Re: Yorum Bilmi

#30428
Anonim
Pasif

Kendi konumuza dönelim tekrar. Üç yolu var bir öykünün bağlantı kurulması ile ilgili. Birincisi tarihi arka plan, ikincisi pozitif ya da negatif örnekler, üçüncüsü gölgeleme(örtüşme). KK yazarları yazarken bu üçüncüde kullandılar. Bazen hepsini birbirine karıştırdılar. Örnek verelim: Yar.17. bölüm tarihten bir arka plan verdi sünnet için. Neden sünnet edilmeliyiz. Çünkü Tanrı İbrahim’e böyle söyledi. Bu arka plan. Bu öyküde bir örnek var mı? İbrahim bir örnek. Çünkü İbrahim örnek olarak kendisini sünnet etti. Onun oğlu da. Öyküyü örnekledi. Sadece tarihi bir arka plan yok. Aynı zamanda bir örnekleme var. Burada çok büyük bir bağlantı var. İbrahim insandı, okuyucu da insandı. KK yazarları kendi öykülerini kitlelerle bağladılar. Üç yolla bağladılar. Tarihi arka plan, örnekleme, gölgeleme. Bir örnek verelim. Bu bir örnekleme ise aynı zamanda bir tarihi arka planı vardır. Bir gölgeleme ise aynı zamanda örnekleme ve arka planda bunun içinde olacaktır. Başka türlü çalışmaz. Arka plan, örnekleme ve gölgeleme. Gölgeleme için şunu hatırlayın iki dünya yani tarihi olaylar dünyası ve kitle dünyası bir araya geliyor. İbrahim’in örneğinde olduğu gibi. Yar.12:10-20 Tam bir öykü var. Mısır’dan kaçış hikayesi. Hemen bilemeyebilirsiniz hangi öyküden bahsettiğimizi. Sara’nın karısı olduğu konuda yalan söylediği öykü. Gerçekten burada önemli olan şeye dikkatini çekiyoruz. İbrahim yalan söyledi karısı hakkında. Bizim için önemli olan tarafı bu. Ama Musa için önemli olan tarafı bu değildi. Ya da İsrail için de bu o kadar önemli değildi. Musa için daha önemli olan başka bir tarafı vardı bu hikayenin. Çünkü Musa burada çok özel bir şey yaptı. İbrahim’in yaşadığı bu deneyimi gölgeleme yöntemi ile İsrail’le özdeşleştirdi. Musa Mısır’a gitti ve Musa Mısır’dan geldi. İsrail’in Mısır’a gidişi ve gelişi gibi. Musa’nın bunu yazmasının sebebi İbrahim’in hayatını onların yaşamları gibi gösterdi.
Yar.12:10 “Ülkedeki şiddetli kıtlık yüzünden Avram geçici bir süre için Mısır’a gitti.”
İbrahim kuraklık yüzünden Mısır’a gider. Bir zamanlar İsrail’in tarihinde aynı şey oldu. Yusuf zamanında da kuraklık vardı ve İsrail Mısır’a gitti. Birazcık kaldı orada. Kuralıktan kaçmak için aslında oraya gitmişti. Musa burada özellikle kuraklıktan bahsediyor. Kısa bir süre için gitti demesine de gerek yoktu. Anlatmak istediği şey yalan söylemesi ise. Ama özellikle belli bir zaman için kısa bir zaman için gittiğini vurguluyor. İbrahim oraya kuraklık için gitti. Okuyucuları bunu yaşamışlardı ve bu şekilde ortaya bir bağlantı koyuyor. Bir örnek ortaya koyuyor. İşte buna gölgeleme diyoruz. Çünkü burada bir taneden çok fazla bağlantı var. öykünün açılışına hemen bunu söylüyor. Onların dikkatini çekiyor. Biz de bu sebeple Mısır’a gitmiştik diyerek bunu hatırladılar.
Yar.12:11-16 “Mısır’a yaklaştıklarında karısı Saray’a, “Güzel bir kadın olduğunu biliyorum” dedi, “Olur ki Mısırlılar seni görüp, ‘Bu onun karısı’ diyerek beni öldürür, seni sağ bırakırlar. Lütfen, ‘Onun kızkardeşiyim’ de. Öyle ki, senin sayende bana iyi davransınlar, canıma dokunmasınlar.” Avram Mısır’a girince, Mısırlılar karısının çok güzel olduğunu farkettiler. Kadını gören Firavun’un adamları, güzelliğini Firavun’a övdüler. Kadın saraya alındı. Onun hatırı için Firavun Avram’a iyi davrandı. Avram davar, sığır, erkek ve dişi eşek, köle, cariye, deve sahibi oldu.”
Musa İbrahim hakkında doğruyu söylüyor. Bu öyküyü oluşturmuyor, üretmiyor. Gerçekten bahsediyor. Bu nedenle onun örneği tam Mısırlılar gibi olmayacak tabi. Bir peri masalı ya da mitoloji de değil. İsraillilerin tam yaptığı gibi de söylemiyor. Sadece akıllarına geri gelmesini sağlıyor. Bunu gerçekle yapıyor. Onları gerçekle yüzleştiriyor. Burada bağlantı ne? Atalar Mısır’a geldiklerinde karıları hakkında yalan mı söylediler. Böyle bir bağlantı yok tabi ki. Sara firavunun haremine alındığında bu ne demekti İsrail’in gelecek nesli için? Nesil onun soyu olamayacaktı. Sara’nın çocuğu olmayacaktı. Tanrı kendi sözünü yerine getirmeyecekti. Çünkü firavunun haremine alındı Sara. Böylece İbrahim’in soyu tehdit altına girdi. İsrail Mısır’dayken buna benzer bir şey oldu. İsrail Mısır’da iken İsrail’in geleceği tehdit altındaydı. Erkek bebekleri öldürtmek istedi ve hatta öldürdü. Çık.1.bölümü hatırlayın. Onların çocuklarının olmasına mani olmaya çalışıyordu. Onları en ağır işlerde çok fazla çalıştırıyordu. Musa Çık.1’de şöyle diyor. İsrailli adamlar çok güçlüydüler. Bütün gün çalışıyorlardı ve eve gelip bebek yapıyorlardı. Gerçek adamlardı. Firavun bunu nasıl yaptıklarını anlamıyordu. Bunun üzerine ebelere bebekleri öldürmesi için ayarladı. Ebeler firavuna o kadar çok bebek doğuyor ki yetişemiyoruz. Biz oraya gittiğimizde doğurmuş oluyorlar. İsrailli kadınlar Mısırlı kadınlar gibi narin değillerdi. Gerçek kadınlardı. Ebeler gelene kadar bebeklerini doğurup hemen işe gidiyorlardı. İsrailli kadınlar gerçek kadılardı ve erkeklerde gerçek erkeklerdi. Ondan sonra da erkek çocukların nehre atılmasını önerdiler. Kadınları haremlerine alıp çalıştırabilirlerdi. Sara’ya yapacağı gibi. İbrahim’in günlerinde olduğu gibi İsrail’in geleceği tehdit altına girmişti. Nasıl kurtardı İbrahim’i.
Yar.12:17 “RAB Avram’ın karısı Saray yüzünden Firavun’la ev halkının başına korkunç felaketler getirdi.”
İsrailli okuyucular kendi deneyimlerini hatırladılar. Onları da aynı şekilde kurtardı. Mısır’ın başına felaketler getirerek. Kendi oğlu öldü Firavunun. Gidin dedi. İbrahim’im gününde aynı şeyi görüyoruz. Musa’yı çağırdı firavun ve git dedi.
Yar.12:18-19 “Firavun Avram’ı çağırtarak, “Nedir bana bu yaptığın?” dedi, “Neden Saray’ın karın olduğunu söylemedin? Niçin ‘Saray kızkardeşimdir’ diyerek onunla evlenmeme izin verdin? Al karını, git!”
Git dedi. Firavunun Musa’ya söylediği de aynı şeydi. Kuraklık yüzünden oraya gitmişlerdi. Soyları tehdit altındaydı İbrahim gibi. Mısır’a bir takım felaketler gibi İbrahim gibi. Onlara git dedi ve İbrahim’e de git dedi.
Yar.12:20 “Firavun Avram için adamlarına buyruk verdi. Böylece Avram’la karısını sahip olduğu her şeyle birlikte gönderdiler.”
Nasıl ayrıldılar Mısır’dan. Zengin bir şekilde aynı Mısır gibi. Mısır’ın zenginlikleriyle. Musa ne yaptı. İsraillilere ve onu izleyenlere yazıyordu. Bu adamlar sürekli soru soruyorlardı. Doğru şeyi mi yaptık. Musa’yı gerçekten izlemeli miyiz. Belki Musa bizi kandırıyor. Belki sadece politik. Belki tekrar Mısır’a dönmeliyiz. Bu hikaye onlara bunu hatırlatıyor. Tanrı sizin hayatınızda ne yaptıysa daha önce İbrahim’in hayatında da aynı şeyleri yaptı. Hikayeyi hatırlamıyor musunuz? Tanrı daha önce yaptığını yine yapıyor. İbrahim’in örneğini denemelisiniz. Mısır’dan ayrılın. İşte bu gölgeleme. Burada yazan bunları düşünen Musa mı Tanrı mı? Her ikisi de. Dahiydi. İnsanları nasıl yönlendireceğini biliyordu. Bunları Kutsal Ruh’un esini ile yapıyor. Aslında bu üç yol her öyküde var.