Re: Sözleri Allah’tan işitmeğe çağrılıyoruz!

#33065
Anonim
Pasif

Size yazarak paylaştığım o yazımda, insan isteği karşısında Allah’ın isteğinin içimize doğmasına ihtiyacımız olduğunu ayrıntıları ile açıklamıştım. Pavlus’un Roma’daki topluluğa yazdığı mektubun 12. bölümü sizin de, dikkatinizi çekmemiş mi? O yazımda, Allah’ın isteğinin üç özelliğine işaret ediliyor:
1- İyidir.
2- Makbuldur, yani kendini kabul ettirecek sonsuz güce ve yetiye sahiptir. İnsanın isteği ise, kötüdür! Kendi arzuları ile dünya âlemine uyum gösteren bütün insanlar, Allah’ın arzusunun içlerine doğmasına muhtaçtırlar.
3- Allah’ın isteği mükemmeldir, yani doğduğu insana asla kusur işletmez!
İçimize Allah’ın isteği doğduğu zaman, kötülüğe, yani kendi arzumuza yenilmeyiz. Romalılara yazılmış mektubun 12. Bölümü, Allah’ın isteğinin (arzusunun, yani iradesinin) bedenlerimizi Kendisine diri, kutsal ve makbul kurban yapabilme gücünü hiç düşündünüz mü? Ve yine Allah’ın arzusunun(yani iyiliğinin, benimserliğinin ve kusursuzluğunun) bize kötülüğü yenilgiye uğrattığını son âyette irdelemiştim.
Kendi arzunuzla mı İsa Mesih’e geldiğinizi düşünüyorsunuz? Eğer kendi arzunuzla İsa Mesih’in peşine takıldığınızı düşünüyosanız, ama aynı arzunuzla dünya şeylerine eğilimleriniz oluyorsa, böyle bir isteğin doğasını farkederseniz ürkersiniz değil mi? Eğer Mesih Ruhu’ndan bir düşünce içinize doğmuşsa, o düşünce ile düşünürken hayran olursunuz. Böylece Allah’ın isteği içimizde, Mesih düşüncesinin doğuşu ile düşünceye dalarak Allah’ın iradesine uymağa başlarız! Pavlus, işte tam bu noktada, “Allah’ın iradesini, yani Allah’ın isteğini fark ediniz” diyerek bu dikkatıimizi çekmiş! Allah’ın isteği ile bizim insan düşüncemiz arasında ayrılık vardır! Bunu o yazıda ayrıntılı olarak irdelemiştim.
Burada daha da, ayrıntıya girip kafanızı karıştırmak istemiyorum. Ancak kendi isteğinizle Rab İsa Mesih’i izliyorsanız, o istekle Rab’bi izlemeğe devam edin. Çünkü, sizdeki isteğin Allah’tan mı doğduğunu, yoksa kendi isteğiniz mi olduğunu ben bilemiyorum; Rab, bunu size keşfedecektir. Çünkü herbirimiz, Rab’la kişisel ilişkiye çağrılıyoruz.
Allah’ın isteğinin önemi ve yüceliği hiçbir kitapta İNCİL’de açıklandığı gibi açıklanmamıştır. İNCİL’den şu alıntı ile paylaşımıma son veriyorum:”Fakat diyorum: Ruh ile yürüyün, ve bedenin arzusunu kesinlikle uygulamazsınız. Çünkü beden Ruh’a karşı, ve Ruh bedene karşı arzu eder; çünkü istediğiniz şeyleri yapmıyasınız diye, bunlar birbirine zıttırlar.” (Galatya 5:16,17) Bu İNCİL mesajında adı geçen “Ruh”, Kutsal Ruh’tur, yani yine Allah’tır. Rab’bin arzusu içimizde artsın.
Rab İsa Mesih sizi bereketlesin. Amin.