Başka İncil de mi vazediliyor?

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26527
    Anonim
    Pasif

    Sabahın bu vaktinde bu gerçeği düşünmeye daldım! Bazı kiliselerde vazedilen incilin hüviyetini ve mahiyetini özgürce düşünürken sanki yalnız değildim! Sorumu kendime mi soruyordum, yoksa Allah’a mı? Çünkü İNCİL, Allah’tan bize sevinçli haberdir! İNCİL’de ifade edilen şey, budur! Sevinçli haberi Kutsal Ruh’tan aldığımız zaman onu sevinçle kabul ederiz. İtiraf ediyorum ki, Kutsal Ruh esinlerinin her biri bana sevinç verici haberdir, yani İNCİL’dir! Gerçek İNCİL, Matta-Markos-Luka-Yuhanna’nın bize naklettikleri ile sınırlı değildir. İslâm ruhu, hep bu noktaya saldırıyor ve ele geçirdiği zihinlere hep kendi imajlarını resmediyor! Pavlus’un mektuplarında da, bize vazedilmiş İNCİL var! O halde, okuduğumuz İNCİL kitabında, bize henüz açıklanmamış şeyleri okurken ve içimizde anlamağa çalışıyorken farklı incil oluyor! İncili kendi anlayışımıza ve kendi yorumumuza göre başkalarına anlatıyorsak, kendi irademizi kullandığımızın farkında mıyız acaba? Böylece anlattıklarımız, Pavlus’un deyimi ile, ” insana göre incil ” olmuyor mu?
    Gelin, beraberce, Pavlus’un şu yazdığı şeyi irdeleyelim: ” Çünkü, ey kardeşler, size bildiriyorum ki, benim tarafımdan vazolunan İNCİL insana göre değildir. Çünkü ben onu insandan almadım, ve öğretilmedim; fakat İsa Mesih’in vahyile aldım.” (Galatya 1:11,12). Pavlus, sözleri Rab’bın ağzından dinlerken onun iradesinin etkisi altında kalmış ve sevinçli haberi, yani gerçek İNCİL’i vazetmiş! Bazılarının sandığı gibi, gerçek İncil’i arkeolojik kazılarla toprak katmanlarında aramamız gerekmiyor. Çünkü bulunan en eski nüshaları okuyanlar bile, inanmakta zorlanmışlardır! Kutsal Ruh, Pentikost gününden beri dünyada bizimle beraberdir! O halde gerçek İNCİL’i Kutsal Ruh’tan aldığımız zaman içimizde iman, ümit, sevgi, sevinç, esenlik mucizesi oluyor! İşte bu İNCİL, Pavlus’un dediği gibi, ” insana göre değildir. “
    ” Fakat Allah onları bize Ruh ile keşfetti; çünkü Ruh bütün şeyleri, Allah’ın derin şeylerini bile araştırır. ” (I.Korint. 2:10). Yazılı İNCİL’i okurken, yazılı şeyleri bize açacak Kutsal Ruh’a da, ihtiyacımız var! İNCİL okurken Kutsal Ruh’u göz ardı edemeyiz. Aksi halde, İNCİL’i okuduğumuz gibi, kendi irademize ve kendi isteğimize, işimize geldiği gibi başkalarına vazederken, vazettiğimiz İncil, insana göre oluyor! Dinleyenlerin tepkilerine şaşırmayalım. Çünkü, kendi irademize göre “insana göre incil” vazediyoruz! Bu tür inciller, insanları Allah’a döndürmeğe yeterli olmadığı gibi, beden arzularımızı tatmin ediyoruz! Ben de, hep böyle inciller vazettikçe beden arzularımı kontrol altında tutamayıp beden arzularıma yenik hayat sürdürdüm! Ve utançlı durumlara düştüm! Geçmişime şimdi bu ışıkta baktığım zaman, insanların önüne kendi soframı kurmuş olmamın tuzağına düşmüş olduğumu farkettim! ” Onların sofrası kendileri için kement ve tuzak ve tökez ve ceza olsun ” diye İNCİL’de yazılı olduğu gibi, bana aynı şeyler oldu! (Rom. 11:9). İnsana göre vazedilen incil, vazedenlerin dinleyiciler önüne kurdukları kendi sofralarıdır; Rab’bımızın sofrası değil!
    Kurtarıcım Rab İsa Mesih’in bana nazikçe gelen bu paylamasını sevinçle kabul eden bir kardeşiniz olarak, hatırıma gelen şu sözünü İNCİL’den okuyarak buraya bu anlayışla naklediyorum: ” İşte, kapıda duruyor ve çalıyorum; eğer biri sesimi işitir ve kapıyı açarsa, onun yanına gireceğim, ve ben onunla, ve o benimle akşam yemeği yiyeceğiz. ” (Vahiy 3:20). Rab’bimiz ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in önümüze koyduğu kendi sofrasından onunla beraber yememiz, ne harika bir gıdamızdır İNCİL! Pavlus, bu İNCİL’e, ” insana göre değildir ” demiş ve eklemiş: ” Çünkü ben onu insandan almadım, ve öğretilmedim; fakat İsa Mesih’in vahyile aldım. ” (Galatya 1:12).
    Daha önceki paylaşımlarımda da, şu noktaya birkaç kez değinmiştim: ” İnsan kendine gökten verilmedikçe, hiçbir şey alamaz.” (Yuhanna 3:27). İNCİL sözlerini kitaprtan okuyarak almamız, gerçekten alma değildir! Okuyoruz ama, görmediğimiz ve anlamadığımız şeyleri okuyoruz. Kutsal Ruh’un onları bize açmasına ve bize öğretmesine ihtiyacımız var! Pavlus, vazettiği İNCİL’in gerçek İNCİL olduğunu bize şöle ikrar etmiş: ” Bunları insan bilgeliğinin öğrettiği söz ile değil, ancak ruhsal şeyleri ruhsal sözlerle birleştirerek Ruh’un öğrettiği söz ile söylüyoruz. “(I.Korint.2:13). Pavlus, insanların göremedikleri ruhsal şeyleri(olayları) görürken sanki bedenden çıkmış ve o alana girmiş gibi anlatmış! Ve Kutsal Ruh, o ruhsal şeyleri verdiği ruhlu söz (diri söz) ile birleştirerek Pavlus’a öğrettiği söz ile ışık vermiş! Elbette ki, Pavlus’un vazettiği İNCİL, “insana göre değil” Allah’a göredir ve Rab’bın önümüze kurduğu sofradır! Sıkıntılarımızda Kutsal Ruh’un tesellilerinin her biri, önümüze kurduğu sofrasıdır, yani İsa Mesih’in İNCİLİ’dir!. Kutsal Ruh ile İNCİL vazedenler, önümüze Rab’bın sofrasını kuruyorlar! İşte bu sofra, vazedenlere kement ve tuzak olmadığı gibi, biz dinleyicilere de, kement ve tuzak değildir! Kral Davud da, sıkıntılarında, korkularında ve endişelerinde, Rab’bın sofrasından beslenerek karanlık ruhlar karşısında Rab’bın gücü ile karşı durmuş! Ve bu başarının kaynağını Rab’be şu şükranı ile sunmuş: ” Hasımlarım karşısında önüme sofra kurarsın. ” (Mezmur 23:5). Kutsal Ruh’un bize verdiği İNCİL, hep böyle oluyor! Sevinçli haber ile Allah’a hamdediyoruz Rab’bın sofrasında! İşte bu İNCİL, ” Mesih İsa’da hayat Ruhu’nun Yasası ” dır! (Rom.8:2). Yazılı Yasa’dan daha güçlü olan bu yasa ile, günahın ve ölümün yasasından özgür ediliyoruz! O halde, sevgili kardeşlerim ve kızkardeşlerim, Baba-Oğul-Kutsal Ruh birliği ile paylaşmayı arayalım. İNCİL’i birbirimizle paylaşmalarımız yeterli olmuyor! Kutsal Ruh (Mesih Ruhu) ile temasımız olmadan okuduğumuz İNCİL satırlarından beğendiğimiz alıntıları birbirimize söylememiz, insana göre oluyor ve Rab, böyle sözleri birbirimizden aldığımız için, ” birbirlerinden sözlerimi çalıyorlar ” diyor! (Yeremya 23:30). Rab’bımız, sözleri kendisinin ağzından almamızdan hoşlanıyor sanırım. Çünkü Rab’bımızın ağzından alacağımız sözler asla çalıntı sözler olamazlar! Rab’bın ağzından sözler dinlememiz, bizi emin kılacak güçte sözlerdir! Yani emin oluruz! İNCİL’den okuyarak aldığımız her sözden emin olamıyorsak, anlamadığımız bir dayatmacılıkla söylediğimiz sözler, “insana göre incil” dirler ve başkalarının bize inanmalarını beklememiz de, haksızlık olur. Pavlus, Kutsal Ruh’un öğrettiği sözü insanlara söylediği zaman, sözdeki ruhun dinleyenler üzerinde etkin oluşunu farketmiş! Kendisi, aynı ruhlu sözle düşünürken imanla söylediğini farketmiş! (II.Korint. 4:13).
    ” İNCİL’imiz size yalnız sözle değil, fakat kudretle ve Kutsal Ruh’la ve çok itimatla geldi. Ve siz çok sıkıntı içinde Kutsal Ruh’un sevincile sözü kabul etmiş olarak bize ve Rab’be uyanlar oldunuz; ” ( I.Selânik 1:5,6).
    İnsana göre incil vazedenler, dinleyenlerini kendilerine esir etmek isterler. Onları dinledikçe onlara bağımlı olduğumuzu sanırlar. Pavlus, insana göre incil vazedenlere şu sözle karşı durmuş: ” Çünkü şimdi insanların rızasını mı, yoksa Allah’ın rızasını mı arıyorum? Yahut insanları hoşnut etmeğe mi çalışıyorum? Eğer hâlâ insanları honut etseydim, Mesih’in kulu olmazdım. ” (Galatya 1:10). Mesih Ruh’undan gelen İNCİL, onu dinlerken içimizde sevinç ve teslimiyet olur! Yani Allah’ın iradesinin iyi, kabul olunur ve mükemmel olduğuna tanık olur (Rom.12:2).ve kendimizi bu mubarek iradeye imanla ve sevinçle teslim ederiz! Hallelu yah! Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in ismine sonsuz hamtlar olsun! Çünkü bu boyunduruk kolay ve yükü hafiftir!(Matta 11:29,30).
    İnsana göre incil vazedenlerin bu konuda uyanmaları gerekiyor. Böylece insanları kendilerine bağımlı yapma kemendinden ve tuzağından ayıkarak Kurtarıcımız Rab İsa Mesih’in ismini çağırsınlar ve Pavlus’un aradığı gibi, Rab’bın iradesini arasınlar! Bu sözleri kendim için de yazıyorum! Bu noktada sevgili kardeşlerim ve kızkardeşlerimle açık yüreklilikle bu şeyleri paylaştım mı acaba? Çünkü çağımız Hristiyanlığının Orta Çağ’daki gibi olmasından korkuyorum. Baba-Oğul-Kutsal Ruh birliğinde paylaşmalarımız olsun dileği ile.
    Kardeşiniz: imif-1940

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.