. Kutsal Kitap’a göre yalnızca onlar cennete kabul edilecektir (Yuhanna 3:3).
    İsa Mesih kendi döneminde meydana gelen bir kazada, Şiloha kulesinin (Luka 13:4) üzerine yıkıldığı insanlardan şöyle söz eder: ‘Ama tövbe etmezseniz, hepiniz böyle mahvolacaksınız’ (Luka 13:5). Rab, bu olayı ölenleri kutsamak için değil, yaşayanlara öğretmek için kullanır.
    Bir vaiz şöyle der: İnsanlar geçmişte cehennemin kendisinden korkarlardı. Günümüzde ise cehennem hakkında konuşmaktan korkuyorlar’. Bir kişi kurtuluştan, ancak kurtulması gereken bir şey mevcutsa söz edebilir. Cehenem var olduğu için bir Kurtarıcı’ya ihtiyacımız vardır. Bu kurtarıcı ise Rab İsa’dir:
    Tanrı, Oğlu’nu dünyayı yargılamak için göndermedi, dünya O’nun aracılığıyla kurtulsun diye gönderdi’ (Yuhanna 3:17). İsa Mesih cennetin kapısıdır: ‘Kapı Ben’im. Bir kimse benim aracılığımla içeri girerse kurtulur’ (Yuhanna 10:9).

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.