Bin YIllık Egemenlik

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26293
    Anonim
    Pasif

    Bin Yıllık Egemenlik
    (J.Oswald Sanders)

    Eşit derecede tanrısal, bilgili ve müjdeci olan Kutsal Kitap öğrencileri arasında düşünce farklılıkları oluşturan yorum ‘bin yıllık egemenlikle’ ilgilidir. Kutsal Kitap’ta bin yıllık bir dönemden söz edilen tek metin Vahiy (Esinleme) 20:1-8’dir. Bin yıllık egemenlik düşüncesinin Rab’bin ya da elçilerin öğretişinde görülmemesi ilginçtir ama ilk Kilise’nin öğretişinde vardır.

    Bin yıllık egemenlik genellikle yeryüzünün geçireceği büyük bir bereket dönemi olarak anlaşılır. İsa, Kudüs’teki Davut’un tahtı üzerinde hüküm sürecektir.


    Dr. J.O. Buswell bu konu üzerindeki ana görüşleri aşağıdaki sözlerle açıklamıştır:

    ‘Mesih’in bin yıllık egemenlikten önce gözle görülür bir şekilde döneceğini bekleyenler, gerçeği, en yalın şekliyle ele alarak ve gramer – tarih yöntemini uygulayarak yorumlarlar. Ancak bir de bin yıllık egemenlik gibi belirgin olmayan olağandışı metinleri ruhsallaştırma eğilimi vardır. O, bin yıllık egemenlikten sonra dönecektir. Bin yıllık görüşün karşısında yer alanlara göre ise yeryüzünde bin yıllık bir egemenlik olmayacaktır.’

    Bin yıllık egemenlik sonrası görüş

    Bu görüşe göre, Mesih bin yıllık egemenlikten sonra gelecektir. Zaten gelmiş olan Göklerin Egemenliği, Müjde’nin duyurulmasıyla ilerlemektedir. Kilise, bir maya gibi bütün yeryüzüne işleyecek ve bütün dünya iman edecektir. Bunun sonucunda evrensel bir kardeşlik yaşanacaktır. Müjde’nin duyurulmasının ardından sınırsız uzunluktaki bin yıllık egemenlik gelecek ve kötülük patlak verecektir. Mesih’in gelişinde kötülüğün güçleriyle korkunç bir çatışma olacaktır. Ölülerin dirilmesi, ve son yargı aynı anda gerçekleşecektir.

    Ne var ki bu görüşe sahip olanların çoğu, Tanrı’nın Egemenliği’nin yeryüzünde insanlığın ilerlemesiyle ve toplumsal gelişmelerle kurulmasını ümit etmezler. Egemenliğin yeryüzünde kurulması, Müjde’nin duyurulması aracılığıyla doğaüstü bir süreç olacaktır.

    Ancak bu resim, çağın sonundaki hasada kadar bir arada büyüyeceği söylenen buğday ve deliceler benzetmesine pek uygun düşmemektedir. Yirminci yüzyılın sert gerçekleriyle de pek uyuşmamaktadır. Yirmi beş yıl içinde olan iki yıkıcı savaş, atom bombası ve hızla kötüleşen dünya artık gözden düşen bu görüşü pek desteklemiyor.

    Bin Yıllık Egemenlik Öncesi Görüş
    Bu görüş müjdeci inanlılar arasında en yaygın olanıdır. Vahiy 20:1-8, yorumlanmadan olduğu gibi kabul edilmekte, Rab’bin ikinci gelişinin bin yıllık egemenliği başlatacağına inanılmaktadır. Bin yıllık egemenliğin karşısında olanlar gibi bu imanlılar da ikinci gelişten önce imandan sapma olmasını beklerler. Ancak Rab’bin dönüşünü tek bir geliş olarak değil, iki evreye sahip bir olay – kendi halki için dönüşü ve halkıyla birlikte dönüşü – olarak görürler.
    Buna göre, Rab gizlice gelecek, ölmüş olan kutsallar dirilecek ve canlı olanlar sonsuza dek O’nunla birlikte olmak üzere alınacaktır. Buna genellikle ‘gizli alınış’ denir. Ardından eşi görülmemiş bir karışıklık ve sıkıntı dönemi gelecek – büyük olasılıkla yedi yıl sürecek, Mesih karşıtı bu süre içinde yeryüzüne hükmedecektir. İmanlılar bu karışıklıktan kaçacak, Rab geldiğinde havada buluşacaklardır.

    Yedi yıllık bu dönemden sonra Mesih, güç ve yücelik içinde herkesin görebileceği bir şekilde gelecektir. Filistin’de Armegedon savaşı olacak. Mesih – karşıtı ve kötülüğün tüm güçleri yenik düşecek. Mesih yeryüzündeki egemenliğini Kudüs’te oluşturacaktır. Bin yıllık egemenliğin ardından bağlı olan Şeytan çözülecek ve Mesih’in yönetimine karşı isyan başlatılacaktır.

    Genel olarak kabul edilen bin yıllık egemelik öncesi görüş budur. Ancak bu görüşün belli başlı özelliklerini kabul ederek Rab’bin gizlice geleceğini ya da Kilise’nin karışıklık döneminden kaçacağını reddeden birçok kişi vardır. Mesih’in açık bir şekilde gelip kutsallarını alacağına, Mesih – karşıtını alt edeceğine, İblis’i yeneceğine ve yeryüzünde bin yıllık egemenliğini oluşturacağına inanmaktadırlar. Mesih’in gelişinin iki evreden oluşmadığına inanırlar, çünkü Kutsal Yazı’dan buna herhangi bir destek göremezler.


    Bin yıllık egemenliğin karşısında olan güç
    Bu görüşe sahip olan kişiler Tanrı’nın görkemli egemenliğinin yeryüzünde kurulacağı düşüncesine sahip değildirler. Rab yücelik ve yargı için dönmedikçe bin yıllık egemenlik için herhangi bir Kutsal Kitap temeli görmezler. Vahiy 20:1-8’i simgesel olarak yorumlarlar, bin yıllık egemenliğin dünyasal ve geçici ruhsal olduğunu düşünürler.

    Onlara göre Mesih’in ikinci gelişinden hemen önce imandan yaygın bir sapma olacak. Mesih – karşıtı ortaya çıkacaktır. Rab bu isyanı gelişiyle birlikte bastıracak, ölmüş olan imanlıları dirilterek sonsuza dek kendisiyle birlikte olmaları için yanına alacaktır. Aynı anda kötüler de dirilecek ve yargılanmak üzere hazır olacaklardır. Yeryüzü ateşe verilecek, doğruluğun hüküm süreceği yeni gökyüzü ve yeryüzü yaratılacaktır. Bu görüş müjdeci imanlılar yaygın bir şekilde kabul görmektedir.

    Yazarın amacı belli bir görüşü savunmak değil, her birini adil bir şekilde belirtmek ve farklı görüşü savunan kitapları önermektir. Böylece daha fazla bilgi isteyen okuyucu bu çalışmayı ileri götürebilir.

    Bu çelişkili konuda araştırma yaparken farklı görüşlerin eşit derecede tanrısal ve aydın kişiler tarafından çağlar boyunca savunulduğunu vurgulamalıyız.

    Bu görüşlerin hiçbiri Hristiyan inancının temel gerçeklerini reddetmemektedir. Görüş farklılıkları peygamberlik takvimindeki olayların zaman yorumlarından kaynaklanmaktadır. Ne yazık ki düşmanımız imanlıların peygamberlik yorumlarının küçük ayrıntılarını kullanarak bölmeyi başarmıştır.

    Biz de böylece ona üstünlük sağlamış olduk. Bu tuzağa düşmeyi kararlı bir şekilde reddedelim. Diğer inanlılara kendimizin de sahip olduğu yorumlama özgürlüğünü tanıyalım. Kendi aralarında görüş birliği olmasa bile yukarıda sözü edilen görüşe sahip olanların tümü Mesih’in tekrar geleceği konusunda kesin bir ümide sahiptir. Ana gerçeği savunma ve doyurma konusunda da ortak bir arzuları ve kararlılıkları vardır.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.