Re: Çocuk Vaftizi

#31262
Anonim
Pasif

Değerli Kardeşim,

Bir önceki yazımda bebek vaftizi ile ilgili soruna yanıt vermeye çalışmıştım. O bölümü tekrarlıyorum:

“O zamanki Antlaşmanın mühürü ve işareti olan sünnetin yerini Yeni Antlaşmada vaftiz almaktadır. Sünnetsiz bir bebek nasıl Eski Antlaşmada murdar oluyorsa” “yoksa çocuklarınız murdar olurdu, ama şimdi kutsaldır”(1.Korintliler 7:14) bu zamanda yeni doğmuş bir bebeğin murdar olmaması için vaftizinde bir sakınca yoktur. Bebek vaftizi, Mesih’in kurtarışını tanımıyan bu dünyadan ayrılmayı kapsar. Yoksa vaftiz bebeğe bir iman katması anlamında değildir.”

Kutsal Kitaptan benim çıkarttığım sonuçların tümü “Lütuf”a dayanıyor. Bu konuda da bana iman veren, beni vaftize yönelten hep bu Tanrı’nın lütfudur. Kişi “Doğal” kişiyken, onu “Ruhsal” kişi yapan da Kutsal Ruh’tur. Bu bağlamda iman konusundaki düşünce ve eylemlerinde kişi, Rab’bin denetimindedir diye düşünüyorum. Bu bakımdan sizin “Kendi tercihimizle de seçimimizi yaptık ve vaftiz olduk” cümlesine katılmıyorum. Tanrı, kendi yüceliğinin övülmesi için kişileri kullanıyor ve kişinin yaptığı seçimlerde de mutlak egemenliğini sürdürüyor. Yani ruhsal kişiyi vaftize yönelten Kutsal Ruh’tur. Eğer bu cümlene katılsaydım bebek vaftizi konusunda bende senin gibi düşünecektim. Yani bizim faklı düşünmemizin nedeni vaftiz olma kararında kimin egemen olduğudur.

Bu nedenle bebekler vaftiz olduklarında ya da öncesinde hiç bir süreçten geçmiyor. Ailesinin aldığı bebeği vaftiz ettirme kararının içinde o bebeğin ileride edineceği bir iman ile ilgili bir yaptırım ya da karar yok. Bu vaftizle sadece Tanrı Halkı’nın arasına katıldığının bir göstergesidir.

Hristiyan ilahiyatçıların hala tartıştığı bu konuda benim Kutsal Kitaptan algılamam böyle. Dilerim yüreğimdekileri anlaşılır bir şekilde kaleme almışımdır!