Re: Diri Tanrı İsa Mesih’e Taparız. İkonlara Değil.

#34414
Anonim
Pasif

Değerli viran dede;
Senin görüşüne saygı duyuyorum.paylaşımların da, değişik bir bakış
açısı olduğunu, görüyorum.Buda bana bir hayli ilginç geliyor.Bizi bereketliyorsun emegin için sagol.

Demişsinki,
Hz. İsa zina işlediğinden recme uğrayacak kadını kurtardığında zinaya teşvik etmemiştir elbet… tam tersi olmuştur.

Evet bu düşüncene, katılabilirim.Yanlız Ayet,te RAB.bim İSA MESİH bir şey daha diyor.

“İSA,Bende seni yargılamıyorum,dedi.”Git,artık bundan sonra
günah işleme dedi.”
Yuhanna8:11

Git, artık bundan sonra günah işleme,dedi.. Bunu neden dedi..?
Çünkü zina yapan kadını,bir daha günah işlememesi,ve bundan sakınması konusunda uyardı.
RAB İSA MESİH,ben seni yargılamıyorum derken ona lütfünü gösterdi,ve günah işleme derkende doğru olan gerçek neyse ,nasıl davranması gerekiyorsa onu, kadına söyledi.

Bizlere Lütüf ve gerçek İSA MESİH aracılığı ile verildi.Onun gerçeğini bilmeden onun lütfüna erişemeyiz.

Zina ederken yakalanan kadın,da RAB İSA MESİHİ’in,uyarısıyla gerçegi gördü, gerçeğin peşinden gitti., hepimizde biliyoruzki Rab,bimizin takipcilerinden biri oldu.

Senin dede hikayesinde hiç bir yorum,uyarı yok benim gördüğüm,Tanrı’ya havale etme var,ben burda günaha dedenin de ortak olduğunu,ve bunu Tanrı’ya(Allah)havale ederek kötü örnek ve teşvik edici olduğunu düşünüyorum.Yani burada, seninle aynı şekilde düşünmüyorum.
Sevgili Viran Dede,
Sefiller Romanı, benim ilk okuduğum kitaptır.onüç yaşlarındaydım ve çok etkilenmiştim.Kürek mahkumu Jan valjan ve onu kovalayan müfettiş javart hala hafızamdadir.Victor Hugo, zaten o dönem dini dışlamayan yazarlarımn içinde romantızm akımındaki yazarlar arasında yer almış ve dolayısıyla elbetteki TANRI,merhamet,haksız adalet anlayışı ve politik hayatı anlatırken hep göze çarpan TANRI’sal adalet ve inançı dışlanmamış ve vurgulanmış ve bu özellikle romanın kahramanı olan Jan Valjeanın karekterinde ve yüreğınde işlenmiştir..
Bu gerçek, bu gün bile geçerlidir. hayatımızda da olabilir insanların yüreklerine ve doğru yola girmesine zaten, RAB’bimiz her zaman bir vesile kılar.Hiç umulmadık yerde kalplere dokunur RAB İSA MESİH.

Ferisiler konusuna gelince:
Ayet diyorki,
“Ey kör ferisi!Sen önce bardağın ve çanağın içini temizle ki dıştanda temiz olsunlar”
Matta 23:26
Ferisiler açgözlu,doymak bilmez kendi sahsi benliksel egolarına çok düşkün ve buna karşılık dıştan din’dar insanlardı.Yürekleri kötülük doluydu.
Önce, yüreklerindeki pisliği arıtmaları gerekiyordu.bardak ve çanak içi
derken yürekteki, arınmaktan, temizlikten bahsediyor bu temizlikte ancak TÖVBE ve İMAN etmeleriyle gerçekleşebilirdi.ve bunada gidiş yolu TANRI,ya içten, inanç ve itaat yoluyla olabilirki bunu yapmadılar yani, bardagın dışını temiz tutmaya devam ettiler.günahlarına karşılık tamamen kör gibi davranıp içsel temizliği reddettiler.

“Mademki sen gönülden sadakat
İstiyorsun,
Bilgelik ögret bana yüregimin
derinliklerinde.
Beni mercanköşkü ile arıt,
paklanayım,
yıka beni kardan beyaz olayım.
Mez51:6.7

Kurtuluş,sadece TÖVBE ve RAB İSA MESİH’e İMAN etmekle gerçekleşir.
Günahlı geçmişimiz ve benlikteki hatalar ve ferisiler gibi bardak dışını temizlemeler ve kurtuluşu bizden uzaklaştırır.TANRI sadakat ister ve İMAN,la dolu bir yaşam yanında.Benim düşüncelerim bu.
Bana verdiğin bu Ferisiler örnegine de katılıyorum

Sevgili, viran dede yazılarını, takıp ediyorum.Bilginin sınırı yoktur.Bir Abi olarak senden çok şey ögrenecegimizdende eminim RAB herzaman seninle olsun

Ya RAB,Yüceler Yücesi,
Kurtuluşunu, bulmamış ve görmeyen,seni anlayamayan yüreklerin, seni anlaması için, yollarını aç diye, dua ediyorum AMİN