"Allah’ın gayreti ile gayretliyim"(2.Kor 11:2)

  • Bu konu 1 izleyen ve 0 yanıt içeriyor.
1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Yazar
    Yazılar
  • #26214
    Anonim
    Pasif

    “Allah’ın gayreti ile gayretliyim”(2.Kor 11:2)

    “Ve bilgilerinde Allah’ın olmasını münasip görmediklerinden, Allah onları uygun olmayan şeyler yapmak üzere merdut fikre teslim etti.”(Rom.1:28).

    Bilgimde Allah’ın olmasını istememiş miyim? Böylece Allah’ın bilgisinden yoksun mu kalmışım? Bu nedenle mi, Allah tarafından merdut fikre teslim olunuyorum? Ve bu nedenle mi, bende haksızlıklar görünüyor? Bu sözlerin ışığında gözlerimi başkalarında hatalar aramaktan çevirip kendi halime baktığım zaman, Kitabı Mukaddes’de ve Özellikle İNCİL’de yazılı Allah’ın emirlerine uymayan hareketler sergilemekte olduğumu farkeder oldum!

    Yukarıda İNCİL’den alıntı yaptığım söz üzerinde düşünceler gezintisi yapmağa ne dersiniz? Öncelikle bu sözdeki öğeler üzerinde durmak istiyorum:

    Bilgimizde Allah’ın da, bulunması gerekir ve ihtiyacımızdır. Çünkü dünyamızda bilgi kirliliği var! Allah dışından edindiğimiz bilgiler, bize doğru ve aziz görünürler! Mesih İsa bilgisi ile bir araya gelen imanlılar, her ne kadar Allah bilgisi ile zenginleşiyorlarsa da, Mesih karşıtı ruhsal varlıklardan aldıkları düşüncelerle düşünenlerde, Allah’ın bilgisine karşı diklenmeler oluyor! Bunu da Pavlus, peygamberlik görüşü ile farketmiş olacaktır ki, Mesih imanlılarına yazdığı bir mektupta, “çünkü bazılarında Allah bilgisi yoktur” diyebilmiş!(1.Korint.15:34).

    Pavlus’un Roma’daki Mesih topluluğuna yazdığı mektupta, Allah bilgisinden yoksun kalanların acıklı halini şu sözle açıklamış: “Allah, onları merdut fikre teslim etti” (Rom.1:28). Merdut fikre sahip olduklarını farketmeden Allah’ı yüceltenler var! Maalesef bu durumu ülkemizde sık sık görüyoruz. Allah uğrunda fedailikler yaparak öğünen kişiler, Allah’a inançları uğrunda insan katlediyorlar! İşin acı ve ürkütücü boyuta ulaşmış hali şudur ki, kendilerini Allah’a hizmet ediyor sanmalarıdır. Neden böyle oluyor? Bu bilginin kendilerine nereden geldiğini ancak Allah’la kişisel ilişkisi olanlar farkedeceklerdir ve merdut fikre teslim olunmuş olduklarını farkedip Allah’a döneceklerdir.İNCİL’de Allah’ın “Sevgi” olduğu tanımlanır (1.Yuhanna 4:16).

    Allah’la bağlantımız kesilirse, Allah’ın önünde asla kabul edilmeyen fikirler, zihnimize makbul olabilirler! Bu, ciddî bir tehlikedir! Çevremizden edindiğimiz bilgiler, bize ne kadar güvenli görünüyorlarsa da, zararlı birer virüs etkisi yapabilirler ve bizi tuzaklarına düşürebilirler. Bu nedenle Mesih Ruhu’na ihtiyacımız vardır! Mesih Ruhu’ndan esinle aldığımız düşüncelerle düşünürken, edinmiş olduğumuz ve güvendiğimiz eski bilgi, bizde de, merdut durumuna düşer ve İblis’in bir hilesi olduğu ortaya çıkar! Böylece o zararlı fikirden boşanmamız kolay olur. Boşandığımız o kirli fikrin eylemi de, artık bizde görünmez olur. Bu işi yapan biz değil; fakat Allah’ın gayretidir!

    Farkederiz ki, ruhsal savaşta kullanacağımız silahların etkili olanı, Kutsal Ruh’un onunla düşünelim diye bize verdiği fikirdir. Kutsal Ruh’un verdiği fikir, Kitabı Mukaddes’i okuyarak edindiğimiz fikirlerin ruh istekli olanıdır. Onunla düşünürken acaba kaçımız Allah’ın iradesine uyduğunu farketti? Mesih Ruhu düşüncesindeki “düşünülme isteği” ve “düşünülme gücü” onun yapabilme ve başarabilme yetisidir! Pavlus, Mesih Ruhu’ndan esinlerle aldığı düşüncelerle düşünürken, kötü ve kirli fikirlerin zihninde barınmadıklarını farketmiş olmalı ki, bizim için Rab’den şu dilekte bulunmuş:

    “Mesih İsa’da olan düşünce onlarda da, olsun” (Filipi 2:5).

    Evet, biz de, Rab’den şöyle dileyebiliriz: “Mesih İsa’da olan düşünce bizde de, olsun.” Mesih Ruh’undan düşünce talebinde bulunanlar, merdut fikirlere teslim olunmayacaklardır!

    Çeşitli dinler ve yollarla Allah’a kavuşacaklarına inanan insanların milyonlarcası, Mesih dışı kaynaklardan edindikleri fikirler ve bilgilerle erişime gayret sarfediyorlar. Ama İsa Mesih, insanları Allah’a ulaştıran “yol, gerçek ve yaşam” olduğunu söylemiş, günahları affetmiş, her türlü hastalığı iyileştirmiş ve ölüleri diriltmiş ve daha çok mucizeler yaparak gücünü kanıtlamış. Onu sonunda şeriatçiler haça gererek öldürmüşler, ama ölümün gücü üç günden fazla onun üzerinde hakimiyet kuramamış ve dirilerek sonsuz yaşam varlığını kanıtlamıştır! İsa Mesih’in sonsuz yaşam varlığından aldığımız düşüncelerle düşünürken, düşmüş olsak da, düştüğümüz yerlerden kalkıyor ve yaşam yeniliğinde onun izleyicileri oluyoruz! Bunun içindir ki, Mesih İsa’da olan düşünce ile düşünürken ruhsal yolculuğumuz oluyor! Pavlus,”Mesih’in fikri bizdedir.” demekle, Mesih fikrinin yetisine ve yapma gücüne bir hizmetçi ve tanık olduğunu ifade etmiş.(1.Korint.2:16).

    Petrus da, “aynı fikirle silâhlanın” diyerek, “Mesih İsa’da olan düşünce sizde de olsun” diyen Pavlus’a katılmış” (1.Petrus 4:1; Filipi 2:5).

    Demek oluyor ki, Mesih Ruhu’ndan fikirler almağa aç ve muhtaç olanlar, Mesih İsa’dan her gün fikir dilerlerse, aldıkları esinlerle düşünecekler ve merdut fikirler, onlarda da, merdut olacaktır. Kötü ve kirli fikirlere karşı Allah’ın silâhları ile karşı koyabiliriz. Buna itiraz edip kendi güçleri ve bilgeliklerine güvenenler, merdut fikirlerle baş etmenin zorluğunu ve hatta imkânsızlığını çekeceklerdir.Merdut fikirleri de, insan gayreti ile reddetmek, sonuçta daha zorlu fikirlerin doğmasına ve onların obsessif olmalarına yol açar! İNCİL’de İblis’in hilelerine karşı Allah’ın bütün silahlarını kuşanmağa çağrılıyoruz. Kötülüğün gücüne karşı insan gücümüzle karşı koymağa değil; fakat Allah’ın gücü ve bilgeliği olan Mesih İsa’yı giyinmeğe çağrılıyoruz!(1.Korint.1:24; Efes. 6:10,11).

    Örneğin evlilik dışı cinsel istekleri artmış olanlara Pavlus’un önerisi şöyledir: “Fakat Rab İsa Mesih’i giyin, ve şehvetler için bedenin tedarikini görmeyin”(Rom.13:14).

    Şehvet arzularını haklı göstermeğe eğilimli olan merdut fikre sahip bazı bilim adamları, iddiaları ile Mesih imanlılarının kafalarını karıştırmağa çalışıyorlar ve İsa’da da, şehvet arzuları bulunduğunu ima eden sözler yazmışlar. Halbuki, İsa Mesih’in tanıkları aynı kanıda değildirler. Bu tanıklardan biri de, Pavlus’tur. İsa’nın cinsel arzusu hiç olmamış ki! Eğer olsa idi, İsa’nın hizmetçisi ve tanığı olan Pavlus, şehvete karşı “Rab İsa Mesih’i giyinin” der miydi?

    Bu şeyler, günaha karşı insan gayreti ile kazanılacak şeyler değildirler! Rab İsa, Pavlus’a göründüğü vakitte,”sana görüneceğim şeylerin hizmetçisi ve tanığı olacaksın” vaadında bulunmuş ve İsa Mesih’in fizik ötesi varlığı, ya da, eylemsel varlığı Pavlus’da görünmüş! Herkes bu görüşe sahip değil galiba. Ama onlarla tartışmak değil, sadece görüşümü paylaşmak istemiştim. Benim Mesih İsa’dan beklentim budur.

    Bilgiden bilgiye fark var. Ama Pavlus, sahip olduğu farklı bilgi ile şu sözleri yazmış: “Ey kardeşler, yüreğimin arzusu ve onlar hakkında Allah’a yalvarışım kurtuluşları içindir. Çünkü onlara şehadet ederim ki, Allah için gayretleri vardır, fakat bilgiye göre değil. Çünkü Allah salâhını bilmeyip kendilerininkini sabit kılmağa çalışarak Allah salâhına tâbi olmadılar. Çünkü salâh için her iman edene şeriatin sonu Mesih’tir.(Rom.10:1-4).

    Kendi gayretleri ile doğruluğu yakalayabileceklerini düşünenlere kim ne diyebilir ki. Ben de, kendi gayretlerimle hep doğru olmağa çalıştım; ama bunu şöyle başardım: Hep doğru göründüm; ama her seferinde yakalandım. Sonuçta, kedinin ciğere baktığı gibi baktım ve Mesih İsa’nın bende de, görünmesini bekler oldum. Tutulduğum Mesih fikri ile o doğruluğa erişmek için arkasından koşuyorum.Hâlâ da, o doğruluğa erişmedim.

    “Fakat her ne isem, Allah’ın inayeti ileyim; ve onun bana olan inayeti boşuna olmadı; fakat onların hepsinden ziyade çalıştım; fakat ben değil, ancak benimle olan Allah’ın inayeti. Bundan dolayı gerek ben, ve gerek onlar, böyle vazediyoruz ve böyle iman
    ettiniz” (1.Korint.15:10,11).

    Pavlus’un yukarıya naklettiğim tanıklığını hayatımda gördüm! Kurtarıcımız Mesih İsa ile bize gelen o asıl imanın farkında olmadan, kendi düşünceme ve çevremden edindiğim bilgi düzeyine göre, kendi gayretlerimle ve kendimi şartlandırmalarımla Allah’a inanıyordum. İstanbul’daki öğrencilik yıllarımda kilise topluluğuna katılıyordum ve bu katılımım, bende bir tutku oluşturmuştu. Benden yaşlı Hristiyanlar beni hep sevgi ile kucakladılar. Belki de, insan ürünü imanımı çokları farketmişti ama, bana hep sabırlı oldular. Allah’a ve İsa Mesih’e inanıyordum ama, bazen de, bu imanım deneniyordu. Denenmelerde, içimde şüphelerim de oldu. Bu şüphelerden yıllarca rahatsızlık duydum, ama yüreğimi Allah’a açmaktan hep korktum kâfir olurum diye! İznik’te şiddetli bir denenme sonucunda imanımı yitirince en değerli varlığımı kaybetmiş oldum. Bu destekten yoksun kalınca depresyona girdim ve oradan itibaren Allah’a yalvardım. İnsanın kendi inancını yitirmesi çok acı bir şey! Daha sonra defansa geçip insansal gayretlerimle, kaybettiğim o imanı şuradan buradan yamalamalarla tamir edip bir şeye benzettim. İNCİL’de bize müjdelenen Mesih İsa imanına dikkat etmediğim için, hep kendi imanıma ve doğruluğuma yeni baştan odaklandım. Yine de, imanımın denenmelerinde şüphelerim oluyordu. Halbuki, Allah’a gerçekten iman edenlerde hiç şüphe barınmaz.

    Çok yıllar sonra, yorulmuş imanımla Allah’ın önünde durdum ve İsa Mesih’in kendisine iman etmemizin Allah’ın işi olduğunu söylemesi ile orada aydınlandım ve yüreğime itiraf cesareti girdi (Yuhanna 6:29).

    Yüreğimi orada Rab’be açıp ondan iman diledim. O, kendinden olanı bana verince, Mesih İsa imanını orada tanıdım ve kendiminkinden kolayca kurtuldum! Kendi gayretimin ürününü orada yitirmekle hiç de deprese olmadım.Allah’ın gayreti, insan gayretinden iyidir. Bundan sonra, Mesih İsa’ya inanamayanlara dayatmacı olmuyorum. Yaşadığım olayları, belki onlara teşvik olur umudu ile paylaşıyorum.

    İNCİL’de Roma’daki Mesih İsa imanlılarına yazılı mektubun 12.Bölümü, Allah’ın iradesi ile başlamış ve son âyeti olan 21. âyeti, yine Allah’ın iradesi olan “iyi”nin, beden arzularımıza üstünlüğü ile bitiyor. Ne harikadır Allah’ın iradesi ve gayreti kardeşler! Size bunları, Mesih fikri ile düşünerek teşvik olur amacı ile yazdım.Ve bu paylaşımımı şu İNCİL sözleri ile noktalıyorum: “Kutsal Ruh ile yürüyün, ve bedenin arzusunu kesinlikle icra etmezsiniz” (Galatya 5:16).

    Rab sizi bereketlesin.

1 yazı görüntüleniyor (toplam 1)
  • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.