Re: Şeytan ve Cinler

#30411
Anonim
Pasif

ZAMANIMIZDA DA CİNE TUTULMALAR OLABİLİR Mİ ?

Evet olabilir. Cinler geçmişte olduğu gibi zamanımızda da insan veya hayvanlara girerek fiziksel ve akılsal dengesizliklere neden olabilirler (Mat. 9:28-33;12:22). Fakat bunun yanında şu iki noktayı da önemle vurgulamalıyız:

1. Tanrı’dan uzakta bulunan her insan her ne kadar Şeytan’ın etkisinde ve dünyasında bulunsa da cine tutulmuş değildir. Cinlerin etkisinde olmak başkadır, cinlerin bir insanda barınması başkadır.

2. Hastalık ve dengesizlikler Adem ve Havva’nın günahı sonucunda dünyamıza girmiş doğal dengesizliklerdir. Her ne kadar bazı hastalık ve dengesizlikler cine tutulmanın bir sonucu olsa da, her dengesizlik ve hastalığın gerisinde cine tutulma olgusunu aramak yanlıştır.

Cinli birini ayırt edebilmek için Kutsal Ruh’un ışığına ve Tanrısal hikmete gereksinim vardır. Cinliliğin işareti bazen kendisinin olmayan sesler çıkarmak, bedensel uzuvların anormalleşmesi, kontrolden çıkması, aşırı güç, yabansı dillerle konuşmak, İsa Mesih’e ve Kutsal Kitap’a karşı düşmanlık ve nefret, intihar teşebbüsleri, transa girmek vb… olabilir. Şüphesiz büyü, fal, ruh çağırma, sipiritualizmle uğraşanl a r veya geçmişte bunlarla uğraşmış olup da tövbe etmemiş olanlar kolayca cinlerin barınağı olabilirler. Her tecrübeli İnanlı, Mesih’in adı ve yetkisiyle cinleri kovabilir (Mat.10:1-8; Mark. 16:17).

Şu gerçeği de önemle vurgulayalım ki, her ne kadar dıştan saldırıp, etkilese de hiçbir gerçek İnanlıya cinler giremez ve onda barınamaz. İnanlının vücudu Kutsal Ruh’un tapınağı ve konutudur. Cinler, Kutsal Ruh ve İsa Mesih aynı zamanda, aynı yerde beraberce barınamaz ve aynı tahtı paylaşamazlar. Elçi Pavlus’un b e lirtmiş olduğu gibi:

”Doğrulukla fesadın ne ortaklığı, ışıkla karanlığın ne beraberliği olabilir? Mesih ile Beliyal arasında ne sözbirliği olabilir?‘(2.Kor. 6:14-16).

‘Bedeninizin, Tanrı’dan aldığınız ve içinizde olan Kutsal Ruh’un tapınağı olduğunu bilmiyor musunuz? Siz kendinize ait değilsiniz. Bir bedel karşılığı satın alındınız’(1Kor.6:19-20).

ŞEYTAN VE CİNLERİN GELECEĞİ NE OLACAK?

Kutsal Kitap’a göre Şeytan, “büyük sıkıntı” denilen dönemde, şimdi konut kurmuş olduğu ‘hava’ (Efes.2:2; 6:12) veya gökten yeryüzüne atılacaktır (Esin.12:7-9).

Bundan hemen sonra Şeytan Antikrist ve sahte peygamber aracı-lığıyla başlangıçtan beri gütmüş olduğu evrensel bir imparatorluk kurup, tanrı olmak, saygı ve tapınışı elde etmek amacına birkaç seneliğine de o lsa sonunda ulaşacaktır (Esin.13:1-8). Ama yedi yıl sürecek olan sözkonusu bu büyük sıkıntı döneminin sonunda Mesih’in ikinci gelişiyle, Antikrist ve sahte peygamber ateş gölüne atılacak, Şeytan ise bağlanarak bin yıl süreyle uçuruma kapatılacaktır (Esin . 19:11-21; 20:1-3).

Mesih’in açacağı bin yıllık parlak çağdan sonra da Şeytan son bir kez kısa bir süre için özgür bırakılacak ama hemen sonra, cinleriyle birlikte, ‘ebetler ebedince işkence görmek’ amacıyla ateş ve kükürt gölüne atılacaktır (Esin.20:10).

Böylece Şeytan ve cinler sorunu da tam ve kesin bir şekilde çözümlenmiş olacaktır (Esin.13:4, 20:1-15) vs…

ŞEYTAN VE CİNLERİNE KARŞI TUTUMUMUZ NE OLMALIDIR ?
Şeytan tarafından acilen Tanrı tarafına geçmeliyiz: Görmüş olduğumuz gibi eğer sen özel olarak tövbe edip, Mesih’i yaşamına çağırmadıysan hâlâ doğal olarak Şeytan ve cinlerinin tarafında bulunuyorsun. Acil olarak yapman gereken şey bu taraftan ayrılıp, Tanrı ve Mesih’in tarafına geçmektir. Bu, ancak samimi olarak ve bütün yürekten günahlarına tövbe etmek, Şeytansal uygulamalardan vazgeçerek, İsa Mesih’i Rab ve Kurtarıcı olarak yaşamına çağırmanla mümkündür. Sihirbazlık, büyücülük, üfürükçülük, ruh çağırmak, falcılık, (kahve veya el falı) medyumculuk gibi bütün uygulamalardan tamamen uzaklaşmalı, kor u nma amacıyla taşınan muska, nazar boncuğu ve bütün batıl itikatları da kesin bir şekilde terk etmelisin. Bundan başka bu tür kötü ruhların etkin olduğu korku veya çizgi filmlerini, video kasetlerini müzik kasetlerini veya CD’lerini, atari oyunlarını, bütü n yazı ve yayınlarını da mutlaka evinden uzaklaştırmalı veya yok etmelisin. Bu şekilde hareket etmek Şeytan’ın etkisinden özgür olmanın ilk ve en önemli adımlarıdır. Efes’te İsa Mesih’e iman eden kişiler arasında bulunup da ‘Büyücülükle uğraşmış bir sürü kişi de kitaplarını toplayıp herkesin önünde yaktılar… Böylelikle Rabbin sözü kudretle yayılıyor ve etkinlik kazanıyordu’ (Elçi. 19:19-20).

Öbür yandan bu uygulamaları sürdürmek Tanrı’nın düşmanı olan Şeytan ve cinleriyle ilişkiyi sürdürmek ve onların tesiri altında yaşamak demektir. Bu uygulamalarsa her insanı Tanrı’nın kurtuluşundan ve bereketlerinden mahrum kılıp, sonsuz mahva götürür. Tanrı’ nın şu buyruğunu asla unutma:

‘Aranızda oğlunu ve kızını ateşten geçiren, yahut falcı, yahut müneccim (medyum), yahut sihirbaz, yahut afsuncu, yahut büyücü, yahut cinci, yahut bakıcı, yahut ölülere danışan bulunmayacak. Çünkü bu şeyleri yapan adam RABBE mekruhtur’ (Tes.18:9-14.Esin. 21:8 ;22:15).

‘Cincilere ve bakıcılara dönmeyin, murdar olmak için onları aramayın’ (Lev. 19:31; 20:6,17).

Seni cinlerin esaret ve bağlarından sadece Rab İsa kurtarabilir. Hiçbir muska, hiçbir nazar boncuğu veya başka hiçbir nesne seni koruyamaz. Tersine bunlar seni gitgide kötü güçlerin denetimine sevkeder. Bu nedenle sen yalnızca Tanrı’ya ve İsa Mesih’e sığın. Şeytan’ı tam anlamıyla alt etmiş olan yalnızca İsa Mesih’tir. O, Şeytan ve cinlerin bütün karanlık güçlerinden daima üstündür. Sen yalnızca O’nda kötü güçlere karşı gerçek bir korunuşa ve güvenliğe sahip olabilirsin.

‘Tanr ı’nın Oğlu, İblis’in işlerini bozmak için geldi’ (1.Yu. 3 :8).

‘Bunun için Tanrı’ya boyun eğin. İblis’e karşı durun, o da sizden kaçacak…’ (Yak.4:7. 1Pet.5:8-9).

İkinci olarak bilmelisin ki her ne kadar Şeytan ve cinleri Mesih tarafından yenilmiş bulunuyorsa da, onlara karşı tek başına karşı duramazsın. Göksel yardıma gereksinimin vardır. Bu yardımı elde edebilmek için bir asker gibi ruhsal alanda donatılmalısın. Bu ruhsal donatım ilk olarak sarsılmaz bir iman ve ümide sahip olmak, Tanrı’nın Sözü ol an Kutsal Kitap’ı sürekli okumak , her gün dua etmek , diğer imanlılarla bir araya gelerek sürekli uyanık kalmaktır. Elçi Pavlus’un bildirdiği gibi:

‘Son olarak Rab’de ve O’nun üstün gücüyle güçlenin. İblis’in hilelerine karşı durabilmek için Tanrı’nın sağladığı bütün silahları kuşanın. Çünkü savaşımız insanlara karşı değil, yönetimlere, hükümranlıklara, bu karanlık dünyanın güçlerine, kötülüğün göksel yerlerdeki ruhsal ordularına karşıdır. Bundan dolayı, kötü günde dayanabilmek, gerekli olan her şeyi yaptıktan sonra yerinizde durabilmek için Tanrı’nın bütün silahlarını alın’ (.Ef.6:10-18).

Şeytan ve cinleri, ölüme dek İnanlılara saldırmaktan vaz geçmez. İsa Mesih’e yaptığı gibi zaman zaman uygun ortamlardan yararlanarak İnanlıya yaklaşır (Lu. 4:13).

Şeytan özellikle düşüncelerimize saldırarak merkezden bizleri zayıf düşürmeye çalışır. İnanlıda şüphe, gereksiz korku, kaygı ve suçluluk hisleri yaratarak zayıflatmak başlıca emelidir. Hatta çoğu zaman günaha düşen bir İnanlıya yaklaşarak Kutsal Ruh’a karşı gün a h işlediğini ve artık onun için bütün af yollarının kapandığını söyleyerek umutsuzluk çukuruna indirmeye çalışır. Bu durumlarda ona yer vermeyip Rabbimiz İsa Mesih’in yaptığı gibi yetkiyle Tanrı’nın sözüne ve vaatlarına dayanarak ‘Çekil Şeytan’ diyerek kov abiliriz. Bizler Rab ile daima korkusuz ve cesur olup, Şeytan’a, saldırı ve tuzaklarına karşı da daima ayık ve uyanık duralım. Tanrı’ya ve İsa Mesih’e sadık kalıp, yaşamımızın her alanında Tanrı’ya hizmet edelim. Çünkü düşmanımız İblis’in ayaklarımızın altında ezileceği büyük gün her gün biraz daha yaklaşmaktadır :

‘Esenlik Tanrısı çok geçmeden Şeytan’ı ayaklarınızın altında ezecektir’ (Rom.16:20).

(Marmaris kilisesi)