Re: Dirilişin Önemi

#29309
Anonim
Pasif

Theodosus Harnack şöyle yazar: ” Diriliş konusunda taiıdığınız kanı sizin kişisel tanrıbiliminiz olamaz. Bana göre Hristiyanlık, diriliş gerçeğine göre ayakta durur ya da yıkılır ” ( Harnack, alıntı yeri Smith, TS, 437 )

William Milligan şöyle açıklar: ” Tanrımız’ın dirilişi hakkında doğrulayıcı kanıtlardan söz ederken, O’nun yaşam öyküsündeki her olgunun bu gerçekle uyum içerisinde olduğu da vurgulanmalıdır. ” ( Milligan, RL, 71 )

Wilbur M. Smith şu sonucu çıkarır: ” Birçok kez Yeruşalim’e gittikten sonra öldürüleceğini, ancak 3. gün mezarından dirileceğini açıkca belirten ve bu peygamberliği gerçekleşen Rabbimiz’in söylediği diğer her şey de aynı doğrulukta olmalıdır.” ( Smith, TS,419 )

Bu konuda W. J. Sparrow Simpson ise şu yorumda bulunur:
Mesih’in ölümden dirilişi, O’nun Tanrı Oğlu olduğu nasıl kanıtlar sorusunun yanıtı şudur: İlk olarak, ölümden kendi gücüyle dirilmiştir. Çünkü O kendi yaşamını feda edecek ve tekrar geri alacak kudrete sahiptir( Yu. 10:18 ). Bu bildiri diğer ayetlerde yer alan Baba’nın kudretiyle ölümden dirilmiş olduğu, çünkü Baba ne yaparsa, Oğul’un da aynısını yaptığı, yaratılış ve diğer gözle görülür bütün işlerin Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’a ait olduğu öğretileriyle uyumsuzluk içinde değildir.İkinci olarak, Mesih açık şekilde kendisinin Tanrı Oğlu olduğunu bildirmiştir ve ölümden dirilişi bu bildirinin gerçekliği üzerindeki Tanrı mührüdür.Eğer Mesih, ölümün gücüne yenik düşmüş olsaydı, bu durumda Tanrı’nın, İsa’nın Tanrı olma iddiasını onaylamadığını anlardık. Fakat Tanrı, İsa’yı ölümden dirilttiğine göre, herkese, ” Sevgili Oğlum budur. O’ndan hoşnudum” gerçeğini beyan etmiştir. ( Sparrow – Simpson, RCF, 287 – 88 )