Re: Şeytanın Taktiği
Sevgili Olcaytaka,
Ben de bir zamanlar sizin gibi düşünüyordum. Herşeyi ‘Bilim’ denen şeyle ölçerdim. ‘Hakikat cetvelim’, bilim idi. Bir şeyi, bilim onaylıyorsa, o şey ‘doğru’; onaylamıyorsa da, o şey ‘yanlış’ idi. Ama 38 yıllık araştırmamım bana öğrettiği gibi, insanoğlundan doğan herşey, adına ‘Bilim’ dahi dense, hatalı ve taraflı olabilmektedir. Öz bilim, yani hakikî ve tarafsız bilim, asla Tanrı ve O’nun sözleri aleyhinde olmamıştır.
Yıllarca insanoğluna, bilim adına çok büyük yalanlar yutturulmuştur. İnsanoğlunun yüreği, Tanrı’ya isyan halindedir. O’na boyun eğmek ve bilhassa günah diye bilinen bazı zevklerinden dönmek istemediği için, O’nu ‘yok sayacak’ herşeye büyük bir şevk ile sarılmakta; Tanrı’nın ve Sözlerinin doğru olmadığını ispatlar gibi görünen her düşünceye ise ‘Kurtarıcı’ (yani Rab’den kurtarıcı) gözüyle bakmaktadır.
Tevrat, Zebur ve İncil’e göre, kurtulacakların sayısı çok az olacaktır. Yani, Şeytan’ın kulları, Rab’bin kullarından çok daha fazladır. Hatta bu oranın yüzde birden daha az olduğuna inanıyorum. Yani, Tanrı düşmanları, dünya nüfusunun %99’unu teşkil eder. Tabii ki bu oran, Bilim adamlarına da yansır. Yani, bu alanda da, Tanrı aleyhinde çalışanların oranı %99 civarındadır. Hal böyle iken, Tanrı’nın doğrularının ölçütü, nasıl bilim adamları olabilir? Rab’be mi güvenelim, yoksa özel hayatları her türlü şehvetle yanıp tutuşmuş olan Rab düşmanları bilim adamlarına mı?
Ama Hakikî Bilim, Rab’bin dostudur. Çünkü hakikat, hakikate karşı değildir. Ne de tüm bilim adamları, Tanrı’yı inkâr eden günahkârlardır. Amerika’daki ‘Creation Research Institute’ (Yaratılışı Araştırma Enstitüsü) en azından 1200 profesör olan üyesi vardır. Bunların tümü bilim adamı olup, hepsinin en az 2 üniversite diploması vardır. Bunlar, Tevrat, Zebur ve İncil’de yazılı olan herşeye inanırlar ve bilimsel açıdan kanıtlayıcı deliller gösteren yazılar ve kitaplar yazmışlardır. Bence, bu kitapları okumadan ‘Hakikî Bilim’den bahsetmek imkânsızdır. Çünkü, asırlardır bilim adına öne sürülüp beyinlerimizi yıkamış olan bir çok tez ve teoriyi çürütmüşler ve bunların sahte olduklarını ortaya koymuşlardır. Ama iman eden herkes, herşeyi Rab’bin şaşmaz sözü ile yargılamaktadır. Doğruluk cetveli, Rab’bin Kelâmı’dır. Ne benim, ne senin ve ne de bir bilim adamının düşüncesidir.
Bazı söylediklerinize katılıyorum. “Şeytan bana bunu yaptırdı” deyip sıyrılamayız. Çünkü insanoğlu manevî bir varlıktır. Doğru ve yanlışı bilir. Şeytan teşvik etse de ona direnebilir. Ama kötü yüreklerimizden dolayı, ona değil, Rab’be direnmeyi tercih ederiz. Ve işte İsa Mesih, bize kendi yüreğini, kendi hayatını vermek için geldi. Yalnız şunu da bilmeni istiyorum: Şeytan vardır ve gerçektir ve çok güçlüdür. Onunla hiçbir insanoğlu baş edemez. Onu tek yenen kişi İsa Mesih’tir. Günah işlemeyen tek kişi O’dur.
Tevrat, Zebur ve İncil’de kesinlikle hiçbir bilimsel hata yoktur. Sığ bulduğun yerler, sizin ruhsal sığlığınızdan kaynaklanmaktadır. Olaylara sadece bilimsel bakmaya çalışırsanız öyle olur. Kutsal Kelâm’ın derinliği sonsuzdur.
Gelelim “Şeytan Adem’e secde etmedi” olayına. Bu bir hatadır. Sadece Kuran’da yer almaktadır. Söylediğinizin aksine, Tevrat, Zebur ve İncil’de buna hafiften bile benzeyen bir öykü yoktur. Çünkü, bu öğreti Tanrı Ruh’undan gelmemiştir. O’nun karakterine aykırıdır. Buna inanmak, “Tanrı hırsızlık yaptı”ya inanmak gibidir. Ve bu konuda da daha fazla yorum istemek; “Kırmızı Şapkalı Kız, niye kurdu ninesi zannetti?” sorusuna yanıt aramaya benzeyecektir. Birinin hakikat payı ne ise, diğerinin de aynidir.
Verdiğim cevaplar azacık sığ olabilir. Ama sadece bu Forum’da bile, hemen hemen tüm sorularınızı cevaplayacak o kadar çok şey var iken, hepsini yeniden sizin için yazmak, çok zor ve zaman alıcı. Doğru olan, önce yazılanları okumaktır. Çünkü inanın ki, sizin sorduğunuz veya sorabildiğiniz her şey, daha önce de başkaları tarafından sorulmuştur. Ama sizin kopmamanız için, araştırmanıza devam etmeniz için gayret ediyorum. Biraz araştırın ki bizim de yükümüz hafiflesin. Size canı gönülden yardım etmek istiyoruz. Ama, kesinlikle tartışmak istemiyoruz.
Rab araştırmalarınızı bereketlesin.
Sevgi ve Dualarımla.